Bagajdan çıkan kafatası modeli havalimanı güvenliğini alarma geçirdi

Patlayıcı uzmanları ve bomba koklayan köpekler olay yerine çağrıldı

Model kafatası güvenliğin alarm vermesine neden oldu (Ulaşım Güvenliği İdaresi)
Model kafatası güvenliğin alarm vermesine neden oldu (Ulaşım Güvenliği İdaresi)
TT

Bagajdan çıkan kafatası modeli havalimanı güvenliğini alarma geçirdi

Model kafatası güvenliğin alarm vermesine neden oldu (Ulaşım Güvenliği İdaresi)
Model kafatası güvenliğin alarm vermesine neden oldu (Ulaşım Güvenliği İdaresi)

Bir yolcunun bagajında şüpheli bir cisim tespit edilmesi üzerine bir havalimanının bagaj güvenlik operasyonu birkaç saatliğine askıya alındı ancak yapılan incelemede cismin pek de zararlı olmadığı anlaşıldı.

ABD'deki Salt Lake City Uluslararası Havalimanı, bir bagajın içindekilerin X-ray görüntülerini incelerken potansiyel bir güvenlik tehdidi tespit edince 18 Eylül günü sabah 8 civarında kayıtlı bagaj taramasını askıya aldı.

Görevlilerin gördükleri şey "içinde tanımlanamayan bileşenler" olan bir kafatasına benziyordu ve bu da Ulaştırma Güvenliği İdaresi'nin (TSA) bunun "el yapımı bomba" olabileceği sonucuna varmasına ve çanta taramasına iki saatlik ara verilmesine neden oldu.

TSA, Salt Lake City Polisi Havalimanı Bölümü'ne haber verdi ve patlayıcı tespit köpeği kullanarak bu ani tehdidi etkisiz hale getirmek için kurumun patlayıcı uzmanıyla birlikte çalıştı. Polisler, ilgili yolcuyla iletişime geçti ve yolcu, cismin ne olduğunu ve neden onunla seyahat ettiğini açıklayabildi.

Bu cisim, içinde macun, 9 voltluk bir pil ve bir sensör bulunan plastik bir kafatasıydı. TSA, tıbbi eğitim cihazının omurga ve beyin cerrahlarını nasıl lobotomi yapılacağına ilişkin eğitmek için kullanılabileceğini belirtti.

Yolcu, bu eşyayı Meksika'nın Cancun kentindeki bir ticaret fuarında sergilemek üzere taşıyordu.

Utah'taki TSA federal güvenlik direktörü Matt Davis, "Bu olay ve müteakip müdahale, TSA'nın ulaşım sisteminin riske atılmamasını sağlarken her potansiyel güvenlik tehdidini nasıl ciddiye alması gerektiğinin bir örneğidir" dedi.

Konunun tamamen çözüme kavuşturulması, güvenliğin tehlikeye atılmaması ve faaliyetlerin mümkün olan en kısa sürede yeniden başlatılması için yakın bir şekilde çalışan ilgili herkesin profesyonelliğinden memnuniyet duydum.

Nihayetinde, TSA yetkilileri söz konusu ürünün ticari bir uçakta taşıma iznine sahip olmadığına karar verdi. Bunun yerine kafatası, Salt Lake City'ye döndüğünde yolcu tarafından alınmak üzere TSA tarafından saklandı.

Öte yandan bir adam, havalimanı güvenliğinden geçmesini engelleyen ve 15 bin dolar para cezasına neden olabilecek bir aksilikten karısını sorumlu tuttu.

ABD'nin Virginia eyaletinde bulunan Ronald Reagan Washington Ulusal Havalimanı'ndaki TSA görevlileri, adamın X-ray cihazından geçirdiği el bagajında dolu bir tabanca buldu. Yolcu tabancanın orada olduğunu bilmediğini ve çantasını eşinin hazırladığını söyledi.

Independent Türkçe



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature