Baba'nın yönetmeni, ona göre "yaşayan en büyük sinemacı"yı açıkladı

Coppola, "Yeni filmi her düzeyde başarılı" dedi

Coppola'nın üç saatlik başyapıtında başroldeki Marlon Brando, En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ını kazanmıştı (Paramount)
Coppola'nın üç saatlik başyapıtında başroldeki Marlon Brando, En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ını kazanmıştı (Paramount)
TT

Baba'nın yönetmeni, ona göre "yaşayan en büyük sinemacı"yı açıkladı

Coppola'nın üç saatlik başyapıtında başroldeki Marlon Brando, En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ını kazanmıştı (Paramount)
Coppola'nın üç saatlik başyapıtında başroldeki Marlon Brando, En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ını kazanmıştı (Paramount)

Francis Ford Coppola'ya göre Martin Scorsese modern sinemanın gerçek "babası".

Kült klasik Baba'nın (The Godfather) yönetmeni Coppola, Instagram hesabından eski dostu Scorsese'yi "dünyanın yaşayan en büyük sinemacısı" diye nitelendirdi. 

84 yaşındaki Coppola, Scorsese'nin yakında vizyona girecek filmi Dolunay Katilleri'nin (Killers of the Flower Moon) fragmanına da yer verdi.

Amerikalı yönetmen, "Kadim dostum Martin Scorsese'nin bu ay vizyona girecek yeni bir filmi var, Dolunay Katilleri" diye yazdı ve ekledi: 

O harika bir insan ve dünyanın yaşayan en büyük sinemacısı. Yeni filmi her düzeyde başarılı.

Dolunay Katilleri'nde Leonardo DiCaprio ve Robert De Niro, 1920'lerin Oklahoma'sında Osage halkının petrol rezervlerinin peşindeki dolandırıcıları canlandırıyor. Lily Gladstone ise DiCaprio'nun eşi rolünde.

Öte yandan Coppola kısa süre önce Adam Driver, Talia Shire, Shia LaBeouf ve Dustin Hoffman'ın rol aldığı, kendi finanse ettiği Megalopolis'in prodüksiyonunu tamamladı.

80 yaşındaki Scorsese ve Coppola, birbirlerinin çalışmalarına duydukları hayranlığı sık sık dile getiriyor. 

Scorsese, Esquire için yazdığı bir görüş yazısında Baba 2'yi (The Godfather Part II) en sevdiği Coppola filmi olarak nitelendirmişti. 

İtalyan asıllı Amerikalı yönetmen, aile dramının "bir senfoni gibi kurgulandığını ve büyük bir orkestra şefinin orkestrasını yönettiği gibi bir usta tarafından yönetildiğini, lirizmin en yüksek noktalarına ulaştığını" yazmıştı.

Scorsese sözlerine şöyle devam etmişti: 

Projenin azmine, Shakespearevari genişliğine, Amerikan rüyasının çözülüşünü tasvir eden trajik melankolisine hayranım... Özellikle film içindeki film, genç Vito Corleone'nin hikayesi ve Sicilya'dan Aşağı Doğu Yakası'na yaptığı yolculuk beni derin ve kişisel bir şekilde etkiledi. Belki de bu yolculukta büyükannem ve büyükbabamdan bir parça gördüm; belki eski mahallemi tanıdım; belki de bir rüyanın kabusa dönüşmesinin hüznünü paylaştım.

Coppola da aynı Esquire yazısında, Kızgın Boğa'nın (Raging Bull) en sevdiği Scorsese filmi olduğunu ifade etmişti.

Independent Türkçe



Yeni Jurassic World filmine ilk yorumlar: Kükreyen bir zafer

40 yaşındaki Scarlett Johansson, Jurassic World: Yeniden Doğuş'ta üç dinozordan genetik materyal elde etmek için görevlendirilen keşif ekibinin lideri Zora Bennett'ı canlandırıyor (Universal)
40 yaşındaki Scarlett Johansson, Jurassic World: Yeniden Doğuş'ta üç dinozordan genetik materyal elde etmek için görevlendirilen keşif ekibinin lideri Zora Bennett'ı canlandırıyor (Universal)
TT

Yeni Jurassic World filmine ilk yorumlar: Kükreyen bir zafer

40 yaşındaki Scarlett Johansson, Jurassic World: Yeniden Doğuş'ta üç dinozordan genetik materyal elde etmek için görevlendirilen keşif ekibinin lideri Zora Bennett'ı canlandırıyor (Universal)
40 yaşındaki Scarlett Johansson, Jurassic World: Yeniden Doğuş'ta üç dinozordan genetik materyal elde etmek için görevlendirilen keşif ekibinin lideri Zora Bennett'ı canlandırıyor (Universal)

İstila (Monsters) ve Godzilla'yla tanınan Gareth Edwards'ın yönettiği ve başrollerinde Scarlett Johansson'la Jonathan Bailey'nin yer aldığı Jurassic World: Yeniden Doğuş (Jurassic World Rebirth), vizyon öncesi gösterimlerde ilk izleyicileriyle buluştu. Eleştirmenler, dinozorların hâlâ Dünya'nın efendisi olduğunu söylerken filmi "kükreyen bir zafer" diye tanımlıyor.

Filmde Scarlett Johansson, gizli operasyonlarda görevli Zora Bennett karakterine hayat verirken, Netflix'in hit dizisi Bridgerton'dan tanıdığımız Jonathan Bailey de paleontolog Dr. Henry Loomis rolünde karşımıza çıkıyor. Kadroda ayrıca Rupert Friend, Manuel Garcia-Rulfo, Luna Blaise, Mahershala Ali ve David Iacono gibi isimler yer alıyor.

Yeni Jurassic World filmi, Jurassic Park evreninde tamamen yeni bir dönemi başlatıyor. Hikaye, ilk parkın en tehlikeli dinozorlarının terk edildiği izole bir adadaki araştırma merkezinde geçiyor. Johansson, Bailey ve Ali'nin canlandırdığı karakterler bu ölümcül adaya adım atıyor. ABD'de yarın vizyona girecek filmin 4 Temmuz Cuma günü Türkiye'deki sinemaseverlerle buluşması bekleniyor.

Eleştirmenler ne diyor?

İlk sosyal medya yorumları ve eleştirmen incelemeleri genel olarak olumlu. Özellikle Johansson, Bailey ve Ali'nin performansları ve dinozorların aksiyon sahneleri övgü topluyor.

ComicBook yazarlarından Charlie Ridgley, 4 yıldız verdiği incelemesinde, "Jurassic World: Yeniden Doğuş, hem dinozorlara hem sinema sanatına saygısıyla yükseliyor. Film, dünyanın sonu gibi büyük olaylarla ya da yapay aşk hikayeleriyle uğraşmak yerine, izleyicinin esas görmek istediği şeye odaklanıyor: Dinozorlarla dolu adrenalin yüklü sahneler" ifadelerini kullanıyor.

ScreenRant yazarı John Orquiola ise filmi, "Steven Spielberg'ün 1993 yapımı filminden bu yana en iyi Jurassic yapımı" diye nitelendiriyor ve dinozor sahneleri için "soluksuz izlenen sekanslar" diyor.

ThatHashtagShow'dan Hunter Bolding, "Scarlett Johansson hâlâ gerçek bir yıldız. Göz kamaştırıcı görünüyor” ifadelerini kullanıyor.

"Hem nostaljiye göz kırpıyor hem de seriyi ileri taşıyor"

The Reel Thoughts Podcast'ten Cohen Harrison Wyatt ise şu yorumu yapıyor: 

Beklenmedik şekilde son derece iyi. Net bir hikayesi, etkileyici görselleri ve aksiyon dolu sahneleri var. Hem nostaljiye göz kırpıyor hem de seriyi ileri taşıyor.

Variety eleştirmeni Peter Debruge ise, "Dinozor serisi kökenlerine dönüyor. Spielberg'ün 32 yıl önce sunduğu eğlenceyi güncellenmiş haliyle tekrar sunuyor ama serinin mitolojisine anlamlı bir katkı sunmuyor, geleceğe dair bir yön de çizmiyor" diyor.

Hollywood Reporter'dan David Rooney ise şu yorumu yapıyor: 

Yeni canavarlar tehdit saçıyor olabilir ama bu film çoğunlukla geri dönüp ısıtılmış hikaye öğeleri sunuyor. Edwards'ın Spielberg'e duyduğu hayranlık açık; özellikle açık deniz sahneleri Jaws'ı anımsatıyor. Jurassic World: Rebirth kimsenin favori Jurassic filmi olmayabilir ama sadık hayranları (ki ben de onlardan biriyim) eğlenecektir.

Beğenmeyenler de var

RogerEbert.com eleştirmeni Christy Lemire ise filmi beğenmeyen isimlerden. 4 üzerinden iki yıldız verdiği incelemesinde, "İnsanlar mutant dinozorlar tarafından yenme tehlikesi altındayken film eğlenceli olabiliyor. Ama oraya ulaşmak için hem gerçek hem mecazi anlamda ormanda çok fazla yol kat etmeniz gerekiyor" diyerek ekliyor: 

Ara sıra zekice görsel şakalar, aldatmalar, sürprizler var. Bunlar bize Jurassic filmlerinin yaz aylarının saf eğlencesi olduğunu hatırlatıyor. Ama o dev ayak izi artık eskisi kadar etkileyici değil.

Consequence yazarı Liz Shannon Miller ise şöyle yazıyor: 

Film, başlıktaki gibi serinin geleceğine dair güçlü bir sinyal vermiyor, daha çok bağımsız bir macera gibi hissettiriyor. Ama bu da bu evrende hâlâ heyecan verici ve sürükleyici hikayeler anlatılabileceğini gösteriyor. Dinozorlar yok olabilir ama insanların onların insan yemesini izleme isteği asla tükenmez.

Eleştirmen Barry Levitt, filme bayıldığını söyleyerek ekliyor: 

Film, dinozorların hem ne kadar görkemli hem de ne kadar korkunç olduğunu müthiş bir şekilde yansıtıyor. Oyuncu kadrosu harika ve Dolores efsane bir karakter.

Variety'den Jazz Tangcay ise "Seriye muazzam bir giriş. Yeni dinozorların hepsine bayıldım, bazıları gerçekten ürkütücü. Dolores'e aşık olmaya hazır olun. Harika bir yapım, ilk filme güzel bir saygı duruşu" ifadelerini kullanıyor.
Inependent Türkçe, ComicBook.com, Dijital Spy, Variety, RogerEbert.com, Hollywood Reporter, Consequence