Az uyumak depresyona neden olabilir mi?

Uyku eksikliği depresyona neden olabilir (Reuters)
Uyku eksikliği depresyona neden olabilir (Reuters)
TT

Az uyumak depresyona neden olabilir mi?

Uyku eksikliği depresyona neden olabilir (Reuters)
Uyku eksikliği depresyona neden olabilir (Reuters)

İngiltere’de yapılan yeni bir araştırma, uyku eksikliğinin insanların depresyona girmesine neden olabileceğini ortaya çıkardı.

Önceki çalışmalar çok az ya da çok fazla uyumayı kaygı ve depresyon gibi zihinsel sağlık sorunlarıyla ilişkilendirmişti, ancak hangisinin ağır bastığını belirlemekte yetersiz kalmıştı.

Bazı araştırmacılar, uyku eksikliğinin depresyon ve anksiyetenin bir yan etkisi olabileceğine, bunun tersinin mümkün olmadığına inanıyordu.

Şarku’l Avsat’ın The Telegraph gazetesinden aktardığına göre, University College London’dan (UCL) bir ekip, yaş ortalaması 65 olan 7 binden fazla İngiliz üzerinde araştırma yaptı.

Araştırmacılar, İngiliz Boylamsal Yaşlanma Araştırması’na katılan 7 bin 146 kişinin genetik özelliklerine ve bunların yetersiz uyku ve depresyona yatkınlıklarına baktı.

Yapılan analiz, sürekli olarak beş saat veya daha az süre uyumanın depresyona yakalanma riskini 2,5 kat daha fazla artırdığını ortaya çıkardı.

Araştırmacılar ideal uyku süresini 5 ila 9 saat olarak belirlediler.

wergf
5 saat veya daha az uyumak depresyon riskini yaklaşık 2,5 kat artırıyor (Reuters)

UCL Epidemiyoloji ve Sağlık Hizmetleri Enstitüsü’nden, çalışmanın başyazarı Odessa Hamilton, “Hastalığa genetik yatkınlığa bakarak, uyku eksikliğinin insanların depresyona girmesine neden olduğunu bulduk, tahmin edildiği gibi bunun tersini değil” dedi.

Araştırmacılar, genetik olarak depresyona yatkın kişilerin daha az uyuma ihtimalinin yüksek olmadığı sonucuna da vardı.

Çalışmada aynı zamanda, depresyon ile ‘uzun uyku’ arasında hiçbir ilişki olmadığı, en az dokuz saat uyuyanların depresyona yakalanma olasılığının ideal süre uyuyanlara göre daha fazla olmadığı da görüldü.

Ekip, ‘yetersiz uyku ve depresyonun yaşla birlikte artması’ göz önüne alındığında, çalışmanın özellikle yaşlı yetişkinlere odaklandığını belirtti.

Araştırmacılar, genç insanları da bu sonuca dahil etmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu da vurguladı.



1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)
TT

1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)

İngiltere'nin güneybatısındaki Wiltshire'da metal dedektörü kullanan kişiler, yaklaşık 1400 yıl öncesine ait Anglosakson döneminden kalma altın ve lal taşından nadir bir kuzgun başı buldu.

Ayrıca küçük boncuklar ve üçgen lal taşlarıyla süslenmiş altın bir halka veya yüzük de keşfettiler.

Yaklaşık 60 gram ağırlığındaki kuzgun başı, çarpıcı bir lal taşı göz ve "tüylü" kısımlarının hatlarını çizen minik altın kürelerden oluşuyor.

Eserleri ocak ayında bulan iki dedektörcüden biri Paul Gould, bunların MS 7. yüzyıl Anglosakson dönemine tarihlendirildiğini söylüyor.

Kuzgun başının neyi temsil ettiği net değil ancak daha önceki araştırmalar, Cermen ve Viking çağlarında İskandinav tanrısı Odin'le bağlantılı şekilde karanlığı ve ölümü sembolize ettiğini gösteriyor.

Diğer dedektörcü Chris Phillips "Bu hayatta bir kez yapılacak bir keşif: Paul ve ben Sakson altınını keşfettik" diyor. 

İnanılmaz bir şey. Biraz duygusalım.

Ender nesneler halihazırda British Museum'daki uzmanlar tarafından temizlenip işlemden geçiriliyor.

Kuzgun başının sağ tarafında lal taşı bir gözün eksik olduğu tespit edildi ve içinden çıkarılan pislik, başka bir esere takılmış olabilecek küçük iğneleri gözler önüne serdi.

Phillips, uzmanlara atıfla kuzgun başının bir zamanlar bir boynuzdan yapılmış bir kadehin ucuna takılmış olabileceğini söyleyerek "hiçbir şeyin buna benzemediğini" ekliyor.

"Diğer taraf ya hasar görmüş gibi görünüyor ya da bu şekilde olması gerekiyor" ifadelerini kullanıyor.

Parıltılı, yanardöner görünümünü hâlâ koruyor.

Diğer altın ve lal taşı eserin ayrı bir mücevher mi yoksa daha büyük bir mücevherin parçası mı olduğu sorusu da cevapsız.

"Bunun bir yüzüğün parçası mı yoksa başka bir şeyin parçası mı olduğundan emin değiliz, belki de boynuzdan yapılan kadehe takılıydı" diyen Phillips, tüm lal taşlarının sağlam olduğunu da ekliyor.

Bu eserleri tam olarak kimin yaptığı belirsiz olsa da uzmanlar, Anglosakson ya da İskandinav kökenlerine uyduklarını söylüyor.

Daha önce Sutton Hoo ve Staffordshire istiflerinde de bulunan bunun gibi kuş benzeri mücevher parçalarının üzerinde, belirgin lal taşı kakmalı gözler ve gaga şekilleri vardı.

LiveScience'a göre Phillips, "Bölgede yapılacak sonraki araştırmalarda yer almayı umuyoruz ve tüm doğru prosedürleri uygulayarak keşif yapmaya devam edeceğiz" diyor.

Organizatörlerin alandaki metal dedektör çalışmalarını durdurduğu ve Wiltshire'ın irtibat görevlisini bilgilendirdiği bildirildi.

Independent Türkçe