Squid Game hayranları yeni yarışma yüzünden Netflix'i topa tuttu

"Kapitalizmi eleştiren diziyi temel alan bir realite şov yapmak aşırı utanç verici"

Hwang Dong-hyuk'un yaratıcısı olduğu Squid Game'i temel alan yarışma, 10 bölümden oluşuyor (Netflix)
Hwang Dong-hyuk'un yaratıcısı olduğu Squid Game'i temel alan yarışma, 10 bölümden oluşuyor (Netflix)
TT

Squid Game hayranları yeni yarışma yüzünden Netflix'i topa tuttu

Hwang Dong-hyuk'un yaratıcısı olduğu Squid Game'i temel alan yarışma, 10 bölümden oluşuyor (Netflix)
Hwang Dong-hyuk'un yaratıcısı olduğu Squid Game'i temel alan yarışma, 10 bölümden oluşuyor (Netflix)

Netflix, Güney Kore'nin popüler Squid Game dizisine dayanan yeni yarışma programının fragmanının yayımlanmasının ardından "cahil" ve "duyarsız" olmakla eleştirildi.

Squid Game: The Challenge adlı yarışma, gerçek hayattan yarışmacıların Güney Kore dizisinde karşılaştıkları zorlukların aynısına, ölüm riski olmadan katlanmalarını konu alıyor.

Squid Game hayranları, fragmanı ilk gördüklerinde heyecanlanmıştı. Ancak bunun dizinin yeni sezonundan değil realite şov için olduğunu görünce heyecan, yerini hayal kırıklığına bıraktı.

Fragmanda, eşofman giyen 456 yarışmacının devasa bir odaya girerek ranzalara doğru koşuşturduğu da görülüyor.

Yarışmacılar program boyunca dizide de yer alan Kırmızı Işık, Yeşil Işık, Şeker Petekleri ve Seksek gibi oyunlarda hünerlerini gösterecek.

Şampiyon 4,56 milyon dolar kazanacak

Fragman boyunca oyunlardan "stratejiye dayalı" ve "vahşi" diye bahsediliyor. 

Yarışmayı kazanan kişi 4,56 milyon dolarlık ödülü kazanacak.

Netflix, realite şovun 22 Kasım'da prömiyer yapacağını açıklarken fragmanla birlikte şu tweet'i attı: 

Arkadaş edin. Düşman edinin. Milyonlar kazan.

Ancak izleyiciler, Netflix'in yarışmayı yayımlamadan önce verdiği Squid Game ikinci sezon sözünü henüz yerine getirmemesinden ötürü hayal kırıklığına uğradı.

"Bunun yerine ikinci sezonu alabilir miyiz?"

Bir sosyal medya kullanıcısı "Gerçek Squid Game'in ikinci sezonuna ihtiyacımız var. Lütfen" diye yazdı.

Başka bir izleyici de isyan ederek şöyle dedi:

Peki, bu realite şov yerine ikinci sezonu alabilir miyiz?

Üçüncü bir izleyiciyse şu yorumu yaptı: 

Oysa bizim istediğimiz bir yarışma programı değil, ikinci sezondu.

İzleyiciler Netflix'in Squid Game'in eleştirdiği rekabeti hayata geçirmesi karşısında da hayal kırıklığına uğradı ve yayın platformunu kınadı: 

Görüyorum ki dizinin amacını tamamen kaçırmışsınız. Aferin.

Bir başkasıysa "Platformunuzda ekrana gelen dizinin tüm amacından nasıl bu kadar habersizsiniz? Acaba hiç izlediniz mi?" diye yazdı.

"Utanç verici"

Üçüncü bir kişi de ekledi:

Bunun var olması bile dizinin asıl amacını anlamadıklarını kanıtlıyor. Bunun popüler olacak olması çok hayal kırıklığı yaratacak.

Bir izleyiciyse şöyle dedi:

Kapitalizmi eleştiren diziyi temel alan bir realite şov yapmak aşırı utanç verici.

Bir diğeriyse isyan etti:

Bunun hayata geçmesinden nefret ediyorum. Squid Game açgözlülüğün, sınıf savaşının ve işçi sınıfının sömürülmesinin bir hicviydi. Doğal olarak Netflix gibi büyük bir şirket sadece dolar işaretleri gördü.

Bir kullanıcı da "Bu şovu çekmek için ne kadar duyarsız olmanız gerektiğini bilmiyorum, bu başa çıkılmaz. En iyisinden kapitalizm" ifadelerini kullandı.

"Bu nasıl bir oyun?"

Öte yandan Variety'ye konuşan ve ismi açıklanmayan bir yarışmacı, sıfır santigrat derecede saatlerce çekim yapmak zorunda kaldıklarını iddia etmişti. 

Bu Bear Grylls'in hayatta kalma programı değil. Eğer bize bu kadar soğuk olacağını söyleselerdi kimse yarışmaya katılmazdı.

Yarışmacı sözlerini şöyle sürdürmüştü:

6 saat boyunca Kırmızı Işık Yeşil Işık oynadığınızı düşünün. Bu nasıl bir oyun? Bu bir oyun değil. Eğlence yok. İnsanlara dondurucu soğukta sadece bir eşofman ve iki çift çorapla durmaları gerektiğini söyleyemezsiniz. Hadi ama.

Independent Türkçe



Oxford Üniversitesi'nde kafatasından şarap içildiği ortaya çıktı

Geçmişi neredeyse bin yıla dayanan Oxford Üniversitesi, tüm dünyada bilinen saygın bir eğitim kurumu (Pixabay)
Geçmişi neredeyse bin yıla dayanan Oxford Üniversitesi, tüm dünyada bilinen saygın bir eğitim kurumu (Pixabay)
TT

Oxford Üniversitesi'nde kafatasından şarap içildiği ortaya çıktı

Geçmişi neredeyse bin yıla dayanan Oxford Üniversitesi, tüm dünyada bilinen saygın bir eğitim kurumu (Pixabay)
Geçmişi neredeyse bin yıla dayanan Oxford Üniversitesi, tüm dünyada bilinen saygın bir eğitim kurumu (Pixabay)

Dünyanın çeşitli yerlerindeki toplumların büyük acılar çekmesine neden olan sömürgeciliğin izleri, beklenmedik yerlerden çıkmayı sürdürüyor. 

Dan Hicks yeni yazdığı Every Monument Will Fall (Her Bir Anıt Devrilecek) adlı kitapta dünyanın en prestijli üniversitelerinden Oxford'daki bir örneğe işaret etti. 

Birleşik Krallık'taki okulda görev yapan akademisyenlerin, onlarca yıl boyunca insan kafatasından yapılmış bir bardak kullandığını ortaya çıkardı. 

Aynı okulda arkeoloji dersleri veren Hicks, 2015'e kadar resmi yemeklerde düzenli kullanılan kadehin, gümüşlerle bezenmiş bir kafatası olduğunu söylüyor. 

İçine konan şarapların sızması üzerine bardak, çikolata servisinde kullanılmaya başlanmış.

Akademisyenler ve misafirler bu durumdan giderek daha fazla rahatsızlık duyunca, kadehin kullanımına son verilmiş.

Dan Hicks, okulun kafatasınının kökenlerini incelemek üzere 2019'da kendisini davet ettiğini Guardian'a anlattı. 

Karbon testiyle kafatasının 225 yaşında olduğunu bulan Hicks, onun büyük ihtimalle Karayipler'den getirildiğini ve köleleştirilmiş bir kadına ait olduğunu belirtiyor. 

Okulun eski öğrencilerinden George Pitt-Rivers, 1946'da bu kupayı Oxford'a armağan etmiş. Bu kadeh, ona da Pitt Rivers Müzesi'ni kuran arkeolog dedesi Augustus Henry Lane Fox Pitt Rivers'tan miras kalmış. 

Kafatasının sahibinin kimliğini tespit edememesini sorunsallaştıran arkeolog, Birleşik Krallık sömürgeciliğinin Cecil Rhodes ve Edward Colston gibi simgelerinin adlarının heykeller ve kurumlarla yaşatıldığını ancak kolonyalizm kurbanlarının tarihten ve hafızalardan silindiğini vurguluyor:

İnsanlıktan çıkarma ve kimliklerin yıkımı da şiddetin bir parçasıydı.

Independent Türkçe, Guardian, Daily Mail