Uçakta oje süren kadın yerden yere vuruldu

Memnuniyetsiz bir yolcu "Lütfen oje sürmek için tamamı yeniden dolaşıma sokulmuş havayı soluyan yüzlerce yabancıyla kapalı bir alanda kalana kadar beklemeyin" diyor

Başkalarının bulunduğu kapalı bir alanda oje sürmek uygunsuz davranış olarak görülebilir (Unsplash)
Başkalarının bulunduğu kapalı bir alanda oje sürmek uygunsuz davranış olarak görülebilir (Unsplash)
TT

Uçakta oje süren kadın yerden yere vuruldu

Başkalarının bulunduğu kapalı bir alanda oje sürmek uygunsuz davranış olarak görülebilir (Unsplash)
Başkalarının bulunduğu kapalı bir alanda oje sürmek uygunsuz davranış olarak görülebilir (Unsplash)

Uçuş sırasında otururken oje süren kadın internette topa tutuldu.

Adı açıklanmayan yolcunun tırnaklarına oje sürerken fotoğrafını çeken başka bir yolcu, iddiaya göre uçağa kendi birasını getirip içmesini de eleştirdi.

Uçuş milleri ve puanları üzerine yazan havacılık yazarı JT Genter, Twitter/X'te kadının iki fotoğrafını paylaştı; birinde kadın tırnaklarına nude oje sürerken görülüyor, diğerindeyse katlanan tepsisindeki bir kutu Bud Light bira göze çarpıyor.

Genter, "Oje sürenler: Lütfen oje sürmek için tamamı yeniden dolaşıma sokulmuş havayı soluyan yüzlerce yabancıyla kapalı bir alanda kalana kadar beklemeyin" dedi.

Bazılarımız zehirli kokulara karşı çok hassas. Ayrıca bilginiz olsun; uçakta kendi getirdiğiniz alkolü içmek yasal değil.

Yorum yapanlar kadının davranışı karşısında dehşete düşerken, bazıları da uçağa gizlice alkol sokulmasını destekledi.

Bir sosyal medya kullanıcısı "Bir numarada sana katılıyorum ama yapma dostum, iki numaradaki çabaya saygı duymalısın haha" dedi.

Başka biri de şöye yazdı:

Oje solumaya katlanmaktan VE bir şey söylerseniz ortalığın karışacağını bilmekten daha sinir bozucu bir şey düşünemiyorum, umarım kısa bir uçuş olmuştur.

Genter neyse ki kısa bir yolculuk olduğunu doğrulayarak "havayı seyreltmek için hava nozullarını patlatabildiğini" söyledi.

Havacılık yazarı, "Koku yüzünden resmen kurdeşen döküp nefes darlığı çekebilirim" diye ekledi.

Bir yolcunun tartışmalı davranışlarıyla kargaşaya yol açtığı ilk olay bu değil.

Önceki günlerde ABD başkan adayı Robert F. Kennedy Jr. bir uçağın tuvaletine çıplak ayakla girerek "iğrenç" bir davranış sergilemekle suçlanmıştı.

ABD'nin 35. Başkanı John F. Kennedy'nin yeğeni olan ve 2024 ABD başkanlık seçiminde bağımsız aday olarak yarışan Kennedy, daha önce Demokrat Parti'den yarıştığını açıklamıştı.

CNN'e göre Kennedy halihazırda anketlerde, son bir neslin bağımsız ya da üçüncü parti adaylarından daha yüksek oy alsa da uçuş adabı sosyal medyada yankı uyandırıyor.

Independent Türkçe 



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP