Ünlü aşçı, yumurtalı pilav tarifiyle Çinlileri kızdırdı: "Hakaret ediliyor"

Bir değil, iki değil, üç defa aynısını yaptı

Yumurtalı Çin pilavı, çeşitli sebzelerle renklendirilerek sunuluyor (Pixabay)
Yumurtalı Çin pilavı, çeşitli sebzelerle renklendirilerek sunuluyor (Pixabay)
TT

Ünlü aşçı, yumurtalı pilav tarifiyle Çinlileri kızdırdı: "Hakaret ediliyor"

Yumurtalı Çin pilavı, çeşitli sebzelerle renklendirilerek sunuluyor (Pixabay)
Yumurtalı Çin pilavı, çeşitli sebzelerle renklendirilerek sunuluyor (Pixabay)

Çin'in ünlü şefi Wang Gang, yumurtalı pilavın nasıl yapılacağını anlatan bir video yayımlamasının ardından Mao Zedong'un oğlunun anısına hakaret etmekle suçlandı. 

Lezzetli ve hafif yapısı, kolay tarifiyle yumurtalı pilav, Çin mutfağının en sevilen yemekleri arasında yer alıyor.

Fakat Çin'de belli tarihlerde bu geleneksel yemeğe dair paylaşımlar yapmaktan kaçınmak iyi bir tercih olabilir. 

Özür diledi, bir daha pişirmeyeceğine söz verdi

Şef Wang, Çin'in popüler sosyal medya platformu Weibo'da 24 Kasım'da yumurtalı pilav tarifi paylaştı. 

Sosyal medyada toplam 10 milyondan fazla takipçisi bulunan ünlü şefin tarifi paylaşma tarihi, Çin'deki birçok kişiyi kızdırdı. 

Sosyal medya kullanıcıları Wang'ı, Çin'in eski lideri Mao Zedong'un Kore Savaşı'nda hayatını kaybeden oğlu Mao Anying'le dalga geçmekle suçladı. 

Eleştirilerin ardından 27 Kasım'da bir video yayımlayan Wang, paylaşım tarihinin tesadüf olduğunu iddia etti.

Dedesinin de Kore Savaşı gazisi olduğunu belirten Wang, çocukken tüm hayalinin orduya katılmak olduğunu ancak fizik testinden geçemediğini söyledi. 

Askerlere çok büyük saygısı olduğunu dile getiren Wang, eleştirilerin ardından özür diledi. 

Aynı zamanda Wang, bir daha asla yumurtalı pilav pişirmeyeceğine de söz verdi.

"Hepsi mi tesadüf?"

Öte yandan Wang ilk kez tepki çeken bir paylaşımda bulunmuyor. 

Daha önce de Wang, 2018 ve 2020'de Anying'in ölüm yıldönümünde benzer videolar yayımlamış ve eleştiri yağmuruna tutulmuştu. 

Askerlere çok büyük saygısı olduğunu dile getiren Wang, eleştirilerin ardından özür diledi (Weibo / @Wang Gang)
Askerlere çok büyük saygısı olduğunu dile getiren Wang, eleştirilerin ardından özür diledi (Weibo / @Wang Gang)

Bir Weibo kullanıcısı Wang'ın özür videosunun altına “Hadi ilk sefer bir tesadüftü ama hepsinde olabilir mi?” yorumunu yaptı. 

Neden bu kadar tepki topladı? 

24 Ekim 1922'de dünyaya gelen Çinli subay Anying, 25 Kasım 1950'de Kore savaşı sırasında ABD bombardıman uçakları tarafından öldürüldü. 

Fakat ortada dolaşan bir söylentiye göre Anying o gün, sığınağa girmek yerine yumurtalı pilav pişirmeye çalıştı ve sobadan çıkan duman nedeniyle yerlerini belli etti. 

Çin'in resmi makamları ve tarihi kurumu bu iddiayı kesinlikle reddediyor.

Çin'de birçok kişiye göre Anying'in doğum ya da ölüm tarihleri civarında yumurtalı pilavdan bahsetmek kasıtlı bir hakaret eylemi.

Öte yandan 2018'de Xi Jinping liderliğindeki hükümet, Çin ya da Komünist Partisi için kendilerini feda etmiş kişilere hakaret etmeyi suç sayan yasayı kabul etmişti. 

Independent Türkçe



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature