Christopher Nolan, Tenet'i anlamayanlara çıkış yolu sundu

John David Washington'ın başrolünü oynadığı 2020 yapımı film, baş döndürücü olay örgüsüyle biliniyor

Reuters
Reuters
TT

Christopher Nolan, Tenet'i anlamayanlara çıkış yolu sundu

Reuters
Reuters

Christopher Nolan, 2020 yapımı filmi Tenet'i anlamadığını düşünenlere bir çıkış yolu sundu.

Britanya asıllı Amerikalı sinemacı, genellikle doğrusal olmayan anlatılar içeren karmaşık ve katmanlı hikaye anlatımıyla tanınıyor.

Tenet'in pek çok izleyicisi, eski bir CIA ajanının (John David Washington) zamanda geriye doğru yaptığı yolculuğu konu alan olay örgüsünü kavrayamadığından şikayet etmişti.

7 Şubat Çarşamba günü The Late Show With Stephen Colbert'a katılan Nolan'a filmle ilgili kafa karışıklığı ve kendisinin filmdeki her şeyi anlayıp anlamadığı soruldu.

Yönetmen, "Tenet'teki her şeyi anlamanız gerekmiyor. Hepsi kavranabilecek şeyler değil" dedi.

"Bu biraz Başlangıç'ın (Inception) sonunda dönen topaçın ne anlama geldiğini bilip bilmediğimi sormaya benziyor" diye ekleyen Nolan, Leonardo DiCaprio'nun başrolünü oynadığı 2010 yapımı filmin muğlaklığıyla meşhur finaline gönderme yaptı.

Geçerli, üretken bir belirsizlik olması için benim de bu konuda bir fikrim olması gerekiyor ama asıl mesele bunun bir belirsizlik olması. Emerald'ın söylemeyi sevdiği gibi; asıl mesele karakterin düşüp düşmemeyi umursamaması.

İzleyicilerin filmlerini "anlaması" mı yoksa sadece "deneyimlemesi" mi gerektiği sorusunaysa Nolan "Eğer filmimi deneyimliyorsanız onu anlıyorsunuz demektir. Bundan çok eminim" diye yanıtı verdi.

Bence izleyiciler geçmişteki anlatılarımla ilgili hayal kırıklığı yaşadığında, bazen asıl noktayı biraz kaçırıyorlar. Bu çözülmesi gereken bir bulmaca değil. Tercihen bir sinema salonunda ama evde de olur, umarım kesintiye uğramayan bir süre içinde yaşanacak bir deneyim. Bu yaşanması gereken bir deneyim, işin özü bu, işin duygusu bu. Geri kalan her şey, eğer insanlar bunun hakkında konuşmak ya da daha fazla tartışmak isterse, fikirler yankı bulursa, bu muazzam bir artı olur.

Nolan'ın, bir Peleton eğitmeninin antrenman sırasında filmi yerdiğini anlatması üzerine Tenet yakın zamanda yeniden manşetlere çıkmıştı.

Yönetmenin bu anekdotu paylaşmasının ardından hayranlar, fitness eğitmeni Jenn Sherman'ın 2020'deki "aralar ve kollar" adlı sanal dersi sırasında filmi yerden yere vurduğu anın izini sürüp bulmayı başardı.

Sherman, Travis Scott'ın The Plan şarkısının eşlik ettiği videosunda "Bu şarkı Tenet diye bir filmin müziklerinden" diyor.

Bu saçmalığı izleyen var mı? Bunu benden başka izleyen var mı? Çünkü kılavuza ihtiyacım var. Birinin bunu açıklaması lazım. Evet, şaka yapmıyorum, o filmde neler oluyordu? Anladınız mı? Cidden anlamak için nörobilimci olman lazım. Hayatımın iki buçuk saatini geri istiyorum. Geri istiyorum.

Nolan son filmi Oppenheimer'la bu yıl En İyi Yönetmen Oscar'ını kazanmaya aday isimler arasında muhtemelen favori konumda. "Atom bombasının babası" J. Robert Oppenheimer hakkındaki biyografik film, 13 adaylıkla Akademi Ödülleri'nde başı çekiyor.

Independent Türkçe



Büyük keşfin ardından bilim insanlarından "yoga hapı" adımı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Büyük keşfin ardından bilim insanlarından "yoga hapı" adımı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Çığır açan bir beyin devresi keşfi, anksiyete ve stres bozuklukları için yeni tedavilere ve potansiyel olarak yoganın faydalarını sağlayan bir hapa önayak olabilir.

ABD'deki Salk Enstitüsü'nden araştırmacılar, farelerin beyinlerinde istemli nefes alma ve duygusal düzenlemenin arkasındaki yolu keşfetti.

Nature Neuroscience adlı akademik dergide kısa süre önce yayımlanan çalışmalarında, beynin daha karmaşık bölgeleriyle nefes almanın duygusal durumla koordinasyonunu sağlayan ilkel beyin sapının nefes alma merkezi arasındaki bağlantıları ortaya çıkardılar.

Nefes almak çoğunlukla otomatik olsa da insanlar ve bazı hayvanlar soluk almayı yavaşlatarak kendi kendilerini sakinleştirebiliyor. Bu yaklaşım farkındalık ve yoga gibi uygulamaların ana parçalarından biri.

Beynin nefes almayı tam olarak nasıl düzenlediği ve bunun anksiyeteyi ve kişinin duygusal durumunu nasıl etkilediği çok az anlaşılmış durumda. Bilim insanları şimdiye kadar sadece beyin sapındaki bilinçaltı nefes alma mekanizmalarının tam olarak anlaşıldığını söylüyor.
 

cyju
Fare beyninde nefes almayı düzenleyen nöronlar (Salk Enstitüsü)

Yeni çalışmada araştırmacılar, duygusal düzenleme ve nefes almayı birbirine bağlayan, bilinçli yukarıdan aşağıya mekanizmaları bulmak için yola çıktı.

İlk olarak farklı beyin bölgeleri arasındaki bağlantıları araştırmak için bir beyin bağlantı veri tabanını değerlendirdiler. Analiz, anterior singulat korteks adı verilen frontal bir bölgeyi, daha sonra hemen altındaki medullaya bağlanan bir ara beyin sapı bölgesine bağlayan potansiyel bir solunum devresini ortaya çıkardı.

Önceki çalışmalar, medullanın aktif olduğunda nefes almayı başlattığını ancak beyin sapı bölgesinden gelen sinyallerin bu aktiviteyi engellediği ve nefes almayı yavaşlattığını ortaya koymuştu.

Araştırmacılar, belirli duyguların veya davranışların beyin sapı bölgesinin aktivasyonuna yol açabileceğini, bunun da medulladaki aktiviteyi azaltabileceğini ve nefesi yavaşlatabileceğini varsaydı.

Teoriyi test etmek için, farelerde koklama, yüzme ve içme gibi aktivitelerin yanı sıra korku ve endişe uyandıran koşullar sırasında nefes alış verişleri değiştiğinde beyin aktivitesini kaydettiler.

Araştırmacılar, korteks ve beyin sapı bölgesi arasındaki bağlantı aktive edildiğinde, farelerin daha sakin olduğunu ve daha yavaş nefes aldığını buldu.

Kaygı uyandıran durumlardaysa bu iletişim azaldı ve nefes alma hızları arttı.

Araştırmacılar bu yolu takip ederek, farelerin beyninin ön korteksinde beyin sapına bağlanan ve nefes alma gibi temel işlevleri yöneten bir grup nöron keşfetti.

Araştırmacılar, bu bağlantının farelerin nefes alış verişlerini mevcut davranışları ve duygusal durumlarıyla koordine etmelerini sağladığını söylüyor.

Bağlantının daha ileri analizleri, bilim insanlarının ilaçlarla hedeflenebileceğine inandığı yeni bir dizi beyin hücresi ve molekülü ortaya çıkardı.

Araştırmacılar bulguların anksiyete, stres ve panik bozukluğu olan insanlar için uzun vadeli çözümlere yol açabileceğini söylüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Jinho Jhang, "Bulgularımız beni düşündürdü: Bu nöronları aktive edecek ve panik bozukluğunda nefesimizi kendi kendimize yavaşlatacak veya hızlı solumayı önleyecek ilaçlar geliştirebilir miyiz?" dedi.

Çalışmanın başka bir yazarı Sung Han, "Bu bulguları bir yoga hapı tasarlamak için kullanmak istiyorum. Kulağa aptalca gelebilir ve çalışmamızın pazarlanabilir bir ilaca dönüştürülmesi yıllar alacak ancak artık nefes almayı anında yavaşlatabilecek ve huzurlu, meditatif bir durumu başlatabilecek ilaçlar üretmek için potansiyel olarak hedeflenebilir bir beyin devresine sahibiz" dedi.

Independent Türkçe