Singapur'un Taylor Swift konserlerini "kapatması" Asya'da krize neden oldu

"Güneydoğu Asya'da düşmanlık yarattı"

2006'da ilk albümü Taylor Swift'i çıkaran pop yıldızının 12 Grammy ödülü var (AFP)
2006'da ilk albümü Taylor Swift'i çıkaran pop yıldızının 12 Grammy ödülü var (AFP)
TT

Singapur'un Taylor Swift konserlerini "kapatması" Asya'da krize neden oldu

2006'da ilk albümü Taylor Swift'i çıkaran pop yıldızının 12 Grammy ödülü var (AFP)
2006'da ilk albümü Taylor Swift'i çıkaran pop yıldızının 12 Grammy ödülü var (AFP)

Singapur yönetiminin, Güneydoğu Asya ülkeleri arasında sadece kendi topraklarında konser vermesi için Taylor Swift'e yaklaşık 18 milyon dolar ödediği iddiası tartışma yarattı.

Yerel basında çıkan haberlere göre hükümet, dünyaca ünlü pop yıldızının Eras turnesinin Güneydoğu Asya ayağında 6 gün boyunca sadece Singapur'da sahneye çıkması için Swift'e en az 18 milyon dolar ödeme yaptı.

Diğer yandan Singapur Kültür Bakanı Edwin Tong, devlete ait haber sitesi CNA'ya dün yaptığı açıklamada rakamın "öne sürülen kadar yüksek olmadığını" savunurken, sanatçıya ne kadar para ödendiğini söylemedi. 

Kültür Bakanlığı Sözcüsü Calida Soh da ödeme yapıldığını doğrularken rakam paylaşamayacağını belirtti.

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC ve ABD'nin tanınmış gazetelerinden Wall Street Journal (WSJ), Singapur'un bu hamlesinin bölgedeki ülkeler arasında "düşmanlık yarattığını" yazdı. 

Tayland Başbakanı Srettha Thavisin, 20 Şubat'taki açıklamasında, Singapur hükümetinin sadece ülkede sahneye çıkması için konser başına Swift'e 2 ila 3 milyon dolar ödediğini ileri sürmüştü. Tayland lideri, bu yaklaşık rakamla ilgili bilgileri konseri düzenleyen AEG şirketinden aldığını söylemişti.

Filipinli parlamenter Joey Salceda da perşembe günkü açıklamasında "Ülkelerimiz iyi dost. Dolayısıyla bu tür hareketler bizi üzüyor" dedi. Salceda, ayrıca Filipin Dışişleri Bakanlığı'ndan Swift'le yapılan anlaşmaya ilişkin detayları açıklaması için Singapur yönetimine baskı uygulamasını istedi. 

WSJ'nin haberinde 2-3-4 ve 7-8-9 Mart'ta düzenlenecek konserler için en az 300 bin bilet satıldığı, bunların çoğunun yabancılar tarafından alındığı aktarıldı. 

Singapur'daki 5 yıldızlı Marina Bay Sands adlı otelin konsere özel VIP paketlerinin fiyatlarıysa yaklaşık 40 bin dolar. Son dakika biletleriyse konser başına 300 dolar ila 8 bin dolar civarında.

34 yaşındaki pop yıldızının Asya'daki bir önceki durağı Japonya olmuştu. Swift, başkent Tokyo'da 7-10 Şubat'ta 4 konser vermişti.

Independent Türkçe, BBC, CNA, Wall Street Journal



Ölüme yakın deneyimlerde zaman neden yavaşlıyor?

Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)
Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)
TT

Ölüme yakın deneyimlerde zaman neden yavaşlıyor?

Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)
Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)

Ölümle burun buruna gelen kişiler, yaşadıkları deneyim sırasında zamanın durmuş veya yavaşlamış gibi geldiğini sıkça bildiriyor. 

Başından böyle bir olay geçmeyen kişilerin aklına film sahneleri gelecektir. Örneğin bir trafik kazasında hayatını kaybetmekten kıl payı kurtulan bir karakter etrafına bakarken, sahne daha yavaş akıyor. 

Ölüme yakın deneyimler üzerine çalışan psikiyatr Bruce Greyson'ın 1980-1990'larda yaptığı çalışmalarda, bu türden deneyimler yaşayan kişilerin yaklaşık yüzde 70'i "zamanın durduğunu veya anlamını yitirdiğini" bildirmişti. 

Peki bu travmatik olaylar neden böyle bir etki yaratıyor ve zamanın nasıl algılandığı hakkında neler söylüyor? 

İnsanlar zamanı nasıl algılıyor?

Liverpool John Moores Üniversitesi'nde zaman psikolojisi üzerine çalışan Dr. Ruth Ogden, yıllar önce geçirdiği bir trafik kazasından sonra bu alana ilgi duymaya başlamış. 

Psikoloji hocası, Conversation için kaleme aldığı yazıda, başka bir araçla çarpıştıktan sonra adeta zaman durmuş gibi hissettiğini anlatıyor.  

15 yıl boyunca ölüme yakın deneyimlerde neden zamanın yavaşladığı ve zamanın nasıl algılandığı üzerine araştırmalar yürüten Dr. Ruth Ogden ulaştığı sonuçları şöyle açıklıyor:

Biz saniyeleri ve dakikaları mükemmel bir doğrulukla kaydeden saatler gibi değiliz. Bundan ziyade beynimiz, zamanı çevremizdeki dünyaya duyarlı bir şekilde algılamaya ayarlanmış gibi görünüyor.

Dr. Ogden, beynin duygusal ve fizyolojik uyarılmayı düzenleyen bazı bölgelerinin, aynı zamanda zamanın işlenmesinde de rol oynadığını ekliyor. 

Bu nedenle duygular yoğunlaştığı sırada beynin zaman algısı da etkileniyor. Örneğin keyifli vakit geçirirken zaman uçup gidiyor ve sıkıcı ortamlarda geçmek bilmiyor. 

Ölüme yaklaşınca zaman neden yavaşlıyor?

Ölüme yakın deneyimlerde zamanın neden yavaşladığı kesin olarak bilinmiyor. Bilim insanları bunun altında savaş ya da kaç tepkisinin yattığını düşünüyor. Evrimsel süreçte hayatta kalma içgüdüsü olarak gelişen bu tepki, tehdit anında ortaya çıkıyor.

Tehlike karşısında beyin daha hızlı çalıştığı için ölüme yakın deneyim yaşayan kişiler çevrelerinin daha yavaş hareket ettiğini görüyor. 

Psikoloji ve Ruh Sağlığı Sınır Alanları Enstitüsü'nden araştırmacı Marc Wittmann bu durumu şöyle açıklıyor:

Organizma çevresel uyaranları normalden daha hızlı işleyerek kişinin daha kolay tepki vermesini sağlıyor. Daha hızlı algılamak, düşünmek ve hareket etmek hayatta kalmak için avantaj demek.

Yaşlandıkça zaman daha mı hızlı akıyor?

Herkes ölüme yakın bir deneyim yaşamayabilir fakat birçok kişi yaşı ilerledikçe zamanın akıp gittiğinden yakınıyor. 

Geçmişe bakınca çocukken vakit daha yavaş akıyormuş gibi gelirken, yetişkinlikle beraber sanki göz açıp kapayıncaya kadar yıllar geçiyor.

Bilim insanları bu durumun birkaç nedeni olduğunu söylüyor. Örneğin çocukken bir yıl, yaşanan sürenin daha büyük bir kısmına tekabül ediyor. Nörolog Santosh Kesari "10 yaşındaki bir çocuk için bir yıl, hayatının yüzde 10'u. 60 yaşındaki biri için ise hayatının yüzde ikisinden daha azı" diyor. 

Ayrıca çocukken sürekli yeni şeylerle karşılaşmak, hafızada daha kalıcı etkiler bırakıyor. Kesari şu ifadeleri kullanıyor:

Zamanı unutulmaz olaylarla ölçüyoruz ve yaşlandıkça hatırlanmaya değecek daha az yeni şey yaşanıyor. Bu da çocukluğun daha uzun sürmüş gibi görünmesine yol açıyor.

Bilim insanın burada bahsettiği, zamanın o an içinde nasıl algılandığından ziyade, nasıl hatırlandığı. 

Yine de bazı çalışmalarda çocukken zamanın akışının daha yavaş algılandığı bulunmuştu. Nörobilimci Patricia Costello, çocukların gelişim aşamasında olduğunu belirterek "Sinirsel iletimleri yetişkinlere kıyasla fiziksel olarak daha yavaş. Bu da zamanın geçişini algılama biçimlerini etkiliyor" diyor:

Yetişkinliğe ulaşınca zaman devrelerimiz kablolamayı tamamlıyor ve zamanın geçişini doğru bir şekilde nasıl kodlayacağımızı deneyimlerimizle öğreniyoruz.

Yaşlanınca zamanın daha hızlı akıyormuş gibi gelmesi, büyük ölçüde yeni deneyimlerin azlığıyla ilişkilendiriliyor. Costello bu histen kurtulmak isteyenlere hayatlarına yenilik katmasını öneriyor.

Bilim insanı "Her şeyin çok hızlı geçip gittiği, kendi hayatımızı kaçırdığımız hissini nasıl durdurabiliriz? İş dönüp dolaşıp yeni şeyler öğrenmeye geliyor" diyerek ekliyor: 

Yeni bir beceri öğreniyor musunuz? Farklı bir şeyler pişiriyor musunuz? Mümkün olduğunca hayatınıza yenilik katmak, anıların öne çıkmasını sağlayacak ve bir bakıma zamanı uzatacaktır.

Independent Türkçe, Conversation, Psychology Today, NBC News