Birleşik Krallık'taki bir bakımevinde demans hastalarına robot evcil hayvanlar verildi

Personel, demans hastası sakinler sahte tüylü arkadaşlar kullandığında dikkat çekici sonuçlar elde edildiğini bildirdi

Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)
Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)
TT

Birleşik Krallık'taki bir bakımevinde demans hastalarına robot evcil hayvanlar verildi

Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)
Bakımevi sakinlerine, demans hastalarına yardımcı olmak amacıyla yürütülen bir programın parçası olarak robotik evcil hayvanlar verildi (Belvedere Bakımevi'nden edinildi)

Demans tedavisinde dikkat çekici bir stratejinin parçası olarak bakımevi sakinlerine rahatlık ve arkadaşlık sağlaması adına robotik evcil hayvanlar veriliyor.

Birleşik Krallık'taki Lancashire bölgesindeki Colne kentinde bulunan Belvedere Bakımevi, sakinlerinin "amaç duygusu" kazanmalarını sağlamak ve onlara kendi tüylü arkadaşlarını vermek için sahte yavru köpek ve kediler kullanıyor.

Bu hayvanlardan bakımevinin her yerinde yararlanılıyor ancak özellikle bakımevi grubunun demans bakım stratejisinin bir parçası olarak demans hastası sakinlere yardımcı olmak için kullanılıyor.

Personel, bir vakada ileri derecede demans hastası kadının sahte evcil hayvanların durumuna yardımcı olması sayesinde düşme riskinin neredeyse tamamen ortadan kalktığını söyledi.

Yönetici Gillian Towers, "Arkadaşlık, dostluk ve bir amaç duygusu gibi kanıtlanmış birçok faydası var" dedi.

Özellikle demans hastası sakinlerde ajitasyon ve sıkıntılı davranışları azaltıyorlar. İleri derecede demans hastası bir hanımefendi endişelendiğinde sık sık düşüyordu. Ancak ona bir köpek verdikten sonra düşme riski neredeyse tamamen ortadan kalktı. Demansı ilerlemiş olduğu için köpeğin gerçek olduğunu düşünüyordu, bu da ona bir amaç duygusu verdi.

Bakımevinde halihazırda mırlayan, miyavlayan kediler ve konuşulduğunda havlayan köpekler de dahil 5 evcil hayvan bulunuyor.

Towers, birçok sakinin evlerinde eskiden evcil hayvanlar beslediğini ve robotik olanlarla rahatladıklarını da sözlerine ekledi.

"Bazı sakinlerimiz evcil hayvan beslemiyor ve bu sorun değil ancak diğerleri onları seviyor" dedi.

Sakinlerimiz onlara isim veriyor. Bir sakinimiz kendi köpeğini özlediği için robot köpeğini her yere yanında götürüyor. Mutlu anılar canlanıyor.

Plymouth Üniversitesi'ndeki araştırmacıların bakımevlerinde robotik evcil hayvanların kullanımına ilişkin yaptıkları çalışmada, evcil hayvan verilen sakinlerin depresyon ve anksiyetesinde azalma gibi olumlu etkiler gösterdiği tespit edilmişti.

Araştırmayı yöneten Dr. Hannah Bradwell şunları söylemişti:

Sonuçlarımız, uygun fiyatlı robot evcil hayvanların, yaşlı yetişkin bakımevi sakinleri için önemli iyilik hali etkileri yaratabileceğini ve bakıcının yükünü azaltarak personel için muhtemelen daha fazla olumlu etki yaratabileceğini gösteriyor.  Görüşmeler ve günlük serbest metin gözlemleri; robotların sakinleştirici olduğunu, kaygıyı ve ajitasyonu azalttığını, ruh halini iyileştirdiğini, sakinleri rahatlattığını ve güvence sağladığını gösterdi.

Independent Türkçe



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe