Akbabaların yok oluşu, yarım milyon insanı nasıl öldürdü?

Kuşların yanlışlıkla zehirlenmesi, felaket zincirine yol açmış

Diklofenak adlı ilacın patent koruma süresinin 1993'te dolmasıyla birlikte önce akbabalar öldü, sonra da insan ölüm oranları arttı (AFP)
Diklofenak adlı ilacın patent koruma süresinin 1993'te dolmasıyla birlikte önce akbabalar öldü, sonra da insan ölüm oranları arttı (AFP)
TT

Akbabaların yok oluşu, yarım milyon insanı nasıl öldürdü?

Diklofenak adlı ilacın patent koruma süresinin 1993'te dolmasıyla birlikte önce akbabalar öldü, sonra da insan ölüm oranları arttı (AFP)
Diklofenak adlı ilacın patent koruma süresinin 1993'te dolmasıyla birlikte önce akbabalar öldü, sonra da insan ölüm oranları arttı (AFP)

Akbabalar leşçil beslenmeleriyle pek çok kişi tarafından tiksintiyle karşılansa da ölen hayvanların bedenlerini ortadan kaldırarak önemli bir görev üstleniyor. 

American Economic Review adlı akademik dergide yayımlanan makale, bu kuşların ekosistemdeki önemini ortaya koyuyor. 

Ekonomistler, Hindistan'da akbabaların yaklaşık 20 yıl önce neredeyse yok olmasının 5 sene içinde fazladan 500 bin ölüme yol açtığını bildiriyor. 

Leşçil kuşların niye kaybolduğu uzun süre cevapsız kalmış bir soruydu. Ancak büyükbaş hayvanlarda da kullanılan diklofenak adlı ilacın 1990'larda Hindistan'ı saran ucuz türevlerinin bu kuşları öldürdüğü, 2004'te bilim insanları tarafından ortaya kondu.

İlacın hayvanlarda kullanımına da 2006'da son verilse de Hindistan'daki akbabaların yüzde 5'inden daha azı kalmıştı. 

Yeni araştırmada önce akbabaların eskiden nerede yaşadığına bakıldı. Sonra da bu bölgelerdeki insanların ölüm oranlarındaki değişim ele alındı.

Akbabaların yaşadığı bölgelerdeki oranların 1994'ten sonra yükselişi dikkat çekerken yaşamadığı bölgelerde insan ölümlerinin hemen hemen aynı seviyede olduğu görüldü.  

Ekonomistler su kalitesi ve kuduz aşısı satışlarındaki değişimle de çıkardıkları sonucu doğruladı. 

Birleşik Krallık'taki Warwick Üniversitesi'nden Anant Sudarshan, başyazarlarından biri olduğu araştırma hakkında konuştu. 

Dr. Sudarshan küçükken büyüdüğü Yeni Delhi'nin dere kenarlarındaki tabakhanelerin etrafında bu dev kuşları bolca gördüğünü belirtirken on milyonlarca akbabanın bir anda yok olduğunu da söylüyor. 

Akbabaların bölgeden silinmesinin çevre temizliği açısından şok etkisi yarattığını vurguluyor. 

Ölen hayvanların bedenleri yenmeyince bu leşler su kaynaklarını kirletip sokak köpeklerinin sayısını artırmış. Bu değişimler, kuduz riskinin de yükselmesi anlamına geliyor.

Böylece insanların sevmediği hayvanların bile ekosistem için ne kadar önem taşıdığı bir kez daha ortaya konuyor. 

Araştırmanın diğer başyazarı Eyal Frank de "Biyoçeşitlilik ve ekosistemin işlemesi, insanlar için önemli. Her zaman karizmatik türlere bakmamak lazım" diyor. 

Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kampüsü'nden Kelsey Jack, dahil olmadığı araştırmayı çok başarılı bulduğunu belirtiyor. Bu çalışmayla birlikte, politika yapıcıların aldığı kararlarda doğaya verilen zararı daha iyi hesaplamasını umuyor.

Independent Türkçe, New York Times, CBS



Sıradışı kimlik hırsızlığına 12 yıl hapis: Kafkaesk bir komplo

Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)
Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)
TT

Sıradışı kimlik hırsızlığına 12 yıl hapis: Kafkaesk bir komplo

Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)
Soldaki William Donald Woods ve kimliğini çalan Matthew David Keirans (AP)

Cuma günü ABD'nin Iowa eyaletinde görülen davada bilgi teknolojileri uzmanı Matthew David Keirans kimlik hırsızlığı yapmaktan 12 yıl hapis cezası aldı. 

Savcıların "Kafkaesk bir komplo" dediği olayın incelendiği dava, sıradışı detaylarıyla gündem oldu.

Bu suçun kurbanı olan William Donald Woods, yalnızca fail yerine hapse girmekle kalmamış, bir de zorla ilaç tedavisi görmüştü. 

Woods cezanın açıklanması sonrasında "Bunun her bir parçasını hak etti" dedi. 

59 yaşındaki failin çevresiyse Nisan 2024'te suçunu itiraf etmesi üzerine şoke olmuştu. Zira onu nazik, kibar ve güvenilir biri olarak tanıyorlardı.

Zor bir çocukluk geçiren Keirans'ın 16 yaşında evden kaçarak otomobil çaldığı mahkemede ortaya çıktı. 

1988'de Albuquerque'deki bir sosisli sandviç arabasında çalışırlarken Keirans, Woods'un cüzdanını çalmış. 

Mağdur, yumruk atmakla tehdit ettiği Keirans'tan cüzdanını alsa da sosyal güvenlik kartındaki bilgilerle kendi adına bir ehliyet çıkarıldığını fark etmemiş. 

1990 itibarıyla kendi adını bırakıp William Woods ismiyle hayatına devam eden Kerians; evlendi, çocuk sahibi oldu, çeşitli işyerlerinde çalıştı ve 200 bin doları aşkın borç yaptı.

Hiçbir zaman vergi ödeyecek kadar para kazanamayan gerçek Woods'un ise yetkililerle hiçbir işi olmadı. 

2015'te FouseyTube adıyla bilinen Yousef Saleh Erakat'ın yardım ettiği Woods, birlikte videolar çektiği YouTuber'dan aldığı paralar sayesinde evsizlikten kurtulup görece rahat bir hayat sürerken bankalara borcu olduğunu öğrendi. 

2019'da Los Angeles'taki bir banka şubesine gittiğinde Keirans'ın belirlediği güvenlik sorularını bilemedi. 

Keirans hiç kimsenin hesaplarına erişmesine izin vermediğini söyleyince gerçek Woods, kimlik hırsızlığı gerekçesiyle hapse atıldı. 

Gerçek Woods'a bu dava sırasında niye "Matthew Kierans" diye seslenilmeye başlandığı bilinmiyor. 

Akıl hastanesine kaldırılan gerçek Woods, burada zorla ilaç tedavisine alındı. 

428 günü hapiste, 147 günüyse akıl hastanesinde geçiren mağdur, bir dedektifin yardımıyla kendi kimliğini failden geri alabildi. 

Keirans'ın, dedektifin araştırmasının sonuçlarını görünce "Hayatım bitti" dediği bildiriliyor.

Artık Albuquerque'de bahçıvanlık yapan 56 yaşındaki Woods ise "Asıl amacım hayatımı yeniden kurmak" diyor. 

Independent Türkçe, New York Times, AP