Genç Güneş'e benzeyen yıldız, dönüşüyle bilim insanlarını şaşırttı

Araştırmacıların karşılaştığı gizemin çözülmesi, Güneş'teki patlamaların daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir (NASA)
Araştırmacıların karşılaştığı gizemin çözülmesi, Güneş'teki patlamaların daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir (NASA)
TT

Genç Güneş'e benzeyen yıldız, dönüşüyle bilim insanlarını şaşırttı

Araştırmacıların karşılaştığı gizemin çözülmesi, Güneş'teki patlamaların daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir (NASA)
Araştırmacıların karşılaştığı gizemin çözülmesi, Güneş'teki patlamaların daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir (NASA)

Bilim insanları yakınlardaki bir yıldızın, daha önce öngörülememiş bir şekilde döndüğünü keşfetti. 

Güneş, Dünya ve pek çok gezegenden farklı olarak ekvator ve kutuplarındaki dönüşünü aynı sürede tamamlamıyor. Ekvatordaki dönüşünü yaklaşık 24 günde tamamlarken, uçlara gittikçe hızı yavaşlıyor ve kutuplardaki dönüşü 30 günü buluyor. 

Bilim insanları bunun, yıldızın plazma formunda olmasına bağlıyor. Sıcak plazma kutuplara yakın yerlerde Güneş'in dönme hızına neredeyse paralel, ekvatorda da dik açıyla yüzeye çıkıyor. 

Cisimlerin açısal momentumu yani dönmeye devam etme isteği korunur; başka bir kuvvet uygulanmadığı sürece hızı değişmez. Bu nedenle Güneş'teki plazma hareketinin bölgeden bölgeye değişkenlik göstermesinin, farklı yerlerdeki dönüş hızını etkilediği tahmin ediliyor. 

Yıldızın kütlesi, kimyasal içeriği ve yaşı gibi etkenler de dönüş hızında rol oynuyor.

Gökbilimciler diğer yıldızların da plazma formunda olmasından dolayı Güneş gibi döndüğünü düşünüyordu. Ancak yıldızların uzaklığından dolayı bu kesin bir şekilde tespit edilememişti.

Astronomy & Astrophysics adlı hakemli dergide yakın zamanda yayımlanan bir çalışmada, nispeten yakın iki yıldızın kendi etrafında dönüşleri incelendi. 

Fairborn Gözlemevi'nin en az 30 yıldır takip ettiği iki yıldızı seçen araştırmacılar, bu verilere dayanarak matematiksel bir model oluşturdu. 

Bilim insanları yaklaşık 50 milyon yaşındaki yıldızların, 4,5 milyar yaşındaki Güneş'in genç haline benzediğini söylüyor. Yıldızlar yaşlandıkça dönüş hızları yavaşlarken, çalışmadaki gökcisimleri yaklaşık 1,5 günde dönüşünü tamamlıyor. 

Bu durum daha fazla dönüşün incelenmesine olanak verdiği için bu yıldızlar seçildi. 

Bilim insanları Herkül Takımyıldızı'nda, yaklaşık 115 ışık yılı uzakta yer alan V889 Herculis adlı yıldızın en hızlı dönüşünü 37-40 derece enlemlerinde gerçekleştirdiğini tespit etti. Ekvator ve kutuplar bu kısımlardan daha yavaş dönüyordu. 

Bilim insanları böyle bir şeyi bilgisayar simülasyonlarına dayanarak bile öngörememişti. 

Helsinki Üniversitesi'nden Mikko Tuomi, liderlik ettiği çalışma hakkında "Yıldızın dönüşünde böyle anomaliler görmeyi beklemiyorduk" diyor: 

V889 Herculis'in dönme profilindeki anomaliler, yıldız dinamikleri ve manyetik dinamolar hakkındaki anlayışımızın yetersiz olduğunu gösteriyor.

Çalışmadaki diğer yıldız da Hydra Takımyıldızı'ndaki LQ Hydrae'ydi. 

Araştırmacılar bu yıldızın ekvator ve kutuplarında neredeyse aynı hızda döndüğünü buldu.  

Tuomi, "Güneş gençken bu yıldızlardan biri gibi miydi?" diye sorarak şöyle devam ediyor: 

Bunu bilemiyoruz çünkü dönüş profillerinin bu kadar farklı olmasına neyin yol açtığını bilmiyoruz.

Yıldızların dönüş mekanizmalarına dair soruları cevaplamak Güneş'teki patlamaları daha iyi anlama açısından önem arz ediyor. 

Güneş'in nasıl döndüğü, manyetik alanını ve buna bağlı olarak patlamaları etkiliyor. Yıldızdaki patlamalar, Dünya üzerinde de iletişimi aksatmak gibi sonuçları doğuruyor.

Araştırmacılar yeni geliştirdikleri modeli başka yıldızlara uygulamayı planlıyor. Tuomi şu  ifadeleri kullanıyor.

Bilimsel bilginin sınırına bakıyoruz. Ne bulursak bulalım, bu bilimde yeni bir şey olacak.

Independent Türkçe, IFL Science, Newsweek, Science Daily, Astronomy & Astrophysics



Metal dedektörüyle bin yıllık altın Viking bileziği keşfetti

Man Adası'nda Viking Çağı'ndan kalma altın bir üst kol bileziği bulundu (Manx National Heritage)
Man Adası'nda Viking Çağı'ndan kalma altın bir üst kol bileziği bulundu (Manx National Heritage)
TT

Metal dedektörüyle bin yıllık altın Viking bileziği keşfetti

Man Adası'nda Viking Çağı'ndan kalma altın bir üst kol bileziği bulundu (Manx National Heritage)
Man Adası'nda Viking Çağı'ndan kalma altın bir üst kol bileziği bulundu (Manx National Heritage)

Metal dedektörü kullanan bir kişi, Man Adası'nda Vikinglere ait bin yıllık, altından bir örgülü üst kol bileziği keşfetti. Bu bulgu, bin yıl öncesine ait ustaca mücevher yapımına dair ipuçları sunuyor.

Adanın kültürel tarihini korumaya adanmış hayır kurumu Manx National Heritage'a göre, MS 1000 ila 1100'e tarihlenen bu buluntu, Man Adası'nın zengin Viking mirası hakkındaki bilgilerimizi zenginleştiriyor.

Üst kol bileziği, birbirine örülmüş 8 altın şeritten oluşuyor.

Bilezik, amatör bir metal dedektörü kullanıcısı olan Ronald Clucas tarafından bulundu.

Clucas "Bu güzel altın parçayı keşfetmek epey büyük bir şoktu. İlk başta gerçekten inanamadım!" diyor.

Altın genellikle dedektörde çok zayıf bir sinyal yaratır, bu yüzden neyin ortaya çıkacağı gerçekten tahmin edilemiyor.

Araştırmacılar yaklaşık 28 gram ağırlığındaki üst kol bileziğinin, özel bir teknik kullanan yetenekli bir kuyumcu tarafından yapıldığını düşünüyor.

İkiye katlanmış halde bulunan bileziğin uzunluğu yaklaşık 4 santimetre, yani orijinal uzunluğu yaklaşık 8 santimetre olmalı. Clucas "Uzun yıllardır metal dedektörü kullanıyorum ve çok güzel şeyler buldum ancak Viking Çağı'nda kalma bir altın parçası bulmak gerçekten çok farklı bir şey" ifadelerini kullanıyor.

Vikinglerin ticaret merkezi olan Man Adası, 9. yüzyıldan sonra yerleşim yeri haline geldi.

Daha önceki araştırmalar, adanın ikili bir ekonomiye sahip olduğunu ortaya koymuştu. Bu ekonomide ödemeler hem madeni paralar hem de gümüş veya altın külçelerle mal ve hizmetler karşılığında yapılıyordu.

Adada Viking altınlarına gümüş buluntulardan daha nadir rastlansa da uzmanlar, yakın zamanda keşfedilen örgülü altın üst kol bileziğinin de finansal işlemlerde para birimi olarak kullanılmış olabileceğini düşünüyor.

Manx National Heritage'ın arkeoloji küratörü Allison Fox, "Bu tür mücevherler Viking Çağı'nda hem değerli kişisel eşyalar hem de zenginliği sergileme görevi görmek gibi çeşitli işlevlere sahipti. Taşınması kolaydı ve finansal işlemlerde masrafları karşılamak için de kullanılıyorlardı" diyor.

Bu üst kol bileziği iki kez kesilmiş, bu da muhtemelen en az iki ayrı işlemde kullanıldığına işaret ediyor. Kesiklerden biri bileziğin uç kısmını koparırken, diğer kesik orijinal bileziği neredeyse ikiye bölmüş.

Üst kol bileziğin bir parçasının neden toprağa gömüldüğü belli değil. Fox, "Güvende tutmak için saklanmış olabilir, kaybolmuş olabilir veya Viking tanrılarına adak amacıyla bile gömülmüş olabilir" diyor.

Bu Viking hazinesi, 31 Mayıs'tan bu yana Douglas'taki Manx Müzesi'nin Viking Galerisi'nde sergileniyor.

Independent Türkçe