Miyazaki'nin meşhur filmi 20 yaşında: 6 ay boyunca günde 14 saat çalıştım

Prömiyeri 5 Eylül 2004'te 61. Venedik Uluslararası Film Festivali'nde gerçekleşen Yürüyen Şato, dünya çapında ise 236 milyon dolar hasılat elde ederek ticari açıdan en başarılı Japon filmlerinden biri olarak tarihe geçmişti (Toho)
Prömiyeri 5 Eylül 2004'te 61. Venedik Uluslararası Film Festivali'nde gerçekleşen Yürüyen Şato, dünya çapında ise 236 milyon dolar hasılat elde ederek ticari açıdan en başarılı Japon filmlerinden biri olarak tarihe geçmişti (Toho)
TT

Miyazaki'nin meşhur filmi 20 yaşında: 6 ay boyunca günde 14 saat çalıştım

Prömiyeri 5 Eylül 2004'te 61. Venedik Uluslararası Film Festivali'nde gerçekleşen Yürüyen Şato, dünya çapında ise 236 milyon dolar hasılat elde ederek ticari açıdan en başarılı Japon filmlerinden biri olarak tarihe geçmişti (Toho)
Prömiyeri 5 Eylül 2004'te 61. Venedik Uluslararası Film Festivali'nde gerçekleşen Yürüyen Şato, dünya çapında ise 236 milyon dolar hasılat elde ederek ticari açıdan en başarılı Japon filmlerinden biri olarak tarihe geçmişti (Toho)

Akihiko Yamashita, 20 yıl önce Yürüyen Şato'nun (Howl's Moving Castle) ilk gösteriminden önce, Studio Ghibli filminde süpervizör animatör olarak yaklaşık iki yıl çalıştı.

"O günlerde böyle bir kavram yoktu"

58 yaşındaki Yamashita, bir tercüman aracılığıyla Variety'ye verdiği röportajda, "Kaç sayfa çizim olduğu ya da kaç makara çizdiğimiz konusunda gerçekten hiçbir fikrim yok. Sadece çok fazla çalıştığımızı ve çok fazla çizim yaptığımızı biliyorum" diyerek ekledi:

Bugünlerde iş-yaşam dengesinden bahsediyoruz ama o günlerde böyle bir kavram yoktu.

Yamashita, animasyon üstadı Hayao Miyazaki'yle ilk olarak 2001 yapımı Ruhların Kaçısı'nda (Spirited Away) çalıştı. Animasyon sanatçısı, geçen 20 yılı aşkın süre boyunca da Studio Ghibli filmlerinde çeşitli önemli görevler üstlendi. Bunlar arasında 2008 yapımı Ponyo, 2013 tarihli Rüzgar Yükseliyor (The Wind Rises) ve geçen sene izleyiciyle buluşan Oscar ödüllü Çocuk ve Balıkçıl (The Boy and the Heron) yer alıyor.

Yamashita, En İyi Animasyon dalında Oscar adaylığı kazanan Yürüyen Şato'nun yapım sürecinin son 6 ayında, günde 14 saat çalıştığını hatırlıyor ve "pazar günleri" ya da "hafta içi izin" olmadığını belirtiyor. Ancak Miyazaki'nin filmi tamamlandıktan sonra üç ay ücretli izin almış.

"Artık mümkün değil"

Yamashita, "O günlerde 30'lu yaşlarımda olduğum için bunu yapabildiğimi fark ettim" diyerek ekledi: 

Artık bunu yapmam mümkün değil.

Dianna Wynne Jones'un 1986 tarihli aynı adlı fantastik romanından uyarlanan Yürüyen Şato, kendisine yapılan büyünün etkisini yok etmeye çalışan Sophie adlı genç kızın hikayesini anlatıyor. 

Sophie, şeytani Kötülükler Cadısı'nın yaptığı büyü yüzünden 90 yaşında bir kadına dönüştürülüyor. Bu durumdan kurtulmak isteyen Sophie, büyüyü bozacak birini bulmak üzere yollara düşüyor.

Yürüyen Şato, 26 Eylül'de başlayan Ghibli Fest kapsamında ABD sinemalarında 3 Ekim'e kadar gösterimde.

Independent Türkçe, Variety, The Cosmic Circus



Kimyada yeni bir çağ başlıyor: 100 yıllık kural yıkıldı

Bilim insanları yapılması imkansız sanılan üç boyutlu molekülleri sentezledi (Temsili/Pexels)
Bilim insanları yapılması imkansız sanılan üç boyutlu molekülleri sentezledi (Temsili/Pexels)
TT

Kimyada yeni bir çağ başlıyor: 100 yıllık kural yıkıldı

Bilim insanları yapılması imkansız sanılan üç boyutlu molekülleri sentezledi (Temsili/Pexels)
Bilim insanları yapılması imkansız sanılan üç boyutlu molekülleri sentezledi (Temsili/Pexels)

Kimyagerler, 100 yıldır kabul edilen bir organik kimya kuralını yıkmayı başardı. Bulguların, yeni ilaçların geliştirilmesine katkı sunması bekleniyor. 

Alken adı verilen organik bileşikler en azından bir tane karbon-karbon çift bağı içeriyor. Bu karbon atomlarının her biri genellikle bağlı olduğu diğer atomlarla aynı iki boyutlu düzlemde yer alıyor.

Alman kimyager Julius Bredt'in ortaya attığı ve 1924'ten beri kabul gören Bredt Kuralı'na göre bisiklik moleküllerle çift bağlar oluşturmak mümkün değil.

Bu teori, anti-Bredt veya bisiklik moleküllerinin yapısının atomların aynı iki boyutlu düzlemde yer almasına izin vermemesine dayanıyordu. 

Bredt'e göre bu yapıdaki alkenlerde çift bağ kurmaya çalışmak moleküllerin dengesizleştirerek varlığını sürdürememesine yol açıyordu.

Fakat hakemli dergi Science'ta cuma günü (1 Kasım) yayımlanan çalışmada bilim insanları bunun mümkün olduğunu gösterdi. 

ABD'deki Kaliforniya Üniversitesi Los Angeles kampüsünden kimyagerler, anti-Bredt alkenlerin dengesizliğinin önüne geçmek için onlarla kolayca etkileşime giren başka moleküller ekledi.

Bu sayede dengesiz olanları hapsedip diğer molekülleri ortamdan çıkardılar. Bilim insanları nihayetinde üç boyutlu anti-Bredt moleküllerini sentezleyerek Bredt Kuralı'nın doğru olmadığını gösterdi. 

Makalenin başyazarı Luca McDermott, "Bir şeyin kesinlikle imkansız olduğunu söyleyen bir kural varsa, o zaman belki de bunu çözmenin doğru yolu düşünülmemiştir" diyor: 

Ve eğer bunu yaparsanız, aslında düşündüğünüz kadar zor olmayabilir.

Yeni çalışmada anti-Bredt moleküllerinin nasıl hapsedileceğini de açıklayan ekip, bunun ilaç geliştirme çalışmalarında önemli bir rol oynamasını bekliyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Neil Garg "İlaç endüstrisinde bizimki gibi üç boyutlu yapılar ortaya çıkaran kimyasal reaksiyonlar geliştirmeye yönelik büyük bir çaba var" diyerek ekliyor:

Yeni ilaçlar keşfetmede kullanılabilirler.

Araştırmacılar, gelecekte alışılmadık yapılara sahip daha fazla bileşik sentezlemeyi planlıyor.

Garg, "Bredt Kuralı'nı 100 yıl sonra sorgulayıp sınırlarını zorlayabiliyorsak muhtemelen yeniden incelenmeyi bekleyen her türlü başka kural vardır" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe, Live Science, Study Finds, Newsweek, Science