Joker 2'nin yönetmeni, Lady Gaga’nın öpüşme sahnesinin neden kesildiğini açıkladı

Fotoğraf: Warner Bros
Fotoğraf: Warner Bros
TT

Joker 2'nin yönetmeni, Lady Gaga’nın öpüşme sahnesinin neden kesildiğini açıkladı

Fotoğraf: Warner Bros
Fotoğraf: Warner Bros

Joker 2'nin yönetmeni Todd Phillips, Lady Gaga'yı bir kadın figüranla öpüşürken gösteren bir sahneyi neden kestiğini açıkladı.

Geçen martta Lady Gaga, DC karakteri Lee Quinzel rolünde, filmde Gotham Şehri adliyesi olarak kullanılan New York Belediye Binası'nın dışında çekim yaparken görülmüştü.

Bir hayranı tarafından çekilen viral videoda Gaga, bir grup protestocunun arasında adliye binasının merdivenlerinden çıkarken görülüyor. Daha sonra duraklıyor ve kalabalığın içinden bir kadını aniden çekip onu öpüyor.

Joaquin Phoenix, Joker makyajı ve ikonik kırmızı ve sarı takım elbisesiyle yakında dururken görülüyor.

Ancak son filmde, Lee adliyeye girmeden önce şarkı söyleyip dans ederek merdivenleri çıkıyor.

Phillips, asıl sahne hakkında Entertainment Weekly'ye şunları söyledi:

İçinde diyaloglar vardı ve birdenbire, bunun daha çok bir müzik ve ruh hali anı olmasını istedim. O anın oynanabilmesi için arkasında diyalog olması gerekiyordu. Yani, kadın bir şey söyledi, sonra Gaga durdu ve bu şeyi yaptı ve bu biraz anın önüne geçti.

ZS
Joker: İkili Delilik'in başrollerinde Joaquin Phoenix ve Lady Gaga var (AP)​​​​​​

Phillips'e göre, Gaga'nın öpücüğü doğaçlamaydı.

Geçen hafta sinemalarda gösterime giren Joker: İkili Delilik (Joker: Folie à Deux), Arthur Fleck'in (Phoenix) ilk Joker (2019) filminde işlediği suçlar nedeniyle yargılanıp Arkham Devlet Hastanesi'ne atılmasını ve burada hayatının aşkı Lee'yle tanışmasını konu alıyor.

Devam filmi için yıllardır süren beklentiye rağmen, yeni yapım hem eleştirmenler hem de gişe açısından tam bir fiyasko oldu. Halihazırda Rotten Tomatoes puanı yüzde 33 ve açılış haftasonunda yurtiçi bilet satışlarında sadece 40 milyon dolar topladı.

Aldığı kötü tepkiler o kadar beklenmedikti ki izleyiciler filmin düşüşünü açıklamak için çılgın teoriler üretmeye başladı.

X'te (Twitter) ortaya atılan en yaygın ancak pek de olası olmayan teorilerden biri, Felekten Bir Gece (Hangover) serisini yönetmesiyle tanınan Phillips'in, ilk film hakkındaki tartışmalara yanıt olarak filmi kasten baltaladığı yönünde.

Joker sert siyasi tepkilerle karşılaşmış ve sol eğilimli yazarlar tarafından, toplumdan dışlanmış ve vahşi bir katile dönüşmüş ana karaktere sempatik yaklaşımı nedeniyle incel kültürünü desteklemekle suçlanmıştı.

Phillips, 2019'da The Wrap'e verdiği bir röportajda "radikal sol" eleştirilerine karşı çıkarak şu soruyu yöneltmişti:

Şiddet hakkında bu tartışmaları yapmak iyi değil mi? Eğer film bu konuda bir tartışmaya yol açıyorsa bu neden kötü bir şey olsun?

Sert tepkiler hakkında, "Bence bunun nedeni öfkenin bir ürün olması" demişti.

Bence bu bir süredir ürün haline gelmiş bir şey. Bu filmdeki söylemde benim için göze çarpan şey, radikal solun gündemlerine uyduğunda ne kadar kolay radikal sağ gibi konuşabildiği.

Joker: İkili Delilik, sinemalarda.

Independent Türkçe



Paris Hilton, DEHB'yle yaşama deneyimini paylaştı

Paris Hilton, gençliğinde çok konuşkan, enerjik ve dikkati dağınık olduğunu söyledi (AP)
Paris Hilton, gençliğinde çok konuşkan, enerjik ve dikkati dağınık olduğunu söyledi (AP)
TT

Paris Hilton, DEHB'yle yaşama deneyimini paylaştı

Paris Hilton, gençliğinde çok konuşkan, enerjik ve dikkati dağınık olduğunu söyledi (AP)
Paris Hilton, gençliğinde çok konuşkan, enerjik ve dikkati dağınık olduğunu söyledi (AP)

Paris Hilton, DEHB'sinin bir engel değil avantaj olduğuna inanıyor.

Hilton, Teen Vogue'da yazdığı kişisel bir denemede, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu deneyimini detaylandırarak, yaşlandıkça teşhisine bakış açısının nasıl değiştiğini anlattı.

Hilton, büyürken hayatındaki yetişkinlerin, özellikle de eğitimcilerin kendisinin yaklaşımına karşı çıktığını söyledi. Bunun sonucunda Hilton "yanlış anlaşılmış", okul sistemi kendisini "yüzüstü bırakmış" ve dolayısıyla Sorunlu Genç Endüstrisi isimli özel bir tesise yerleştirilmişti.

ABD'nin Ulusal Ruh Sağlığı Merkezi, DEHB'yi "İşlevselliği ya da gelişimi aksatan süregelen dikkatsizlik ve/veya hiperaktivite ve dürtüsellik belirtileri gösteren gelişimsel bir bozukluk" diye tanımlıyor.

43 yaşındaki DJ, gençliğinde zihninin hep anormal bir hızla ilerlediğini kabul etti. Hilton, "fazla enerjik", "fazla dikkati dağınık" ve "fazla konuşkan" olduğunu fark ediyordu.

Hilton, o zamanlar bunu bilmese de Provo Canyon Okulu'ndaki sorunlu genç programına alınmasına yol açan bu eğilimlerin hepsi DEHB belirtisiydi.

3 Ekim'de yayımlanan denemede Hilton, "Keşke biri 'Ona gerçekten neler oluyor?' sorusunu sorsaydı. Bunun yerine, yıllarca yanlış anlaşıldığımı, beynimin çalışma şekli yüzünden cezalandırıldığımı hissettim" diye itiraf etti.

Sosyetik isim, nihayet resmi bir teşhis alınca neler olduğunu anlamaya başladığı halde rahatlamış hissetmemişti. Aksine, teşhisi bir "etiket" gibi görüyordu.

Hilton şöyle dedi:

İlk başta, teşhis almak bir etiketmiş gibi hissettirdi. Beni sınırlayan bir şeydi, beni yapamadıklarımla, farklı kılan özelliklerimle tanımlayan bir şey gibiydi.

Hilton "Bu eskiden gizli tuttuğum bir şeydi, nasıl algılanacağına dair endişeleniyordum. İnsanlar fazla dağınık, fazla odaksız olduğumu veya başarmamın imkansız olduğunu düşünür müydü?" yazarak devam etti.

Ancak bu zorluklar, madalyonun bir yüzü. Diğer yüzünde çok güzel bir şey açığa çıkıyor: Yaratıcılık, tutku, dayanıklılık ve cesur, beklenmedik şekillerde düşünen bir zihin.

Bununla birlikte, iki çocuk annesi olan Hilton, artık DEHB'sini "süper gücü" gibi görüyor.

Bu, sık sık bize risk almamamızı söyleyen bir dünyadaki gizli silahım.

Hilton, hâlâ pek çok kişinin kendisinin de bir zamanlar sahip olduğu önyargılara inandığını ve hak verdiğini kabul etti. Toplumun insanlardan "kalıplara uymasını" beklediğini ama kendi deneyiminde en zenginleştirici anların, o sınırların dışına çıktığında ve farklılıklarını benimsediğinde yaşandığını dile getirdi.

Realite şov yıldızı "Trendleri öngörebilmemin sebebi DEHB, bu bana bir imparatorluk kurmak için gereken yaratıcılığı, sınırları zorlamak için ihtiyaç duyduğum azmi ve insanlarla daha derin bağlar kurabilmek için lazım olan empatiyi kazandırdı" yazdı.

Independent Türkçe