Bilim insanlarını şaşırtan deniz salyangozu, 25 yılın ardından tanımlandı

Bilim insanları ilk kez 1550 metre derinde gördükleri hayvana "gizemli yumuşakça" diyordu (Monterey Bay Akvaryumu Araştırma Enstitüsü)
Bilim insanları ilk kez 1550 metre derinde gördükleri hayvana "gizemli yumuşakça" diyordu (Monterey Bay Akvaryumu Araştırma Enstitüsü)
TT

Bilim insanlarını şaşırtan deniz salyangozu, 25 yılın ardından tanımlandı

Bilim insanları ilk kez 1550 metre derinde gördükleri hayvana "gizemli yumuşakça" diyordu (Monterey Bay Akvaryumu Araştırma Enstitüsü)
Bilim insanları ilk kez 1550 metre derinde gördükleri hayvana "gizemli yumuşakça" diyordu (Monterey Bay Akvaryumu Araştırma Enstitüsü)

Bilim insanları okyanusun hiç ummadıkları bir yerinde yeni bir deniz salyangozu keşfetti. Araştırmacıların neredeyse 25 yıldır tanımlanmaya çalıştığı hayvan, akrabalarına pek benzemiyor.

Monterey Bay Akvaryumu Araştırma Enstitüsü'nden bilim insanları, ABD'nin Kaliforniya eyaletinin kıyısındaki körfezde 2000'de yürüttükleri çalışmalarda tuhaf bir canlıyla karşılaştı. 

Jelatinimsi hayvanın deniz salyangozları gibi ayak benzeri bir organı olsa da dev bir başlığı ve parmak benzeri çıkıntıları da vardı. Ayrıca biyolüminesans özelliğine sahip canlının iç organları parlıyordu. 

Araştırma ekibinden Dr. Bruce Robison "Ne olduğuna dair hiçbir fikrimiz yoktu" diyor. 

Aradan geçen yaklaşık 25 yılda 157 örnek inceleyen ekip, hayvanın daha önce bilinmeyen bir familya ve türe ait olduğunu saptadı. 

Deep-Sea Research Part I adlı hakemli dergide 6 Kasım Çarşamba günü yayımlanan makalede yeni deniz salyangozu türüne Bathydevius caudactylus adı verildi.

Nudibranchia takımında yer alan deniz salyangozları genellikle sığ suların tabanlarında yaşıyor. Ayrıca mercan resifleri de dahil birçok kıyı ortamında da yaygın şekilde görülüyorlar.

Ancak Bathydevius caudactylus ne yüzeye ne de dibe yakın yaşıyordu. Dr. Robison, "Nudibranchia türlerinin çoğu sığ suda, dipte yaşar" diyerek ekliyor: 

Bu nedenle su sütununun bu kadar derininde ve dipten uzakta bir nudibranchia bulmak çok şaşırtıcıydı.

Yüzeyin 2 bin 200 metre altında yaşayan Bathydevius caudactylus'a 4 bin metre civarındaki derinliklerde de rastlandı. 

Yeni türü diğerlerinden ayıran bir diğer özelliği de rahatça yüzebilmesi. Çoğu deniz salyangozunda bu beceri görülmezken, Bathydevius caudactylus'un denizin derinlerinde batıp çıkmadan kolayca süzüldüğü tespit edildi. 

Araştırmacılar ayrıca jelatinimsi hayvanın beslenmek için farklı yollar geliştirdiğini belirtiyor. Akrabaları deniz tabanındaki avlarını yemek için dillerini kullanıyor fakat Bathydevius caudactylus, başlığı sayesinde karides gibi kabuklu hayvanları yutuyor. 

Bilim insanları bunu sinekkapan bitkisinin avlanmasına benzetiyor.

Sığ sularda yaşayan iki farklı deniz salyangozu türü de başlıklarıyla avlarını yakalıyor. Fakat bilim insanları bu davranışın birbirinden ayrı bir şekilde geliştiğini düşünüyor.

Bathydevius caudactylus örneklerinin genomunu inceleyen ekip, hayvanın yeni bir familyaya konacak kadar özel olduğu sonucuna vardı. 
 

xs
Bathydevius caudactylus, derin denizde yaşayan pek çok hayvan gibi biyolüminesans özelliğine sahip (Monterey Bay Akvaryumu Araştırma Enstitüsü)

Familyaya Bathydeviidae adı verildi; "bathy" Yunancada "derin" anlamına geliyor. İsmin ikinci kısmıysa, hayvanın tuhaf özellikleriyle deniz salyangozu olmadığı izlenimi uyandırmasından dolayı İngilizcede "hilekar" anlamındaki "devious" sözcüğünden türetildi.

Yeni türün akrabalarıyla ortak özelliklerinden biri hermafrodit olması; yani hem erkek hem de dişi üreme organlarına sahip. Bilim insanları bu özelliğin okyanusun derinlerinde üreme şansını artırdığını söylüyor. 

Makalenin bir diğer yazarı Dr. Steven Haddock, bulgular hakkında "Bu gizemli yumuşakçayla ilgili beni heyecanlandıran şey, derin denizde, özellikle de 2 bin metrenin altında daha fazla zaman geçirdikçe ne kadar çok şey öğrendiğimizi örneklemesi" diyerek ekliyor:

Daha önce bilinmeyen bir aileye mensup nispeten büyük, benzersiz ve parlayan bir hayvan olması, bu geniş ortamı sınıflandırırken yeni teknoloji kullanmanın önemini gerçekten vurguluyor. Derin deniz toplulukları hakkında ne kadar çok şey öğrenirsek, okyanuslar hakkında karar verme ve yönetmede o kadar iyi hale geliriz.

Independent Türkçe, Popular Science, Science Alert, New York Times, Deep-Sea Research Part I



Ünlü yönetmen gişe canavarını çekmeyi reddettiğine pişman değil

Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
TT

Ünlü yönetmen gişe canavarını çekmeyi reddettiğine pişman değil

Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)

David Cronenberg, elinden kaçan, daha doğrusu elinin tersiyle tüm gücüyle ittiği bir projeyle ilgili verdiği kararla gurur duyuyor: Flashdance.

Kanadalı sinemacı, bu yıl 29 Kasım'da başlayıp 7 Aralık'a dek sürecek Marakeş Film Festivali'ne katıldı.

Pazar günü festival kapsamında hayranlarının karşısına çıkan ve uzun yıllara yayılan kariyerinden bahseden usta sinemacı, "Yapımcılar Don Simpson ve Jerry Bruckheimer'ın Flashdance'i yönetmek için benim doğru kişi olduğuma tamamen ikna olmalarına şaşırabilirsiniz" diyerek ekledi:

Gerçekten, neden benim çekmem gerektiğini düşündüklerini bilmiyorum ve sonunda 'Hayır' demek zorunda kaldım. Onlara 'Eğer yönetirsem filminizi mahvederim' dedim!

O yıl iki film birden çekti

Flashdance, geceleri bir barda dans eden, gündüzleriyse bir inşaat firmasında kaynakçı olarak çalışan Alex Owens'ın hikayesini anlatıyordu. 

Film, gösterime girdiği yıl olan 1983'ün en çok hasılat elde eden üçüncü yapımı olmuştu. 

1980'lerin Hollywood klasiklerinden biri olarak kabul edilen filmin başrollerini Jennifer Beals ve Michael Nouri paylaşmıştı.

Flashdance'in yönetmen koltuğunda Adrian Lyne otururken, Cronenberg aynı yıl Ölüm Bölgesi (The Dead Zone) ve Videodrome'u çekmişti.

"Kendime Kan Baronu diyordum"

81 yaşındaki üretken sinemacı, "Çalışmalarım korkunç, çökmüş ve ahlaksız olduğu için saldırıya uğradı" derken bir yandan gülümsüyordu: 

Bunların hepsi iyi şeyler.

Şey (The Thing) ve Sinek (The Fly) filmlerinin yönetmeni, "Kendime o zamanlar Kan Baronu diyordum" diye ekledi: 

Ama en azından Kral olduğumu söylemedim, çok mütevazıydım.

Son filmi festivalde izleyiciyle buluştu

Cronenberg'in bilimkurgu türündeki yeni filmi The Shrouds, Cannes'dan sonra Marakeş Film Festivali'nde de izleyicilerle buluştu. 

Bilimkurgu draması, eşinin ölümünden sonra teselli bulamayan tanınmış bir iş insanının, insanların ölen sevdiklerinin mezarlarında çürümesini izlemesini mümkün kılan tartışmalı bir teknoloji icat etmesini konu alıyor.

Independent Türkçe, Variety, AV Club