Sansasyonel yapımların yönetmeni çocuk filmi çekmek istiyor

Prömiyerini 2002 Cannes Film Festivali'nde yapan Dönüş Yok, tartışmalı sahneleri nedeniyle eleştirmenleri bölmüştü (Mars Distribution)
Prömiyerini 2002 Cannes Film Festivali'nde yapan Dönüş Yok, tartışmalı sahneleri nedeniyle eleştirmenleri bölmüştü (Mars Distribution)
TT

Sansasyonel yapımların yönetmeni çocuk filmi çekmek istiyor

Prömiyerini 2002 Cannes Film Festivali'nde yapan Dönüş Yok, tartışmalı sahneleri nedeniyle eleştirmenleri bölmüştü (Mars Distribution)
Prömiyerini 2002 Cannes Film Festivali'nde yapan Dönüş Yok, tartışmalı sahneleri nedeniyle eleştirmenleri bölmüştü (Mars Distribution)

Dönüş Yok (Irréversible) ve Vortex gibi tartışmalı filmlerin yönetmeni Gaspar Noé, kariyerinde daha önce keşfedilmemiş bir alana girmek istiyor: Bir çocuk filmi yapmak.

2009 yapımı Boşluk (Enter the Void) ve 2018 tarihli Climax gibi tecavüz-intikam hikayeleri ve hipnotize edici destanlarıyla tanınan Noé,  Kahire Uluslararası Film Festivali'ndeki iki saatlik ustalık sınıfının ardından Variety'ye konuştu. 

Arjantin asıllı Fransız yönetmen, bundan sonra biraz daha beklenmedik bir şey yapmak istediğini söyledi.

"Belgesel, savaş filmi ve korku"

İleride ele almak istediği türler hakkında konuşan yönetmen, "Gelecekteki bir proje için ilgimi çekebilecek başlıca film türleri belgesel, savaş filmi ve korku" diyerek ekledi: 

Muhtemelen bu üç türü karıştırmayı bile denemeliyim. Ayrıca küçük çocuklarla bir film ya da çocuklar için bir film yapmak isterim.

İranlı gazeteci Mohammed Abdi'nin sorularını yanıtlayan sinemacı, tıklık tıklım dolu etkinliğin katılımcılarına şunları söyledi: 

Çocuklar küçük yetişkinler gibidir. Çocukken tehlike altındayız. Her şeye maruz kalıyorsunuz. Çocuğum olmamasına rağmen çocuklara çok bağlıyım. Çocuklarla kurduğunuz ilişki doğrudan ve eğlenceli. Küçük çocuklarla bir film yapmak isterdim. Kırılganlıkla, maruz kaldıkları tehlikelerle ilişki kuruyorlar.

"Bazı fikirler artık ilginizi çekmeyebilir"

60 yaşındaki Noé, kariyeriyle ilgili de şunları ekledi: 

Neyse ki geçmiş filmlerimle ilgili hiçbir pişmanlığım yok. Ama yıllar önce aklımda bugünlerde beni daha az heyecanlandıran bazı projeler vardı. Bir film yapımına konu sizi heyecanlandırırken başlamak daha iyidir. Dünya ve kendi hayatınız geliştikçe bazı fikirler artık ilginizi çekmeyebilir.

Noé annesinin filmleri üzerindeki etkisinden de bahsetti. Ünlü sinemacı, annesinin sosyal hizmet uzmanı olarak çalışmasının kendisini toplumun en yoksul, en hoşnutsuz üyelerine yönelttiğini aktardı. Ayrıca annesinin film sevgisinin, erken yaşta her tür filmi izlemesini sağladığını da sözlerine ekledi.

"Sinemayı hayatla iletişim kurmak için bir araç olarak düşünebilirsiniz"

Noé, daha önce IndieWire'dan Eric Kohn'a verdiği röportajda beyazperdede bir tür hakikat aktarmak istediğini söylemişti.

Filmleri sadece para kazanmak için yapmamalısınız. Bazı insanlar bunu yüzme havuzu ya da uyuşturucu almak için yapıyor. Ama sinemayı hayatla iletişim kurmak ve hayatla ilgili iyi ya da kötü ne varsa paylaşmak için bir araç olarak da düşünebilirsiniz.

Independent Türkçe, Variety, IndieWire



Bilim insanları yaşlanmayı yıllarca geciktirebilen takviyeyi açıkladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Bilim insanları yaşlanmayı yıllarca geciktirebilen takviyeyi açıkladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Uzun yaşam açısından umut verici stratejilere yol açabilecek yeni bir çalışmaya göre günlük D3 vitamini takviyesi almak, biyolojik yaşlanmayı yıllarca önleyebilir.

American Journal of Clinical Nutrition'da perşembe günü yayımlanan çalışmada, ABD'den 55 yaş ve üzeri kadınlarla 50 yaş ve üzeri erkeklerin D3 vitamini ve omega 3 yağ asidi takviyesinden sonra 5 yıl boyunca izlendiği Vital adlı klinik çalışmadan elde edilen veriler değerlendirildi.

Takviyenin özellikle hücrelerdeki telomerler üzerindeki etkisi incelendi; tekrarlayan DNA dizileri olan telomerler, kromozomların uçlarında bulunur ve onların bozulmasını önler.

Kromozomların bu koruyucu başlıkları doğal yaşlanma sürecinde kısalıyor ve yaşa bağlı çeşitli hastalıkların gelişimiyle de bağlantılılar.

Brigham ve Kadın Hastanesi'nden çalışmanın ortak yazarı JoAnn Manson, "Vital, D vitamini takviyelerinin telomerleri koruduğunu ve telomer uzunluğunu muhafaza ettiğini gösteren ilk büyük ölçekli ve uzun vadeli randomize çalışma" diyor.

Bu bulgu özellikle dikkate değer çünkü Vital, D vitamininin iltihaplanmayı azaltma ve ileri seviye kanser ve otoimmün hastalıklar gibi yaşa bağlı belirli kronik hastalıkların riskini düşürmedeki faydalarını da gösterdi.

Daha önceki kısa süreli, küçük ölçekli çalışmalar, D vitamini veya omega 3 yağ asidi takviyesinin telomerleri desteklediğini öne sürse de sonuçlar tutarsızdı.

Araştırmacılar Vital çalışmasında 5 yıl boyunca katılımcılarda D3 vitamini (günde yaklaşık 50 mikrogram) ve omega 3 yağ asidi (günde 1 g) takviyesini takip etti.

Yaklaşık 1054 katılımcının beyaz kan hücrelerindeki telomer uzunluğu, çalışmanın başında, ikinci ve 4. yıllarında incelendi.

Araştırmacılar D3 vitamini takviyesinin telomer kısalmasını 4 yıl boyunca kayda değer derecede azalttığını saptadı.

Bilim insanları "Plaseboyla karşılaştırıldığında, D3 vitamini takviyesi lökosit telomer uzunluğundaki azalmayı önemli ölçüde azalttı" diye yazıyor.

Bu, "plaseboya kıyasla yaklaşık üç yıllık yaşlanmayı" önlemeye eşdeğer.

Ancak omega 3 yağ asidi takviyesinin takip süresince telomer uzunluğu üzerinde önemli bir etkisi olmadığını belirtiyorlar.

Çalışmanın bir diğer yazarı Haidong Zhu "Bulgularımız, hedefe yönelik D vitamini takviyesinin biyolojik yaşlanma sürecine karşı koymada umut verici bir strateji olabileceğini gösteriyor ancak daha fazla araştırmaya ihtiyaç var" diyor.

Omega 3 yağ asitleriyle birlikte veya bunlar olmadan günlük D3 vitamini takviyesi, telomer aşınması veya hücre yaşlanmasına karşı koymada rol oynayabilir.

Independent Türkçe