Marvel'ın yeni macerası yılın en iyi açılışını yaptı

46 yaşındaki Amerikalı aktör Anthony Mackie, geçen yıl yaratık istilası temalı bilimkurgu filmi Elevation'da da rol almıştı (Walt Disney Studios Motion Pictures)
46 yaşındaki Amerikalı aktör Anthony Mackie, geçen yıl yaratık istilası temalı bilimkurgu filmi Elevation'da da rol almıştı (Walt Disney Studios Motion Pictures)
TT

Marvel'ın yeni macerası yılın en iyi açılışını yaptı

46 yaşındaki Amerikalı aktör Anthony Mackie, geçen yıl yaratık istilası temalı bilimkurgu filmi Elevation'da da rol almıştı (Walt Disney Studios Motion Pictures)
46 yaşındaki Amerikalı aktör Anthony Mackie, geçen yıl yaratık istilası temalı bilimkurgu filmi Elevation'da da rol almıştı (Walt Disney Studios Motion Pictures)

Disney'in yeni Marvel yapımı filmi Kaptan Amerika: Cesur Yeni Dünya (Captain America: Brave New World), gişede yılın en büyük açılışını gerçekleştirdi. 

Kuzey Amerika'da 4 bin 100'ü aşkın sinema salonunda gösterime giren film, cuma günü ve ön gösterimlerle birlikte toplamda 40 milyon dolar hasılat elde etti. 

4 günlük hasılatı 100 milyon doları görebilir

Süper kahraman filmi, bu rakamla önceki rekor sahibi Köpek Adam'ın (Dog Man) 36 milyon dolarlık açılışını geride bırakarak zirveye ulaştı. 

Marvel Sinematik Evreni'nin 34. filmi olan Cesur Yeni Dünya, Disney ve Marvel Stüdyoları'nın verilerine göre, Cumartesi günü de 27 milyon dolar kazandı. Bu rakam, cuma ve ön gösterimlere göre yüzde 33'lük düşüşe işaret ediyor. 

Film, 4 gün boyunca sadece ABD'de 90 milyon doları aşan bir açılışa doğru emin adımlarla ilerliyor. Deadline, hasılatın 100 milyon doları görebileceğini de yazıyor. 

Kaptan Amerika: Cesur Yeni Dünya'nın reklam ve dağıtım harcamaları hariç prodüksiyon maliyeti 180 milyon dolar civarında. Stüdyodan gelen bilgilere göre, filmin kâra geçmesi için dünya çapında en az 425 milyon dolar hasılat yapması gerekiyor.

Cesur Yeni Dünya, Disney+/Marvel dizisi The Falcon and the Winter Soldier'daki olaylardan sonra geçiyor. 

Filmde, Anthony Mackie'nin canlandırdığı Sam Wilson, Steve Rogers'ın geride bıraktığı kalkanı devralarak Kaptan Amerika rolünü üstleniyor.

Mackie'nin Marvel filmlerindeki ilk başrolü

Kaptan Amerika: Cesur Yeni Dünya, Anthony Mackie'nin bir Marvel filmindeki ilk başrolü olma özelliğini taşıyor. Hikayede Sam Wilson'ın, ABD Başkanı Thaddeus "Thunderbolt" Ross'la arasındaki anlaşmazlıkları bir kenara bırakıp, bir suikast girişimine bağlı bir komplo teorisini ve küresel çapta adamantium madeni için verilen savaşı araştırması gerekiyor.

Filmin oyuncu kadrosunda Danny Ramirez, Giancarlo Esposito ve Shira Haas da yer alıyor. 

Cesur Yeni Dünya, yapım sürecinde bazı aksaklıklarla karşılaştı. Yönetmen koltuğunda The Cloverfield Paradox'la tanınan Julius Onah'nın oturduğu filmin, 3 Mayıs 2024'te vizyona girmesi planlanıyordu. Ancak tarih önce 26 Temmuz 2025'e ertelendi, ardından tekrar revize edildi. 

Film, çarşamba günü ABD'nin yanı sıra Fransa, Kore ve İtalya gibi büyük pazarlarda vizyona girdi. Cuma günüyse Birleşik Krallık, Çin, İspanya, Türkiye ve Japonya gibi önemli pazarlarda izleyiciyle buluştu.

Independent Türkçe, Variety, Deadline



Narsisistlerin dışlanma hissini daha fazla yaşadığı bulundu

Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)
Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)
TT

Narsisistlerin dışlanma hissini daha fazla yaşadığı bulundu

Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)
Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)

Journal of Personality and Social Psychology adlı bilimsel dergide yeni yayımlanan bir makale, narsisistik kişilik özelliklerine sahip kişilerin kolay kolay kaçamadığı ve gittikçe daha fazla dibe battığı döngüyü detaylandırdı. 

Kendi benliğine daha fazla bağlanan kişilerin, sosyal ortamlardaki işaretleri daha negatif görme ihtimalinin daha fazla olduğu belirtildi. 

Narsisistlerin gösterdiği baskın kişilik özelliklerinin de dışlanma ihtimallerini artırdığına işaret edildi. 

Bu iki durumun birleşmesiyle birlikte narsisistik özelliklerin zamanla daha da şiddetlendiği ve kendi kendini yenileyen bir döngünün devreye girdiği vurgulandı. 

İsviçre'deki Basel Üniversitesi'nden Christiane Büttner, başyazarı olduğu makale hakkında konuşurken araştırmalarının kişilik özelliklerinin günlük yaşamı nasıl etkilediğine ışık tuttuğunu söylüyor:

Pek çok kişi, narsisizmi kibir ve kendini bazı şeylere layık görme üzerinden değerlendiriyor ama bizim araştırmamız sosyalleşmeden kaynaklanan acıları narsisistlerin de sıklıkla yaşadığını gösteriyor.

ABD, Almanya, Britanya, İsviçre ve Yeni Zelanda'da yaşayan onbinlerce kişinin dahil edildiği büyük ölçekli anketler ve deneylere dayandırılan çalışmada, sosyal dışlamadan en çok kimin, niye muzdarip olduğu ele alındı. 

Sosyal ortamların dominasyonu için etraftaki işaretlere daha çok dikkat eden büyüklenmeci narsisistlerin daha fazla dışlanma hissini yaşadığı bulundu.

Doğrulanmayan diğer ihtimalse kendilerini üstün gören bu kişilerin kötü davranışları hissetmeyeceğiydi. 

Ancak daha da ilginci, narsisistlerin gerçekten dışlanmaları oldu.

Büttner, bulgularına göre "dışlanma ve narsisistik özelliklerin zamanla birbirini beslediğini" aktarıyor.

Birleşik Krallık'taki Surrey Üniversitesi'nde sosyal psikoloji dersleri veren Erica Hepper, dahil olmadığı araştırmanın önceki bulguları desteklediğini söylüyor:

Narsisistlerin daha bencil ve empati yoksunu olduğunu ve zamanla daha az sevildiğini, ilişkilerinde sorun yarattığını halihazırda biliyoruz. Narsisistler kanıt olmasa da diğerlerinin kendilerine zarar vereceğini düşünebilir. Bizim araştırmalarımız, bunun narsisistlerin büyüklenmeci ama aynı zamanda kırılgan benliklerini durmadan savunma ihtiyacı duymasından kaynaklandığını öne sürüyor. Her zaman egolarına yönelik tehditleri ararlar ki bunları kolaylıkla savuşturabilsinler.

Büttner, son araştırmanın kısıtlamalarını da saydı. Katılımcıların kendi dışlanma anlatılarına dayanan ve patolojik ölçüde narsisist olanları dahil etmeyen çalışmanın ıskaladığı şeyler bulunabileceğini belirtti. 

Konuyla ilgili bundan sonra yapılacak araştırmaların iş yerleri ve sosyal medya gibi geniş gruplardaki çatışmaların yönetimi ve dışlanmanın kötü sonuçlarını azaltma konusunda etkili olabileceğini sözlerine ekledi. 

Independent Türkçe, Washington Post, CNN