Timothee Chalamet hayranları Estonya'nın Eurovision'a göndereceği sanatçıyı konuşuyor

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Timothee Chalamet hayranları Estonya'nın Eurovision'a göndereceği sanatçıyı konuşuyor

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Timothee Chalamet hayranları, Dune yıldızına çarpıcı bir benzerlik gösteren Estonya'nın Eurovision Şarkı Yarışması katılımcısına destek verdi.

Mayısta İsviçre'nin Basel kentinde Estonya'yı temsil edecek 33 yaşındaki Tommy Cash, Charli XCX'in Delicious şarkısında yer almasıyla ve kendi parçası Espresso Macchiato'yla biliniyor.

Chalamet benzerleri, Wonka aktörünün ekimde New York'ta kendi benzerleri yarışmasına katılmasının ardından geçen yıl manşetlere çıkmıştı. Hayranları şimdi Cash'in yarışmaya katılmış olsaydı kazanabileceğini iddia ediyor.

X'teki kullanıcılar aktöre olan benzerliğine atıfta bulunarak Estonyalı rapçiyi "Tommythee Cashamet" diye adlandırdı ve bir kişi ekledi:

Timothee'ye peruk takmışlar sandım.

Öte yandan başka bir hayran "Dune için ona gerçekten ödeme yapmadılar mı ki bunu yapmak zorunda?" diye şaka yaptı.

Bob Dylan: Tam Bir Bilinmez (A Complete Unknown) yıldızının Bob Dylan peruğunu Cash'in şık saçlarıyla değiştirmesini öneren bir başka kişiyse "Timothée senin için yaklaşan bir biyografi filmim var" dedi.

Bu yılki Eurovision Şarkı Yarışması 13 Mayıs Salı günü gerçekleştirilecek ve Birleşik Krallık'ın (BK) katılımı gelecek ay yarışmanın son başvuru tarihinden önce açıklanacak.

Timothee her şeyi yapıyor

Müzik yapımcısı David May, BBC Studios North'un yönetici yapımcısı Andrew Cartmell'la birlikte bu yılki yarışmacı arayışına öncülük ediyor.

Eurovision hayranları, BBC Radio 1'de görünüşe göre tesadüfen duyurulan haberin ardından, country grubu Remember Monday'in BK'nin bu yılki Eurovision katılımcısı olabileceğinden şüpheleniyor.

Sunucu Vicky Hawkesworth bu ay canlı yayında şunları söyledi:

Şimdi biraz Eurovision hakkında konuşmamız gerekiyor çünkü bu yıl farklı bir yol izledik. Bu yıl country temasını seçtiler ve country hâlâ kendine has bir dönem geçiriyor, bunu görmekten gerçekten memnunum.

cdfvgh
Remember Monday'in BK'nin bu yılki Eurovision katılımcısı olacağı söyleniyor (YouTube)

Beyoncé'nin Cowboy Carter'la Grammy'de yılın albümünü kazandığını gördük ve şimdi de Remember Monday adlı bu kadın grubu bu yıl Eurovision'da bizi temsil edecek.

Özellikle de BK'yi kimin temsil edeceğine dair henüz resmi açıklama yapılmadığı düşünüldüğünde, bu haber pek çok kişiyi şaşırttı.

Bir hayran, "Bu haberi vermek için ne kadar kafa karıştırıcı bir yol" dedi ve "Heyecan yaratmaya ne oldu?" diye ekledi.

BBC yorum yapmayı reddetti.

Independent Türkçe



Oscarlı yönetmenden Yaratık itirafı: Doğru kişi değildim

1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
TT

Oscarlı yönetmenden Yaratık itirafı: Doğru kişi değildim

1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)

28 Gün Sonra (28 Days Later) serisini başlatmasından yaklaşık 5 yıl önce Danny Boyle, sinema tarihinin en büyük bilimkurgu serilerinden birinde yer alma şansını geri çevirmişti.

Şu sıralar yeni filmi 28 Yıl Sonra'yı (28 Years Later) tanıtan yönetmen, Hollywood Reporter'a verdiği röportajda, 1997 yapımı Yaratık: Diriliş'in (Alien: Resurrection) yönetmenliğini CGI kullanımının fazlalığı nedeniyle reddettiğini söyledi.

Boyle, Mezarını Derin Kaz (Shallow Grave) ve Trainspotting'le yakaladığı çıkışın ardından filmin yapımcıları tarafından ilk tercih olarak belirlenmişti. Ancak filmi sonunda Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet yönetti.

"Sigourney Weaver ve Winona Ryder'la tanıştım" diyen Boyle, teklifin ciddiyetini şöyle anlattı: 

Muhteşem insanlardı. Ama bu, CGI'la gelen geçiş dönemiydi. Yani sinemada dijital efektlerin ağırlık kazandığı o ilk zamanlar. Ve ben bununla baş edemedim.

Ridley Scott'ın Yaratık (Alien) evrenine büyük hayranlık duyduğunu belirten Boyle, şunları ekledi:

Yaratık'ın fikrini gerçekten çok seviyordum. Bu yüzden çok tutkuluydum. Ama sonra nadiren yaşadığım bir netlik anı geldi ve dedim ki 'Bu iş için doğru kişi sen değilsin.' Onun yerine gidip Olağanüstü Bir Hayat'ı (A Life Less Ordinary) çektim.

Boyle, ilerleyen yıllarda CGI'la daha fazla iç içe çalıştı. Özellikle 2007’deki Gün Işığı (Sunshine) ve 2010'da Oscar'dan sonraki projesi 127 Saat (127 Hours) bu anlamda öne çıkıyor. Milyoner'le (Slumdog Millionaire) En İyi Film Oscar'ını kazanmasının ardından gelen bu yapım, yönetmene göre riskli ama önemli bir işti.

"Oscar sonrası biraz kibirli oluyorsunuz" diyen Boyle, bu durumu iyiye kullandıklarını söylüyor: 

Çünkü 127 Saat gibi bir film normal şartlarda yapılmazdı. Ama senarist Simon Beaufoy'la aklımızda çok net bir fikir vardı. Dar, odaklı bir yöntem: Asla o kanyondan çıkmayacaktık. Ya da çıkarsak bile sadece halüsinasyonlarla. Ve James Franco bu filmde harikaydı.

Filmin en çok konuşulan sahnesi, Franco’nun canlandırdığı karakterin kendi kolunu kesme anıydı. Boyle bu sahne hakkında şunları söylüyor:

Teknik olarak çok iyi çekilmişti, protez kullanımı açısından mükemmeldi. Ama o an kameranın Franco'ya odaklandığı ana bakarsanız, sadece oyunculuğunu görürsünüz. Oyunculuğu çok güçlüydü. Pek çok kişinin baygınlık geçirdiği vakalar yaşandı.

Independent Türkçe, IndieWire, Hollywood Reporter