Bilim insanları dövmenin kanser riskini artırabileceğini açıkladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Bilim insanları dövmenin kanser riskini artırabileceğini açıkladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Güney Danimarka Üniversitesi'nde yapılan yeni araştırmaya göre dövmesi olan kişilerde cilt ve kan kanseri riski, olmayanlara göre daha yüksek olabilir.

Son araştırmalar dövme mürekkebinin sadece enjekte edildiği derinin yüzey katmanlarında kalmayabileceğini, potansiyel olarak bağışıklık sisteminin lenf nodlarına göç edip orada birikebileceğini gösteriyor.

Ancak dövme mürekkebinin mikroplarla savaşan hücrelere ev sahipliği yapan lenf nodlarında kronik iltihaplanmayı tetikleyip tetiklemeyeceği ve ne ölçüde tetikleyeceği bilinmiyor.

Ayrıca biriken mürekkebin anormal hücre büyümesine neden olup olmayacağı ve dolayısıyla kanser riskini artırıp artırmayacağı da belirsiz. Güney Danimarka Üniversitesi'nden Henrik Frederiksen, "Bu kalıcı yükün lenf nodlarının işlevini zayıflatıp zayıflatmayacağını veya başka sağlık sonuçları olup olmayacağını henüz bilmiyoruz" diyor.

BMC Public Health'te yayımlanan son çalışma, ülkedeki 5 bin 900'den fazla ikizin sağlık bilgilerini içeren Danish Twin Tattoo Cohort'tan elde edilen verileri analiz ederek dövme ve kanser arasındaki bağlantıyı araştırıyor. Üniversitede biyoistatistikçi olan Jacob von Bornemann Hjelmborg, "Yaklaşımımızın benzersiz yönü, birinin kanser hastası olduğu ancak bunun dışında birçok genetik ve çevresel faktörü paylaşan ikiz çiftleri karşılaştırabilmemiz" diyor.

Bulgular, bir avuç içinden daha fazla yer kaplayan büyük dövmelerin daha fazla sağlık riski oluşturabileceğine işaret ediyor. Çalışmada, "Hem cilt kanseri hem de lenfoma için, bir elin avuç içinden daha büyük dövmelerde artan tehlikeler bulundu" deniyor. Büyük dövmesi olan kişilerde lenfoma riski, dövmesi olmayanlara kıyasla üç kat daha fazla olabilir.

Yeni çalışmanın yazarlarından Signe Bedsted Clemmensen, "Bu, dövme ne kadar büyükse ve ne kadar uzun süredir oradaysa, lenf nodlarında o kadar fazla mürekkep biriktiğini gösteriyor" diyor.

Araştırmacılar, daha ileri çalışmaların dövme mürekkebinin bağışıklık sistemi üzerindeki etkisini ortaya çıkararak bu mekanizmaların daha iyi anlaşılmasını sağlamasını umuyor.

Mürekkep parçacıklarının lenf nodlarının işlevini moleküler düzeyde nasıl etkilediğini ve belirli mürekkep renklerinin sağlık risklerine yol açmaya daha yatkın olup olmadığını öğrenmek için çalışmalar yapmayı planlıyorlar.

Bedsted Clemmensen, "Biyolojik mekanizmaları, onlarca yıl boyunca mürekkep parçacıklarına maruz kaldıklarında lenf nodlarında neler olduğunu daha iyi anlamak istiyoruz" diyor.

Bu, gerçek bir sağlık riski olup olmadığını ve bunu azaltmak için ne yapabileceğimizi değerlendirmemize yardımcı olabilir.

Independent Türkçe



Brad Pitt'in yeni filmi sadece 10 günde rekor kırdı

61 yaşındaki Oscarlı oyuncu Brad Pitt, F1 Filmi'nde özel tasarlanmış 320 km. hız yapabilen bir araçla piste çıktı (Apple)
61 yaşındaki Oscarlı oyuncu Brad Pitt, F1 Filmi'nde özel tasarlanmış 320 km. hız yapabilen bir araçla piste çıktı (Apple)
TT

Brad Pitt'in yeni filmi sadece 10 günde rekor kırdı

61 yaşındaki Oscarlı oyuncu Brad Pitt, F1 Filmi'nde özel tasarlanmış 320 km. hız yapabilen bir araçla piste çıktı (Apple)
61 yaşındaki Oscarlı oyuncu Brad Pitt, F1 Filmi'nde özel tasarlanmış 320 km. hız yapabilen bir araçla piste çıktı (Apple)

Brad Pitt'in başrolünde yer aldığı F1 Filmi (F1: The Movie), vizyona girmesinden sadece 10 gün sonra dünya çapında 293 milyon dolarlık gişe hasılatına ulaşarak Apple Stüdyoları'nın en çok kazanan sinema yapımı oldu.

Top Gun: Maverick'in yönetmeni Joseph Kosinski'nin yönettiği spor draması, Formula 1 pistlerine uzun bir aradan sonra geri dönen emekli pilot Sonny Hayes'i konu alıyor. 

Pitt'e filmde Joshua rolündeki Damson Idris, Kate'i canlandıran Kerry Condon ve Ruben'i oynayan Javier Bardem eşlik ediyor. Yapımcılığını Apple Stüdyoları'nın üstlendiği F1 Filmi, Warner Bros. tarafından da dağıtıldı.

Film sadece ABD ve Kanada'da 109,5 milyon dolar kazanırken, uluslararası pazarlarda 184,1 milyon dolar elde etti. Aksiyon dolu spor dramasının küresel toplamı ise 293,6 milyon dolara ulaştı. Böylece F1 Filmi, Martin Scorsese'nin gişede 158 milyon dolar kazanan Oscar adayı filmi Dolunay Katilleri'ni (Killers of the Flower Moon) ve Ridley Scott'ın 221 milyon dolar hasılatlı dev projesi Napolyon'u (Napoleon) geride bırakarak Apple'ın sinemada en çok kazanan yapımı unvanını aldı.

Bu başarı, Apple için sinema yatırımlarında önemli bir dönüm noktası olabilir. Daha önce yüksek bütçelerine rağmen gişede başarısız olan yapımların ardından, F1 Filmi'nin bu çıkışı stüdyonun sinema alanındaki geleceğini belirlemede etkili olabilir. 

Dijital yayın platformu AppleTV+'ta Severance ve Ted Lasso gibi popüler dizilerle televizyon tarafında başarı elde eden şirket, sinemada benzer bir istikrar yakalama çabasında.

Ancak film henüz kâra geçmiş değil. Yapım maliyeti 250 milyon doların üzerinde olan F1 Filmi'nin tanıtım için de yaklaşık 100 milyon dolar harcandığı tahmin ediliyor. Buna rağmen, orijinal bir senaryoya sahip ve yetişkin izleyiciye hitap eden bir film için ulaşılan bu rakamlar, Apple'ın sektörde kalması için umut verici.

Haziran sonunda vizyona giren film, açılış haftasında ABD'de 57 milyon dolarlık hasılatla Apple'ın en iyi çıkış yapan filmi olmuştu. F1 Filmi; Çin, Birleşik Krallık, Meksika, Fransa ve Avustralya gibi ülkelerde de yüksek gelir elde etti.

Filmin IMAX kameralarla, gerçek Formula 1 yarışlarının çevresinde çekilmiş olması da büyük ekranlardaki etkisini artırdı. Dünya genelinde yalnızca IMAX gösterimlerinden 60 milyon dolar kazanan F1 Filmi, toplam gelirinin yaklaşık yüzde 20'sini bu formatlardan sağladı.

Independent Türkçe, Variety, ScreenRant