NASA, "sessiz" süpersonik uçağını test etmeye başladı

NASA test pilotu Nils Larson, X-59'un ilk düşük hızlı taksisini gerçekleştirdi (NASA/Carla Thomas)
NASA test pilotu Nils Larson, X-59'un ilk düşük hızlı taksisini gerçekleştirdi (NASA/Carla Thomas)
TT

NASA, "sessiz" süpersonik uçağını test etmeye başladı

NASA test pilotu Nils Larson, X-59'un ilk düşük hızlı taksisini gerçekleştirdi (NASA/Carla Thomas)
NASA test pilotu Nils Larson, X-59'un ilk düşük hızlı taksisini gerçekleştirdi (NASA/Carla Thomas)

NASA, Concorde'un son yolcu seferini gerçekleştirmesinden neredeyse 22 yıl sonra yeni bir süpersonik uçağı test etmeye başladı.

30,3 m uzunluğa ve 9 m kanat açıklığına sahip "sessiz" X-59 araştırma uçağı, yüksek sesli sonik patlamalar oluşturmadan ses hızından daha hızlı uçmak üzere tasarlandı.

10 Temmuz'da NASA test pilotu Nils Larson, Kaliforniya'nın Palmdale kentindeki ABD Hava Kuvvetleri 42. Tesisi'nde X-59'un ilk düşük hızda taksi testini gerçekleştirdi.

Uçuş ekipleri uçak taksi testi sırasında pistte manevra yaparken yön ve fren sistemlerini gözlemledi.

NASA'ya göre "Gelecek haftalarda uçak hızını kademeli olarak artıracak ve uçağı kalkış noktasına çok yaklaştıracak yüksek hızlı taksi testine kadar devam edecek".

X-59, NASA'nın sonik patlama yerine "tok bir vuruş" sesi çıkaran "sessiz" bir süpersonik uçuş gerçekleştirmeyi amaçlayan Quesst misyonunun bir parçası.

Uzay idaresi uçağın ses hızının 1,4 katıyla, yani 1488 km/saat hızla uçmasının ve New York'tan Londra'ya üç buçuk saatte gitmesinin beklendiğini belirtti.

NASA, X-59 uçuş denemelerinden elde edilen verilerin, kara üzerinde ticari süpersonik uçuşlar için "kabul edilebilir gürültü eşikleri" belirlemekte kullanılacağını söyledi.

ABD federal hükümeti, sonik patlamaların halkı korkutmasını önlemek için kara üzerinde tüm sivil süpersonik uçuşları 27 Nisan 1973'te yasaklamıştı.

NASA'nın Quesst misyon entegrasyon müdürü Peter Coen daha önce şöyle demişti:

Sadece hıza dayalı bir kural yerine, kuralın sese dayalı olmasını öneriyoruz. Süpersonik uçuşun sesi aşağıdakileri rahatsız edecek kadar yüksek değilse, uçağın süpersonik hızda uçmaması için hiçbir neden yok.

Son süpersonik yolcu uçağı Concorde, 24 Ekim 2003'te British Airways seferinde New York'un JFK Havalimanı'ndan Londra'nın Heathrow Havalimanı'na uçtu.

Süpersonik uçak, 25 Temmuz 2000'de Paris'te feci bir kaza geçirmişti. Bu kaza, yüksek işletme maliyetleri ve azalan yolcu sayısıyla birlikte uçağın emekliye ayrılmasının nedenlerinden biriydi.

Independent Türkçe



Gökbilimcilerden zorlu keşif: Betelgeuse'un yoldaşı bulundu

Betelgeuse (turuncu) ve yoldaş yıldızı (mavi) arasındaki mesafenin, Jüpiter'le Güneş arasındaki mesafenin 5'te 4'ü kadar olduğu tahmin ediliyor (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab)
Betelgeuse (turuncu) ve yoldaş yıldızı (mavi) arasındaki mesafenin, Jüpiter'le Güneş arasındaki mesafenin 5'te 4'ü kadar olduğu tahmin ediliyor (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab)
TT

Gökbilimcilerden zorlu keşif: Betelgeuse'un yoldaşı bulundu

Betelgeuse (turuncu) ve yoldaş yıldızı (mavi) arasındaki mesafenin, Jüpiter'le Güneş arasındaki mesafenin 5'te 4'ü kadar olduğu tahmin ediliyor (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab)
Betelgeuse (turuncu) ve yoldaş yıldızı (mavi) arasındaki mesafenin, Jüpiter'le Güneş arasındaki mesafenin 5'te 4'ü kadar olduğu tahmin ediliyor (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab)

Gökyüzünün en parlak yıldızlarından Betelgeuse'un yoldaş bir yıldızı olduğu keşfedildi. Yeni gözlemler, insanlık tarihi boyunca izlenen bu yıldıza dair yıllardır merak edilen bir gizeme ışık tutuyor.

Orion Takımyıldızı'nda yer alan Betelgeuse, Dünya'ya en yakın kırmızı üstdev. Bu devasa yıldızların kütlesi boyutlarına oranla daha küçük oluyor. 

Henüz 10 milyon yaşındaki Betelgeuse da Güneş'in 15 katı kütleye ve 700 katı hacme sahip. Kıyaslamak gerekirse Güneş yaklaşık 4,5 milyar yaşında. 

Bu devasa yıldız son tahminlere göre yaklaşık 100 bin yıl içinde süpernova patlaması geçirecek olmasıyla da gökbilimcilerin ilgisini çekiyor. 

2019-2020 döneminde parlaklığında ciddi bir düşüş yaşandığında süpernova yaşayacağı düşünülmüştü. Ancak yıldızın büyük bir gaz bulutu çıkardığı ve bunun ışığını engellediği ortaya çıkmıştı.

Betelgeuse'un ayrıca parlaklığının artıp azaldığı 5-6 yıllık bir döngüsü de var. Yıllardır anlaşılmaya çalışılan bu döngüye getirilen açıklamalardan biri de Betelgeuse'un bir yoldaşı olduğuydu. 

Ancak Hubble gibi teleskoplarla yapılan gözlemler bir türlü sonuç vermiyordu.

NASA Ames Araştırma Merkezi'nden Dr. Steve Howell liderliğindeki bir ekip, Gemini Kuzey Teleskobu'nu kullanarak Dünya'nın atmosferinden kaynaklanan bozulmaları en aza indirmeyi ve yoldaş yıldızı saptamayı başardı. 

Bulguları hakemli dergi Astrophysical Journal Letters'ta 24 Temmuz'da yayımlanacak çalışmada bu yıldızın, Betelgeuse'un zayıf dış atmosferinin içine girecek kadar yakın bir yörüngede döndüğü saptandı. 

Araştırmacılar gözlemin, bu yıldızın varlığını kesin bir şekilde doğrulamadığını ancak sonuçların, bugüne kadarki tahminlerle uyum içinde olduğunu belirtiyor.

Bilim insanları Betelgeuse ömrünün sonuna yaklaşırken, yoldaşının henüz çekirdeğinde hidrojen yakmaya başlamadığını yani yaşamının anakol diye bilinen bölümüne henüz girmediğini söylüyor.

Paris Gözlemevi'nden Miguel Montargès, yer almadığı çalışmanın bulgularını şöyle açıklıyor:

Ölmek üzere olan bir yıldız var ve henüz tam olarak doğmamış bir yıldız, onun yörüngesinde dönüyor. 

Çalışmada bu mavi-beyaz yıldızın, Betelgeuse'un yoldaşından ziyade kurbanı olacağı da tespit edildi. 

Kırmızı üstdevin süpernova yaşaması durumunda, kendisine çok yakın bu cismin de yok olması bekleniyor. Dr. Howell, süpernova yaşanmadan bile yoldaş yıldızın aslında Betelgeuse'a doğru spiraller çizerek yaklaşık 10 bin yıl içinde yutulacağını söylüyor. 

Dr. Howell, "Tam teşekküllü bir yıldız olmaya aday ama ne yazık ki bunu asla başaramayacak" ifadelerini kullanıyor. 

İki yıldız halihazırda birbirine çok yakın olduğu için ayırt edilemiyor. Çiftin Kasım 2027'de birbirlerinden en uzak hallerine geldiğinde Gemini Teleskobu tarafından tekrar gözlemlenmesi planlanıyor.  

Independent Türkçe, IFLScience, New York Times, NOIRLab