Daryl Dixon kendi dizisinin kötü adamı olabilir mi?

The Walking Dead'in en trajik sahnesi bunun doğru olabileceğini ortaya koyuyor

Başrolünde 54 yaşındaki Reedus'ın yer aldığı The Walking Dead: Daryl Dixon'ın yeni bölümleri pazarları yayımlanıyor (AMC)
Başrolünde 54 yaşındaki Reedus'ın yer aldığı The Walking Dead: Daryl Dixon'ın yeni bölümleri pazarları yayımlanıyor (AMC)
TT

Daryl Dixon kendi dizisinin kötü adamı olabilir mi?

Başrolünde 54 yaşındaki Reedus'ın yer aldığı The Walking Dead: Daryl Dixon'ın yeni bölümleri pazarları yayımlanıyor (AMC)
Başrolünde 54 yaşındaki Reedus'ın yer aldığı The Walking Dead: Daryl Dixon'ın yeni bölümleri pazarları yayımlanıyor (AMC)

The Walking Dead'in yeni spinoff'unda başrol oyuncusu Norman Reedus, hayranların çok sevdiği Daryl Dixon karakterini canlandırıyor. Ancak Daryl ana kahramanı olduğu dizinin kötü adamı durumuna da düşebilir. 

Daryl herkes için "kahraman" mı?

The Walking Dead'in sadık izleyicileri Daryl'ın dürüst ve iyi kalpli biri olduğunu bilse de eleştirmenlere göre karakterin saldırgan doğası, onun kötü adam gibi görülebilmesini kolaylaştırıyor. Bu da dizi evrenindeki yabancılar için Daryl'ın pek de kahraman gibi görünmeyebileceği anlamına geliyor.

Daryl, birini öldürmek de dahil olmak üzere doğru nedenlerle kötü şeyler yapmaktan çekinmiyor. Bu da onu kendi spinoff'unun kötü adamı olmaya bir adım daha yaklaştırıyor.

The Walking Dead'in en trajik anı aslında Daryl'ın suçu

Daryl, dizinin gerçek kötüleriyle yüzleşirken, harekete geçmekte ve başkalarını kurtarmak için kendini tehlikeye atmakta tereddüt etmiyor. Ancak bu durum, The Walking Dead'de de görüldüğü gibi geri tepebiliyor. 

Ana dizide Steven Yeun'un canlandırdığı Glenn'in ölümü, tüm serideki en trajik anlardan biri olarak kabul ediliyor. Glenn'in The Walking Dead'in 7. sezonunun ilk bölümündeki korkunç sonu, Daryl'ın itaat etmeyi reddederek Negan'a meydan okumasıyla gerçekleşmişti. Bu hareket görünürde onurlu bir eylem olsa da Glenn'in ölümüne ve grup için daha kötü bir duruma yol açmıştı. 

Eleştirmenlere göre aynı şey, The Walking Dead: Daryl Dixon'da da görülebilir. İki yabancıyı kurtarmaya çalışan Daryl, düşman grubun önemli bir üyesini öldürüyor ve bunun sonucunda daha fazla karakteri tehlikeye atıyor.

Eylemleri çocuğu tehlikeye atıyor

The Walking Dead: Daryl Dixon, Daryl'ın Amerika'ya dönmeye çalışmasına odaklanıyor. Bunun için en iyi yol Laurent adlı çocuğun Fransa'yı boydan boya geçmesine yardım etmek. 

İyi niyetli sayılsa da Daryl, Laurent'a fazla ilgi göstermediği gibi korunmasına da pek yardımcı olmuyor. Elbette Daryl'ın hayatta kalma içgüdüleri çocuğu güvende tutmaya yardım ediyor ancak eleştirmenlere göre eylemleri nedeniyle Laurent'ı da tehlikeye atıyor. 

Fransa'da zaten peşinde olan birkaç kişi var ve yeni grubuna getirdiği tehlike onu bir kahramandan çok kötü adam yapıyor.

Doğru olanı yapmak her zaman işe yaramıyor

Dizinin yeni kötü adamlarından biri olan Codron'un tek niyeti Daryl'ı öldürerek kardeşinin intikamını almak. Onu aramak için manastıra geldiğinde Daryl ilk öldürücü darbeyi vurana kadar her iki taraftan da kan dökülmemişti. Ancak Daryl'ın hamlesiyle başlayan mücadele sona erdiğinde neredeyse hiç kimse sağ kalmamıştı.

Daryl geri dönmeseydi ya da Codron'un kardeşini öldürmeseydi tüm bunlar önlenebilirdi. Elbette, her iki durumda da doğru olanı yapmaya çalışıyordu ancak görünüşe göre bu her zaman işe yaramıyor. 

Independent Türkçe



Gladyatör 2'nin başrolü neredeyse Dune'un yıldızına gidiyormuş

Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
TT

Gladyatör 2'nin başrolü neredeyse Dune'un yıldızına gidiyormuş

Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)

Hollywood'un yükselen yıldızlarından biri olduğunuzda, adınızın her heyecan verici başrol için geçmesi şaşırtıcı değil. 

Bu yıl Dune: Çöl Gezegeni Bölüm İki'nin (Dune: Part II) vizyona girmesi, efsanevi sanatçı Bob Dylan'ın hayatını anlatan A Complete Unknown'un çekimleri ve Oscar adaylığı ihtimaliyle Timothée Chalamet için hayat tam olarak böyle. 

Tüm bunlar yetmezmiş gibi Ridley Scott, Hollywood Reporter'a verdiği son röportajda, Gladyatör 2'nin (Gladiator II) başrolü için bir dönem Chalamet'nin düşünüldüğünü açıkladı. 

28 yaşındaki yıldız, Lucius rolü için düşünülen isimlerin başına geliyordu. Ancak 86 yaşındaki yönetmen, Normal People'ı izleyince fikirleri değişti. 

Scott, BBC'nin çarpıcı dramasında Daisy Edgar-Jones'la birlikte oynayan Paul Mescal'in performansını gördükten sonra, Lucius rolünün ona gittiğini paylaştı.

"Gişede Chalamet kadar tanınmıyor"

Scott'ın yapımcısı Doug Wick, Hollywood Reporter'a yaptığı açıklamada, "Her stüdyo her zaman bilinen bir yıldıza sahip olmayı tercih eder" diyerek ekledi: 

Güneş Sonrası (Aftersun) ve All of Us Strangers gibi bağımsız filmlerde rol alan ve her ikisiyle de ödüllere layık görülmesine rağmen Mescal, gişede Chalamet kadar tanınan bir isim değildi.

Nihayetinde, Paramount film eş başkanları Daria Cercek ve Michael Ireland, Mescal'i, Arzu Tramvayı'nın (A Streetcar Named Desire) Londra'nın ünlü West End Tiyatrosu'ndaki temsilinde izledi ve onu seçmeye karar verdi.

IndieWire'dan Jim Hemphill'in moderatörlüğünü yaptığı yakın tarihli bir panelde Scott, Normal People'ın konusundan çok hoşlanmasa da performanslardan çok etkilendiğini anlattı.

"İkisi de müthiş"

"Yatmadan önce hikayelere ihtiyacım var, mutlaka bir şeyler izlerim. Normal People'ı tesadüfen yakaladım" diye ekledi: 

Aslında benim tarzım değildi ama iki bölüm izledim ve iki oyuncunun da müthiş olduğunu düşündüm. Sonra 8 saat boyunca tüm bölümleri izledim.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, IndieWire