En korkunç uzay dizisi: Yeni gerilimin yaratıcısı ilham kaynağını anlattı

"Aklım başımdan gitti"

Dizinin başrollerindeki Noomi Rapace ve James D'Arcy'ye Breaking Bad'le tanınan Jonathan Banks de eşlik ediyor (Apple TV+)
Dizinin başrollerindeki Noomi Rapace ve James D'Arcy'ye Breaking Bad'le tanınan Jonathan Banks de eşlik ediyor (Apple TV+)
TT

En korkunç uzay dizisi: Yeni gerilimin yaratıcısı ilham kaynağını anlattı

Dizinin başrollerindeki Noomi Rapace ve James D'Arcy'ye Breaking Bad'le tanınan Jonathan Banks de eşlik ediyor (Apple TV+)
Dizinin başrollerindeki Noomi Rapace ve James D'Arcy'ye Breaking Bad'le tanınan Jonathan Banks de eşlik ediyor (Apple TV+)

Apple TV+'ın uzayda geçen yeni dizisi Constellation o kadar ürkütücü ki dizinin yapımcısı bile galaksiler arası bir yolculuğa çıkma davetini kibarca geri çevirebilir. 

Uzaydan çok korkuyor

Peter Harness'ın yarattığı ve kaleme aldığı 8 bölümlük psikolojik gerilim, Noomi Rapace tarafından canlandırılan astronot Jo'yu merkeze alıyor.

Dizide Jo, uzayda yaşadığı bir felaketin ardından Dünya'ya döndükten sonra hayatının önemli parçalarının kayıp olduğunu keşfediyor.

Aksiyon dolu dizi, insan psikolojisinin karanlık yönlerini keşfederken bir yandan da bir kadının kaybettiği şeyleri geri alma çabalarını izliyor.

Daily Mail'a konuşan Harness, olay örgüsüne ilham veren hikayeyi anlatırken, uzaydan çok korktuğunu, ancak sayılı günü kalmış olsa bir rokete binmeyi düşünebileceğini itiraf etti.

Dizinin konusuna ilham veren olayı anlatan Harness, "Bir keresinde İsveç Ormanları'nda bir kulübede tatildeydim ve gece çökerken ormanda küçük bir kızın annesine seslendiğini duyduk" diyerek ekledi:

Çok ürkütücü ve biraz da tuhaftı, sesin nereden geldiğini bilmiyorduk ve asla öğrenemedik. Ama birkaç gece üst üste bu sesi duyduk ve hep İsveç'te ormanda kaybolan bu küçük kız hakkında bir şeyler yazmam gerektiğini düşündüm. Sonra astronotlar ve onların Dünya'ya dönmesinin nasıl bir şey olduğu hakkında bir şeyler yazmak isteyip istemediğim soruldu. Ben de bunun ne kadar zor olduğu hakkında bir şeyler yazmak istedim.

Britanyalı senarist ve oyun yazarı, dizinin konusunu şöyle özetledi:

Uzayda kapana kısılmış bir anne var, umutsuzca kızına ulaşmaya çalışıyor. Ve bir sebepten dolayı, o kız ormanda kaybolan küçük kız...

"Tamamını bir günde okudum"

Oppenheimer'da da rol alan James D'Arcy, Dünya'ya dönüşünün ardından Jo'nun değişen zihinsel durumunu anlamlandırmaya çalışan eşi Magnus'u canlandırıyor.

48 yaşındaki oyuncu, senaryonun tamamını bir oturuşta okuyunca aklının başından gittiğini itiraf etti ve izleyicilerin dizinin bağımlısı olacağını söyledi.

D'Arcy, Daily Mail'e yaptığı açıklamada "Senaryoyu ilk aldığımda, 8 bölümün tamamını bir günde okudum ve sonuna geldiğimde aklım başımdan gitti" dedi.

Britanyalı aktör sözlerini şöyle sürdürdü:

Gerçekten benzersiz bir şey okuduğumu fark ettim, tüm tanımlara meydan okuyor: Bu bir bilimkurgu, bir gerilim ve bir komplo draması ama aynı zamanda da bir aile olayı. Dizinin en sevdiğim yanı, bu devasa epik kapsamına rağmen merkezinde insan olmanın ve gerçeklikle başa çıkmanın doğası üzerine derin düşünceler içermesiydi.

Constellation, 21 Şubat'ta ilk üç bölümüyle dünya prömiyerini yapacak. Ardından 27 Mart'a kadar her Çarşamba Apple TV+'ta haftada bir bölüm gösterime girecek.

Independent Türkçe



Efsanevi yönetmen kendini niye tamamen Avatar'a adadığını açıkladı

Ateş ve Kül'den sonra, sırasıyla Aralık 2029 ve Aralık 2031'de gösterime girecek iki Avatar filminin daha yapılması bekleniyor (20th Century Studios)
Ateş ve Kül'den sonra, sırasıyla Aralık 2029 ve Aralık 2031'de gösterime girecek iki Avatar filminin daha yapılması bekleniyor (20th Century Studios)
TT

Efsanevi yönetmen kendini niye tamamen Avatar'a adadığını açıkladı

Ateş ve Kül'den sonra, sırasıyla Aralık 2029 ve Aralık 2031'de gösterime girecek iki Avatar filminin daha yapılması bekleniyor (20th Century Studios)
Ateş ve Kül'den sonra, sırasıyla Aralık 2029 ve Aralık 2031'de gösterime girecek iki Avatar filminin daha yapılması bekleniyor (20th Century Studios)

1997'de vizyona girip ödülleri silip süpüren Titanik (Titanic) sonrasında yalnızca Avatar filmleri için kamera arkasına geçen ünlü yönetmen James Cameron, neden kariyerini bu seriye vakfettiğini açıkladı.

Rolling Stone'a konuşan 70 yaşındaki sinemacı şu ifadeleri kullandı:

Son 20 yıldır Avatar filmleri çekmeyi, ne kadar para kazandığımız üzerinden değil, bazı faydaları olabileceği temelinde kendime meşrulaştırdım. Bizi birbirimize bağlamayı sağlayabilir. Doğayla bağ kurmamızı sağlayan ama kaybettiğimiz tarafımızla temasa geçmemize yarayabilir.

Avatar'ın çekimleri için gittiği Yeni Zelanda'da yıllardır yaşayan Kanadalı, sözlerine şöyle devam etti:

İnsani problemleri sinemanın çözebileceğini düşünüyor muyum? Hayır, bence filmlerin bir sınırı var zira insanlar bazen yalnızca eğlenmeyi arzular ve öyle bir zorluk istemiyorlar. Kanımca Avatar, bir Truva atı gibi: Önce sizi eğlendirdiği bir noktaya sürüklüyor, sonra da beyniniz ve kalbinizi etkilemeye başlıyor.

Avatar serisinin toplam gişe hasılatı 5,24 milyar doları bulurken, 2009'da çıkan ilk yapım 2,92 milyar dolarla tüm zamanların en çok kazanan filmi olma unvanını hâlâ koruyor.

Üçüncü film Avatar: Ateş ve Kül'ün (Avatar: Fire and Ash), Avatar: Suyun Yolu'ndan (Avatar: The Way of Water) üç yıl sonra, 19 Aralık 2025'te sinemalarda olması bekleniyor.

Tıpkı Suyun Yolu'nda Pandora'nın deniz halkı Metkayinaların tanıtıldığı gibi, yeni filmde de Kül Halkı izleyicilerle buluşacak.

Filmin oyuncu kadrosunda Sam Worthington, Zoë Saldaña, Sigourney Weaver, Stephen Lang, Kate Winslet, Cliff Curtis, Britain Dalton ve Jack Champion gibi önceki filmlerden tanıdık isimler yer alıyor. Kadroya ayrıca Michelle Yeoh ve David Thewlis de dahil oluyor.

Cameron kısa süre önce Empire'a verdiği röportajda, kendini 4 ve 5. filmleri bizzat çekecek kadar sağlıklı hissettiğini söylemişti. 

Independent Türkçe, Rolling Stone, Variety