Oppenheimer'ın yıldızı "iyi bulmadığı" filmini açıkladı

Oscar adayı aktör 2005 yapımı Gece Uçuşu'nda Rachel McAdams'la başrolleri paylaşmıştı

(AFP)
(AFP)
TT

Oppenheimer'ın yıldızı "iyi bulmadığı" filmini açıkladı

(AFP)
(AFP)

Cillian Murphy oyunculuk kariyerini değerlendirirken geçmiş filmlerinden hangisini pek sevmediğini açıkladı.

Oppenheimer'la bilinen 47 yaşındaki oyuncu, aralarında Başlangıç (Inception), Sessiz Bir Yer 2 (A Quiet Place Part II) ve Dunkirk'ün de yer aldığı çok sayıda gişe canavarı filmde rol aldı.

GQ'ya verdiği yeni röportajda Murphy'ye daha az izlenen rollerinden, karizmatik suikastçı Jackson Rippner'ı canlandırdığı ve Rachel McAdams'la oynadığı 2005 yapımı Gece Uçuşu (Red Eye) soruldu.

Oyuncu "Rachel McAdams'ı seviyorum ve filmi çekerken eğlendik" dedi.

Ama iyi bir film olduğunu düşünmüyorum. İyi bir B filmi.

Projeye neden katılmayı seçtiğini açıklayan İrlandalı aktör "Sanırım filmdeki ikilikten dolayı. Bu yüzden oynamak istedim. Bu ikilik meselesi. İyi adam ve kötü adam bir arada" dedi.

Bana cazip gelmesinin tek nedeni bunu yapabilmekti. O dönüş yani, anlıyor musunuz?

Yönetmen Wes Craven'ın filminde Murphy'nin canlandırdığı Jackson, İç Güvenlik Bakanı'na yönelik suikast görevindeyken, bir otel müdürü (McAdams) kendisine yardım etsin diye müdürün babasını (Brian Cox) kaçırıyor.

Gece Uçuşu'nun çekimleri hakkında yine GQ'ya konuşan McAdams, Murphy'yle birlikte çalışmayı sevgi dolu bir şekilde anlattı.

Oyuncu "En kibar kişilerin bazen kötü adamları en iyi şekilde oynadığını söylerler" dedi.

Her gün müzik dinleyip gevezelik ederken getirdiği çengel bulmacayı çözerdi ve nezaketle benim de katılmama izin verirdi... Sanırım o zamanlar Cillian hakkında aldığım bir numaralı soru kontakt lens takıp takmadığıydı.

Daha önce Uproxx'a verdiği 2021 tarihli bir röportajda film hakkındaki görüşlerini paylaşan Murphy, bu yapımı "ucuz" diye nitelendirmişti.

O zamanlar aktör, "Daha genç bir oyuncuyken, oynadığım her şeye gerçekten çok yüklenirdim. Kendimi izlemekten nefret ederdim. Ekranda kendime bakmaktan nefret ederdim. Filmi ilk izlediğimde, 'Ah, bir bakıma ucuz bir B filmi' dediğimi hatırlıyorum. Rachel McAdams mükemmeldi" demişti.

Fakat ben çok incelikli bir performans sergilediğimi düşünmüyordum. Ama izleyiciler filmi sevdiyse bu harika bir şey. Ben bundan memnunum. Artık bir şeylere bakarken kendime daha az yükleniyorum. Yaptığım işi aşırı derecede eleştirmeyi azalttım. Ama dürüst olmak gerekirse bu muhtemelen o dönemden kalma bir şey.

Christopher Nolan'ın Oscar adayı filmi Oppenheimer'da dünyanın ilk nükleer bombasının geliştirilmesine öncülük eden fizikçi J. Robert Oppenheimer'ı canlandıran Murphy bu son rolüyle, 2024 Akademi Ödülleri'nde En İyi Erkek Oyuncu adaylığı kazandı.

Independent Türkçe



Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
TT

Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Stellan Skarsgård, yönetmen Ingmar Bergman hakkında bir iddiada bulunarak "Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum" dedi.

74 yaşındaki Dune yıldızı, çığır açan yönetmenle İsveç tiyatrosu ve televizyonunda defalarca birlikte çalışmıştı.

2007'de 89 yaşında hayatını kaybeden Bergman, 1957 yapımı Yedinci Mühür (Det sjunde inseglet) ve 1966 yapımı Persona gibi klasikler sayesinde tüm zamanların en etkili sinemacılarından biri kabul ediliyor. Yönetmenin 1972 yapımı Çığlıklar ve Fısıltılar'ı (Viskningar och rop), Akademi Ödülleri'nde En İyi Film dalında aday gösterilmişti.

Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali'nde konuşan Skarsgård, Bergman'ın çalışmalarının büyüklüğüyle Nazi inançlarını birbirinden ayırmanın mümkün olduğunu savundu.

Variety'nin haberine göre Skarsgård, "Bergman'la aramdaki karmaşık ilişki, onun pek de iyi bir adam olmamasıyla ilgili" dedi.

İyi bir yönetmendi ama yine de bir insanı pislik olduğu için kınayabilirsiniz. Caravaggio da muhtemelen pisliğin tekiydi ama harika resimler yaptı.

Skarsgård, Bergman'ın 1983 yapımı İsveç TV filmi Hustruskolan'da (Eşler Okulu) ve August Strindberg'in Rüya Oyunu (Ett drömspel) adlı eserinin 1986 yapımı sahne prodüksiyonunda rol aldı.

Skarsgård, "Bergman manipülatif biriydi" diye devam etti. 

Savaş döneminde Nazi'ydi ve Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum.

Biz onu mazur görmeye devam ettik ama onun başkalarına karşı çok tuhaf bir bakış açısı olduğunu hissediyorum. Bazı insanların değersiz olduğunu [düşünüyordu]. Başkalarını manipüle ederken bu hissediliyordu. İyi biri değildi.

Bergman geçmişte Nazilerle aynı inançları paylaştığını yaşamının ilerleyen dönemlerinde kabul etmiş ancak Holokost'un gerçeklerini öğrendikten sonra bunları onaylamadığını söylemişti.

Yönetmen, 1936'da Almanya'ya yaptığı bir öğrenci değişim gezisinde Hitler'i konuşurken görmüş. İsveç'in II. Dünya Savaşı'nda iddia ettiği kadar tarafsız olup olmadığını inceleyen bir kitap yazan yazar Maria-Pia Boethius'a konuşan Bergman şöyle demişti:

Hitler inanılmaz derecede karizmatikti. Kalabalığı heyecanlandırdı.

Bergman "Benim gördüğüm Nazizm eğlenceli ve genç duruyordu" diye eklemişti.

En büyük tehdit, nefret edilen Bolşeviklerdi.

Yönetmen, Nazi inançlarından ancak toplama kamplarının görüntülerini gördükten sonra vazgeçtiğini söylemişti. "Toplama kamplarının kapıları açıldığında ilk başta gözlerime inanmak istemedim" demişti. 

Gerçek ortaya çıktığında korkunç bir şok yaşadım. Acımasız ve vahşi bir şekilde aniden masumiyetimden koparıldım.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment