Kanser ilaçlarının alındığı saat etkiyi yüzde 30 oranında değiştiriyor

Tümör hücrelerinin sirkadiyen ritmi incelendi

Bilim insanları, kişiye özel tedaviler geliştirilmesini öngörüyor (Reuters)
Bilim insanları, kişiye özel tedaviler geliştirilmesini öngörüyor (Reuters)
TT

Kanser ilaçlarının alındığı saat etkiyi yüzde 30 oranında değiştiriyor

Bilim insanları, kişiye özel tedaviler geliştirilmesini öngörüyor (Reuters)
Bilim insanları, kişiye özel tedaviler geliştirilmesini öngörüyor (Reuters)

Kanserli hücrelerin sirkadiyen ritmini inceleyen bilim insanları, ilaçların günün hangi saatinde daha etkili olduğunu belirledi.

Biyolojik bir saat işlevi gören sirkadiyen ritim, 24 saatlik döngü içinde metabolizmanın işleyişini düzenliyor.  

Uyku düzeninden hormon üretimine kadar pek çok şeye etki eden bu biyolojik saat, ilaçların başarısı üzerinde de rol oynuyor. 

Tedavinin ne zaman uygulandığı fark yaratırken, örneğin kemoterapinin tümör hücreleri bölünürken daha etkili olduğu bulunmuştu. 

Nature Communications adlı hakemli dergide 22 Ağustos Perşembe günü yayımlanan bir çalışmada, kanser ilaçlarının günün hangi saatinde daha iyi performans gösterdiği tespit edildi. 

Araştırmacılar üçlü negatif meme kanseri hastalarından alınan hücreleri laboratuvarda geliştirerek inceledi. Meme kanserinin şiddetli bir versiyonu olan bu hastalık için çok az tedavi yöntemi var. 

Bilim insanları kanserli hücrelerin sirkadiyen ritimlerini birkaç gün boyunca takip ederek biyolojik saatlerinin detaylı bir haritasını çıkardı. Ardından hücrelerin farklı zamanlarda verilen tedaviye tepkisini izlediler. 

Analizler sonucunda ilaçların veriminin, günün hangi saatinde uygulandığına bağlı olarak yüzde 30'a kadar değişebildiği ortaya kondu.

Örneğin 5-fluorouracil adlı ilaç sabah 8 ila 10'da daha başarılı bir performans sergiliyordu. Bazıları da akşam saatlerinde daha etkiliydi.

Araştırmacılar ayrıca hangi genlerin, sirkadiyen ritimle ilacın başarısı arasındaki ilişkide önemli bir rol oynadığını da saptadı. 

Yeni çalışmada öne sürülen yaklaşım, etkili tedaviler geliştirmenin yanı sıra ilaçların yaratacağı etkiyi de en aza indirme potansiyeli taşıyor.

Aynı zamanda yanıt alınamayan tedavilerde başka bir ilaca geçmek veya dozu artırmak yerine sadece uygulandığı saati değiştirmek yeterli olabilir. 

Öte yandan sirkadiyen ritim kişiden kişiye değiştiği için bu bulgulara dayanarak geliştirilecek tedavilerin de hastaya özel olması gerekiyor. Ayrıca çalışma umut verici olsa da laboratuvar ortamında test edilen bulguların gerçek hastalar için geçerli olup olmadığı henüz bilinmiyor. 

Almanya'daki Charité Kapsamlı Kanser Merkezi'nden Dr. Adrián Enrique Granada, liderliğini üstlendiği çalışma hakkında "En etkili ilaç kombinasyonlarının belirlenmesini sağlayabilir" diyerek ekliyor:

Bulgularımız genel olarak, bireysel sirkadiyen ritimlere dayalı kişiselleştirilmiş tedavi planlarının kanser tedavisinin verimini kayda değer derecede artırabileceğini gösteriyor.

Independent Türkçe, News Medical, Study Finds, Nature Communications



Kanada'da insanda görülen ilk H5 kuş gribi vakası tespit edildi

Kuş gribi virüsü için test tüpleri (Reuters)
Kuş gribi virüsü için test tüpleri (Reuters)
TT

Kanada'da insanda görülen ilk H5 kuş gribi vakası tespit edildi

Kuş gribi virüsü için test tüpleri (Reuters)
Kuş gribi virüsü için test tüpleri (Reuters)

Sağlık yetkilileri, Kanada'nın batı eyaleti Britanya Kolumbiyası’nda bir çocukta ilk şüpheli H5 kuş gribi virüsü vakasının tespit edildiğini duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre sağlık yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, virüsün çocuğa bir kuş ya da hayvandan bulaşmış olabileceği ve çocuğun bir çocuk hastanesinde tedavi gördüğü belirtildi.

Açıklamada, şu anda enfeksiyonun kaynağının araştırıldığı ve çocuğun temaslılarının tespit edilmeye çalışıldığı belirtildi. Kanada Sağlık Bakanı Mark Holland X platformunda yaptığı paylaşımda, “İnsanlar için risk halen düşük” dedi.

H5 türü dünya çapında yabani kuşlar arasında yaygındır.

ABD'de kümes hayvanları ve büyükbaş hayvanlar arasında kuş gribi salgınları görüldü ve son zamanlarda ABD'deki süt ürünleri ve kümes hayvanı çiftliği çalışanları arasında birçok insan vakası ortaya çıktı.

Şimdiye kadar virüsün insandan insana bulaştığına dair bir kanıt bulunamadı. Ancak bilim insanları bunun bir pandemiye yol açabileceğini söylüyor.