Ağır depresyon tedavisinde umut veren gelişme: "Sonuçlar etkileyici ve kalıcı"

Klinik çalışmadaki katılımcılar, yataktan çıkamazken üretkenleşti ve sevdikleriyle etkileşime geçmeye başladı

(Unsplash)
(Unsplash)
TT

Ağır depresyon tedavisinde umut veren gelişme: "Sonuçlar etkileyici ve kalıcı"

(Unsplash)
(Unsplash)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir klinik çalışma, sinir uyarımı tedavisinin ağır, terapiye direnç gösteren depresyon belirtilerini büyük ölçüde iyileştirebileceğini gösteriyor.

Geçen ay Brain Stimulation dergisinde iki çalışmayla yayımlanan araştırma sonuçları, vagus sinirinin uyarılmasının depresif belirtileri hafifletebildiğini, yaşam kalitesini yükseltebildiği ve sadece bir yılda hastanın günlük işlerini tamamlama becerisini artırabildiğini gösteriyor.

ABD'de 84 merkezde yürütülen araştırmaya, ilaç veya diğer yöntemlerle etkili bir şekilde tedavi edilemeyen ağır depresyondan muzdarip 500'e yakın kişi katıldı.

St Louis'deki Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden araştırmacılar, hastaların yaklaşık yüzde 75'inin çalışamayacak derecede rahatsız olduğunu söyledi.

Tüm katılımcılara, beyinle iç organlar arasında önemli bir bağlantı yolu olan sol vagus sinirini uyarmak üzere bir cihaz yerleştirildi ama cihazların sadece yarısı çalıştırıldı.

Bu tür vagus siniri stimülasyon cihazları, tedaviye dirençli depresyon için yaklaşık 20 yıl önce ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmış ama kullanımı yaygınlaşmamıştı.

Cihaz, boyundaki sol vagus sinirine bağlı bir telle göğüsteki deri altına yerleştiriliyor ve kalp piline benziyor.

Cihazın siniri uyarmasıyla sinir, beynin ruh hali düzenlemesiyle ilişkili bölgelerine elektrik atışları gönderiyor.

12 aylık randomize kontrollü çalışmada, cihaz 493 kişiye takıldı ama sadece 249 kişide aktif hale getirildi. Araştırmacılar, katılımcıların tepkilerini takip ederek ve cihazın birçoğuna "hayat değiştiren" faydalar sağladığını saptadı.

Çalışmanın ortak yazarı Charles Conway "Çok yüksek seviyede seyreden bu hastalığa rağmen depresif belirtilerde, yaşam kalitesinde ve işlevsel sonuçlarda istatistiksel olarak önemli ve ölçülebilir iyileşmeler görüyoruz" dedi.

Araştırmacılar, bir dizi katılımcının yataktan çıkamazken üretkenleştiği ve sevdikleriyle etkileşime geçmeye başladığını söyledi.

Bir kısmı hâlâ devam eden çalışma, hem tek başına hem de bipolar bozukluğun bir parçası olarak ağır depresyonda sinir uyarımı tedavisinin etkinliğini incelemeyi amaçlıyordu.

Ancak cihazın maliyeti ve cihazın yerleştirilmesi için gereken ameliyat, çoğu özel sigorta planının bunu kapsamaması nedeniyle tedaviyi karşılanamaz kılabilir.

Araştırmacılar, yeni bulguların Medicare ve Medicaid Hizmetleri Merkezi'ni (CMS) cihazı ve implant ameliyatını karşılamaya ikna edebileceği ve tedaviyi çok daha fazla insan için uygulanabilir hale getirebileceğine dair umutlu olduklarını söyledi.

Dr. Conway "Elektrokonvülsif terapi gibi saldırgan tedaviler de dahil olmak üzere gülünç derecede çok sayıda tedavinin sonuç vermediği bir popülasyon var. Ve sadece 'Evet, biraz daha iyi hissediyorum' demiyorlar. İş görme yetilerinde ve yaşamlarını sürdürme becerilerinde anlamlı iyileşmeler yaşadıklarını söylüyorlar" diyor.

Diğer çalışmalardan elde ettiğimiz bilgilere göre de vagus siniri uyarımının en iyi yanı, hasta tedaviye yanıt verdiğinde etkilerin genellikle kalıcı olması.

Independent Türkçe', independent.co.uk/news

 



Erken bunama... Neden görmezden geliyoruz? En belirgin belirtileri neler?

Bunama genellikle yaşlılarla ilişkilendirilse de bu durum yaş ayrımı gözetmez. (Reuters)
Bunama genellikle yaşlılarla ilişkilendirilse de bu durum yaş ayrımı gözetmez. (Reuters)
TT

Erken bunama... Neden görmezden geliyoruz? En belirgin belirtileri neler?

Bunama genellikle yaşlılarla ilişkilendirilse de bu durum yaş ayrımı gözetmez. (Reuters)
Bunama genellikle yaşlılarla ilişkilendirilse de bu durum yaş ayrımı gözetmez. (Reuters)

Dünya çapında yaklaşık 57 milyon insan bunama (demans) hastalığından mustarip. Demans vakalarının çoğu yaşlı insanlarda teşhis edilirken, vakaların yaklaşık yüzde 7'si 65 yaşın altındaki insanlarda görülüyor.

Bu sayının daha yüksek olmasının nedeni erken bunamanın yeterince teşhis edilememesi olabilir. Bu da pek çok insanın ihtiyaç duyduğu destekten mahrum kalabileceği anlamına geliyor.

Şarku’l Avsat’ın Independent'tan aktardığına göre erken bunamanın yeterince teşhis edilmemesinin beş nedeni ve hastalıkla ilişkili en yaygın semptomlar şunlar:

Demans ve yaşlılıkla ilişkisi

‘Demans’ kelimesini duyduğunuzda aklınıza 65 yaş altı biri geliyor mu? Demans genellikle yaşlılarla ilişkilendirilse de bu durum ayrım gözetmez. Aslında, herkese (hatta çocuklara bile) farklı demans türleri teşhisi konulabilir. Ancak bu yaygın varsayım, pek çok gencin doktorlarına başvurmayacağı anlamına geliyor. Çünkü çoğu kişi semptomlarının herhangi birinin nedeninin demans olabileceğini düşünmez.

Doktorlar da genellikle gençlerde demans olasılığını göz ardı ediyor. Erken bunama teşhisi konulan birçok kişinin semptomları başlangıçta göz ardı edilmiş ve hatta bazı doktorlar bu kişilerin deneyimlerine çok az ilgi göstermiştir. Gençlere demans için ‘çok genç’ olduklarının söylenmesi de alışılmadık bir durum değildir.

Bu deneyimlerin hayal kırıklığına yol açması şaşırtıcı değildir. Hastalar ve aileleri, sağlık sistemleri tarafından önemsenmediklerini ve ihmal edildiklerini hisseder.

Farklı semptomlar

Demans genellikle kısa süreli hafıza kaybı ile ilişkilendirilir. Ancak biliş (düşünmeden algılamaya kadar tüm zihinsel süreçlerimizi kapsar) son derece karmaşıktır.

Bu nedenle demans, kişilik ve dilde değişiklikler, nesneleri tanımada, mesafeleri tahmin etmede veya hareketleri koordine etmede zorluklar ve hatta halüsinasyonlar ve sanrılar gibi çok çeşitli semptomlara yol açabilir.

Yaşlılarda görülen demansla karşılaştırıldığında, erken bunama hastalarında hafıza kaybı dışında belirtilerin görülme olasılığı daha yüksektir. Örneğin, araştırmalar erken Alzheimer hastalığı olan kişilerin yaklaşık üçte birinde koordinasyon sorunları ve görme değişiklikleri ile ilişkili erken belirtiler olduğunu göstermektedir.

Demansın nadir nedenleri

Demans, hepsi bilişsel bozukluğa neden olan bir dizi beyin bozukluğu için kullanılan bir şemsiye terimdir. Yaşlılarda demansın en yaygın nedeni Alzheimer hastalığıdır ve vakaların yüzde 50 ila 75'ini oluşturur. Ancak 65 yaşın altındaki kişilerde demans vakalarının yalnızca yüzde 40'ı Alzheimer hastalığına bağlanabilir.

Bunun yerine, erken bunama genellikle frontotemporal demans gibi nadir görülen nörodejeneratif durumlardan kaynaklanır. Frontotemporal demans, demans teşhisi konulan yaklaşık yirmi kişiden birini etkilemektedir. Bu hastalıklar beynin kişilik, davranış, dil, konuşma ve yürütme işlevlerinden sorumlu bölümlerini etkiler.

Örneğin, primer progresif afazi bir frontotemporal demans türüdür. Bu tür, her 100 bin kişiden yaklaşık üçünü etkiler. Primer progresif afazi esas olarak kişinin iletişim kurma ve konuşmayı anlama becerisini etkiler.

Sekonder demans da erken başlangıçlı demansı olan kişilerde daha yaygındır. Altta yatan başka bir tıbbi durum, bir hastalık (Huntington hastalığı veya beyin tümörü gibi) veya bir dış faktörün (viral enfeksiyon, madde bağımlılığı veya kafa travması gibi) neden olduğu demanstır.

Semptomların diğer durumlarla örtüşmesi

Erken bunama belirtileri, bipolar bozukluk, psikoz, depresyon ve anksiyete gibi bazı ruh sağlığı durumlarında yaygın olarak görülen belirtilere çok benzer.

Belirtiler arasında ilgisizlik, panik hissi, sinirlilik, ajitasyon, halüsinasyonlar ve sanrılar da yer alabilir.

Erken bunamanın erken belirtileri kadınlarda menopoz veya yorgunluk dönemi olarak yanlış teşhis edilebilir.

Elbette bu belirtileri yaşayan herkes erken bunama hastası değildir. Ancak teşhisi kolaylaştırmak için örtüşen semptomlar hakkında farkındalık yaratmak önemlidir.

Deneyimler kişiden kişiye değişir

Bir kişinin semptomlarının türü ve şiddeti, fiziksel sağlığı, sosyal çevresi ve hatta stres düzeyleri gibi birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Tüm bunlar demansın nasıl yaşandığı konusunda önemli farklılıklara yol açar.

Kişinin bilişsel rezervi (beynin hasar veya beyin değişikliklerine rağmen iyi bilişsel işlevi sürdürme yeteneği) de demans semptomlarını nasıl yaşadıklarını ve bunlarla nasıl başa çıktıklarını etkiler. Bazı insanlar bu zorlukların üstesinden gelmek için güçlü destek ağlarına, psikolojik dayanıklılığa veya kişiselleştirilmiş başa çıkma stratejilerine güvenerek daha etkili bir şekilde uyum sağlayabilir.