Jenna Ortega'nın yeni filmi gösterime girmeden tartışma yarattı

Wednesday'in 21 yaşındaki yıldızı, öğretmenini baştan çıkaran bir öğrenci rolünde

Dağıtım haklarını Lionsgate Films'in satın aldığı gerilim, prömiyerini 11 Ocak 2024'te Palm Springs Film Festival'da yapacak (Point Grey Pictures)
Dağıtım haklarını Lionsgate Films'in satın aldığı gerilim, prömiyerini 11 Ocak 2024'te Palm Springs Film Festival'da yapacak (Point Grey Pictures)
TT

Jenna Ortega'nın yeni filmi gösterime girmeden tartışma yarattı

Dağıtım haklarını Lionsgate Films'in satın aldığı gerilim, prömiyerini 11 Ocak 2024'te Palm Springs Film Festival'da yapacak (Point Grey Pictures)
Dağıtım haklarını Lionsgate Films'in satın aldığı gerilim, prömiyerini 11 Ocak 2024'te Palm Springs Film Festival'da yapacak (Point Grey Pictures)

Hollywood'un yükselen ismi Jenna Ortega'nın yeni filmi, şimdiye kadarki en zorlu rolü olabileceği gibi bazı tartışmaları da beraberinde getirebilir. 

Popüler Netflix dizisi Wednesday'in yıldızı, Çığlık (Scream) serinin son iki filminde de övgü alan performanslar sergilemişti.

2024'ün merakla beklenen yapımlarından Beterböcek 2'de (Beetlejuice 2) de başrolde yer alan 21 yaşındaki Ortega'nın kısa süre sonra izleyiciyle buluşacak son filmi Miller's Girl.

Başrolde Ortega'ya The Hobbit'in yıldızı Martin Freeman'ın eşlik ettiği film, bir profesörle yetenekli öğrencisi arasındaki ilişkiye odaklanıyor.

Eleştirmenlere göre Miller's Girl, öğretmen ve öğrencisi arasında giderek karmaşıklaşan ilişkiyi merkeze alan konusuyla Ortega'nın kariyeri için risk oluşturabilir.

Tehlikeli klişelerle oynuyor

Geçen hafta yayımlanan fragman, 18 yaşındaki üniversite öğrencisi Cairo Sweet ve kendisinden yaşça büyük profesörü Jonathan Miller'ı izleyiciyle tanıştırmıştı.

Psikolojik gerilim türündeki film, ikilinin ilişkisine şantaj ve tehdit gibi öğelerin de karışmasıyla tedirgin edici bir hal aldığı ve alıyor.

İki dakikalık fragmanın sonunda, Cairo'nun Miller'ı haksız yere tecavüzle suçladığı, işini ve itibarını tehlikeye attığı ima ediliyor. 

Eleştirmenlere göre Miller's Girl, tehlikeli klişelerle oynuyor ve genç kadınlara suçlayacı bir bakış sunuyor gibi görünüyor. 

Fragman sonrasında sinema yazarlarına göre, Ortega'nın kendisi de rolü nedeniyle tepkiyle karşılaşabilir. Oyuncu böyle bir rolü üstlenmeyi kabul ederek tehlikeli bir klişeyi devam ettirmiş gibi görünüyor. 

Eğer film, fragmanda ima edildiği gibi "genç kadın, yaşlı adamı baştan çıkararak onun hayatını mahveder" konusunu işliyorsa, Ortega'nın eleştirmenlerce beğenilen projeler serisine son verebilir. 

"Gerçek hayatta mağdurlara zarar veriyor"

Fragmandan memnun kalmayan bir izleyici, sosyal medyada şöyle yazdı:

Keşke tartışmalı, müstehcen hikayeler yazmaya çalışan Hollywood yönetmenleri, ana akım medyada genç kadınların istismar edilmesi ve baştan çıkarıcı olarak gösterilmesinden daha sıkıcı ve abartılı bir şey olmadığını bilselerdi.

Başka bir kullancıysa şu ifadeleri kullandı:

Bir kadının, erkeğin hayatını mahvetmek için saldırı konusunda yalan söylemesini konu alan bu filmler, aslında gerçek hayatta mağdurlara zarar veriyor ve onlara inanılmasını zorlaştırıyor.

21 yaşındaki Ortega ve 52 yaşındaki Martin arasındaki yaş farkının da izleyicileri rahatsız edeceğine kesin gözüyle bakılıyor. 

Yönetmenliğini Halley Bartlett'ın üstlendiği filmin 26 Ocak 2024'te gösterime girmesi planlanıyor. 

Miller's Girl'de başrolleri paylaşan Freeman ve Ortega'ya Gideon Adlon, Bashir Salahuddin, Dagmara Domińczyk ve Christine Adams eşlik ediyor.

Independent Türkçe



Oscar, Cillian Murphy'ye yaramamış: "Belki de çok geç"

Cillian Murphy, 2024'te Oppenheimer'daki rolüyle kazandığı En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ıyla poz veriyor (Jordan Strauss/AP/Arşiv)
Cillian Murphy, 2024'te Oppenheimer'daki rolüyle kazandığı En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ıyla poz veriyor (Jordan Strauss/AP/Arşiv)
TT

Oscar, Cillian Murphy'ye yaramamış: "Belki de çok geç"

Cillian Murphy, 2024'te Oppenheimer'daki rolüyle kazandığı En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ıyla poz veriyor (Jordan Strauss/AP/Arşiv)
Cillian Murphy, 2024'te Oppenheimer'daki rolüyle kazandığı En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ıyla poz veriyor (Jordan Strauss/AP/Arşiv)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Oscar kazanmasının kariyerini nasıl etkilediğini değerlendiren Cillian Murphy, hizmetlerine yönelik talepte belirgin bir artış fark etmediğini söyledi.

İrlandalı aktör, Christopher Nolan'ın destansı filmi Oppenheimer'da filme adını veren karakteri canlandırarak 2024'te En İyi Erkek Oyuncu Akademi Ödülü'nü kazanmıştı.

Sonrasında tarihi drama Böyle Küçük Şeyler'de (Small Things Like These) rol alan aktör, halihazırda sınıf draması Steve'in tanıtımını yapıyor.

Variety'nin, Oppenheimer başarısının onu büyük stüdyo filmlerinin başrolü için "aranan isim" haline getirip getirmediği sorusuna Murphy, "Hayır, çünkü hemen peşinden diğer iki filmim vardı. Sadece müsait değildim, bu yüzden olmadı" diye yanıt verdi.

Oyuncu "Belki bir gün olur. Veya belki de çok geç" diye ekledi.

Murphy'nin bundan sonra 28 Gün Sonra'nın (28 Days Later) devamı niteliğindeki 28 Yıl Sonra: Kemik Tapınağı'nda (28 Years Later: The Bone Temple) küçük bir rolde yer alması ve ardından beğeni toplayan Peaky Blinders'taki Thomas Shelby karakterine Netflix filmi The Immortal Man'de yeniden hayat vermesi bekleniyor.

28 Yıl Sonra: Kemik Tapınağı hakkında Variety'ye konuşan Murphy, çok fazla bilgi veremeyeceğini söyledi: 

Ancak Nia DaCosta'nın olağanüstü bir film yaptığını ve Danny'nin filmine harika bir şekilde eşlik ettiğini söyleyebilirim. Sadece küçük bir kısmında rol aldım ama gerçekten gurur duyuyorum.

Steve eleştirmenlerden karışık eleştiriler aldı. The Independent'tan Clarisse Loughrey filme üç yıldız vererek "Max Porter'ın kendi romanı Shy'dan uyarladığı filmi Steve, uyarlamadan ne beklediğimizi düşünmemizi istiyor. Kitapta ergen bir çocuğun zihnine giriyoruz. Orası kaotik. Aşk ve kendini yok etme arasında, çok büyük olma hissiyle çok küçük olma hissi arasında ikiye bölünürken, sürekli değişim içinde, asla güvende değiliz" diye yazdı.

Shy adındaki bu çocuk, 1995’te İngiltere’de sorunlu çocuklara yönelik bir yatılı okulda. Orası onların 'Son Şansı' diye biliniyor. Porter'ın yazımı, okuru sempatiye yönlendiriyor. Yargılamadan önce, en azından bu girdabın içinde biraz yaşamamızı istiyor.

Ancak Porter beyazperdede uyarlamak yerine (kendi deyimiyle) 'yeniden yazmayı' tercih etti. Steve, aynı hikayeyi bu kez okul müdürünün gözünden anlatıyor. Bu karakter uzun öyküde nadir görülen, sarsılmaz bir nezaket örneği olarak yer alıyordu. Bir yazarın sinemaya kendi eserinin bir aksesuarından daha fazlası olarak yaklaşmasını görmek güzel. Nihayetinde bu cüretkar seçim, sınırlı sonuçlar veriyor.

Steve ilgi odağımız haline gelirken (ve olağanüstü Cillian Murphy tarafından canlandırıldığında nasıl olmasın) Shy (Jay Lycurgo) kenara itiliyor. Herkesin çözmeye çalıştığı, merak uyandıran, trajik bir bulmacaya dönüşüyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment


14. Uluslararası Mağrip Film Festivali

14. Uluslararası Mağrip Film Festivali
TT

14. Uluslararası Mağrip Film Festivali

14. Uluslararası Mağrip Film Festivali

Ucda'da düzenlenen 14. Uluslararası Mağrip Film Festivali, 29 Eylül Pazartesi akşamı Kral 6. Muhammed Tiyatrosu'nda başladı. Fas Kralı 6. Muhammed’in himayesinde düzenlenen festival, 5 Ekim'e kadar sürecek.

‘Sinema perdesinden köprüler kurulur ve sorunlar ele alınır’ sloganıyla düzenlenen bu film etkinliği, Cine Maghreb derneğinin bir girişimi olup, sanatsal yaratıcılık, entelektüel alışveriş ve dünyaya açıklık için bir platform olmayı amaçlıyor.

Birçok Faslı ve yabancı film yönetmeni ve sanatçıyı bir araya getiren açılış töreninde, büyük Lübnanlı müzisyen Marcel Khalife, Fas sinemasının ikonlarından Rabie Kati ve uluslararası sahneye adım atan aktris Soumaya Akaaboune gibi ulusal ve uluslararası sanat dünyasının tanınmış isimleri onurlandırıldı.

dfrgty
übnanlı müzisyen Marcel Khalife

Fas resmi haber ajansı MAP’a yaptıkları açıklamalarda, üç sanatçı da bin yıllık şehir Ucda'da kendilerine verilen bu onurdan duydukları mutluluk ve gururu dile getirdiler.

İki resmi yarışma kapsamında (uzun metrajlı filmler ve kısa filmler) 18 film ve çocuklar için bir animasyon bilim kurgu filminin gösterileceği bu yılki festivalin açılış töreninde jüri üyeleri de tanıtıldı.

Faslı akademisyen Omar Hali'nin başkanlık edeceği uzun metrajlı film yarışmasının jürisinde, Burkina Fasolu aktris ve yönetmen Maimouna Ndiaye, sinema ve medya çalışmaları uzmanı Florence Martin, Fransız yapımcı Annabel Thomas ve Fransız aktör ve senarist Olivier Loustau yer alıyor.

Kısa film jürisinin başkanlığını ise Faslı yapımcı ve senarist Mohamed Bouzko üstlenecek. Jüriye Tunuslu yönetmen, yazar ve araştırmacı Sonia Chamkhi, Ürdünlü yönetmen ve senarist Ahmed Mohammed Al-Faleh ve 2018 Cannes Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazanan Kazak aktris Samal Yeslyamova dahil olacak.

Yazar Ahmed Şaban, açılış töreninde yaptığı konuşmada, sanatsal yaratıcılık ve eğlenceyi bir araya getiren festivalin, dünyanın dört bir yanından sinema alanındaki yaratıcılığı kutlamak ve kültürlerarası diyalog değerlerinin pekiştirilmesine ve halklar arası kültürel alışverişin teşvik edilmesine katkıda bulunmak için olağanüstü bir platform olduğunu vurguladı.

Bu bağlamda, sembolik derinliği ve gelişimsel boyutu ile kültürün sadece halkların ruhunu yansıtmakla kalmayıp, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınmanın temel direği olduğunu ve yerel ekonomiyi destekleme konusunda hayati bir rol oynadığını belirtti.

Şaban, Uluslararası Mağrip Film Festivali’nin özgün sanatsal ifadenin teşvik edilmesini yaratıcı, turistik ve kültürel endüstrilerin gelişimi ile birleştiren başarılı modellerden biri olduğunu kaydetti.

2025 yılının, tamamen yapay zekâ teknolojileriyle üretilen filmlerin çağının başlangıcıyla dünya sinema tarihinde bir dönüm noktası olduğunu ve bu niteliksel değişimin yaratıcılık için benzeri görülmemiş ufuklar açtığını ifade etti.

Bu bağlamda, Fas'ın bu dönüşümlere yatırım yapmada stratejik bir oyuncu olması gerektiğini, böylece kültürel ve ekonomik etkisini artırarak katma değer yaratabileceğini bildirdi.

Festival Direktörü Khalid Sali ise süreklilik ve yaratıcılığı bir araya getiren bu yılki festivalin sinema sanatı için gerçek bir fırsat olduğunu belirtti. Sali, organizatörlerin amacının bu kültürel etkinliği ‘engel veya tabuların olmadığı açık bir diyalog alanı haline getirmek ve birlikte yaşama için sağlam kanallar oluşturmak’ olduğunu vurguladı.

Sali, MAP’a yaptığı açıklamada, uluslararası film takviminin önemli bir parçası haline gelen festivalin zengin programına dikkat çekti. Bu yıl 14’üncüsü düzenlenen festivalin, özenle seçilmiş filmlerin gösteriminin yanı sıra diğer paralel etkinliklerle de zenginleştirildiğini kaydetti.

Söz konusu etkinlikler arasında, kitap imza günleri, bu yılın temasına ilişkin bir sempozyum, Fas'taki kültürel ve yaratıcı endüstrilerle ilgili bir yuvarlak masa toplantısı, eğitim atölyeleri ve ustalık sınıfları yer alıyor.

Sali’ye göre bu yılki festivalin tema seçimi, kültür, düşünce ve medyanın halklar arasında yakınlaşma, hoşgörü ve bir arada yaşama için bir köprü görevi gördüğünü defalarca vurgulayan Fas Kralı 6. Muhammed'in kraliyet direktifleriyle uyumlu.

Marcel Khalife onurlandırıldı

Festivalin açılış töreninde büyük Lübnanlı müzisyen Marcel Khalife onurlandırıldı. Khalife, sanat kariyeri ve başta Filistin davası olmak üzere insani yardım çalışmalarına olan bağlılığı nedeniyle bir plaket ile ödüllendirildi.

75 yaşındaki Khalife, bu ödülü Gazze'ye adadı ve şöyle dedi: “Şu anda parıldayan her film, her şiir, her müzik notası, bize sevgiyi, haysiyeti ve özgürlüğü geri kazandıran büyük bir güneştir... ve ölümün üstesinden gelen bir zaferdir.”


Sosyal Ağ'ın uzun zamandır beklenen devam filminde başrol değişti

Jesse Eisenberg, Sosyal Ağ'da Mark Zuckerberg'ü canlandırmıştı (Columbia)
Jesse Eisenberg, Sosyal Ağ'da Mark Zuckerberg'ü canlandırmıştı (Columbia)
TT

Sosyal Ağ'ın uzun zamandır beklenen devam filminde başrol değişti

Jesse Eisenberg, Sosyal Ağ'da Mark Zuckerberg'ü canlandırmıştı (Columbia)
Jesse Eisenberg, Sosyal Ağ'da Mark Zuckerberg'ü canlandırmıştı (Columbia)

Inga Parkel 

Jesse Eisenberg, David Fincher'ın 2010 yapımı draması Sosyal Ağ'ın (The Social Network) devam filminde Facebook'un tartışma yaratan kurucu ortağı Mark Zuckerberg rolünü yeniden canlandırmayacak.

Teknoloji sektöründeki işadamı ve bilgisayar programcısını canlandırarak En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar adaylığı kazanan Eisenberg'ün yerini, yeni film The Social Reckoning'de Jeremy Strong'un alacağı resmen açıklandı.

46 yaşındaki Strong'un bu rolü devralacağı ilk kez geçen ay bildirilmişti. Succession'ın Emmy ödüllü yıldızına The Bear'den Jeremy Allen White, Anora'yla Oscar kazanan aktris Mikey Madison ve komedyen Bill Burr eşlik edecek.

David Fincher'ın yönettiği ilk filmin senaryosunu yazan Aaron Sorkin, Facebook'un başlangıcı hakkındaki yarı belgesel niteliğindeki dramanın uzun zamandır beklenen devam filminin sinyallerini yıllardır vererek izleyicileri heyecanlandırıyordu.

Wall Street Journal'ın dünyanın en büyük sosyal medya platformu hakkında bir araştırma yapıp yayımladığı Facebook Dosyaları'na dayanacak devam filmini Sorkin'in yazıp yöneteceği nihayet haziranda doğrulanmıştı.

Şirketin, sosyal medya platformunun ergenlerin akıl sağlığını tehlikeye attığını ve yanlış bilgilerin yayılmasını körüklediğini bildiğini ancak güvenlik yerine kârı önceliklendirdiğini 2021'de yayımlanan haber dizisi ortaya koymuştu.

The Wall Street Journal'a bilgi sızdıran eski Facebook çalışanı ifşacı Frances Haugen'ı Madison, haberi patlatan gazeteci Jeff Horwitz'iyse White canlandıracak.

Variety'nin haberine göre prodüksiyonun gelecek ay başlaması bekleniyor.

Mikey Madison, Jeremy Allen White ve Jeremy Strong, Aaron Sorkin'in yeni filmi The Social Reckoning'in başrollerinde olacak (AFP)Mikey Madison, Jeremy Allen White ve Jeremy Strong, Aaron Sorkin'in yeni filmi The Social Reckoning'in başrollerinde olacak (AFP)

Nisan 2024'te devam filmine yönelik planlarından bahseden Sorkin, Facebook'un "ayrıştırıcı bilgilerin" yayılmasında oynadığı rolü incelemekle ilgilendiğini söylemişti.

The Town adlı podcast'te "Facebook, yaptığı diğer şeylerin yanı sıra, algoritmasını mümkün olan en ayrıştırıcı bilgileri tanıtacak şekilde ayarlıyor çünkü etkileşimi bu artırıyor" demişti.

Sorkin, "Facebook'un koridorlarında 'sonsuz kaydırma' dedikleri şeye ulaşmanızı sağlayacak şey de bu" ifadesini kullanmıştı:

Facebook'ta büyüme ve dürüstlük arasında sürekli bir gerilim olması gerekiyor. Ancak bu yok, sadece büyüme var.

2010'da vizyona giren Sosyal Ağ, Facebook'un yaratılışını konu alıyor. Eisenberg'le birlikte filmde yer alanlar arasında, Facebook'un ortak kurucusu Eduardo Saverin'i canlandıran Andrew Garfield ve Napster'ın yaratıcısı Sean Parker rolündeki Justin Timberlake de var.

Küresel gişe hasılatında 224 milyon doları aşan film, hem eleştirel hem de ticari başarı elde ederken birçok Oscar da kazandı. Bunların arasında Sorkin'in aldığı En İyi Uyarlama Senaryo Akademi Ödülü de var.

The Social Reckoning, 9 Ekim 2026'da sinemalarda gösterime girecek.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment