Güvenlik Konseyi, Suriye'de sivillere yönelik “toplu katliamları” şiddetle kınayarak, geçiş dönemi yetkililerine “etnik kökenleri ya da dinleri ne olursa olsun tüm Suriyelileri koruma” ve şiddete “derhal son verme” çağrısında bulundu.
Konsey'in 15 üyesi oybirliği ile yayınladıkları başkanlık bildirisinde, 6 Mart'tan bu yana Suriye'nin Lazkiye ve Tartus vilayetlerinde yaşanan yaygın şiddet olaylarını “şiddetle kınadıklarını” belirterek, “bu şiddet olaylarının Suriye'de toplumlar arası gerilimin tırmanması üzerindeki etkisinden duyulan ciddi endişeyi” dile getirdiler.
Mezhepsel şiddet azınlıklara yönelik korkuları artırdıysa, önceki gün Cumhurbaşkanı Ahmed eş Şara tarafından imzalanan “Anayasa Bildirgesi” çeşitli ulusal ve dini bileşenlerin haklarının garanti altına alınmasını öngörmediği için Kürtlerin bunu hızla reddetmesi nedeniyle de risk düzeyi arttı.
Esed rejiminin çöküşünden bu yana Bağdat'a ilk ziyaretini gerçekleştiren Suriye Dışişleri Bakanı Ead eş-Şeybani, ülkesinin “Irak Şam İslam Devleti” (DEAŞ) örgütüne karşı Bağdat ile “iş birliğini güçlendirmeye” hazır olduğunu söyledi.
Iraklı mevkidaşı Fuad Hüseyin ile ortak bir basın toplantısı düzenleyen Eş Şeybani, “Bağdat ve Şam, yüzyıllara dayanan tarih, kültür ve medeniyet bağları nedeniyle ortak bir kaderle birbirine bağlıdır. Suriyelilerin ülkelerini yeniden inşa ederken karşılaştıkları zorlukları en iyi Iraklılar anlar” ifadelerini kullandı.