Mikdad: Esed, Cidde’de yapılacak Arap Birliği Zirvesi’nde Suriye heyetine başkanlık edecek

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad Cidde’deki toplantıda (SPA-Reuters)
Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad Cidde’deki toplantıda (SPA-Reuters)
TT

Mikdad: Esed, Cidde’de yapılacak Arap Birliği Zirvesi’nde Suriye heyetine başkanlık edecek

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad Cidde’deki toplantıda (SPA-Reuters)
Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad Cidde’deki toplantıda (SPA-Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in, yarın Cidde’de yapılacak 32. Arap Birliği Liderler Zirvesi’nde ülkesinin heyetine başkanlık edeceğini bildirdi.

Mikdad, dün Arap dışişleri bakanları toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Esed’in zirveye katılımına ilişkin bir soruya yanıt olarak, “Suriye her zamanki gibi Arap zirvesinden eksik kalmayacak ve inşallah Suriye Devlet Başkanı da orada olacak” dedi.

Ortak Arap eylemini harekete geçirmek için son dönemde oynadığı rol için Suudi Arabistan’a teşekkür eden Mikdad, “Arap Birliği zirvesi, İslam Peygamberi’nin ve Arabizm diyarında yapılacaktır” ifadelerini kullandı.

Suriye Dışişleri Bakanı, “Arap çerçevesinde tartışılacak konuların olması doğaldır. Ama sonunda, ortak Arap eylemine neyin hizmet ettiği ve zorluklarla yüzleşmeye neyin katkıda bulunduğu konusunda anlaşmaya varılacaktır” diye konuştu.

Mikdad, “Suriye konusunda tüm maddeleri içerecek olan Arap dışişleri bakanları toplantısının sonuçlarını beklemeliyiz. Şam, Arap kardeşleriyle çalışıyor. Burada anlayışın hakim olduğuna ve Suriye ile ilgili herhangi bir farklılığın olmadığına ve tüm Arapların Suriye’yi ve oynadığı rolü sevdiğine inanıyorum. Herhangi bir Arap rolünü memnuniyetle karşılıyoruz" dedi.

Suudi Arabistan ve Suriye dışişleri bakanları arasında Çarşamba günü Cidde’de yapılan görüşme (SPA - Reuters)
Suudi Arabistan ve Suriye dışişleri bakanları arasında Çarşamba günü Cidde’de yapılan görüşme (SPA - Reuters)

Mikdad’ın açıklamaları öncesinde, Suriye Dışişleri ile Gurbetçiler Bakan Yardımcısı Eymen Susan, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in, Suudi Arabistan’ın Cidde şehri 19 Mayıs’ta yapılacak Arap Birliği Liderler Zirvesi’ne katılacağını bildirdi.

Şarku’l Avsat’a konuşan Susan, “Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed Cidde’de bulunacak” dedi.

Suriye, 12 yıl aradan sonra, Arap zirvesi çalışmaları için yürütülen hazırlık toplantılarına katılıyor.

Susan, Cidde’de yapılması planlanan Arap Zirvesi’nin yeni bir aşamayı başlatacağı yönünde umudunu dile getirerek, “Herkes, Cidde zirvesinin yeni bir aşamayı başlatacağını umut ediyor” ifadelerini kullandı.



Şam'ın Riyad üzerinden Washington'a giden yolu

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera Riyad'da bir araya geldi, 14 Mayıs 2025 (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera Riyad'da bir araya geldi, 14 Mayıs 2025 (SPA)
TT

Şam'ın Riyad üzerinden Washington'a giden yolu

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera Riyad'da bir araya geldi, 14 Mayıs 2025 (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera Riyad'da bir araya geldi, 14 Mayıs 2025 (SPA)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Riyad ziyareti, içerdiği anlayışlar ve ekonomi, savunma ve bilimin yanı sıra yapay zekâ alanında imzalanan anlaşmalar sebebiyle bölgenin geleceği, yeni dünya düzeninin oluşumu açısından önemli etkiler bırakacak ziyaretlerden biri olarak tarihe geçecek önemli bir dönüm noktasıydı.

Trump'ın tarihi ziyaretinde en büyük sürpriz ise Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılacağı ve ülkeyle ilişkilerin düzeltileceği yönündeki açıklaması, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın himaye ve desteğiyle Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile bir araya gelmesi oldu. Başka bir deyişle, Şam'ın Washington tarafından on yıllardır kendisine dayatılan uluslararası izolasyondan çıkış yolu, bölgede ve dünyada ağırlığı ve merkezi rolü bulunan Riyad'dan geçiyor.

Dolayısıyla Riyad görüşmesi, eski rejimin Suriye halkına, komşularına ve bölgesel ittifaklarına yönelik tutumu nedeniyle on yıllardır ülkeye uygulanan izolasyon ve ablukanın kırılması anlamına geliyor. Zira geçtiğimiz yılın sonunda Esed rejiminin devrilmesi, sadece bir siyasi rejim değişikliğinden ibaret değildi. Ortadoğu'da on yıllar içinde yaşanan en önemli stratejik hadiselerden biriydi. 2003 yılında Saddam rejiminin devrilmesi nasıl ki “İran Hilali” için bölgede büyük bir ilerlemeyi ifade ettiyse, 2024 yılında Esed rejiminin devrilmesi de Hilal’in gerilemesinde bir dönüm noktası oldu. Suriye'nin Tahran ile ittifak kurması, nasıl ki bölgede direniş ekseninin ağır basmasında etkili olduysa, Arap saflarına geri dönmesi de bölgesel güç dengelerinde stratejik bir değişimi temsil ediyor.

Suriye'nin coğrafi konumu, tarihi ve potansiyeli itibarıyla yeni bölgesel yapılanmanın ve Arap ilişkilerinin kurulmasında temel bir zemin teşkil ettiğine şüphe yok. Yeni Ortadoğu’nun inşasında temel taş olduğu da söylenebilir. Suriye, İran'ın 1979’deki devriminden ve önce baba Esed, sonra oğul Esed rejimleriyle ittifakından bu yana yaşadığı en büyük yenilgidir. İran'ın stratejik yenilgisi Suriye'de pekişti.

İran'ın önünü kesmek, Suriye'nin ekonomik dondurucudan çıkarılması ve başının üzerindeki yaptırımlar kılıcının kaldırılması yoluyla istikrara kavuşturulması için gerekli araçların sağlanmasıyla mümkündür

Tahran'ın, kalan nüfuzunu yeniden kazanmak için abluka ve yaptırımların devam ederek patlamalara neden olmasına, ülkeyi kaosa sürüklemesine, DEAŞ'ı yeniden canlandırmasına bahis oynadığına şüphe yok. Dolayısıyla bunun önünü kesmenin yolu, Suriye'nin ekonomik dondurucudan çıkarılması, başının üzerindeki yaptırım kılıcının kaldırılması yoluyla istikrara kavuşturulması için gerekli araçların sağlanmasıyla mümkündür.

Gerek yaptırımların nasıl kaldırılacağının veya hafifletileceğinin sınırlarının netleştirilmesi, gerekse Suriye’nin yeniden inşası ve bunun için gereken büyük miktardaki finansmanın sağlanması açısından olsun yeni Suriye'ye giden yolun hâlâ uzun olduğu doğru. Burada anahtar, yaptırımları kaldırma yönünde bir siyasi karar almaktı ve Trump da bunu yaptı; yani trenin yönünü ve son durağını belirledi.

Şimdi Suriye'de iki kulvar yarışıyor; birincisi, yaptırımların kaldırılması, inşa ve istikrar çarkının döndürülmesi kulvarı, ikincisi, Amerikan makinesinin siyasi dinamiklerden faydalanmada yavaş olması ve engellerin ortaya çıkması kulvarıdır

Konu artık Suriyeli ve Amerikalı müzakerecilerin elinde. Washington Şam'dan, yabancı savaşçılar, terörizm ve DEAŞ ile mücadele, eski rejimin “aracı” olan Filistinli fraksiyonların sınır dışı edilmesi, kimyasal silahların imhası ve İsrail ile yapılan barış anlaşmalarına uyulması ile ilgili bir dizi talepte bulundu. Şam ise müzakere masasına Suriye'nin tüm toprakları üzerinde egemenliğini sağlama konusunda ABD'den yardım, kimyasal silahların imhasında teknik iş birliği, güneyde güvenliği sağlama ve İsrail saldırılarını etkisiz hale getirme çabalarına desteğin yanı sıra DEAŞ ile mücadele için bilgi alışverişinde bulunma taleplerini koydu.

Şimdi Suriye'de iki kulvar yarışıyor; birincisi, yaptırımların kaldırılması, Suriye ve sınırlarının ötesinde inşa ve istikrar çarkının döndürülmesi kulvarı, ikincisi Amerikan makinesinin siyasi dinamiklerden faydalanmada yavaş olması, engellerin ortaya çıkması ve sorunların çevreye uzanması kulvarıdır. İlk kulvarın hızla başarıya ulaşması için gerekli koşulların sağlanması, Suriye'nin, bölgenin ve Ortadoğu'nun çıkarınadır.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Londra merkezli Al Majalla'dan dergisinden çevrilmiştir.