Suriye muhalefetinden Şam ile doğrudan müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısı

BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Komisyon toplantısına katıldı.
BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Komisyon toplantısına katıldı.
TT

Suriye muhalefetinden Şam ile doğrudan müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısı

BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Komisyon toplantısına katıldı.
BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Komisyon toplantısına katıldı.

Suriye Muhalefeti Müzakere Komitesi, Şam'ın 12 yılın ardından Arap Birliği’ne dönmesi ile temsil edilen siyasi değişiklikler kapsamında, rejimle Birleşmiş Milletler'in (BM) himayesinde doğrudan müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısında bulundu.

Suriye Muhalefeti Müzakere Yüksek Kurulu, Suriye Ulusal Koalisyonu başkanlığındaki muhalefet temsilcilerinin ve Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu’nun da (SMDK) yer aldığı Cenevre'de düzenlenen toplantının ardından kardeş ve dost ülkeleri, BM’nin 2254 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı (BMGK) hükümlerine uygun olarak kapsamlı bir siyasi çözümün uygulanması için gerekli tüm kararları alma çabalarını destekleyeceğini bildirdi.

BM himayesinde birkaç tur müzakere sırasında ana muhalefet heyetini oluşturan müzakere komitesi, BM kararına dayalı belirli bir gün ve takvime göre ‘Suriye meselesine ilişkin aktif hareketin doğrudan müzakerelerin yeniden başlaması için uygun bir ortam oluşturulmasını’ ele aldı.

Birleşmiş Milletler, Suriye’deki çatışmanın ilk yıllarından bu yana hükümet ile muhalefet arasında arabulucu rolü oynadı ve çoğu Cenevre'de düzenlenen ve sonuncusu 2018'de gerçekleştirilen bazı müzakere turlarına liderlik etti. Muhalefetin Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'siz siyasi geçiş talebi ve Şam'ın geleceğini tartışmama ısrarı ışığında hepsi çıkmaza girdi.

İki taraf arasındaki müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Birleşmiş Milletler'in çabaları, yeni bir anayasa taslağı için müzakereler düzenlemeye odaklandı, ancak herhangi bir ilerleme sağlanamadı.

Çatışmanın ilk yıllarında, müzakere turları da dahil olmak üzere, Suriye muhalefeti birkaç Arap ülkesinden destek aldı. Ancak bu destek, siyasi sürecin durgunlaşması ve saha denklemlerinin Şam lehine değişmesiyle giderek azaldı.

Siyasi ve askeri muhalefetin 2011 yılında patlak veren 12 yıllık yıkıcı savaş sürecinde, çatışmanın ilk yıllarındaki ivmesine artık yakalayamıyor. Çatışmanın patlak vermesi sonrasında Arap ülkelerinin Şam ile ilişkilerini kesmesinin ardından Arap Birliği geçtiğimiz ay Şam'ın yaklaşık 12 yıl sonra koltuğuna döneceğini duyurdu. Suudi Arabistan ise Şam ile ilişkilerini yeniden başlattı. Esed’in geçtiğimiz ay Cidde'deki Arap Zirvesi'ne katılımı, Şam'ın bölgesel izolasyonunun kalkmasıyla sonuçlandı.

Şarku’l Avsat’ın gözlemlerine göre Arap ülkeleri dün yaptıkları açıklamalarla Suriye ihtilafına siyasi bir çözüm bulunmasında ‘öncü’ bir rol oynamayı hedefliyor.

BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, bölgede yenilenen diplomatik faaliyetini bir fırsat ve Suriye'de siyasi bir çözüm arama çabalarında bir değişiklik oluşturabileceğini düşünüyor.

Arap açıklığı ve muhalefetin önde gelen destekçisi Ankara'nın Şam'la yakınlaşma süreci, muhalefetin şartlar dayatma ve gelecekteki herhangi bir müzakerede kendi lehine bir ihlal gerçekleştirilmesine karşı müdahalede bulunmasını sınırlıyor. Müzakere Komitesi, rejimin Arap Birliği’ne geri dönmesinin, onu ‘siyasi çözüme devam etmeyi reddetmesine’ neden olabileceğine inanıyor.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.