Suriye rejimi, BBC için çalışan iki gazetecinin akreditasyonunu iptal etti

Suriye, Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 175. Sırada yer alıyor (Reuters)
Suriye, Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 175. Sırada yer alıyor (Reuters)
TT

Suriye rejimi, BBC için çalışan iki gazetecinin akreditasyonunu iptal etti

Suriye, Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 175. Sırada yer alıyor (Reuters)
Suriye, Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 175. Sırada yer alıyor (Reuters)

Suriye Enformasyon Bakanlığı, BBC için çalışan iki yerel gazetecinin akreditasyonunu ‘önyargılı ve yanıltıcı haberler’ nedeniyle iptal ettiğini duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, bakanlığın internet sitesinde yer alan açıklamada, “Yayıncının profesyonel standartlara uymaması, taraflı ve yanıltıcı haberler vermedeki ısrarı nedeniyle BBC’nin muhabir ve kameramanının akreditasyonunu iptal etme kararı alındı” denildi.

Reuters’a konuşan BBC Sözcüsü, “BBC News Arabic tarafsız bağımsız gazetecilik sağlıyor ve gerçekleri ortaya çıkarmak için siyasi yelpazeden insanlarla konuşuyor. Arapça konuşulan dünyadaki izleyicilerimize tarafsız haber ve bilgi sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

Suriye Enformasyon Bakanlığı, Reuters’in ek bilgi talebine yanıt vermedi.

2011 yılından bu yana çatışmaların yaşandığı Suriye, basın özgürlüğünü savunan uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olan Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından hazırlanan Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 üzerinden 175. sırada yer alıyor.

Suriye hükümeti ve diğer yetkililer medya yayınlarına ciddi kısıtlamalar getiriyor.

Captagon haberi

BBC’de geçtiğimiz ay yer alan bir haberde, Captagon olarak bilinen amfetamin ticareti ile Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in ailesi ve Suriye ordusu arasında ‘doğrudan bağlantılar’ olduğu ifade edildi.

Suriye rejimi ise, Captagon ticaretine karıştığına dair haberleri yalanladı.

ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği (AB), uyuşturucunun üretimi ve ihracından Suriye hükümetini sorumlu tuttu.

BBC’nin haberinde, Suriye ordusuna bağlı 4. Tümen’in lideri olan, Beşşar Esed’in kardeşi Mahir Esed’e bu ticaretin ana isimlerinden biri olarak atıfta bulunuldu.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.