Irak’ta yaz ‘Yoksulların Babası’ndan ‘Dayanılmaz Cehenneme’ dönüştü

Irak yüksek sıcaklıklarda yaşıyor, yaklaşık 50 santigrat derece (EPA)
Irak yüksek sıcaklıklarda yaşıyor, yaklaşık 50 santigrat derece (EPA)
TT

Irak’ta yaz ‘Yoksulların Babası’ndan ‘Dayanılmaz Cehenneme’ dönüştü

Irak yüksek sıcaklıklarda yaşıyor, yaklaşık 50 santigrat derece (EPA)
Irak yüksek sıcaklıklarda yaşıyor, yaklaşık 50 santigrat derece (EPA)

Iraklıların çoğu, özellikle de eski kuşaklardan olanlar ‘Yaz fakirlerin babasıdır’ atasözünü bilir. Bunun nedeni, yoksul tabakadan olanlar başta olmak üzere insanların, bu mevsimde sebze ve meyvelerden oluşan gıda ihtiyaçlarını, kışın ortasında bile üretimini sağlayan modern tarım modelleri, seralar ve değiştirilmiş genetik sistemler olmaksızın sağlayabilmelerine dayanıyor. Iraklılar ayrıca, daha ağır kışlık giysilere ihtiyaç duyulmadığı için yazın baba gibi inanıyor. Zira önceki yıllarda, yoksulların yazları bir veya iki elbise ile geçirmeleri yeterli oluyordu. Ayrıca günümüzde kullanılan pahalı klima ve cihazların aksine çoğu kişi basit ve ilkel soğutma cihazları bulunuyordu.

Bugün neredeyse her şey değişti. Yoksullar ve diğerleri, haziran başında başlayan ve son yıllarda çoğu günde 50 santigrat dereceyi aşan sıcaklıklar düşmeden önce ekim ayının başlarına kadar uzanan dayanılmaz sıcaklıklar sebebiyle sıkıntı yaşamaya başladı. Aşırı sıcaklar, hükümet yetkililerini, bu tür sıcaklıklarda dışarı çıkmanın zorluğu nedeniyle daha fazla resmi tatil ilan etmeye zorladı.

Hükümetler ve ülkeler, nüfusun elektrik enerjisi açısından ihtiyaçlarını karşılamak ve daha fazla ağaç ve yeşil alan dikmek de dahil olmak üzere birçok yöntemle yüksek sıcaklıklardan kaynaklanan acıyı azaltmaya katkıda bulunurken, Irak’ta yaz sorunu ve koşulların sertliği, karmaşık, çok yönlü ve dayanılmaz ve çözülemez bir hal alıyor. Asıl ve içinden çıkılmaz sorun olan elektrik sorunun yanı sıra, yaz aylarında üretim düşerken yeşil alanlarda ciddi bir düşüş yaşanıyor. Elektrik sorunu, evlere ve diğer yerlere enerji sağlanamamasına neden oluyor. İran’ın ülkedeki çok sayıda elektrik istasyonunu çalıştıran gaz arzını kesmesi ve ABD’nin Tahran’ın aidatlarını ödemek için Irak’a verdiği son izin ile, bazen günde 8 saatin altına iniyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Irak’ta toplam enerji üretimi (yaklaşık 24 bin megavat) ülkenin artan elektrik ihtiyacını karşılamıyor ve bu da nüfus için yaz mevsimini son derece zor bir hale getiriyor. 

AXSWEF
13 Temmuz 2023’te Irak’ın başkenti Bağdat’ta bir sokakta binaların arasına sarkan elektrik telleri (AFP)

Zorlu elektrik sorununun yanı sıra son yıllarda yaşanan su kıtlığı sorunu da vatandaşların sıkıntısını daha da artırdı. Birçok mahalle ve tarım alanı, nüfusta büyük kayıplara neden olan ve özellikle ülkenin güneyindeki bataklıklarda bölgelerini terk etmeye ve hayvanlarını kaybetmeye iten bu kıtlıktan dolayı sıkıntı çekiyor.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), geçen hafta Irak’ın güneyindeki tarihi bataklıkların ‘40 yılın en yoğun sıcak hava dalgasına’ tanık olduğu konusunda uyarıda bulundu.

Su kıtlığı, Iraklıları yaz sıcağından kaçmak için yakındaki nehirlerde yüzmek gibi alışkanlıklarından da mahrum bıraktı.



İsrail, Gazze'deki tampon bölgeyi genişletmek için acele ediyor

 İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail, Gazze'deki tampon bölgeyi genişletmek için acele ediyor

 İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)

İsrail, Gazze Şeridi’nde işgal altındaki bölgeler (Sarı Hattın doğusu) ile Hamas'ın faaliyet gösterdiği bölgeleri (Sarı Hattın batısı) birbirinden ayıran Sarı Hattın yaklaşık 3 kilometre batısında yeni bir tampon bölge oluşturmaya çalışıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan silahlı gruplardan saha kaynaklarına göre İsrail'in bu çabaları, ateşkesin ikinci aşamasına geçmeden önce sahadaki yeni durumu istikrara kavuşturmayı amaçlıyor. Bu çabalar, işgalci İsrail güçlerinin tampon bölge için istedikleri yerleri belirlemelerine olanak tanıyan evlerin yıkılması ve arazinin düzleştirilmesini içeriyor.

Sahadaki bu gelişmeler, İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in geçtiğimiz pazar günü Gazze Şeridi'ndeki İsrail güçlerini teftiş ederken yaptığı açıklamalarla tutarlıydı. Zamir, Sarı Hattın yeni bir sınır, yerleşim yerleri için ileri bir savunma hattı ve bir saldırı hattı oluşturduğunu söyledi.

Buna karşın Hamas liderlerinden Husam Bedran, Zamir'in açıklamalarının işgalin ateşkes anlaşmasının şartlarına uymadığını açıkça ortaya koyduğunu vurguladı. Bedran dün Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada, Hamas’ın anlaşmanın ikinci aşamasına geçilmeden önce İsrail'in ateşkese yönelik ihlallerine son verilmesini istediğini belirtti.


Netanyahu: Şam ile temaslar bir anlaşmayla sonuçlanmadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Netanyahu: Şam ile temaslar bir anlaşmayla sonuçlanmadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden dün yapılan açıklamada, Suriye meselesine ilişkin ABD'nin de katıldığı son görüşmelerin iki taraf arasında bir anlaşma veya mutabakata yol açtığı iddiaları yalanlandı.

Açıklamada, Suriye ile ilgili konularda Washington'ın himayesinde görüşmeler ve temaslar yapıldığı, ancak bunların henüz ön görüşme aşamasında olduğu vurgulandı.

Bu konuda herhangi bir anlaşma veya niteliksel ilerleme olduğu yönündeki iddiaların doğru olmadığı vurgulanan açıklamada, temasların ABD'nin bölgede yürüttüğü daha geniş diplomatik çabaların bir parçası olduğu belirtildi.

Kaynaklara göre Netanyahu, İsrail medyasının, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul toplantıları sırasında, ABD'nin arabuluculuğuyla iki taraf arasında varılan anlaşmayı imzalamayı reddettiğini bildirmesinin ardından bu açıklamayı yapmak zorunda kaldı.


Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresine havan toplu saldırı: Can kaybı yok

İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)
TT

Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresine havan toplu saldırı: Can kaybı yok

İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)

Suriye Devlet Televizyonu dün akşam başkent Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresine ‘nereden ateşlendiği bilinmeyen’ havan topları düştüğünü, ancak herhangi bir can kaybı yaşanmadığını bildirdi.

Suriye Arap Haber Ajansı SANA’ya konuşan askeri bir kaynak, üç havan topunun Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresini hedef aldığını, ancak herhangi bir can kaybı veya maddi hasara yol açmadığını söyledi. SANA, ‘İlgili yetkililer Mezze Askeri Havaalanı çevresine konuşlandı ve havan toplarının nereden ateşlendiğini belirlemek için soruşturma başlattı’ bilgisini aktardı.

Reuters geçtiğimiz kasım ayında, ABD'nin Suriye ile İsrail arasında bir güvenlik anlaşmasının önünü açmak için Şam'daki bir hava üssünde askeri olarak konuşlanmayı planladığını bildirmişti.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre hava üssü, İsrail ve Suriye arasında gelecekte imzalanacak bir saldırmazlık anlaşması kapsamında silahsızlandırılmış bölge oluşturulması beklenen Suriye'nin güneyindeki bazı bölgelerin girişinde yer alıyor.

O dönemde SANA, Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynaktan bilgiler aktaran Reuters'ın haberini yalanlamış ve ‘Reuters'ın Suriye'deki ABD üsleri hakkında yayınladığı haberlerin hiçbir gerçeklik payı yoktur’ ifadelerini kullanmıştı.

ABD, Suriye ile İsrail arasındaki gerilimi azaltmak ve Şam'ın İsrail'in son zamanlarda ele geçirdiği topraklarını geri almasını sağlayacağını umduğu bir güvenlik anlaşmasına varmak için iki taraf arasında arabuluculuk yapıyor.