İsrail Cumhurbaşkanı, düşmanlarının ülkedeki krizi "parçalanmanın başlangıcı olarak gördüklerini" söyledi

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile Başbakan Binyamin Netanyahu, 1973'teki Arap-İsrail Savaşının 50. yıl dönümünde düzenlenen anma töreninde birer konuşma yaptı

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog (AP)
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog (AP)
TT

İsrail Cumhurbaşkanı, düşmanlarının ülkedeki krizi "parçalanmanın başlangıcı olarak gördüklerini" söyledi

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog (AP)
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog (AP)

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Tel Aviv'in düşmanlarının ülke içinde yaşanan krizlere bakarak bunu "İsrail'in parçalanmasının ilk adımı olarak gördüklerini" belirtti.

Herzog, 1973'teki Arap-İsrail Savaşının 50. yıl dönümünde düzenlenen anma töreninde, ülkedeki "ayrışma, kutuplaşma ve sonu gelmeyen çatışmayı" kınadı.

Savaşın 50'nci yıl dönümünde "ülkedeki iç çatışmanın aşırı bir hal aldığını" kaydeden Herzog, "İsrail'in düşmanları bu konuda sıkça konuşuyor ve ülke içinde yaşadığımız krizi İsrail'in parçalanmasının başlangıcı olarak görüyorlar. Bu konuda yanılsalar da kendimize gelmeli, sesimizi kısmalı, kulak vermeli, iletişim kurmalı ve aramızdaki krizi diyalogla sonlandırmalıyız" diye konuştu.

Başbakan Binyamin Netanyahu da törende yaptığı konuşmasında, "(1973 savaşında) İster seküler ister dindar, ister sağ ister sol, Yahudi veya değil, İsrail toplumu kendisini birleştirenlerin ayıranlardan daha fazla olduğunu kanıtladı. Eğer ki bugün savaş olsa ortak değerler bizi ayrıştıran farklara üstün gelecektir" diye konuştu.

Anma töreni yapılan savaş, Mısır ve Suriye'nin 6 Ekim 1973’te İsrail'e karşı başlattığı ve Arap ülkeleriyle İsrail'in cephede çarpıştığı son savaş oldu.

Arap ülkeleri arasında "6 Ekim" olarak bilinen savaş, Yahudiler için kutsal "kefaret gününde" başlaması nedeniyle "Yom Kippur" olarak adlandırılıyor.

Netanyahu hükümetinin tartışmalı yargı düzenlemesi

İsrail'de 2022'nin son günlerinde göreve başlayan Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümeti, aşırı sağcı ve aşırı dindar partileri barındırıyor.

İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin, Netanyahu koalisyonunun göreve gelmesinin hemen ardından 5 Ocak'ta yargının yetkilerini sınırlandıran, yüksek yargı mensuplarının atamaları üzerindeki etkisini azaltan, yürütme üzerindeki denetimini ortadan kaldıran ve yargının bazı yetkilerini Meclise devreden kapsamlı bir "yargı reformu" planladıklarını duyurmuştu.

Hükümet destekçileri, "seçilmiş siyaset kurumunun iradesine karşı kontrolsüz güçle donatılmış yargıyı dizginlemek" için söz konusu “reforma” ihtiyaç duyulduğunu savunuyor.

Yargı paketinin karşıtları ise düzenlemenin "İsrail'de yürütme gücü üzerindeki tek etkili denetimi ortadan kaldırarak sivil özgürlüklere, ekonomik refaha ve ülkenin uluslararası imajına zarar verdiğini" düşünüyor.

Genellikle "yargı düzenlemesi" olarak anılan hukuki plan, İsrailliler arasında siyasi bakış açılarına göre "yargı reformu", "yargı darbesi" veya "yargının ele geçirilmesi" gibi farklı tanımlamalarla ifade ediliyor.

İsrail'de Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesi ve sağ politikaları karşıtı protesto hareketi 9 aydır protesto gösterilerine devam ediyor.

Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesiyle harareti artan kamuoyu tartışmasının ülkedeki ayrışma ve kutuplaşmayı tetiklediği değerlendiriliyor.



Hamas, Trump'ın “ateşkes” teklifine olumlu yanıt verdi

Hamas, Trump'ın “ateşkes” teklifine olumlu yanıt verdi
TT

Hamas, Trump'ın “ateşkes” teklifine olumlu yanıt verdi

Hamas, Trump'ın “ateşkes” teklifine olumlu yanıt verdi

İsrail dün Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını yoğunlaştırarak onlarca kişiyi öldürdü. ABD Başkanı Donald Trump'ın önerdiği 60 günlük ateşkesin son saatlerine girilirken, Hamas dün gece geç saatlerde ateşkes önerisine “olumlu” yanıt verdiğini ve anlaşmanın uygulanması konusunda görüşmelere “ciddiyetle hazır” olduğunu açıkladı. Bu açıklama, ABD Başkanı Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun pazartesi günü Beyaz Saray'da yapması beklenen görüşmenin arifesinde geldi.

Gazze’deki Hamas kaynakları, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, yardımların serbestçe girişini ve İsrail'in kademeli çekilmesini garanti altına alan ve 60 günlük ateşkesin ardından müzakerelerin devamını sağlayan bazı küçük değişiklikler yapılması halinde olumlu yanıt vereceğini belirtti. Başka bir kaynak ise güvence verilmesi halinde tam onay vereceklerini, aksi takdirde şartlı onay vereceklerini açıkladı.

Bu arada, İsrail kaynakları, Netanyahu'nun Trump'tan savaşı sona erdirmek için son şans olduğu yönünde bir uyarı aldığını bildirdi.

Moskova'da ise Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile görüşmesinin ardından, şu anda önceliğin Gazze'de kalıcı bir ateşkesin sağlanması olduğunu vurguladı.