İsrail Gazze'de daha fazla bölgeye hava saldırısı düzenlerken Hamas Eylat'ı hedef aldı

İsrail, bir İzzeddin el-Kassam Tugayları komutanını öldürdüğünü duyurdu

Gazze'de oğlunu bombalı saldırıdan kaçırmaya çalışan Filistinli bir anne (EPA)
Gazze'de oğlunu bombalı saldırıdan kaçırmaya çalışan Filistinli bir anne (EPA)
TT

İsrail Gazze'de daha fazla bölgeye hava saldırısı düzenlerken Hamas Eylat'ı hedef aldı

Gazze'de oğlunu bombalı saldırıdan kaçırmaya çalışan Filistinli bir anne (EPA)
Gazze'de oğlunu bombalı saldırıdan kaçırmaya çalışan Filistinli bir anne (EPA)

İsrail ordusu Gazze Şeridi’ne yönelik hava saldırılarını daha fazla bölgeyi kapsayacak şekilde sürdürürken Hamas Hareketi’nin askeri kanadı İzzeddin El-Kassam Tugaylarından bir komutanı öldürdüğünü açıkladı. Hamas ise Akabe Körfezi'ndeki Eylat şehrini füzelerle hedef alarak İsrail’e misillemede bulundu. Hamas’ın Eylat saldırısı bir ilki teşkil etti. İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin kuzeyi, orta kesimleri ve güneyindeki bölgelere yoğun bombardımanlar düzenledi. Çok sayıda konut, bir fırın ve hastanelerin çevresinin hedef alındığı bombardımanlarla yerleşim mahallelerini yok etti. İsrail, Han Yunus Taburu Komutanı ve Kassam Tugayları Deniz Kuvvetleri’nin eski yetkililerinden Tayser Mubaşir’e suikast düzenlediğini duyurdu.

İsrail ordusu ve İç İstihbarat Servisi Şin-Bet (Şabak) tarafından yapılan ortak açıklamada, askeri istihbarat ve Şabak tarafından sağlanan istihbarata dayanarak Gazze'nin güneyindeki Han Yunus bölgesinde, Han Yunus Taburu Komutanı Mubaşir'e yönelik suikast düzenlendiği belirtildi.

Gazze Şeridi'ni bombalayan İsrail askerleri (AP)
Gazze Şeridi'ni bombalayan İsrail askerleri (AP)

Açıklamada, operasyonları yöneten kişi olarak uzun bir askeri deneyim elde ettiği belirtilen Mubaşir’in Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf'a yakın olduğu kaydedildi. Açıklamaya göre Mubaşir, uzun yıllar boyunca İsrail askerlerine ve İsraillilere yönelik çeşitli saldırıların da sorumlusuydu.

Ancak Mübaşir, Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail tarafından öldürülen ilk Hamas yetkilisi değil.

Hamas Siyasi Büro yetkilileri

İsrail, Hamas Siyasi Büro yetkililerine ve Kassam Tugayları komutanlarına suikastlar düzenlese de ‘önemli başarılar’ olarak en büyük hedeflerine ulaşamadı. İsrail gazetesi Yediot Ahronot, İsrail ordusunun Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf’a ve Hamas Hareketi'nin Gazze Sorumlusu Yahya es-Sinvar’a ulaşana kadar savaşın durmayacağını yazdı.

Gazete, ordunun ‘gölge adam’ olarak bilinen Mervan İsa'ya da ulaşmayı hedeflediğini ve kendisinin Kassam Tugayları Komutanı Dayf'ın yardımcısı olduğunu aktardı.

Bu isimler, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki en önemli üç hedefi arasında yer alırken Gazze Şeridi dışındaki hedefleri arasında ise Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Yardımcısı Salih el-Aruri ve Hamas'ın eski Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal bulunuyor.

Ölü ve yaralı sayısı artıyor

Gazze'deki savaş 19'uncu gününe girerken ölü sayısı 7 bin 28’e çıkarken yaralı sayısı ise 18 bini geçti. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısında 2 bin 913'ü çocuk, bin 709'u kadın olmak üzere toplam 7 bin 28 sivilin öldürüldüğünü, 18 binden fazla kişinin yaralandığı bildirildi. İsrail savaş uçaklarının Gazze'yi bombalamaya devam etmesiyle can kaybı ve yaralanan sayısı da artıyor.

Şarku’l Avsat’ın Bakanlıktan aktardığı açıklamada, İsrail saldırılarında öldürülenlerin yüzde 70’ini çocukların, kadınların ve yaşlıların oluşturduğu, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da öldürülen çocuk sayısının 2 bin 500’ü geçtiğini bildirirken İsrail’in saldırılarında 73 sağlık personelinin öldüğünü, 100'den fazla sağlık personelinin yaralandığını, 25'i tamamen hizmet dışı kalan 50 ambulansın da hasar gördüğünü aktardı.

Öte yandan İsrail, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde 24 hastanenin boşaltılmasını isterken, 12'si hizmet dışı olmak üzere 69 sağlık tesisine saldırı düzenledi. Tüm bu hastaneler 2 bin yataklık toplam kapasiteye sahipler.

Sağlık Bakanlığı, ilaç, ekipman ve personel sıkıntısı nedeniyle hastanelerin kapasitesinin çok üzerinde çalıştığını, hastaların koridorlarda, kat aralarında ve diğer sağlık koşullarına uymayan yerlerde tedavi edildiğini bildirdi. Sağlık Bakanlığının açıklamasına göre elektrik için gereken yakıtın tükenmek üzere ve ameliyatlar anestezi olmadan ve telefon ışığıyla yapılıyor.

Dün UNRWA’nın Han Yunus’taki bir mülteci kampında yemek dağıtımı sırasında çekilen bir fotoğraf (EPA)
Dün UNRWA’nın Han Yunus’taki bir mülteci kampında yemek dağıtımı sırasında çekilen bir fotoğraf (EPA)

1,4 milyon insan yerinden edildi

Sağlık Bakanı Mai el-Kaila’nın, Gazze Şeridi'ndeki sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü, bunun da artık tüm hastanelerin hastalara ve yaralılara tıbbi hizmet sağlayamayacağı anlamına geldiğini duyurmasından sadece birkaç saat sonra Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'nde yerinden edilen kişilerin sayısının yaklaşık 1 milyon 400 bine ulaştığı kaydedildi.

Hastanelerdeki bu durumun nedeni, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yakıt girişine izin vermemesi. Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre Gazze’nin günlük en az 160 bin litre yakıta ihtiyacı olduğunu, bunun da saldırılarından başlamasından bu yana 19 gündür Gazze’ye yaklaşık 3 milyon litre yakıtın girmesi gerektiği anlamına geldiğini bildirdi. Medya Ofisi’nden yapılan açıklamada, Gazzelilere, hastanelerin hizmet verilebilmesi için ellerindeki yakıt bidonlarını hastanelere götürmeleri çağrısı yapıldı.

Hamas, tüm dünyaya sorumluluklarını yerine getirmesi, Gazze’deki hastanelere başta yakıt olmak üzere gerekli tüm malzemelerin tedarik edilmesi ve yaralıların tedavi için yurt dışına gönderilmesine imkan tanıyan güvenli bir insani koridor açması çağrısında bulundu.

İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın füzeleri

Öte yandan İzeddin el-Kassam Tugayları roketlerle İsrail’i hedef almaya devam ediyor. Kassam Tugayları, Gazze’de sivillerin hedef alınmasına misilleme olarak Hayfa şehrini ‘R160’ füzeleri, Eylat şehrini ise ‘Ayyaş 250’ füzesiyle hedef alındığını, Aşkelon ve Zikim'in de hedef alınacağını duyurdu.

İsrail ordusu sözcüsü, Eylat ve Hayfa yakınlarına düşen füzelerin herhangi bir can kaybına yol açmadığını açıklarken Hamas'ın halen saldırı kapasitesine sahip olduğunu vurguladı. Hamas, bir yandan füzeli saldırılarını sürdürürken diğer yandan deniz yoluyla Gazze'den sızmayı başararak İsrail ordusuyla çatıştı. İsrail ordusu silahlı kişilerin öldürdüğünü, savaş uçağıyla silahlı kişilerin sızdığı yerleşkenin vurulduğunu açıkladı.

Diğer taraftan İsrail ordusu, savaşın ikinci aşaması olan kara harekatına hazırlanırken ABD ile yaşanan iç anlaşmazlıklar ve istişareler nedeniyle harekat ertelendi. İsrail ordusu kara harekâtına hazır olduğunu bir kez daha vurgulasa da taktiksel ve stratejik düşünceler, harekatın ertelenmesine neden oldu.

Buna karşın Hamas, Gazze Şeridi'ne karadan girmesi İsrail ordusunu daha önce eşi benzeri görülmemiş bir yenilgiye uğratacağının sözünü verdi.



Naim Kasım, ‘silah taşıma münhasır hakkının’ ertelenmesini istedi

İsrail’in Lübnan'ın güneyindeki Aknit beldesinde hedef aldığı ve üç kişinin hayatını kaybettiği bir aracın yanında duran Lübnan askerleri (DPA)
İsrail’in Lübnan'ın güneyindeki Aknit beldesinde hedef aldığı ve üç kişinin hayatını kaybettiği bir aracın yanında duran Lübnan askerleri (DPA)
TT

Naim Kasım, ‘silah taşıma münhasır hakkının’ ertelenmesini istedi

İsrail’in Lübnan'ın güneyindeki Aknit beldesinde hedef aldığı ve üç kişinin hayatını kaybettiği bir aracın yanında duran Lübnan askerleri (DPA)
İsrail’in Lübnan'ın güneyindeki Aknit beldesinde hedef aldığı ve üç kişinin hayatını kaybettiği bir aracın yanında duran Lübnan askerleri (DPA)

Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, Lübnan hükümetine, silahların münhasıran devletin elinde olması gerektiğini öngören ‘silahların münhasır kontrolü’ konusunu ertelemesi çağrısında bulunarak, bunu ‘İsrail'in devam eden saldırıları ışığında mantıksız’ olarak nitelendirdi.

Kasım, Hizbullah'ın silahsızlandırılmasının, bu aşamada ‘silahların devletle sınırlandırılması’ olarak adlandırılsa da, bir Amerikan-İsrail projesi olduğunu düşündüğünü belirtti.

Hizbullah Genel Sekreteri, bu projenin ‘Lübnan'ın askeri kapasitesini sona erdirmek ve Lübnan halkının dengeli bir kesimini vurmak’ amacını taşıdığını da sözlerine ekledi. Hükümetin karşılığında hiçbir şey almadan gereksiz tavizler verdiğini, İsrail'in ise hiçbir anlaşmaya bağlı kalmadığını vurguladı.

Şeyh Kasım, Hizbullah’ın etkinliğinde yaptığı konuşmada, ülkenin tarihi bir dönüm noktasında olduğunu belirterek, ‘şu anda önerilen planların yeniden gözden geçirilmesi’ çağrısında bulundu. Direnişin anlaşmaya devletten daha fazla bağlı olduğunu vurgulayan Şeyh Kasım, İsrail'in anlaşmaları ihlal etmeye devam ettiğini belirtti.


GGK, Hadramut'ta ciddi ihlallerle suçlanıyor

GGK güçleri sivillere karşı ihlallerde bulunmakla suçlanıyor (Sosyal medya platformu X)
GGK güçleri sivillere karşı ihlallerde bulunmakla suçlanıyor (Sosyal medya platformu X)
TT

GGK, Hadramut'ta ciddi ihlallerle suçlanıyor

GGK güçleri sivillere karşı ihlallerde bulunmakla suçlanıyor (Sosyal medya platformu X)
GGK güçleri sivillere karşı ihlallerde bulunmakla suçlanıyor (Sosyal medya platformu X)

Yemen’in insan hakları örgütleri tarafından hazırlanan raporlar, Güney Geçiş Konseyi (GGK) güçlerini Hadramut vilayetinde sivillere karşı keyfi tutuklamalar, zorla kayıplar ve ev baskınları dahil olmak üzere ciddi ihlallerde bulunmakla suçladı. Bu ihlaller, GGK güçlerinin aralık ayı başından beri tek taraflı olarak işgal ettiği vilayetteki kaos ve istikrarsızlığı daha da derinleştirebilir.

Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı, yerleşim bölgelerini ve özel evleri etkileyen baskıcı uygulamaları kınayan sert bir açıklama yayınladı. Bu eylemlerin Yemen anayasası ve ulusal yasaların hükümlerinin yanı sıra Yemen'in uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası insani hukuk kapsamındaki uluslararası yükümlülüklerinin açık bir ihlali olduğunu vurguladı.

Sahadan tanıklıklara göre GGK güçleri sivillerin evlerine baskın düzenleyerek sivilleri keyfi olarak gözaltına alırken bazı sivilleri zorla kaybederek kişinin özgürlük ve güvenlik hakkı, evin dokunulmazlığı ve adil yargılanma garantisini ihlal etti.

Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı, bu uygulamaları keyfi gözaltı ve zorla kaybedilmenin sistematik bir örneği olarak nitelendirirken hesap verilmeden devam etmelerinin tehlikesine karşı uyardı.

wdvrfgthy
Hadramut'taki kabile toplantısı GGK güçlerinin ihlallerini kınadı (Sosyal medya platformu X)

Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı ayrıca GGK'nın Wadi Herd, Halfun ve Gayl Bin Yamin dahil olmak üzere Hamum kabilelerinin yaşadığı geniş bölgelere yasadışı askeri abluka uyguladığını da belgeledi. Bu abluka, hareket özgürlüğünü kısıtladı, hastaların acil bakıma erişimini engelledi ve temel sağlık hizmetlerini aksattı. Özel mülkiyete yönelik saldırılar ve yaygın yağma ve hırsızlık olayları da rapor edildi.

Ablukanın meşru bir güvenlik önlemi olarak haklı gösterilemeyeceğinin vurgulandığı, aksine uluslararası insani hukuk tarafından yasaklanan toplu cezalandırma olarak nitelendirilen raporda, bu ablukanın, GGK projesini açıkça reddeden bu bölgelerin sakinlerine yönelik siyasi zulüm örneği olduğu, ayrımcılık yapmama ve fikir, ifade ve siyasi görüş özgürlüğü ilkelerinin açık bir ihlali olduğu ve askeri gücün siyasi baskı aracı olarak kullanıldığı belirtildi.

Sistematik ihlaller

Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı, siyasi görüşlere dayalı olarak yerleşim bölgelerini hedef almanın ve bölge sakinlerine toplu kısıtlamalar uygulamanın, onların yaşamlarını, onurlarını ve geçim kaynaklarını etkilediğini ve uluslararası standartlara göre bireysel cezai sorumluluk gerektiren ağır suçlar teşkil edebilecek ciddi bir suç olduğunu belirtti.

Rapor, GGK’yı askeri ve siyasi liderliğini ihlallerden tam olarak yasal olarak sorumlu tuttu ve tüm kuşatma ve toplu cezalandırma eylemlerinin derhal sona erdirilmesini, hareket özgürlüğüne getirilen kısıtlamaların kaldırılmasını ve sağlık ve insani yardım hizmetlerine engelsiz erişimin sağlanmasını talep etti.

Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı ayrıca keyfi olarak gözaltına alınan tüm kişilerin derhal serbest bırakılmasını, zorla kaybedilenlerin akıbetinin açıklanmasını ve bu ihlallerden sorumlu olanların uluslararası adalet standartlarına göre hesap vermesi için hızlı, bağımsız ve etkili soruşturmaların başlatılmasını talep etti.

Uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler (BM) organlarına sivilleri korumak, uluslararası insani hukuka saygı gösterilmesini sağlamak ve faillerin cezasız kalmasını önlemek için acil önlemler almaları çağrısında bulundu.

İhlalleri tarafsız ve profesyonel bir objektiflikle izlemeye ve belgelemeye devam edeceğini belirten Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı, tüm Hadramut sakinlerini, mağdurları ve tanıkları, yasal belgeleme için herhangi bir ihlali bildirmeleri ve ulusal ve uluslararası hesap verebilirlik için gerekli dosyaları hazırlamaları, böylece mağdurlara adalet sağlanması ve faillerin cezasız kalmasının önlenmesi için çağrıda bulundu.

Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı, açıklamasında sivillerin korunmasının siyasi bir tercih değil, vazgeçilmez bir hukuki ve insani yükümlülük olduğunu ve herhangi bir sessizlik veya kayıtsızlığın koruma sorumluluğunun ağır bir ihlali olduğunu vurguladı.


GGK, Hadramut ve el-Mahra’yı terk etme sınavıyla karşı karşıya

Aden'de Yemen'in kuzeyinden ayrılmayı talep eden GGK'yı desteklemek için düzenlenen bir yürüyüş sırasında güvenliği sağlayan askerler (EPA)
Aden'de Yemen'in kuzeyinden ayrılmayı talep eden GGK'yı desteklemek için düzenlenen bir yürüyüş sırasında güvenliği sağlayan askerler (EPA)
TT

GGK, Hadramut ve el-Mahra’yı terk etme sınavıyla karşı karşıya

Aden'de Yemen'in kuzeyinden ayrılmayı talep eden GGK'yı desteklemek için düzenlenen bir yürüyüş sırasında güvenliği sağlayan askerler (EPA)
Aden'de Yemen'in kuzeyinden ayrılmayı talep eden GGK'yı desteklemek için düzenlenen bir yürüyüş sırasında güvenliği sağlayan askerler (EPA)

Güney Geçiş Konseyi (GGK), tek taraflı gerilimi azaltma ve Hadramut ve el-Mahra'dan güçlerini çekme sınavıyla karşı karşıya kalırken, insan hakları örgütleri tarafından hazırlanan raporlar, GGK'yı Hadramaut vilayetinde sivillere karşı ev baskınları, keyfi tutuklamalar, zorla kayıplar ve nüfusun yaşadığı bölgelere askeri abluka uygulamak gibi ciddi ihlallerde bulunmakla suçluyor.

Bu suçlamalar, Suudi Arabistan, bölge ülkeleri ve uluslararası toplumun, Yemen'in doğusunda zorla yeni bir gerçeklik dayatılmasını reddeden kararlı mesajlarına eşlik etti.

Bu mesajlar, Hadramut ve el-Mahra'nın askeri maceraların ve iç çatışmaların hesaplamalarının dışında olduğunu teyit ediyor.

Gözlemciler, tek taraflı adımların GGK'yı, güneydeki iç hesaplamaların Husilere karşı savaşın gidişatı ve bölgesel barış seçenekleriyle kesiştiği belirleyici bir siyasi ve güvenlik sınavına soktuğuna inanıyor.

Tutarlı tahminlere göre gerilimin devam etmesi siyasi, hukuki ve sahada yüksek maliyetler doğurur ve GGK’yı Yemen'de Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu güçleri arasındaki bir ortaktan istikrarı bozan bir faktöre dönüştürebilir.

Yemen meselelerini izleyen gözlemciler, GGK'nın elde ettiği kazanımları korumak ve ağır sonuçları olacak bir çatışmadan kaçınmak istiyorsa, teknik ve güvenlik gerekçeleriyle Hadramut'tan düzenli bir şekilde çekilmenin en az maliyetli seçenek olmaya devam ettiğini düşünüyor.