İsrail'in saldırılarında Gazze'de 35 bin konut tamamen yıkıldı

İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana sürdürdüğü saldırılarında yaklaşık 2 atom bombası gücünde patlayıcı kullandığı ve 35 bin konutu tamamen yıktığı belirtildi

(AA)
(AA)
TT

İsrail'in saldırılarında Gazze'de 35 bin konut tamamen yıkıldı

(AA)
(AA)

Gazze'deki hükümetin basın ofisinden yapılan açıklamada, İsrail'in 28 gündür aralıksız süren saldırılarına ilişkin bilgi verildi.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 25 ton patlayıcıyla saldırdığı kaydedilen açıklamada, bunun yaklaşık 2 atom bombası gücüne eşdeğer olduğu ifade edildi.

Açıklamada, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne 12 binden fazla hava saldırısı düzenlediği ve evler, kamu tesisleri, okullar ve hastaneler gibi sivillere yönelik yerleri hedef aldığı belirtildi.

İsrail bombardımanlarında 212 binden fazla konutun hasar gördüğü, bunlardan 35 bininin yerle bir olduğu, aralarında Ortodoks Kültür Merkezi'nin de bulunduğu 85 hükümet binası ve tesisin yıkıldığı açıklandı.

Açıklamada, İsrail ordusunun, 214 okulu vurduğu, bunlardan 45'inin saldırılar nedeniyle hizmet dışı kaldığı bildirildi.

İsrail'in, saldırılarıyla, 135 sağlık çalışanı, 40 gazeteci, 18 sivil savunma çalışanı ve 49 din görevlisini öldürdüğü kaydedildi.

Açıklamada, Gazze Şeridi'nde İsrail'in saldırılarıyla 54 camiyi tamamen, 110'ununu kısmen yıktığı ve toplamda 164 cami ve 3 kiliseye zarar verdiği belirtildi.

Endonezya Hastanesinin yakıt yetersizliği nedeniyle çalışmalarını durdurduğu bildirilen açıklamada, Gazze'de binlerce yaralı ve sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi Şifa Hastanesinin de jeneratörlerinden birinin yakıtının bittiği, hayati bölümlerin çalışmalarını sürdürmesi için önlemler alındığı aktarıldı.

Açıklamada, "İşgal güçleri, kasıtlı şekilde Cibaliya, El-Bureyc ve Eş-Şati Mülteci Kampları gibi kalabalık yerleşim bölgelerini hedef alıyor." ifadesi kullanıldı.

İsrail'in 27 günde 965 katliam gerçekleştirdiğine işaret edilen açıklamada, 3 bin 670'i çocuk, 2 bin 326'sı kadın olmak üzere 9 bin 61 kişinin öldürüldüğü, 2 bin 60 kişi için kayıp bildiriminde bulunulduğu ve yaklaşık 32 bin kişinin yaralandığı aktarıldı.

İsrail saldırılarıyla yıkılan binaların enkazında kalan cesetlerden kaynaklanan kokuların yükseldiği ve bu durumun salgın hastalıkların yayılmasına sebep olabileceği vurgulandı.

İsrail'in saldırılarında öldürdüğü 1 yaşından küçük bebeklerin isimlerine yer verilen açıklamada, her birinden yaklaşık 30 kişinin öldürüldüğü 4 ailenin de isimleri paylaşıldı.



Selam Şarku'l Avsat'a: İç savaş tehdidi kesinlikle kabul edilemez

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam
Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam
TT

Selam Şarku'l Avsat'a: İç savaş tehdidi kesinlikle kabul edilemez

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam
Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Hizbullah'ın iç savaş tehdidini reddederek, partinin Genel Sekreteri Naim Kasım'a verdiği yanıtta, "Bugün hiçbir Lübnanlı iç savaşa geri dönmek istemiyor" dedi.

Selam'ın bu açıklamaları, Hizbullah'ın Lübnan hükümetinin “silahların tekelini elinde tutma” kararına yanıt olarak tehdit tavanını yükseltmesinin ardından Şarku'l Avsat'a verdiği röportajda geldi. Bu, Kasım'ın partinin Genel Sekreterliği görevine gelmesinden bu yana ilk kez iç gerginliklerin yaşanabileceğini ima etti.

Selam, Kasım'ın sözlerinin iç savaş tehdidi içerdiğini ve “bugün Lübnan'da iç savaş isteyen kimse olmadığını, tehdit ve şantajın kesinlikle kabul edilemez olduğunu” belirtti. “Bu hükümetin Lübnan'ın ulusal hükümeti olduğu, kararlarını Bakanlar Kurulu'nda aldığı, emirlere değil, Lübnan halkının taleplerine göre hareket ettiği kesin” dedi. “Lübnan halkının ezici çoğunluğunun, bugün silahların toplatılması için bir uygulama planı hazırlayan Lübnan hükümetinin kararlarını desteklediğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Selam, "Bizim talebimiz silahların yalnızca devletin elinde olması. Bu, silahların Lübnan devletine ve ulusal ordusuna teslim edilmesi anlamına geliyor" diyerek orduyla ilgili herhangi bir şüpheyi reddetti ve "Lübnan ordusunun vatanseverliğinden şüphe duyan varsa, lütfen bize söylesin" dedi.