Mısır ve İtalya arasında insan kaçakçılığına karşı iş birliği

Mısır, İtalya ile “eğitim ve yeterlilik” merkezi kurulmasına yönelik görüşmeler yapıyor

Mısır-İtalya, "teknik çalışanların eğitimi ve vasıflandırılması" için bir merkezin kurulmasını tatışıyor (Mısır Bakanlar Konseyi)
Mısır-İtalya, "teknik çalışanların eğitimi ve vasıflandırılması" için bir merkezin kurulmasını tatışıyor (Mısır Bakanlar Konseyi)
TT

Mısır ve İtalya arasında insan kaçakçılığına karşı iş birliği

Mısır-İtalya, "teknik çalışanların eğitimi ve vasıflandırılması" için bir merkezin kurulmasını tatışıyor (Mısır Bakanlar Konseyi)
Mısır-İtalya, "teknik çalışanların eğitimi ve vasıflandırılması" için bir merkezin kurulmasını tatışıyor (Mısır Bakanlar Konseyi)

Mısır, "kaçak göç" sorununu azaltma çabalarını artırarak, Kuzey Afrika kıyılarından Avrupa sahillerine giden göçmenlerin tehlikeli yolculuklarını engellemeyi hedefleyen projeleri hayata geçirme konusundaki çabalarını artırdı. Bu projeler, Mısır ve Avrupa ülkeleri arasında iş birliği yaparak göçmenler için güvenli göç yolları oluşturmayı ve her iki taraf için fayda sağlamayı amaçlıyor. Aynı zamanda "ölüm tekneleri" olarak adlandırılan tekne ve botlarla yapılan tehlikeli yolculukların önlenmesi amaçlanıyor.

Bu bağlamda, Mısır Göç ve Yurtdışı Mısırlılar İşleri Devlet Bakanı Seha Cundi İtalya İçişler Bakanı ve göç dosyasından sorumlu Matteo Piantedosi ile bir araya geldi. Toplantıda, İtalya'ya yasal göç kanalları oluşturmak ve Mısırlı işçileri İtalya'da çalışmaya hazırlamak ve eğitmek için Mısır-İtalyan Merkezi'nin kurulması ve desteklenmesi konuları ele alındı.

İtalya, Avrupa'da "kaçak göç" sorunuyla en fazla karşılaşan ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. 2022 yılında Akdeniz üzerinden İtalya'ya gelen göçmen sayısı bir önceki yıla göre yüzde 55,8 artarak 105 bin'e ulaştı. İtalya en çok Mısır, Tunus ve Bangladeş gibi ülkelerden göçmen alıyor.

Mısır'ın göçü azaltma çabaları, göçmen kaçakçılarına ceza veren ve insan kaçakçılığını önlemeyi amaçlayan bir yasa ile destekleniyor.

Mısır'ın bu çabaları, genç nüfusa sahip ülkelerde işsizliği azaltmaya ve yaşlanan nüfusa sahip Avrupa ülkelerine ihtiyaç duydukları nitelikli işçileri ve eğitimli iş gücünü sağlamaya yardımcı olmayı amaçlıyor. Aynı zamanda, Kuzey Afrika ülkeleri ile işbirliği yaparak düzensiz göçü azaltmaya yönelik bölgesel çözümler aranıyor.

Sonuç olarak, Mısır, kaçak göçü azaltma ve yönetme konusunda iç ve dış düzeyde çeşitli adımlar atıyor. Bu çabaların başarılı olması, hem Mısır hem de Avrupa ülkeleri için olumlu sonuçlar doğurabilir ve göçmenlerin güvenli bir şekilde seyahat etmelerine yardımcı olabilir.



Irak'taki Sünniler siyasi olarak birleşiyor

Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)
Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)
TT

Irak'taki Sünniler siyasi olarak birleşiyor

Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)
Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)

Irak’ta 11 Kasım’da yapılan parlamento seçimlerinde 65'ten fazla sandalye kazanan başlıca Sünni güçler ve partiler, ‘siyasi ve sosyal istikrarı korumak, anayasal hakları güvence altına almak ve devlet kurumlarında temsiliyeti güçlendirmek için çabaları birleştirmek ve ortak bir vizyonla çalışmak’ amacıyla ‘Ulusal Siyasi Konsey’in kurulduğunu duyurdu.

Konseyde eski Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi, milletvekili Musenna es-Samarrai liderliğindeki Azim Partisi, Hamis el-Hancer liderliğindeki Egemenlik İttifakı, mevcut Savunma Bakanı Sabit el-Abbasi liderliğindeki Ulusal Hasim İttifakı ve mahkeme kararıyla parlamento seçimlerine katılmaktan men edilen eski milletvekili Ahmed el-Cuburi'nin liderliğindeki Ulusal Cemahir Partisi yer alıyor.

Bazıları bu adımı memnuniyetle karşılarken, Şarku’l Avsat’a konuşan bir kaynak, sorunun Sünni partilerin ve isimlerin Türkiye, Ürdün, bazı Körfez ülkeleri ve İran dahil olmak üzere çok sayıda bölgesel destekçisinin bulunması ve buna karşın Şii tarafındaki herkesin (Koordinasyon Çerçevesi) Tahran ile ittifak halinde olmasından kaynaklandığını söyledi.


Yabancı basın, İsrail'in Gazze'ye giriş izni verme kararını ertelemesini eleştiriyor

Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)
Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)
TT

Yabancı basın, İsrail'in Gazze'ye giriş izni verme kararını ertelemesini eleştiriyor

Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)
Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)

Kudüs'teki Yabancı Basın Derneği, dün İsrail Yüksek Mahkemesi'ni yabancı gazetecilerin Gazze'ye girişine izin verme kararını bir kez daha ertelediği için eleştirdi.

Hamas'ın İsrail'e saldırdığı Ekim 2023'teki Gazze Savaşı'nın patlak vermesinden bu yana, İsrail yetkilileri yabancı medya kuruluşlarında çalışan gazetecilerin harap olmuş ve abluka altındaki bölgeye bağımsız olarak girmelerini engelledi.

İsrail ve Filistin topraklarındaki uluslararası medya kuruluşlarını temsil eden ve bünyesinde yüzlerce yabancı gazeteci barındıran Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi.

Mahkeme, 23 Ekim'de İsrail yetkililerine yabancı gazetecilerin Gazze'ye girişine izin verecek bir plan geliştirmeleri için 30 gün süre verdi.

Ancak sürenin pazartesi günü dolması üzerine mahkeme, İsrail hükümetine 10 günlük ek süre vererek kararını 4 Aralık'a erteledi.

Dernek, yaptığı açıklamada "derin hayal kırıklığını" dile getirerek, İsrail Yüksek Mahkemesi'nin, İsrail hükümetine Gazze'ye serbest ve bağımsız erişim için yaptığı başvuruya yanıt vermesi için bir kez daha ek süre verdiğini öğrendiklerini belirtti.

Dernek, "Dilekçenin sunulmasından bu yana geçen 14 ay boyunca bu tür gecikmelere alıştık. İsrail hükümeti, Gazze'ye erişime izin vermek istemediğini ve böyle bir planı olmadığını defalarca açıkça belirtti" ifadelerini kullandı.


İsrail’in Tabtabai suikastı Beyrut'ta korkuları artırdı

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
TT

İsrail’in Tabtabai suikastı Beyrut'ta korkuları artırdı

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai’ye düzenlediği suikastın ardından önümüzdeki günlerde olası bir tırmanışa ilişkin korkular arttı. Yetkililer, bu suikastın siyasi ve güvenlik mesajları içerdiğine inanıyor.

Lübnan Cumhurbaşkanlığı'na yakın kaynakları, Beyrut’un güney banliyölerinde gerçekleşen saldırıyı, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın müzakere girişimlerini önermeye başladığından beri İsrail'in benimsediği eylem planının bir parçası olarak değerlendirdi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Haftalar önce, Cumhurbaşkanı Avn müzakere girişimini başlattığında, İsrail buna ateşle karşılık verdi ve Bekaa Vadisi ve güney bölgelerine yoğun bombardımanlar düzenledi. Şimdi de İsrail ile krize sürdürülebilir bir çözüm bulmak için bir girişim başlatmasının ardından yanıt Dahiya'ya saldırmak oldu” dediler.

Tabatabai suikastı, İsrail'in yakında gerilimi tırmandırma niyetinde olduğunu teyit eden tehdit mesajları yayınladığı, Lübnan ile kuzey sınırındaki hava savunma sisteminde alarm durumu ilan ettiği ve işgal altındaki Şebaa Çiftlikleri'nde sürpriz askeri tatbikatlar düzenlediği bir dönemde gerçekleşti.

İsrailli liderler, ABD yönetiminin bu tırmanışa itiraz etmeyeceğini ve İsrail'in bu görevi sadece suikastlarla değil, güç kullanarak da üstleneceğini öne sürdüler. Aynı yetkililer, İsrail ordusunun şu anda Lübnan'da işgal altındaki Batı Şeria'da olduğu gibi hareket ettiğini vurguladılar.