İsrail uluslararası çapta Hamas liderlerine suikast düzenlemeye hazırlanıyor

Plan, binlerce savaşçının Gazze’den sınır dışı edilmesini de kapsıyor.

Hamas liderleri İsmail Heniyye ve Halid Meşal Gazze'de (2012 - Getty)
Hamas liderleri İsmail Heniyye ve Halid Meşal Gazze'de (2012 - Getty)
TT

İsrail uluslararası çapta Hamas liderlerine suikast düzenlemeye hazırlanıyor

Hamas liderleri İsmail Heniyye ve Halid Meşal Gazze'de (2012 - Getty)
Hamas liderleri İsmail Heniyye ve Halid Meşal Gazze'de (2012 - Getty)

İsrail istihbaratı, binlerce savaşçının Gazze’den sınır dışı edilmesinin yanı sıra yıllarca sürecek ve Arap ve dünya genelinde birçok ülkeye yansımaları olabilecek büyük çaplı bir eyleme hazırlanıyor. ABD merkezli Wall Street Journal’ın aktardığına göre İsrail istihbarat servisleri, Gazze’deki savaş sona erdiğinde uluslararası çapta Hamas liderlerine suikast düzenlemeyi planlıyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Lübnan, Türkiye ve Katar’da yaşayan Hamas liderlerini yakalamaya yönelik planlar geliştirmeleri için istihbarata emirler verdiği ortaya çıktı. Söz konusu planlar, 1970’li yıllarda Beyrut’ta İsrail istihbaratının, özellikle de Mossad’ın, Filistinli liderlere karşı gerçekleştirdiği suikastları, yıllar önce Dubai’de bir Hamas liderinin öldürülmesini, Suriye’de bir Hizbullah liderine bombalı araçla düzenlenen suikastları ve uzaktan kumandalı tüfek kullanılarak İran’da bir nükleer bilim insanının öldürülmesini akla getiriyor.

Fotoğraf Altı: İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu. (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu. (AP)

İkinci şans

Gazete, yeni planların, 1997’de Ürdün’de Hamas lideri Halid Meşal’in zehirlenmesi emrini veren (başarısızlıkla sonuçlandı) Netanyahu için ikinci bir şans teşkil ettiğine dikkat çekti. Zehirleme girişimi, bir krize ve o dönemde hareketin ruhani lideri Şeyh Ahmed Yasin’in serbest bırakılmasına yol açmıştı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Netanyahu, 22 Kasım’da “Mossad’a, nerede olurlarsa olsunlar Hamas liderlerine karşı harekete geçme talimatı verdim” açıklamasında bulundu. Aynı şekilde Savunma Bakanı Yoav Galant da hareketin liderlerinin ‘kayıp zamanda’ yaşadıklarını söyledi.

İsrail genellikle bu tür çabaları gizli tutmaya çalışsa da liderleri, 7 Ekim saldırısının sorumlularını takip etme konusunda pek çekingen davranmıyor. Tıpkı 11 İsrailli sporcunun ölümüyle sonuçlanan 1972 Münih Olimpiyatları saldırısından sorumlu Filistinli yetkililere yaptıkları gibi.

Fotoğraf Altı: Hamas Hareketi Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye. (Reuters)
Hamas Hareketi Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye. (Reuters)

Uluslararası kanun

Yetkililer, hazırlanan planların Gazze’deki savaşın bir uzantısı olduğunu ve İsrail’in (tıpkı ABD’nin hem Irak’ta hem de Suriye’de DEAŞ’a karşı küresel bir koalisyona öncülük etmesi gibi) Hamas’ın bir daha ciddi bir tehdit oluşturmamasını sağlama niyetini yansıttığını açıkladı.

Bu çabalar çerçevesinde İsrail, aynı zamanda savaşı kısaltmanın bir yolu olarak binlerce düşük rütbeli Hamas savaşçısını Gazze’den zorla sınır dışı etmeyi de düşünüyor. Wall Street Journal’ın haberine göre ülke dışındaki öldürme operasyonları, uluslararası hukuku ihlal edebilir ve katillerin izinsiz faaliyet gösterdiği ülkelerden gelebilecek tepkilere yol açabilir.

Bu bağlamda bazı İsrailli yetkililer, Meşal’i ve yurt dışında yaşayan diğer Hamas liderlerini öldürmek için acil bir kampanya başlatmak istiyor. Ayrıca İsrail’in Katar’da hedefli herhangi bir cinayet gerçekleştirdiğinin bilinmediği belirtilirken, bunu yapmanın ‘Hamas tarafından tutulan rehinelerin serbest bırakılması için devam eden müzakere çabalarını sekteye uğratabileceği’ ifade edildi.

Fotoğraf Altı: Halid Meşal. (Arşiv- Reuters)
Halid Meşal. (Arşiv- Reuters)

Rehine görüşmeleri

Katar, rehine görüşmelerinin odak noktası haline geldi. Mossad Başkanı David Barnea ve CIA Direktörü William Burns, Filistinli tutukluların serbest bırakılması karşılığında İsrailli rehinelerin serbest bırakılması konusunu daha detaylı görüşmek üzere geçtiğimiz günlerde Doha’da görüştü.

Eski Mossad Direktörü Efraim Halevy, Hamas liderlerini öldürmenin tehdidi ortadan kaldırmayacağını savundu. Planı çok zorlayıcı olarak nitelendiren Halevy şunları söyledi:

“Çünkü Hamas’a küresel ölçekte zulmetmek ve tüm liderlerini sistemli bir şekilde bu dünyadan uzaklaştırmaya çalışmak, stratejik bir hedefe ulaşma arzusu değil, intikam arzusudur.”

Ancak eski Askeri İstihbarat Başkanı Amos Yadlin, “Tüm Hamas liderleri, 7 Ekim saldırısına katılanlar, bunu planlayanlar ve saldırı emrini verenler adalet önüne çıkarılmalı veya ortadan kaldırılmalıdır” diyerek, bunun doğru politika olduğunu vurguladı.

Fotoğraf Altı: İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta düzenlediği bombardımanın ardından enkazda kalanların kurtarılması için çalışmalar yürütüldü. (AFP)
İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta düzenlediği bombardımanın ardından enkazda kalanların kurtarılması için çalışmalar yürütüldü. (AFP)

Ters sonuç

Hamleler bazen ters sonuçlar verdi. Netanyahu 1997’de, İsrail casuslarına Ürdün’de Meşal’i öldürme emrini vermişti. İsrail casuslarının zehirli maddeyle Meşal’e saldırmasının ardından Ürdünlü yetkililer failleri tutukladı. Ürdün, İsrail’le yapılan barış anlaşmasını feshetme tehdidinde bulundu. O dönemde ABD Başkanı Bill Clinton da Netanyahu’ya krizi sonlandırması ve Meşal’in hayatını kurtaran panzehiri göndermesi için baskı yaptı. Daha sonra İsrail, Şeyh Ahmed Yasin ve 70 Filistinli mahkumu serbest bırakmayı kabul etti.

İsrailli ajanlardan oluşan bir ekip 2010 yılında Dubai’ye uçtu ve burada Hamas’ın askeri kanadının kurucusu Mahmud el-Mabhuh’un otele gelmesini beklediler. Daha sonra onu boğarak öldürdüler. Başlangıçta Mabhuh’un doğal nedenlerden öldüğü belirtilse de Dubaili yetkililer, sonunda suikast ekibini tespit edebildi ve operasyondan İsrail’i sorumlu tuttu. İsrail’in BAE ile ilişkilerinde oluşan hasarı onarmak yıllar aldı.



İsrail'den kalan patlamamış mühimmatın infilak etmesi sonucu Lübnan ordusundan 6 personel öldü

Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)
Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)
TT

İsrail'den kalan patlamamış mühimmatın infilak etmesi sonucu Lübnan ordusundan 6 personel öldü

Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)
Lübnan askerleri, güneydeki liman kenti Sayda'da İsrail'in bombaladığı bir arabanın enkazını inceliyor (AFP)

Lübnan “Ulusal Haber Ajansı” bugün geçtiği haberde, İsrail'in ülkenin güneyine yönelik bombardımanından kalan patlamamış mühimmatın Lübnan ordusunun bir mühendislik ekibinin yakınında patladığını ve ekipten 6 personelin hayatını kaybetti, bazılarının da yaralandığını bildirdi.

Olay, ordu Sur bölgesinde bazı mühimmatı imha ederken meydana geldi.

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, bugün Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, güneyde hayatını kaybedenleri anarak, “Bu kahramanlar, Lübnan'ın güvenliği ve halkının onuru için canlarını feda ettiler. Onların ailelerine başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı.

Selam, “Lübnan, ulusal görevlerini yerine getirirken güneyde şehit düşen cesur askerlerini büyük bir üzüntüyle uğurluyor” diye yazdı.

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ise Ordu Komutanı General Rudolph Heykel ile telefon görüşmesi yaparak, Sur'da meydana gelen ve çok sayıda askerin hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden olan olayın ayrıntılarını öğrendi.

Avn, askerlerin ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, ailelerine ve orduya başsağlığı diledi ve yaralılara acil şifalar diledi.

Avn şöyle devam etti: “Bugün vatan, Lübnan topraklarını ve egemenliğini savunmak için canlarını feda eden en seçkin evlatlarını kaybetti. Bu şehitler, kanlarıyla fedakarlık ve fedakarlığın en güzel anlamlarını yazdılar. Lübnan ordusunun vatanın koruyucu kalkanı ve sınırlarının sadık bekçisi olmaya devam edeceğini kanıtladılar.”

Lübnan Cumhurbaşkanı, “Onların şehit olması son değil, gelecek nesillere yol gösteren ve onlara vatanın özgürlüğünün ancak büyük fedakarlıklarla korunabileceğini hatırlatan bir umut ışığıdır” diye konuştu.