İsrail, bombardımanlarını Gazze'nin güneyine doğru genişletirken sahada şiddetli çatışmalar yaşanıyor

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ni üç küçük yerleşim alanına bölme planını hayata geçirmesiyle askeri operasyonun kısmen uzun süreceği tahmin ediliyor

İsrail'in dün Gazze Şeridi’nin Han Yunus şehrine düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkım (AP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi’nin Han Yunus şehrine düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkım (AP)
TT

İsrail, bombardımanlarını Gazze'nin güneyine doğru genişletirken sahada şiddetli çatışmalar yaşanıyor

İsrail'in dün Gazze Şeridi’nin Han Yunus şehrine düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkım (AP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi’nin Han Yunus şehrine düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkım (AP)

İşgalci İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ndeki savaşın başından bu yana ilk kez kuzeyde yoğunlaştırdığı bombardımanlarını güneye kaydırmasıyla, kara harekâtı güneye doğru genişledi.

Gazze Şeridi'nin kuzeyinde ve güneyinde yüzlerce noktaya bombalayarak, güneyde güvenli olması gereken bölgelerde yangın kuşakları oluşturan işgalci İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzey ve güney olmak üzere iki parçaya bölünmesini öngören eski plan yerine Gazze’yi küçük yerleşim alanlarına bölme planını hayata geçirdi.

Şarku'l Avsat'a konuşan Gazze Şeridi'ndeki Filistinli kaynaklar, İsrail ordusunun Han Yunus'un kuzeydoğusundaki Kissufim yönünden el-Mahtahin Kavşağı’na doğru ilerleme girişimlerinde bulunduğunu, ancak güçlü bir direnişle bu girişimlerin püskürtüldüğünü söylediler.

svdfg
İsrail ordusunun askeri operasyonlarının bir sonraki hedefi olması beklenen Han Yunus'ta İsrail’in bombardımanları geniş çaplı yıkıma yol açtı (DPA)

Kaynaklar, bu ilerlemenin İsrail’in Gazze Şeridi'n merkezini güneyinden ayırma girişimine işaret ettiğini, böylece Gazze Şeridi’nin iki değil üç parçaya bölünmesi, her alanın karelere ayrılmasını kolaylaştırdığını belirtti.

İsrail ordusu, Gazze'de yoğun baskınlar düzenleyerek Şeridi genelinde 400'den fazla hedefi vurduğunu doğruladı. Han Yunus bölgesindeki 50 hedefin arasında, Hamas’a ait olduğu iddia edilen bir altyapı tesisi ile İslami Cihad’a ait mescit de yer aldı.

İsrail basını Han Yunus'un, bazı Hamas liderlerinin bu bölgede olduğuna inanıldığı için hedef alındığını bildirdi. Han Yunus’taki bombardımanlar, İsrail işgal ordusunun kara harekâtını bu bölgeye doğru genişletmeyi planladığının bir işareti olarak görüldü.

cdfre
İsrail’in saldırıları öncesi ve sonrası Han Yunus'taki binalar (AFP)

İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi ve İsrail İç Güvenlik Teşkilatı Şin Bet (Şabak) Başkanı Ronan Bar'ın dün (Cumartesi) yaptıkları toplantıda Gazze Şeridi ile ilgili askeri planları onayladıklarını aktardı. KAN, Halevi'nin toplantıda ‘Hamas'ı daha fazla dağıtmaya ve geriye kalan rehinelerin alınması için uygun koşullar yaratmaya odaklandıklarını’ söylediğini aktardı.

Öte yandan İsrail, Gazze Şeridi’ni karelere böldüğü bir planı devreye soktu.

İşgalci İsrail ordusu, dün Gazze Şeridi'ni yüzlerce küçük alana bölen bir haritayı kullanmaya başladı. Bu planla birlikte İsrail ordusunun askeri harekatının kapsamını Gazze’nin güneyine doğru genişletmesi ve kara kuvvetlerinin devreye girmesi bekleniyor.

İsrail ordusu Gazze'nin kuzeyinde yaptığı gibi toplu tahliye çağrısı yapmak yerine bu haritayı kullanmayı planlıyor.

vsfbe
Dün İsrail ordusu tarafından dağıtılan ve Gazze Şeridi'nin kuzey sakinlerinin tahliye etmesi gereken bölgeleri gösteren harita (Şarku’l Avsat)

İsrail ordusu Arapça Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada, Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye, Şucaiye ve Zeytun mahalleleri gibi çeşitli bölgelerdeki Filistinlilerden, Gazze şehrindeki ed-Derac ve et-Tuffah bölgelerindeki bilinen sığınaklara gitmelerini istedi.

Adraee ayrıca Gazze Şeridi'nin güneyinde yer alan İsrail sınırı yakınlarındaki Hirbet Huza'a, Abasan, Beni Suheyla ve Ma’an gibi çeşitli bölgelerdeki Filistinlilerden Refah'taki sığınaklara gitmelerini istedi.

İsrail ordusu, Filistinlilerden dikkatli olmaları, bölge numaraları ve  yayınlanan güncellemeleri takip etmelerini istedi.

Gazze Şeridi’nin karelere bölünmesi, İsrail ordusunun Gazze’de kare kare askeri operasyonlar düzenlemeye dayalı uzun süreli planlarına ilişkin endişeleri artırdı.

İsrailli üst düzey bir yetkili, İsrail'in önümüzdeki haftalarda son derece yoğun operasyonlar başlatacağını, ardından daha düşük yoğunluklu operasyonlarla devam edeceğini açıkladı.

İsrail’İn şiddetli bombardımanları Gazze Şeridi’ndeki geniş bölgeleri etkilerken, Gazze Şehri'nin doğusunda yer alan Şucaiye mahallesinin yerleşim bölgesini tamamen yok etti.

scdfr
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ne düzenlediği bombardımanın ardından yükselen alevler (Reuters)

Gazze Şeridi'nde faaliyet gösteren Filistin Sivil Savunma Müdürlüğü’nden dün yapılan açıklamada, Şucaiye mahallesindeki yerleşim bölgelerinin hedef alınması sonucunda yıkılan binaların enkazından 300'den fazla vatandaşın sağ olarak kurtarıldığı bildirildi.

Gazze'deki Hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, Şucaiye'de 50 binanın hedef alındığı saldırı ‘korkunç bir katliam’ olarak nitelendirildi.

Can kayıpları ve yaralı sayısı artmaya devam ederken Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği bombardımanlarda ölenlerin sayısının 15 bin 207’ye yükseldiği belirtildi.

Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Dr. Eşref el-Kudra düzenlediği basın toplantısında, 7 Ekim’den bu yana İsrail’in saldırılarında yaralanan Filistinli sayısının ise 40 bine yükseldiğini söyledi.

Bir yandan İsrail ordusu Gazze'deki saldırılarını yoğunlaştırırken, öte yandan İsrail istihbarat Servisi Mossad'ın Şefi David Barnea, arabuluculuk görevini yürüten Katar heyetiyle, Gazze Şeridi'nde aralarında kadınların ve çocukların da bulunduğu geriye kalan İsrailli rehinelerin serbest bırakılması karşılığında ateşkesin yeniden başlatılmasının görüşüldüğü müzakerelerin sekteye uğramasının ardından Katar'ın başkenti Doha'daki müzakere ekibine İsrail'e dönme talimatı verdiğini açıkladı.

Mossad’dan yapılan açıklamada, Hamas’ın anlaşmanın, kendisine sunulan ve onayladığı listeye göre tüm çocukları ve kadınları serbest bırakmasını öngören kısmını uygulamadığı belirtildi. Açıklamada, Mossad Şefi Barnea’nın, Gazze Şeridi'nde tutulan rehineler arasındaki 84 çocuk ve kadının yanında yabancı uyruklu 24 kişinin de serbest bırakılmasını sağlayan büyük arabuluculuk çabaları yürüten ABD dış istihbarat servisi CIA Başkanı’na, Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı’na ve Katar Başbakanı’na teşekkür ettiği belirtildi.

acsd
Dün Han Yunus'tan yerinden edilen Filistinliler (DPA)

İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, Hamas'ın, cinayetten hüküm giymiş Filistinli mahkumlar karşılığında kaçırılan İsraillileri serbest bırakma talebinin cuma sabahı sona eren ateşkesin uzatılmasını engellediğini öne sürdü. İsrailli kaynaklar, İsrail'in rehineler arasındaki geriye kalan kadınların ve çocukların serbest bırakılması karşılığında ateşkesi bir gün daha uzatmaya hazır olduğunu söylerken, kaynaklardan biri KAN muhabirine yaptığı açıklamada, en fazla dört gün sonra ateşkesi tartışmanın mümkün olmayacağını, çünkü ordunun savaşın ikinci aşamasının ortasında olacağını söyledi.

İsrail, Gazze’de 16’sı çocuk ve kadın olmak üzere yaklaşık 135 rehinenin daha olduğunu açıkladı. Ancak Hamas, rehineler arasında geriye kalan kadınların İsrail ordusunda görevli kadın askerler olduklarını ve sivil kadın rehinelerle aynı muameleyi görmediklerini belirtti.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik bombardımanlarının kapsamı genişledikçe kara harekâtı da yoğunlaştı ve kapsamı genişledi.

Öte yandan Filistinli savaşçılar, Han Yunus ve Deyr el-Beleh yakınlarında ve Şeyh Rıdvan, el-Kerame, en-Nasr, el-Atatra, eş-Şati Mülteci Kampı, Beyt Lahiya, Beyt Hanun ve diğer bölgelerde İsrail ordusuyla çatışmalara girdiler.

İzzettin el-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nin Magin beldesinin doğusundaki düşman hedeflerini vurduklarını ve Kissufim, Nirim kibbutzu (kolektif çiftlik), Ayn es-Salise ve Aşkelon bölgelerini füzelerle hedef aldıklarını açıkladı. Kassam Tugayları, ayrıca Zikim, Kissufim ve Deyr el-Beleh’teki düşman noktaların kısa menzilli füzelerle, Beyt Hanun'un doğusundaki bir binada bulunan düşman komuta ve keşif odasının ise 4 anti-personel mermisi ile hedef alındığını duyurdu.

Gazze'nin kuzeybatısındaki bir binada konuşlanmış İsrail piyade kuvvetinin pusuya düşürüldüğünü belirten Kassam Tugayları, binayı anti-personel patlayıcılar, güçlendirilmiş mermiler ve ağır makineli tüfeklerle hedef aldığını bildirdi. Kassam Tugayları, saldırı sonucunda İsrailli askerlerden bazılarının öldüğünün bazılarının da yaralandığın teyit edildiğini aktardı.

BM: Yeryüzündeki cehennem Gazze'ye geri döndü

Diğer taraftan Birleşmiş Milletler (BM), Gazze'deki gelişmelerle birlikte çatışmaların ciddi boyutlardaki insani acil durumu daha da kötüleştireceği konusunda uyardı. Cenevre’deki BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke yaptığı açıklamada, “Yeryüzündeki cehennem Gazze'ye geri döndü” ifadelerini kullandı.

BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini ise İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyine yönelik saldırıların bir milyon Filistinli mülteciyi Mısır sınırına itebileceği uyarısında bulundu.

Lazzarini, yaptığı açıklamada, “Eğer çatışma olursa Gazzelilerin daha da güneye ve sınırın ötesine kaçma olasılıkları artacaktır” şeklinde konuştu.



İsrail’in Iraklı gruplara ait ayrıntılı veri tabanı Bağdat’ta şaşkınlık yarattı

Bağdat'taki Haşdi Şabi güçleri tarafından düzenlenen gösteriden bir kare (DPA)
Bağdat'taki Haşdi Şabi güçleri tarafından düzenlenen gösteriden bir kare (DPA)
TT

İsrail’in Iraklı gruplara ait ayrıntılı veri tabanı Bağdat’ta şaşkınlık yarattı

Bağdat'taki Haşdi Şabi güçleri tarafından düzenlenen gösteriden bir kare (DPA)
Bağdat'taki Haşdi Şabi güçleri tarafından düzenlenen gösteriden bir kare (DPA)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre, Iraklı yetkililer son günlerde, İsrail tarafından hazırlanmış son derece ayrıntılı bir güvenlik veri tabanını teslim aldı. Batılı bir istihbarat servisi üzerinden iletilen dosya; silahlı Iraklı gruplara ilişkin liderlik yapıları, askerî organizasyonlar, mali ağlar ve bu yapılara bağlı devlet kurumları hakkında geniş bilgiler içeriyor.

Kaynaklar, verilerin hacmi ve doğruluk düzeyinin Iraklı yetkilileri şaşırttığını ve olası bir askerî harekâta yönelik ciddi bir uyarı niteliği taşıdığını aktardı.

Dosyanın teslimi, Irak’a yakın dost bir Arap ülkenin Bağdat’ı uyardığı süreçle eş zamanlı gerçekleşti. Söz konusu ülke, İsrail’in, ABD’nin “yeşil ışık” yaktığı bir askerî operasyon seçeneğini açıkça konuştuğunu iletti. Washington’ın, devlet dışı silahlı yapılara ilişkin sabrının azaldığı belirtiliyor. Bir Iraklı yetkili de, bu mesajların Bağdat’a ulaştığını doğruladı.

Bilgilere göre muhtemel saldırılar; eğitim kampları, füze ve İHA depoları ile bu gruplar ve Haşdi Şabi’ye bağlı finansal ve askerî etki sahibi kurum ve kişileri hedef alacaktı.

Bu gelişmeler, Irak’taki Şii ittifakı “Koordinasyon Çerçevesi” içinde silahın devlet tekelinde toplanması yönünde hızlanan tartışmaları tetikledi. İlk aşamada ağır silahların teslimi ve bazı stratejik üslerin tasfiyesi gibi seçenekler masaya geldi. Ancak uygulamanın kim tarafından yürütüleceği ve güvenlik garantilerinin nasıl sağlanacağı konularında görüş ayrılıkları sürüyor.

Öte yandan, ABD yönetimi güvenlik iş birliğini, silahlı grupların operasyonel kabiliyetlerinin kaldırılmasına dair bağlayıcı bir takvim şartına bağladı.

Bölgesel düzeyde ise NBC News’in haberine göre, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump’a İran’ın balistik füze programındaki genişleme risklerini aktaracak ve yeni saldırı seçeneklerini görüşecek.


Türk Heyeti Şam’da: SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu masada

Şam’da bir araya gelen Ahmed Şara ve Hakan Fidan görüşmesinden bir kare  (Arşiv-Reuters)
Şam’da bir araya gelen Ahmed Şara ve Hakan Fidan görüşmesinden bir kare  (Arşiv-Reuters)
TT

Türk Heyeti Şam’da: SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu masada

Şam’da bir araya gelen Ahmed Şara ve Hakan Fidan görüşmesinden bir kare  (Arşiv-Reuters)
Şam’da bir araya gelen Ahmed Şara ve Hakan Fidan görüşmesinden bir kare  (Arşiv-Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan  Fidan, Milli Savunma Bakanı  Yaşar Güler ve MİT Başkanı İnrahim Kalın, çalışma ziyareti için Suriye'nin başkenti Şam'a gitti. Heyetin gündeminde, iki ülke ilişkilerinin yanı sıra Şam yönetimi ile Kürtlerin öncülük ettiği YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) Suriye ordusuna entegrasyonu bulunuyor.

Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Savunma Bakanı Yaşar Güler’in gerçekleştireceği ziyarette, Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile görüşüleceği bildirildi. Görüşmede, 8 Aralık 2024’te Beşşar Esad yönetiminin devrilmesinin ardından yürütülen ilişkilerin genel seyrinin değerlendirileceği belirtildi.

Açıklamada, tarafların ayrıca Türkiye’nin ulusal güvenlik öncelikleriyle doğrudan bağlantılı olan ve 10 Mart’ta Şam ile SDG arasında imzalanan anlaşmanın uygulanmasındaki ilerlemeyi ele alacağı ifade edildi.

Dışişleri Bakanı Fidan geçen hafta SDG’ye yönelik açıklamasında, entegrasyon adımlarının yeniden ertelenmesinin “ülkenin ulusal birliğini tehdit edeceğini” söylemiş, anlaşmaya tarafların “sabırlarının tükendiği” mesajını vermişti.

Ankara’nın görüşmelerde ayrıca, İsrail saldırıları nedeniyle Suriye’nin güneyinde oluşan güvenlik risklerini ve Şam yönetiminin yakın zamanda DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyona katılımını da gündeme taşıması bekleniyor.

ABD, 13 Aralık’ta Suriye’nin Palmira kentinde düzenlenen ve iki Amerikan askeri ile bir tercümanın hayatını kaybettiği saldırıdan DEAŞ’ı sorumlu tutuyor.

Türk Dışişleri, Ankara-Şam temaslarının amacının, Suriye’de oluşabilecek güvenlik boşluklarını değerlendirmeye çalışan DEAŞ’ın geri dönüşünü engellemek olduğunu vurguladı.

Türkiye, 2016–2019 yılları arasında Suriye’nin kuzeyinde SDG ve DEAŞ’e karşı üç askeri operasyon gerçekleştirmişti. Ankara, SDG’nin sınır hattındaki varlığını ulusal güvenlik tehdidi olarak tanımlıyor.

Şam yönetimi ile SDG arasında 10 Mart’ta imzalanan anlaşma, SDG’ye bağlı askeri ve sivil kurumların yıl sonuna kadar ulusal yapıya entegre edilmesini öngörüyor. Ancak taraflar arasında yaşanan görüş ayrılıkları sürecin ilerlemesini yavaşlatmış durumda.

Suriye’nin kuzeydoğusunda geniş alanları kontrol eden SDG, yıllar içinde oluşturduğu yerel yönetim modeliyle bölgedeki ekonomik, askeri ve idari kurumları denetliyor. Bölge, ülkenin en büyük petrol ve gaz sahalarını da barındırıyor.


Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
TT

Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)

ABD’nin Miami kentinde yapılan Gazze anlaşması çerçevesindeki dörtlü arabuluculuk toplantısının sonuçları, haftalar sürebilecek istişarelere işaret ediyor. İsrail kaynaklarından sızan bilgiler, Gazze Şeridi’nin kontrol altındaki alanının yüzde 50’sinden fazlasını kapsayan ve Hamas’ın bulunmadığı bölgede silahsızlandırma olasılığına dair ipuçları veriyor.

Sızıntılar, sarı hat bölgesinde ikinci aşamadan bağımsız kısmi bir yeniden imar planının hazırlandığını öne sürüyor. Uzmanlar, bu hamleyi, arabulucular ve Hamas üzerinde baskı kurmak için bir araç olarak değerlendiriyor; amaç, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahlarını bırakmasını sağlamak.

Uzmanlar, tek taraflı girişimlerin, Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını aksatabileceğini ve İsrail’in bölgeyi bölme ve tamamen çekilmeme hedeflerine hizmet edebileceğini belirtiyor. İlk aşaması 10 Ekim’de uygulamaya konulan barış planının maddeleri de bu olasılıklara işaret ediyor.

İsrail Kanal 12 televizyonuna konuşan bir güvenlik kaynağı, ordunun sarı hat bölgesinde silahsızlandırma çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu belirtti. Kaynağa göre, söz konusu bölge Gazze Şeridi’nin doğusunda yer alıyor ve toplam alanın yaklaşık yüzde 52’sini kapsıyor.

Ekim ayında imzalanan Gazze anlaşmasından bu yana, sarı hat içinde faaliyet gösteren altı tugay, yer üstü ve yer altındaki altyapının onlarca kilometresini yok etti. Aynı kaynak, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahsızlandırmanın önemine dikkat çekti.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre İsrail ordusu cumartesi günü, Han Yunus’un güneyinde sarı hattın İsrail tarafında Hamas’a ait tünellerin patlatıldığını ve yıkıldığını gösteren görüntüler paylaştı.

Bu adımlar, Yedioth Ahronoth gazetesinin yaklaşık bir hafta önce aktardığı habere göre, Tel Aviv’in, ABD talebi üzerine Gazze Şeridi’nde enkaz kaldırma maliyetlerini karşılamayı ve geniş çaplı mühendislik çalışmalarını üstlenmeyi ilk etapta kabul etmesinin ardından geldi. Haberde, Refah bölgesinde yeniden imar için bir alanın boşaltılmasının planlandığı ifade edildi.

Buna karşılık Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati cumartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nde yeniden imar çalışmalarının acilen başlatılması gerektiğini vurguladı. Abdulati, tek taraflı çözümleri veya Filistin topraklarının demografik ve coğrafi yapısını değiştirme girişimlerini reddettiklerini ve Filistin halkının topraklarından zorla çıkarılmasına izin verilmeyeceğini belirtti.

dcfr
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc'de İsrail ordusu tarafından çizilen sarı hattı temsil eden beton blok (AFP)

Mısır Dış İlişkiler Konseyi üyesi ve İsrail konularında uzman akademisyen Ahmed Fuad Enver, sarı hattın silahsızlandırılmasıyla ilgili açıklamaların İsrail tarafından yapılan belirsiz ve baskı amaçlı beyanlar olduğunu belirtti. Enver, bu adımların ikinci aşamayı etkilemeyi amaçladığını vurguladı.

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal ise sızıntıları, arabulucular ve Hamas üzerinde ‘doğrudan baskı’ kurma girişimi olarak nitelendirdi. Nazzal, Hamas’ın silahsızlandırılmasının zaman alacağını ve uygulanmasının zorluklar içereceğini, ayrıca İsrail içinde sahte zafer algısı yaratmayı hedeflediğini ifade etti.

Söz konusu tartışmalar, Miami’de yapılan toplantının sonuçlarıyla eş zamanlı olarak gerçekleşti. Mısır, Katar, Türkiye ve ABD’yi temsil eden arabulucuların açıklamasına göre, ABD’nin gönderdiği diplomat Steve Witkoff’un X hesabından aktardığı mesajda, ikinci aşama görüşmelerinde Gazze’de birleşik otorite altında sivil ve kamu düzeninin korunmasını sağlayacak bir yönetim organının güçlendirilmesine vurgu yapıldığı belirtildi. Arabulucular, geçiş sürecinde sivil ve güvenlik alanları ile yeniden inşayı yönetmek üzere Barış Konseyi’nin kurulması ve aktif hale getirilmesine destek verdiklerini açıkladı.

xscdfg
Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü mensupları, 2023 yılında er-Rimal mahallesinde yıkılan bir binanın enkazı arasında ceset arıyor. (AFP)

Arabulucular, tüm taraflara yükümlülüklerini yerine getirme, itidal gösterme ve denetim mekanizmalarıyla iş birliği yapma çağrısında bulundu. Ayrıca ikinci aşamanın uygulanmasını ilerletmek amacıyla önümüzdeki haftalarda görüşmelerin devam edeceği açıklandı.

Ahmed Fuad Enver, ikinci aşama için geri sayımın başladığını belirterek, “İsrail’in bu aşamaya girmesi için zorunlu bir süreç olacak… Ocak ayında bunu görebiliriz” dedi.

Nizar Nazzal ise Miami toplantısının ikinci aşamanın ana hatlarını çizdiğini, Barış Konseyi, Gazze Yönetim Komitesi ve istikrar güçlerinin oluşturulmasının uygulamaya konduğunu söyledi. Nazzal, buna bağlı olarak İsrail’in, silahsızlandırma ve saldırıların devamı gibi engellere rağmen ABD baskısı altında ikinci aşamaya katılmak zorunda kalacağını ifade etti.