Gazze’de açlık sosyal çöküntüye yol açıyor

Gazzelilerin Mısır'a gönderileceğine dair korku arttı.

İsrail saldırıları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta büyük bir yıkıma yol açtı. (AFP)
İsrail saldırıları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta büyük bir yıkıma yol açtı. (AFP)
TT

Gazze’de açlık sosyal çöküntüye yol açıyor

İsrail saldırıları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta büyük bir yıkıma yol açtı. (AFP)
İsrail saldırıları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta büyük bir yıkıma yol açtı. (AFP)

Filistinliler ve uluslararası yardım kuruluşları, Gazze Şeridi'ndeki kamu düzeninin açlığın artmasıyla bozulduğu, Mısır'a kitlesel göçten endişe edildiği uyarısında bulundular.

İsrail, çatışmaların iki aydan uzun bir süre önce başlaması itibariyle kıyı şeridine kapsamlı bir abluka uyguluyor. Mısır sınırı, Gazzelilerin tek çıkış noktası.

Gazze Şeridi’nin 2,3 milyon sakininin çoğu evlerinden edildi. Bölge sakinleri şu ana kadar 18 bin kişinin öldürüldüğü, barınak veya yiyecek bulmanın imkansız olduğunu söylüyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre Gazzeliler, defalarca kaçmak zorunda kalan insanların açlıktan, soğuktan ve bombalamalardan öldüğünü bildirdiler. Ayrıca yardım kamyonlarına yapılan umutsuz saldırılara ve artan fiyatlara işaret ettiler.

Şaşkınlığını sosyal medyada dile getiren Rula Ganim, “Hangimiz halkımızın açlıktan ölmesini beklerdik? Bu fikir daha önce kimsenin aklına geldi mi?” diye sordu.

Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı (WFP) İcra Direktörü Yardımcısı Carl Skau, yardım kamyonlarının kavşaklarda yavaşlamaları nedeniyle, çaresizlik yaşayan vatandaşlar tarafından durdurulma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını kaydetti. Cumartesi günü Reuters'a konuşan Skau, “Nüfusun yarısı açlıktan ölüyor. 19 kişiden dokuzu her gün yiyeceğe ulaşamıyor” ifadelerini kullandı.

Misilleme korkusuyla isminin yayınlanmamasını isteyen bir Filistinli, cep telefonu aracılığıyla Reuters'a yaptığı açıklamada, üç gündür yemek yemediğini, çocuklarına ekmek alabilmek için yalvarmak zorunda kaldığını söyledi. “Güçlü gibi davranıyorum ancak her an onların önünde yıkılmaktan korkuyorum” ifadelerini kullandı.

Geçen hafta, 1 Aralık'ta ateşkesin bozulmasının ardından güneye kara harekatı başlatan İsrail, o zamandan bu yana doğudan Han Yunus'un merkezine doğru ilerledi. Savaş uçakları batıdaki bölgelere saldırıyor.

Fotoğraf Altı: İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki el-Megazi Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısı ardından evlerin enkazını inceleyen iki Filistinli. (EPA)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki el-Megazi Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısı ardından evlerin enkazını inceleyen iki Filistinli. (EPA)

Silahlı unsurlar ve bölge sakinleri dün yaptıkları açıklamada, savaşçıların İsrail tanklarının şehrin batısına ilerlemesini engellediğini, kuzey Gazze'de İsrail güçleriyle çatıştığını söyledi. İsrail, burada görevlerinin büyük ölçüde tamamlandığını aktardı.

Onlarca Hamas savaşçısının teslim olduğunu açıklayan İsrail, diğerlerini de kendilerine katılmaya çağırdı. Hamas hareketinin askeri kanadı, İsraillilerin barınaklara sığındığı Tel Aviv'e roket atıldığını duyurdu.

1,9 milyon kişinin yani Gazze nüfusunun yüzde 85'inin yerinden edildiğini belirten BM yetkilileri, güney bölgelerdeki yaşam koşullarını dayanılmaz olarak nitelendiriyor.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres pazar günü yaptığı açıklamada, yakın zamanda kamu düzeninin tamamen çökebileceğini, salgın hastalıklar ve Mısır'a kitlesel göçe yönelik baskının artması gibi kötü bir durumun ortaya çıkabileceğini ifade etti.

İsrail ise Gazze Şeridi'ni boşaltmak istediği iddialarını yalanlıyor

BM Yakın Doğu'daki Filistin Mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini cumartesi günü kaleme aldığı makalede, Gazzelileri sınıra giderek daha da yaklaştırmanın Filistinlileri Mısır'a nakletme girişimlerine işaret ettiğini vurguladı.

Mısır sınırı sıkı bir şekilde güçlendirilmiş, ancak Hamas savaşçıları bu sıkı kuşatmayı kırmak için 2008'de duvarda delikler açmıştı. Yiyecek ve diğer malları satın almak için sınırı geçen Gazzeliler ardından ise hızla geri döndü. Hiçbiri kalıcı olarak ayrılmadı.

Fotoğraf Altı: Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta evler, İsrail saldırıları sonucu yıkıma uğradı. (AFP)
 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta evler, İsrail saldırıları sonucu yıkıma uğradı. (AFP)

Mısır, Gazzelilerin geri dönemeyecekleri korkusuyla bu kez topraklarına girmelerine izin vermeyeceği uyarısında bulunmuştu.

İsrail'in 1948'de kurulmasının ardından Filistinlilerin büyük bir kısmını misafir eden Ürdün, pazar günü İsrail'i ‘Gazze'yi Filistinlilerden boşaltmaya çalışmakla’ suçladı.

İsrail Hükümet Sözcüsü Eylon Levy, söz konusu suçlamayı açık ve asılsız olarak nitelendirerek, ülkesinin 7 Ekim katliamını gerçekleştiren canavarlara karşı kendisini savunduğunu, onları adalete teslim ettiğini savundu.

İsrail istatistiklerine göre 7 Ekim'de bin 200 kişiyi öldüren Hamas silahlı unsurları 240 kişiyi ise rehin aldı. Ateşkes sırasında yaklaşık 100 rehine serbest bırakıldı.

İki küçük kızıyla birlikte serbest bırakılan Sharon Aloni Cunio, Reuters'a verdiği demeçte, eşinin hayatta olmadığına dair kötü bir haber almaktan korktuğunu söyledi.

İsrail, 2007'den bu yana Gazze Şeridi'ni yöneten ve İsrail'i yok etmeye çalışan Hamas hareketini ortadan kaldırma sözü verdi.

Gazze Sağlık Bakanlığı, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de en az 18 bin 205 Filistinlinin öldürüldüğünü, 49 bin 645 Filistinlinin yaralandığını bildirdi. Ölü sayısı Gazze'nin kuzeyini kapsamıyor. Bölgede ve başka yerlerde yaşayanların çoğu enkaz altında mahsur kaldı.

Tahliye talimatlarının bölge sakinlerini korumaya yönelik tedbirler arasında yer aldığını belirten İsrail, Hamas militanlarını sivilleri canlı kalkan olarak kullanmak ve insani yardımları çalmakla suçluyor. Hamas ise bunu reddediyor.

İsrail ordusu Hamas'ı Cebaliye’deki UNRWA tesislerinde silah saklamakla suçladı. Hamas'a bağlı silahlı kişilerin Gazze Şehri'ndeki Şucaiyye bölgesinde insanları dövdüğünü ve yardımları aldığını gösterdiğini iddia ettiği bir video kaydı yayınladı.

İsrail, Hamas’ın saldırılarının artmasına neden olacağından endişelendiğini söyleyerek yardımların çoğunun Gazze'ye ulaşmasını engelledi.

İsrail'in, savaştan önce yardımların çoğunun geçtiği Kerem Şalom geçiş noktasını açmak için çalıştığını öne süren Levy, Mısır'dan bireylerin geçişi için belirlenen geçişin engellenmesinden uluslararası kuruluşları sorumlu tuttu.

İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da ve komşu Ürdün'de çoğu dükkan ve işletme, Filistinlilerin grev çağrılarına yanıt olarak kepenklerini kapattı. Ancak bu grevin İsrail üzerindeki etkisi net değildi.

Gazze Sağlık Bakanlığı, dün gece Han Yunus'ta 32 Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı. Hamas'ın askeri kanadı, iki İsrail tankını füzelerle vurduğunu, ayrıca İsrail kuvvetlerine havan topu attığını duyurdu.

İsrail, bölge sakinlerinden Deyr al-Balah bölgesindeki bilinen barınaklara doğru hareket etmelerini istedi. Sağlık yetkilileri, Mescid-i Aksa Şehitleri Hastanesi'nde 40 kişinin öldüğünü bildirdi.

Sağlık görevlileri ayrıca İsrail'in hava saldırısında Refah'taki bir evde dört kişinin öldüğünü aktardı. Burası, İsrail'in Filistinlilerin gitmesi gerektiğini söylediği Mısır'a yakın iki bölgeden biri sayılıyor.



Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
TT

Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)

Gazze'de Hamas hareketine karşı çıkan Halk Güçleri’nin lideri Yaser Ebu Şebab, İsrail'in Arapça yayın yapan resmi radyo kanalı Makan'a verdiği röportajda, İsrail ordusuyla Gazze'nin güneyinde iş birliği yaptığını teyit etti.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusunun kontrolündeki bölgelerde rahatlıkla hareket ettiğini belirten Ebu Şebab, iki taraf arasında koordinasyon olduğunu vurguladı.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusuna, tek başına gerçekleştirdiği askeri faaliyetleri bildirdiğini açıklayan Ebu Şebab, herhangi bir ayrıntıya girmeden ‘dışarıdan destek aldıklarını’ belirtti. Ebu Şebab, bazı konuların açıkça konuşulamayacağını ifade etti.

İsrailli yetkililer, geçtiğimiz haziran ayında Hamas'a muhalif bir Filistinli grubu desteklediğini ve silahlandırdığını kabul etmiş, ancak bu grubun Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri olduğunu açıklamamıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin, konuyla ilgili bir soruya “Hamas yönetimi karşısında farklı yöntemler kullandığımızı söyleyebilirim” yanıtını verdi, ancak ayrıntılara girmedi.

Bir araştırma merkezi olan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi, Ebu Şebab’ı ‘Refah bölgesinde faaliyet gösteren ve yardım tırlarını yağmalamakla suçlanan bir suç çetesinin lideri’ olarak tanımladı.

Röportajda, Halk Güçleri’nin herhangi bir ideoloji veya siyasi örgüte bağlı olmadığını belirten Ebu Şebab, lideri olduğu grubun 2007 yılında Gazze'de iktidara gelen Hamas'a atıfla ‘adaletsizlik ve yolsuzlukla mücadele ettiğini’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Independnet Arabia’dan aktardığı habere göre Halk Güçleri’nin ne kadar büyük fedakarlıklar yaparsa yapsın mücadelesine devam edeceğini vurgulayan Ebu Şebab, Hamas’ın şu anda iç çatışmalar yaşadığını ve sonunun yaklaştığını bildiğini söyledi.

Hamas'ın askeri yargı organı geçtiğimiz çarşamba günü, Ebu Şebab’a silahlı çete kurmak ve İsrail ile iş birliği yapmakla suçlandığı gerekçesiyle 10 gün içinde teslim olması için süre tanıdığını açıkladı.

Filistinli birçok grubu bir araya getiren ‘Filistinli Gruplar Ortak Odası’ pazar günü, Halk Güçleri'ni ‘işgalci İsrail’in maşası olmakla’ suçladı. Filistinli Gruplar Ortak Odası tarafından yapılan açıklamada, “Ebu Şebab ve onunla birlikte olanlar ulusal kimliklerinden mahrumdurlar, Filistin ulusal saflarının dışındadırlar ve direniş gruplarının oybirliği ile kanları dökülmüştür” denildi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta yaşayan 1990 doğumlu Yaser Ebu Şebab, İsrail ordusunun kontrolü altındaki Refah'ın güneydoğu bölgesinde faaliyet gösteren Halk Güçleri adında bir silahlı grup kurdu.

Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri’nin silahlı üyeleri geçtiğimiz haftalarda, Refah'taki bir yardım merkezinin yakınlarında hafif makineli tüfeklerle görüldüler.