Sisi'nin üçüncü döneminin en belirgin zorlukları neler?

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakipleriyle bir araya geldi ve onların performanslarını övdü

Sisi, Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakipleriyle bir araya geldi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Sisi, Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakipleriyle bir araya geldi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi'nin üçüncü döneminin en belirgin zorlukları neler?

Sisi, Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakipleriyle bir araya geldi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Sisi, Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakipleriyle bir araya geldi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır'da, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin üçüncü döneminin en belirgin zorluklarına ilişkin sorular gündeme geldi. Öte yandan Sisi, dün (Salı) cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki rakipleri; Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Hazım Ömer, Mısır Sosyal Demokrat Partisi Genel Başkanı Ferid Zahran ve Vefd Partisi Genel Başkanı Abdussened Yemame ile bir araya geldi.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi'nin yaptığı açıklamaya göre toplantıda Sisi rakiplerinin Mısır siyasi ve demokratik sahnesindeki çoğulculuğu ve çeşitliliği zenginleştirecek şekilde seçim sürecinde ortaya koydukları siyasi performansı takdir etti.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, toplantıda üç partinin genel başkanlarının "bir sonraki aşamada ulusal kalkınma çabalarının nasıl güçlendirileceğine" ilişkin siyasi vizyonlarını sunduklarını ve Mısır devletinin ve halkının çıkarlarına hizmet edecek şekilde çalışmaya devam edeceklerini" ifade ettiklerini bildirdi. Sisi, "toplumdaki çeşitli siyasi gruplar arasındaki diyaloğun toplumun gelişiminin önemli bir bileşeni ve yeni cumhuriyetin temel özelliği olduğuna" dikkat çekti.

Mısır Ulusal Seçim Kurumu pazartesi günü yaptığı açıklamada, Sisi'nin toplam geçerli oyların yüzde 89,6'sını alarak cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazandığını duyurdu. Sisi toplamda 39,7 milyon seçmenin oyunu aldı. Hazım Ömer ise toplam geçerli oyların yüzde 4,5'ini (1,986 milyon oy) alarak Sisi’yi takip ederken, Ferid Zahran yüzde 4 (1,776 milyon oy) ile üçüncü sırada yer aldı. Abdussened Yemame ise yüzde 1,9 oranında (822 bin) oy alarak dördüncü sırada kaldı.

Uzmanlara göre Sisi'nin üçüncü altı yıllık döneminin gündeminde özellikle siyasi ve ekonomik konular olmak üzere pek çok zorluk yer alıyor. Kahire Üniversitesi’nden Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tarık Fehmi, “Benim tahminime göre Cumhurbaşkanı Sisi'nin üçüncü döneminde karşılaşacağı en önemli zorluk, tüm stratejik seviyelerdeki güvenlik ve stratejik zorluklardır. Bu zorluklar mevcut bazı politikaların gözden geçirilmesini ve önceliklerin belirlenmesini içeren ekonomik gerçekliğe yöneliktir.” değerlendirmesinde bulundu.

Fehmi Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Mısır ulusal diyaloğu cumhurbaşkanının öncelikleri arasında yer alıyor. Sisi seçim zaferinin ardından yaptığı konuşmada buna işaret etti. Sisi, ulusal diyaloğu sürdürme sözü verdi. Bu nedenle de bu konuda bir taahhüt var. Bu, zorlukların bir parçası ve gerçekten önemli bir konu. Çünkü diyaloğu başlatan cumhurbaşkanı idi.”

Sisi pazartesi günü Mısır'ın "ulusal diyaloğunu" "daha etkili ve pratik bir şekilde" tamamlama sözü verdi. Geçtiğimiz Eylül ayında Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti, Sisi'nin daveti üzerine geçtiğimiz Mayıs ayında başlayan oturumlarının cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuna kadar askıya alındığını açıklamıştı. Konsey o dönemde yaptığı açıklamada, bu kararın “Ulusal Diyaloğa katılan tüm kesimlerin seçim sürecine 'tam özgürlükle' katkıda bulunmaları için (olumlu ve uygun) bir ortam sağlamak amacıyla alındığını” ifade etmişti.

grh56u
Mısır Cumhurbaşkanı, cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki rakipleriyle el sıkışıyor (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısırlı ekonomi uzmanı, Arap Devletleri Ekonomik Kalkınma İşleri Birliği'nin Arap İşgücü Sisteminde Sosyal  Kalkınma  Arap  Birliği  Başkan  Yardımcısı  Eşref  Garab  ise  önümüzdeki  dönemde cumhurbaşkanının masasında ekonomik, sosyal, güvenlik ve siyasi birçok dosyanın olduğuna inanıyor. Şarku'l Avsat'a konuşan Garab şu açıklamayı yaptı: “Ekonomi dosyası, başta tarımsal projeler olmak üzere ulusal projeleri tamamlamak; gıda ve stratejik mallarda kendi kendine yeterliliği sağlamak, ithalat hacmini azaltmak ve endüstriyel projeleri ortaya koymak gibi hedefleri kapsıyor. Devlet Mülkiyeti Politikası belgesi uyarınca küçük, orta ve mikro işletmelerin desteklenmesinin ve gelişiminin arttırılmasının yanı sıra, özel sektörün devletin ekonomik faaliyetlerine katkısının artırılması ve bu alanda katılım oranının yüzde 65'e yükseltilmesi hedeflenecek. Bu da ihracat oranını ve hacmini artırmaya, ithalat hacmini azaltmaya ve ticaret açığını kapatmaya katkıda bulunacak.”

Garab, "Fiyatları kontrol etmek için piyasa gözetim aygıtını harekete geçirmenin yanı sıra, enflasyon oranını düşürmenin, yerel para biriminin durumunu iyileştirmenin ve döviz kıtlığının giderilmesinin de önemli bir konu olduğuna" dikkat çekti.

Mısır Kamu Seferberliği ve İstatistik Merkezi Ajansı'nın verilerine göre Mısır şehirlerinde tüketici fiyatlarındaki yıllık enflasyon oranı geçen ağustos ayında yüzde 37,4'e ulaşarak, enflasyon oranının yüzde 36,5 olarak kaydedildiği geçen temmuz ayına göre artış kaydetti. Öte yandan Dolar resmi olarak 30,9 Mısır pounduna eşit.

Garab, önümüzdeki dönemde karşılaşılacak en önemli sosyal zorluklardan birinin “Dayanışma ve Onur” programı kapsamında emekli maaşı alanların sayısında artış sağlanması da dahil olmak üzere, Mısır devletinin sağladığı sosyal koruma programlarındaki artışın devam etmesi olduğuna dikkat çekiyor. Garab, “gıda desteğinde devam eden artış ve Mısır'ın tüm valiliklerinde kapsamlı sağlık sigortasının uygulanmasının” vatandaşların üzerlerindeki yükü hafifleteceğini söyledi.

Mısır Temsilciler Meclisi'ndeki (Parlamento) Tecammu Partisi'nin parlamento organı başkanı Milletvekili Atıf Megaveri, “Ekonomik krizin Mısır vatandaşı üzerindeki yükünü hafifletmeye çalışmak, Mısır'ın en önemli sorunudur.” dedi.

Megaveri Şarku'l Avsat'a : “Mısır vatandaşının rahatlaması ve Mısır ekonomisinin tekrar sağlığına kavuşturulması yararına hizmet edecek şekilde bazı hükümet politikalarını değiştirmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Megaveri, Cumhurbaşkanı Sisi'nin de zaferden sonra (Pazartesi) yaptığı konuşmada işaret ettiği gibi, doğu sınırlarında Gazze'de devam eden savaşla ilgili bir zorluk olduğunu belirtti. Megaveri, “Bu, bize empoze edilen bir zorluktur ve Filistinlilerin topraklarından sürülmesini önleyecek daha proaktif tedbirlerle bu sorunla yüzleşmek gerekiyor.” dedi.

Mısır, Gazze Şeridi'nde ateşkesin yeniden tesisi için yoğun çabalarını sürdürüyor. Kahire, Şerid'de kapsamlı bir ateşkesin yapılmasını hedefliyor. Mısır, "Filistinlileri kendi toprakları içinde veya dışında zorla yerinden etmeye yönelik her türlü girişimi kategorik olarak reddettiğini" defalarca vurguladı.

Mısırlı parlamenterler Cumhurbaşkanı Sisi'nin üçüncü döneminde karşı karşıya olduğu görevler arasında "Ulusal Diyalog oturumlarını tamamlamak ve sonuçlarını kabul etmek" olduğunu söylüyorlar.



Guterres: Husi kontrolünde bulunan bölgelerdeki çalışma ortamı sürdürülemez durumda

Guterres: Husi kontrolünde bulunan bölgelerdeki çalışma ortamı sürdürülemez durumda
TT

Guterres: Husi kontrolünde bulunan bölgelerdeki çalışma ortamı sürdürülemez durumda

Guterres: Husi kontrolünde bulunan bölgelerdeki çalışma ortamı sürdürülemez durumda

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, güneydeki ayrılıkçıların ilerlemesinin ardından Yemen'deki tüm taraflara azami itidal çağrısında bulundu. Bu gelişme, uzun bir sakinlik döneminin ardından on yıldır süren iç savaşı yeniden alevlendirme tehdidi taşıyor.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığı habere göre Guterres, uluslararası örgütün faaliyetlerinin, özellikle Yemen'in başkenti Sana'a ve ülkenin yoğun nüfuslu kuzeybatısı olmak üzere, Husi grubunun kontrolündeki bölgelerde sürdürülemez hale geldiğini belirtti.

Öte yandan, Yemen Enformasyon, Kültür ve Turizm Bakanı Muammer İryani, bazı medya platformları ve sosyal medya sitelerinde yer alan, geçici başkent Aden limanına gemi giriş izinlerinin askıya alındığı yönündeki haberlerin doğru olmadığını belirterek, bu iddiaların asılsız olduğunu ve ülkedeki ekonomik ve denizcilik ortamını bozmayı amaçlayan söylentiler çerçevesinde kaldığını vurguladı.


Lübnan ordusu ülkenin güneyinde Hizbullah tüneli buldu

Hizbullah tünelini denetleyen Lübnan Ordusu, Litani Nehri'nin güney bölgesindeki tüneli etkisiz hale getirdi (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Hizbullah tünelini denetleyen Lübnan Ordusu, Litani Nehri'nin güney bölgesindeki tüneli etkisiz hale getirdi (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
TT

Lübnan ordusu ülkenin güneyinde Hizbullah tüneli buldu

Hizbullah tünelini denetleyen Lübnan Ordusu, Litani Nehri'nin güney bölgesindeki tüneli etkisiz hale getirdi (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Hizbullah tünelini denetleyen Lübnan Ordusu, Litani Nehri'nin güney bölgesindeki tüneli etkisiz hale getirdi (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)

Lübnan basını, Lübnan ordusunun Mekanizma Komitesi’nin talebi üzerine yapılan soruşturma sonucunda, ülkenin güneyindeki Tulin beldesinde Hizbullah tarafından inşa edilen tünellerden birini keşfettiğini bildirdi. Basında yer alan haberlerde, bu bölgenin daha önce İsrail tarafından bombalandığı belirtildi.

Lübnan ordusu, daha önce de Mekanizma Komitesi ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL) arasındaki koordinasyon çerçevesinde Mekanizma Komitesi'nin talebi üzerine ve İsrail'in tehdidi sonrasında bazı yerleri ortaya çıkarmıştı. Bu son olay ise geçtiğimiz hafta İsrail'in bir evi bombalamakla tehdit etmesinin ardından Lübnan ordusunun güneydeki Yanuh beldesinde bir binayı kapsamlı bir şekilde aramasının ardından geldi. Yapılan aramada evde herhangi bir silah bulunamadı.

Bu olay, İsrail’in Lübnan’ın güneyinde bombardımanlarına devam ettiği ve çarşamba günü Kefer Kila beldesini hedef alan bir hava saldırısı düzenlediği bir dönemde meydana geldi. Ulusal Haber Ajansı (NNA), saldırının el-Aziziye ve eş-Şahrub beldeleri arasındaki Sari Tepesi’ni hedef aldığını bildirdi, ancak herhangi bir can kaybından bahsetmedi.

Başbakan Yardımcısı Mitri: Lübnan Ordusu sonraki aşamalara geçmeye hazır

Öte yandan Lübnan Başbakan Yardımcısı Tarık Mitri, Mekanizma Komitesi’ni bir tartışma forumu ve anlaşmalara uyumu denetleme ve doğrulama çerçevesi olarak nitelendirdi.

Beyrut'ta düzenlenen Carnegie Ortadoğu Merkezi'nin sekizinci konferansının ilk oturumunun açılışına katıldığı sırada İsrail'in sık sık tekrarlanan ihlallerine karşın, Lübnan'ın ilk günden itibaren bu anlaşmalara bağlılığını teyit eden Mitri, Hizbullah'ın silahlarına ilişkin olarak “Genelkurmay Başkanı Rudolf Heykel, ordunun kapasitesinin güçlendirilmesiyle başlayan beş aşamalı bir plan önerdi” dedi. Litani Nehri çevresindeki bölgede devlet otoritesinin genişlemesinin kademeli bir ilerleme kaydettiğini ve ordunun Litani Nehri'nin güneyindeki görevini tamamlamak üzere olduğunu ve sonraki aşamalara geçmeye hazırlandığını vurguladı.

jgıu
Sınır kasabası Alma eş-Şaab'da bir askeri aracın üzerinde duran Lübnan askerleri, 28 Kasım 2025 (Reuters)

Yeniden yapılanma konusunda uluslararası toplumun desteğinin ön koşulu olarak devletin otoritesini tesis etmesini istediğini belirten Mitri, Arap ülkelerinin uluslararası ilişkiler yoluyla destekleyici bir rol oynayacağını umduğunu ifade etti.

Lübnan ve İsrail'den sivillerin katıldığı ikinci oturum

Olay, Lübnan-İsrail müzakerelerinde Lübnan heyetinin başkanı Büyükelçi Simon Kerem'in, aralık ayı başlarında gerçekleşen önceki oturumda İsrailli bir sivil ile birlikte iki ülke arasındaki ilk doğrudan görüşmelerde bulunduktan sonra katılacağı ikinci oturum olacak olan ateşkesin izlenmesinden sorumlu Mekanizma Komitesi'nin 19 Aralık'ta yapılması planlanan yeni oturumundan iki gün önce yaşandı. Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, çarşamba günü Kerem ile bir araya geldi ve komitenin yaklaşan toplantısı öncesinde kendisine talimatlarını iletti.

Ateşkes İzleme Komitesi'nde Lübnan, İsrail, Fransa, ABD ve BM yer alıyor. Ateşkes anlaşması, düşmanlıkların durdurulmasını ve Hizbullah'ın Litani Nehri'nin kuzeyine çekilmesini, bunun sonucunda Lübnan genelinde silahsızlandırılmasını ve İsrail ordusunun son savaş sırasında ilerlediği mevzilerden çekilmesini öngörüyor. Ancak İsrail, Lübnan topraklarındaki beş stratejik noktada askeri olarak varlığını sürdürürken, Hizbullah silah bırakmayı reddediyor.


Lübnan ordusunu desteklemek için "Paris toplantısında" üç öncelik belirlendi

Ordu Komutanı General Rudolph Heykel, pazartesi günü güneyde silahsızlanma planının ilk aşamasının uygulanmasını gözden geçirmek üzere yaptığı ziyarette büyükelçiler, diplomatlar ve askeri ataşelerle bir araya geldi (Yönlendirme Müdürlüğü)
Ordu Komutanı General Rudolph Heykel, pazartesi günü güneyde silahsızlanma planının ilk aşamasının uygulanmasını gözden geçirmek üzere yaptığı ziyarette büyükelçiler, diplomatlar ve askeri ataşelerle bir araya geldi (Yönlendirme Müdürlüğü)
TT

Lübnan ordusunu desteklemek için "Paris toplantısında" üç öncelik belirlendi

Ordu Komutanı General Rudolph Heykel, pazartesi günü güneyde silahsızlanma planının ilk aşamasının uygulanmasını gözden geçirmek üzere yaptığı ziyarette büyükelçiler, diplomatlar ve askeri ataşelerle bir araya geldi (Yönlendirme Müdürlüğü)
Ordu Komutanı General Rudolph Heykel, pazartesi günü güneyde silahsızlanma planının ilk aşamasının uygulanmasını gözden geçirmek üzere yaptığı ziyarette büyükelçiler, diplomatlar ve askeri ataşelerle bir araya geldi (Yönlendirme Müdürlüğü)

İsrail'in Lübnan ile ateşkes anlaşmasını bozabilecek bir gerilime yol açabileceği endişeleri arasında, Lübnan ordusuna destek yollarını görüşmek ve Hizbullah'ı silahsızlandırma çabalarını gözden geçirmek üzere bugün Paris'te Fransa, Suudi Arabistan, Amerika Birleşik Devletleri ve Lübnan temsilcilerinin katılımıyla dörtlü bir toplantı düzenleniyor.

Fransız kaynakları, İsrail'in savaşa geri dönme yönündeki tekrarlanan ve aleni tehditleri göz önüne alındığında, Paris'in Lübnan üzerinde ciddi bir tehlike hissettiğini belirtiyor.

Paris'teki bilgili kaynaklar, bugün yapılacak toplantının üç ana öncelik çerçevesinde gerçekleştiğini söylüyor; bunlardan ilki, İsrail ve Lübnan arasındaki düşmanlıkların sona ermesini izlemekle görevli mekanizmanın gözden geçirilmesi ve geliştirilmesinin değerlendirilmesidir.

Lübnan'da İsrail'in gerilimi tırmandırmasını engellemek, toplantının ikinci önceliği olacak. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre toplantıya Lübnan Ordu Komutanı General Rudolph Heykel de katılacak ve silahların devletin elinde kalmasını sağlamaya yönelik Lübnan çabalarına dair bir genel bakış sunacak.

Üçüncü öncelik, ABD elçisi Morgan Ortagus'un ülkesinin Lübnan'daki planlarıyla ilgili olarak ne söyleyeceği ile ilgilidir.