AFP: "İsrail, Aruri suikastıyla Hizbullah'ı çıkmaza soktu"

"Öte yandan Tel Aviv, Hamas'la rehine anlaşmasından halen umutlu"

Aruri suikastının ardından konuşan Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'in "caydırıcılık kapasitesinin Aksa Tufanı'yla çöktüğünü" söylemişti (Reuters)
Aruri suikastının ardından konuşan Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'in "caydırıcılık kapasitesinin Aksa Tufanı'yla çöktüğünü" söylemişti (Reuters)
TT

AFP: "İsrail, Aruri suikastıyla Hizbullah'ı çıkmaza soktu"

Aruri suikastının ardından konuşan Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'in "caydırıcılık kapasitesinin Aksa Tufanı'yla çöktüğünü" söylemişti (Reuters)
Aruri suikastının ardından konuşan Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'in "caydırıcılık kapasitesinin Aksa Tufanı'yla çöktüğünü" söylemişti (Reuters)

Fransız haber ajansı AFP, Hamas'ın üst düzey yöneticilerinden Salih Aruri'ye Lübnan'da düzenlenen suikastın Hizbullah'ı açmaza soktuğunu yazdı. 

Analizde, salı günü gerçekleştirilen suikastın Gazze savaşının başından beri "İsrail'in Lübnan'ın derinliklerinde düzenlediği ilk saldırı olduğuna" dikkat çekildi.

Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Aruri ve beraberindeki 6 kişi, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta "Hizbullah'ın kalesi" diye tabir edilen Dahiye bölgesinde yapılan drone saldırısında öldürülmüştü. 

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın 7 Ekim'de başlattığı Aksa Tufanı operasyonunda, İsrail ve Hizbullah arasında Lübnan sınırında da karşılıklı saldırılar yaşanıyor. 8 Ekim'den bu yana çatışmalarda 147 Hizbullah mensubu ve 28 Lübnanlı siville 5 İsrailli sivil ve 9 İsrail askeri hayatını kaybetti.

Lübnan'da Fransızca yayın yapan L'Orient-Le Jour gazetesinin genel yayın yönetmeni Anthony Samrani, İsrail'in suikastla "kırmızı çizgiyi geçtiğini" belirterek, şu değerlendirmeleri paylaştı:  

Hizbullah çok hassas konumda. Bir yandan saldırıya karşılık vermeme lüksüne sahip değil. Fakat çok güçlü bir karşılık verirse bu sefer İsrail'le açık bir savaşa girme riskiyle karşı karşıya kalır. Şu ana kadar genelde bundan kaçınmaya çalıştılar.

Hizbullah lideri Hasan Nasrullah, Aruri suikastının ardından yaptığı açıklamada olayı "büyük ve tehlikeli bir suç" diye nitelemiş ve yaşananların "cezasız kalmayacağını" söylemişti. Nasrullah, "Düşman eğer Lübnan'a savaş açmayı düşünürse biz de sınır ve kural tanımadan savaşırız" demişti. 

Haberde, Hamas'ın Hizbullah ve İran'la kurduğu temel iletişim kanalının Aruri aracılığıyla sağlandığına da dikkat çekildi. 

Analizde, Aruri suikastıyla İsrail'in Hizbullah'a iki mesaj gönderdiği belirtildi. Bunlardan ilkinde İsrail, "Hizbullah'ın kalesi" diye nitelenen, sıkı korunan ve Aruri'nin kullandığı Hamas ofisinin yer aldığı bölgeye saldırı düzenlemeyi başarabildiğini gösterdi. 

Haberde, Hizbullah'ın gelecekte benzer saldırıları önlemek için, suikastın İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF) kendi istihbaratıyla mı yoksa Hamas muhbirlerinin sızdırdığı bilgilerle mi düzenlendiğini çözmesi gerekeceğine işaret edildi. 

Analizde göre Tel Aviv ayrıca kuzey sınırında Lübnan'la tırmanacak bir askeri gerilime karşı hazırlıklı olduğu mesajını da gönderdi. IDF Sözcüsü Daniel Hagari, suikastın ardından yaptığı açıklamada "Her türlü senaryoya hazırız" demişti.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye de "Aruri'nin Lübnan topraklarında öldürülmesi bir terör eylemi ve Lübnan'ın egemenliğinin ihlalidir" diyerek, İsrail'in bunun sonuçlarına katlanacağını söylemişti. 

"İsrail, rehine anlaşmasından umutlu"

Öte yandan kimliğinin açklanmamasını isteyen üst düzey bir İsrailli yetkili, ülkenin önde gazetelerinden Haaretz'e, Aruri suikastına rağmen Hamas'la rehine takası anlaşmasından umutlu olduğunu belirtti.

Yetkili, esir takası görüşmelerinin Katar arabuluculuğunda yürütüldüğünü hatırlatarak, Doha yönetiminin Aruri suikastıyla ilgili İsrail'i kınayan bir açıklama yapmadığına dikkat çekti.

24 Kasım'da başlayan bir haftalık ateşkeste, 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakılmıştı. 

Independent Türkçe



İsrail, savaşı fırsat bilerek Kuneytra kırsalında 16 evi yıktı

İsrail, savaşı fırsat bilerek Kuneytra kırsalında 16 evi yıktı
TT

İsrail, savaşı fırsat bilerek Kuneytra kırsalında 16 evi yıktı

İsrail, savaşı fırsat bilerek Kuneytra kırsalında 16 evi yıktı

Bölgedeki kaynaklara göre İsrail ordusu, Kuneytra vilayetinin kuzey kırsalındaki el Hamidiye köyünde en az 16 evi yıktı. Yıkım, İsrail ile İran arasında geçtiğimiz cuma gününden beri devam eden eşi benzeri görülmemiş çatışmanın yaşandığı bir döneme gerçekleşti. Gözlemciler bu operasyonu, savaş heyecanının istismarı olarak yorumladı.

Köy sakinlerinden biri evlerin yıkılmasıyla ilgili ayrıntıları Şarku’l Avsat'a, “pazartesi/salı gecesi saat 22’de, İsrail işgal askerleri araçlarının (Turksat ve Bavakir) kuzey mahallesindeki hareketinden kaynaklandığı ortaya çıkan sesler duyduk ve evleri yıktıklarını öğrendik” dedi.

 İran'a ait bir insansız hava aracı, İsrail savaş uçaklarının hedefi olduktan sonra Batı Dera kırsalındaki Hayt kasabasında düştü (dolaşımda)İran'a ait bir insansız hava aracı, İsrail savaş uçaklarının hedefi olduktan sonra Batı Dera kırsalındaki Hayt kasabasında düştü (dolaşımda)

Köydeki güvenlik durumu nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen yerel bir kaynak, işgal güçlerinin geçen aralık ayında, Esed rejiminin devrilmesiyle eş zamanlı olarak el-Hamidiye’ye girmesinden bu yana, Mansura yolunda köyün kuzeyinde bulunan 15'ten fazla evi zorla tahliye ettiklerini açıkladı. Bu evlerden bazıları, şu anda konuşlandıkları askeri üssün inşasına kadar işgal askerleri tarafından işgal edildi ve bu yaklaşık iki ay sürdü. O zamandan beri ve şimdiye kadar işgal askerlerinin bu evlerin sahiplerinin geri dönmesini engellediğine dikkat çekti.

İşgal güçleri, yeni üslerine yaklaşık 200-300 metre uzaklıkta bulunan söz konusu evlerin "tehlike" oluşturduğunu ve terörist grupların bu evleri kullanarak üsse ateş açabileceğini iddia ediyor.

Vatandaş, 8 Aralık'taki kurtuluştan bu yana köyde var olan statükonun, “rejimin düşmesinden sonraki sabah, köy ile Golan'ın işgal altında bulunan kısmı arasındaki kapıdan köye giren İsrail ordusu askerlerinin varlığına uyanan sakinlere dayatıldığını” söyledi. El-Hamidiye sakinleri “devletle iletişim kurarak statükoya ve işgal güçlerinin ihlal ve uygulamalarına itiraz ettiler ve itiraz etmeye devam ediyorlar” dedi. “Kendi üzerimizde otokontrol uyguluyoruz ve durum düzelene ve devlet bu konuda harekete geçene kadar bekliyoruz, çünkü kaos yaratmamak ve insanları evlerinden etmemek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Geçen yılın sonundan beri devam eden saldırılar ildeki hizmetleri, turizmi ve tarımı etkiledi. Bir başka Hamidiye sakini, işgal güçlerinin ihlalleri nedeniyle durumu “çok kötü” olarak nitelendirdi ve hükümetin Kuneytra'ya ilgisizliğinden şikayet etti. Şarku’l Avsat'a şunları söyledi “Bölge sakinleri durumu vilayetteki hükümet ve güvenlik yetkililerine anlattılar ama bir sonuç alamadık, Kuneytra'daki durum marjinalleşmiş durumda ve bölgedeki BM (güçleri) kendilerini desteklemiyor.”