Hollanda'nın idari başkenti Lahey'deki Barış Sarayı'nda faaliyetlerini yürüten Uluslararası Adalet Divanında (UAD), İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarındaki uygulamalarının hukuki sonuçlarının ele alındığı duruşmalar sürüyor.
Duruşmada söz alan Arap Birliği Temsilcisi Abdel Hakim El Rifai, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgalinin "21. yüzyılda hala devam eden son baskıcı, yayılmacı, apartheid yerleşimci sömürgeci işgali" olduğunu belirtti.
"Bu uzayan işgal, uluslararası adalete bir hakarettir. Buna bir son verme başarısızlığı, Filistin halkına karşı yürütülen ve soykırıma varan bugünkü dehşete yol açtı." ifadelerini kullanan Rifai, insanları yerinden etmenin ve topraklarını işgal etmenin ahlaki ve hukuki bir savunmasının olamayacağını vurguladı.
Orman hukukunun değil, sadece hukukun üstünlüğünün bölgesel barışa götüreceğini belirten Rifai, "barış içinde birlikte yaşamaya giden yolun işgali sonlandırmaktan geçtiğini" ifade etti.
Yine Arap Birliği adına söz alan uluslararası hukukçu Ralph Wilde ise Filistinlilerin kendi kaderlerini tayin hakkının, onların topraklarında bir asrı aşkın süredir devam eden, sadece Yahudi halkı için bir ulus devleti şiddet kullanarak ve sömürü yoluyla kurmak için yürütülen çabalar nedeniyle engellendiğini belirtti.
Wilde, İsrail'in işgali sürdürmek için insan hakları hukukunun arkasından dolanma imkanının bulunmadığını vurguladı.
Wilde konuşmasını, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında öldürdüğü Filistinli akademisyen, şair ve yazar Rıfat el-Arir'in "İlla ölmem gerekiyorsa, sen yaşamalısın, hikayemi anlatmak için. İlla ölmem gerekiyorsa, umut getirsin, bir masal olsun bu uçurtma" şiirinden dizeler okuyarak tamamladı.