Gazze'de ‘toplu mezar’ suçları ortaya çıkıyor

190 ceset çıkarıldı... Netanyahu, İsrail güçlerine karşı olası ABD yaptırımlarıyla mücadele sözü verdi.

Filistin Sivil Savunma Kurumu çalışanları, İsrail saldırısı sırasında Nasır Tıp Kompleksi'ndeki bir toplu mezarda bulunan cesetleri Han Yunus'taki bir mezarlığa nakletmek üzere hazırladı. (Reuters)
Filistin Sivil Savunma Kurumu çalışanları, İsrail saldırısı sırasında Nasır Tıp Kompleksi'ndeki bir toplu mezarda bulunan cesetleri Han Yunus'taki bir mezarlığa nakletmek üzere hazırladı. (Reuters)
TT

Gazze'de ‘toplu mezar’ suçları ortaya çıkıyor

Filistin Sivil Savunma Kurumu çalışanları, İsrail saldırısı sırasında Nasır Tıp Kompleksi'ndeki bir toplu mezarda bulunan cesetleri Han Yunus'taki bir mezarlığa nakletmek üzere hazırladı. (Reuters)
Filistin Sivil Savunma Kurumu çalışanları, İsrail saldırısı sırasında Nasır Tıp Kompleksi'ndeki bir toplu mezarda bulunan cesetleri Han Yunus'taki bir mezarlığa nakletmek üzere hazırladı. (Reuters)

Filistin Sivil Savunma Kurumu çalışanları dün akşam (pazar) itibariyle Han Yunus'taki Nasır Tıp Kompleksi çevresinde gömülü 190 Filistinli cesedi bulduklarını ve diğer cesetlerin art arda bulunabileceğini bildirdi.

Gazze'deki Sivil Savunma çalışanları cesetlerin ‘ileri derecede çürüme ve ayrışma aşamasında’ olduğunu ve ‘işkence ve kötü muameleye maruz kaldıktan sonra gömüldüklerine’ dair işaretler gözlemlediklerini doğruladı.

Filistin resmi haber ajansı WAFA dün akşam itibariyle, ‘190 şehidin cesedinin işgalcilerin Han Yunus'tan çekilmesinin ardından Nasır Tıp Kompleksi'ndeki bir toplu mezardan çıkarıldığını’ bildirdi. Filistin Sivil Savunma Kurumu'na göre cesetler tıp kompleksinin avlusunda ‘çıplak’ ve ‘çürümüş’ halde bulundu.

WAFA’ya konuşan kaynaklar, “Han Yunus katliamında yaklaşık 500 kişinin kayıp olduğunu ve işgal güçlerinin Gazze Şeridi'ndeki çeşitli bölgelerden çekilmesinin ardından yaklaşık iki bin vatandaşın kaybolduğunu” söyledi.

İsrail ordusu, başta Refah ve Han Yunus olmak üzere Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerine yönelik hava saldırılarını ve topçu bombardımanını yoğunlaştırdı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, herhangi bir İsrail askeri birliğine uygulanacak yaptırımlara karşı çıkacağını söylerken, medya organları Washington'un insan hakları ihlalleri nedeniyle Netzah Yehuda birliğine karşı böyle bir karar almayı planladığını bildirdi.

İsrail gazetesi Haaretz de Savaş Kabinesi üyesi Benny Gantz'ın ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'i İsrail askeri birliğine ABD yaptırımları uygulanmaması konusunda uyardığını bildirdi.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.