Güney Lübnan'daki savaş İran'ın silahlarını kesme girişiminden onları etkisiz hale getirme girişimine doğru ilerliyor

Lübnan-İsrail sınırındaki UNIFIL askerleri (DPA)
Lübnan-İsrail sınırındaki UNIFIL askerleri (DPA)
TT

Güney Lübnan'daki savaş İran'ın silahlarını kesme girişiminden onları etkisiz hale getirme girişimine doğru ilerliyor

Lübnan-İsrail sınırındaki UNIFIL askerleri (DPA)
Lübnan-İsrail sınırındaki UNIFIL askerleri (DPA)

Hizbullah'ın İsrail ordusuna karşı yürüttüğü son savaş temel bir değişkeni ortaya koydu. Bu değişken, gerilla savaşını takip eden bir güvenlik savaş sisteminden, İsrail ordusunun yürüttüğü teknolojik savaşın ortasında İsrail'in Hizbullah’ın liderlerini hedef almasını sağlayan bir ‘askeri savaş sistemine’ dönüşmesidir. Hizbullah, Temmuz 2006 savaşında bulunmayan güdümlü füzeler ve diğer ağır füzelerle karşılık verirken, savaşın coğrafi sınırları içerisinde her iki taraf da sürekli olarak gerilimi artırıyor.

dılo
Demir Kubbe, Hizbullah tarafından Kiryat Shmona’ya doğru fırlatılan füzeleri engellemeye çalışıyor. (AFP)

Hizbullah'ın saldırılarını arttırması ve İsrail ordusunun Lübnan topraklarının derinliklerine operasyonlar düzenlemesi nedeniyle son haftalarda karşılıklı çatışmalar daha da şiddetlendi. Şarku’l Avsat’a konuşan emekli Tuğgeneral Halil el-Hilu, Hizbullah'ın 2006 Temmuz Savaşı'nda bulunmayan bubi tuzaklı insansız hava araçlarını (İHA) kullanmaya odaklandığını söyledi. Aynı zamanda İHA’lar ve savaş uçaklarına karşı Hizbullah’ın hava savunma sistemleri kullandığını söyleyen el-Hilu, İsrail'in ise önceki Lübnan savaşlarında bulunmayan yapay zeka destekli modern askeri sistemleri devreye soktuğunu belirtti.

Stratejik değişimler

Emekli Tuğgeneral Fadi Davud, Şarku’l Avsat’a stratejik düzeydeki temel değişkeni açıkladı. Fadi Davud’a göre önceki savaş Lübnan tarafından ve Lübnan için yapılırken, son savaş Gazze'ye destek olarak adlandırıldı. Davud, aynı zamanda yoğun İHA saldırılarına atıfta bulunarak, “Bugünkü savaş ile 2006 savaşı arasında bir benzerlik var. Çünkü İsrail ve diğer orduların üzerine inşa edildiği caydırıcılık kavramı paramparça oldu” dedi.

cdukıo
Golan Tepeleri'ndeki yerel halk, Hizbullah bombardımanı sonucu çıkan yangını söndürme çalışmalarına katıldı. (AFP)

Davud’a göre savaşlardaki büyük çıkarlar temelinde 2006 savaşının amacı yeni Ortadoğu'ya hazırlık için İran'ın bölgedeki silahlarını kesmekti. Şimdiki savaşın hedefleri ise İran'ın silahlarını etkisiz hale getirmek etrafında dönüyor. Bu durum ABD’li yetkililerin pozisyonlarında açıkça görülüyor. Davud, “İsrail, 2006 yılında bir tampon bölge oluşturmak amacıyla Lübnan'a girdi. Bu bölgeyi askeri yollarla dizayn etmeyi başaramayan İsrail, bu gayesini 1701 sayılı kararla diplomatik olarak gerçekleştirdi” diyerek süreci anlattı. Ancak şimdi, Hizbullah'ın İsrail'in kuzeyini bombalaması sonucunda İsrail'in içinde kalan ve İsrail'in kuzeyinde yaşayanların yerlerinden edilmesine yol açan tampon bölge konusunda denklem tersine döndü. En önemli sonucun Lübnan ordusunun Litani Nehri'nin güneyinde daha büyük bir güçle ve daha etkin bir şekilde konuşlanması olacağına inanan Hizbullah, ‘varacakları herhangi bir anlaşmada ordunun bu anlaşmanın teminatı olacağını’ vurguladı.

Kullanılan silahlar

Son savaş, strateji ve taktiklerdeki gelişmenin yanı sıra, kullanılan silahların seviyesinde de değişiklikler olduğunu gösterdi. Üniversitede jeopolitik profesörü olan emekli Tuğgeneral Halil el-Hilu, Hizbullah'ın 2006'da olduğu gibi Katyuşa roketlerini ateşlediğini söyledi. Hilu, “Temel bir değişken var. Bu da Demir Kubbe'nin varlığıyla beraber Hizbullah'ın Demir Kubbe sistemini atlatmak için onunla nasıl başa çıkacağını öğrenmesi” sözleriyle değişkeni açıkladı.

zxcdfvg
Lübnan ordusu ve UNIFIL mensupları sınır ormanlarını yakmak için kullanılan İsrail hortumlarını kaldırdı. (Rehberlik Müdürlüğü)

Mühimmatların boyutunun 2006'dakine kıyasla geliştirilmiş olması da dikkat çekicidir. Hilu, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu savaşta yeni olan şeyin Hizbullah'ın 300 ila 500 kilogram ağırlığında patlayıcı yüke sahip Burkan füzelerine sahip olması olduğunu ifade etti. Bu füzeler 250 kilogram ağırlığındaki uçak füzelerine benzer bir etkiye sahip olsa da Felak füzesi gibi değildir. Sıfırdan geliştirilmemiş başka bir füzeden yola çıkarak geliştirilmiş bir füze olan Felak füzeleri, Rus menşeili Grad füzelerinden geliştirilmiştir. Küçük platformlar kullanılarak tünellerin ortasından fırlatılan ‘107 mm’ füzelerine ek olarak bu füze 2006 yılındaki savaşta da kullanılmıştı.

Askeri taktikler

Değişiklikler askeri düzeye de yansıdı. İsrail, 2006'da niteliksel bir gelişme olan savaş uçaklarından atılan akıllı bombaların yanı sıra her türden İHA’yı da devreye soktu. Tuğgeneral Davud'a göre İsrail ordusu halen hava üstünlüğünü elinde tutuyor ama Hizbullah'ın taktiklerinde başka bir değişiklik gözlemleniyor. Davud bu değişikliği, “Hizbullah 2006 yılında halen bir ‘yeraltı direnişi’ olarak faaliyet gösteriyordu, yani operasyonları askeri değildi ve hazır olduğunu göstermiyordu. Ancak şu anda Hizbullah, Güney Lübnan'da bir güvenlik örgütü olarak değil askeri olarak faaliyet gösteriyor. İsrail'in liderlerini hedef alabilmesinin ana nedenlerinden biri de bu” ifadeleriyle açıkladı. Hizbullah'ın İHA kullandığını da sözlerine ekleyen Davud, “Hizbullah aynı zamanda İHA ve füzeler kullanıyor. Bu, sonunda stratejisini değiştirene ve yeraltı direnişi olarak çalışmaya dönene kadar saflarında büyük bir kayba yol açtı” dedi.

dfvbgrthn
Hizbullah tarafından yayınlanan ve Burkan füzelerinin fırlatılışını gösteren videodan ekran görüntüsü

İsrail, liderleri hedef alırken ‘baş kesme’ politikasını izliyor ve 2006'da benimsemiş olmasına rağmen şimdi bunu ‘ses izini takip ederek’ teknolojik olarak geliştirdi.

Bin Kornet füzesi

Hizbullah'ın 2006 yılında Kornet zırh savar füzelerini kullanmasına rağmen bu savaşta söz konusu füzelerin kullanımını yoğunlaştırdığını belirten Hilu, Hizbullah'ın bu türden yaklaşık bin füze ateşlediğini, Rus Konkurs gibi benzer Rus versiyonlarının yanı sıra yeni ve daha önce kullanılmamış olan, başında bir kamera bulunan İran yapımı Elmas güdümlü füzesini de kullandığını söyledi. Hilu, “Bu füzeler tahkimatlara, evlere ya da zırhlı araçlara karşı kullanıldığında durdurulamaz” dedi.

yjuık
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın kuzey sınırını ziyareti sırasında gösterdiği, İsrail tarafından öldürülen Hizbullah liderleri (İsrail medyası)

Bu savaşta Hizbullah tarafından kullanılan uçaksavar radarları ve füzeleri de yeni. Bunlar normal jetlere karşı etkisiz. Ancak Hizbullah tarafından fırlatılan İHA’ların yanı sıra üçü Hermes 900 İHA olmak üzere beş İHA’yı vurmayı başardı.

İsrail'in teknolojik üstünlüğü

Öte yandan Hilu'ya göre İsrail, özellikle Merkava 4 ve Tiger zırhlı personel taşıyıcılarına yerleştirilen sistemler gibi teknolojik gelişmelerin yanı sıra, Hermes 900 ve Hermes 450 İHA’lar gibi geçmişte kullanılmayan ancak günümüzde yoğun bir şekilde kullanılan yeni silahlar konusunda da üstünlük sağladı. Hilu, “Bir arabaya, eve ya da motosiklete yönlendirildiklerinde çok etkili oldukları için özel suikastlarda bu İHA’lar çok sayıda kullanıldı” dedi.

dfgbhtn
İsrail uçağının hedef alınmasının ardından Hizbullah medyası tarafından yayınlanan bir fotoğraf (Sosyal medya)

Hilu sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail İHA’ları artık yapay zekâ ile donatılmış durumda. Bu İHA’lar 2006 yılında bu kadar gelişmiş değildi. HIMARS füzelerine ek olarak İsrail, F-35 hayalet savaş uçaklarını da tanıttı. İsrail 2006'da sahip olmadığı bu silahlara şimdi sahip ve muhtemelen Lübnan'daki bazı hedeflere karşı kullanılacak.”

Kömürleşmiş cesetler… Ölü sayısı yaralı sayısından fazla

Güneydeki bir hastanede yaralıları ve cesetleri muayene eden bir doktor, 2006 savaşının aksine, sivil kayıpların askeri kayıplardan daha az olduğunu belirterek, Hizbullah hastanelerine nakledildikleri için askeri kayıp görmediğini kaydetti.

Adını açıklamak istemeyen doktor, “Bu savaşta şaşırtıcı olan bir başka şey de, daha önceki savaşların aksine, yaralı sayısının ölü sayısına kıyasla çok az olması. 2006'daki savaşta ölü sayısı bin 200'e ulaşırken, 5 bin yaralı ya da sakat vardı. Bugünkü savaşta ise uzun bir savaş olmasına rağmen çok az kayıp var” ifadelerini kullandı.

Doktor, incelediği cesetlerden elde ettiği verilere göre, ölülerin bedenlerinde ‘ciddi yanıklar olduğunu ve cesetlerin sağlam kaldığı Temmuz savaşının aksine, bu savaşta İsrail tarafından kullanılan gelişmiş silahlar nedeniyle ölülerin çoğunun bedenlerinin kömürleştiğini’ söyledi.



Libya: Ortak Askeri Komite'nin rolündeki azalışın nedenlerine ilişkin sorular

 Nazuri ve Haddad, AFRICOM tarafından Afrika ülkelerinin savunma bakanları ve genelkurmay başkanları için düzenlenen konferansa katıldı. (Libya Ulusal Birlik Hükümeti Genelkurmay Başkanlığı)
Nazuri ve Haddad, AFRICOM tarafından Afrika ülkelerinin savunma bakanları ve genelkurmay başkanları için düzenlenen konferansa katıldı. (Libya Ulusal Birlik Hükümeti Genelkurmay Başkanlığı)
TT

Libya: Ortak Askeri Komite'nin rolündeki azalışın nedenlerine ilişkin sorular

 Nazuri ve Haddad, AFRICOM tarafından Afrika ülkelerinin savunma bakanları ve genelkurmay başkanları için düzenlenen konferansa katıldı. (Libya Ulusal Birlik Hükümeti Genelkurmay Başkanlığı)
Nazuri ve Haddad, AFRICOM tarafından Afrika ülkelerinin savunma bakanları ve genelkurmay başkanları için düzenlenen konferansa katıldı. (Libya Ulusal Birlik Hükümeti Genelkurmay Başkanlığı)

Libyalı siyasetçiler ve akademisyenler, 5+5 Ortak Askeri Komitesi'nin rolünün azaldığı konusunda görüş ayrılığına düştüler. Bu durum, ABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM) tarafından Afrika ülkelerinin savunma bakanları ve genelkurmay başkanları için Botsvana'da düzenlenen konferansa üst düzey askeri liderlerin katıldığı bir dönemde gerçekleşti.

Libya Temsilciler Meclisi (TM) Üyesi Ali et-Tikbali, ‘son aylarda Ortak Askeri Komite'nin rolü ve yabancı güçler ile paralı askerlerin Libya'dan çıkması gibi ele aldığı önemli dosyalar hakkındaki konuşmaların önemli ölçüde azaldığına’ dikkat çekti. Tikbali ayrıca, ‘Askeri Komite’nin orduyu birleştirme amacının bir parçası olarak silahlı oluşumları dağıtma ve silahsızlandırma çabalarıyla ilgili konuşmalarda da düşüş yaşandığını’ belirtti.

5+5 Ortak Askeri Komitesi, Mareşal Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu (LUO) Genel Komutanlığı’na bağlı beş askeri personel ile Batı Bölgesi Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı diğer beş askeri personelden oluşuyor.

Ekim 2020'de komite üyeleri Birleşmiş Milletler (BM) misyonu himayesinde kalıcı bir ateşkes anlaşmasına vararak, Nisan 2019'dan beri ülkenin doğusu ve batısı arasında devam eden silahlı çatışmayı sona erdirdi.

Eski Libya Savunma Bakanı Muhammed el-Bergusi, 5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin rolünün azaldığı yönündeki önceki argümana katıldığını belirtti. Bergusi, komitenin rolünün azalmasını, ‘batı bölgesindeki silahlı oluşumların hakimiyetiyle fiilen çatışmasına, siyasi güçler arasındaki gerilimden ve hükümetin iktidar mücadelesinden etkilenmesine’ bağladı.

Ayrıca, uluslararası çatışmaların Afrika kıtası üzerindeki etkisine ve bazı Afrika ülkelerinde Sudan yüzünden patlak veren silahlı çatışmalara dikkat çeken Bergusi, tüm bunların komitenin çalışmaları üzerinde etkisi olduğunu dile getirdi.

Bergusi Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, ‘silahlı grupların davranışları nedeniyle batı bölgesinde tanık olunan güvenlik gerilimlerinin askeri kurumun birleştirilmesi yolunu daha da karmaşık hale getirdiği’ uyarısında bulundu. Bergusi, Libya krizinin tarafları arasındaki gerilimin halen siyasi boyutla sınırlı olduğunu ve kalıcı ateşkes anlaşmasını tehdit eden herhangi bir silahlı çatışmaya dönüşmediğini belirtti.

Görsel kaldırıldı. Nazuri ve Haddad (Libya Ulusal Birlik Hükümeti Genelkurmay Başkanlığı)

Bergusi, bu oluşumların artan silah cephaneliği ve daha fazla genç unsuru kendilerine çekmelerini sağlayan mali kapasiteleri ışığında Batı Bölgesi'ndeki Genelkurmay Başkanlığı'nın sahip olduklarıyla kıyaslayarak şu soruyu sordu: “Askeri kurumun birleştirilmesine yönelik prosedürlere tabi olmalarını nasıl bekleyebiliriz?”

Ülkenin doğusundaki silahlı güçlerin Genelkurmay Başkanlığını yapan Abdurrazık en-Nazuri ve Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad, geçtiğimiz hafta sonu Botsvana'da AFRICOM tarafından düzenlenen konferansa katıldı.

Bergusi, Haddad ve Nazuri'nin konferansa davet edilme nedeninin ‘Washington'un Libya, Cezayir ve Nijerya sınır bölgesinde konuşlanacak doğu ve batı güçlerinden oluşan ortak bir askeri güç kurma çabası’ ile ilgili olabileceğini düşünüyor.

Bergusi, “Washington, Rusların aynı kritik sınır bölgesinde konuşlu LUO Genel Komutanlığı ile koordineli bir askeri güç oluşturabileceğine inanıyor. Bu nedenle LUO güçlerini Ruslar yerine kendilerine katılmaya çekmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

Silphium Araştırma ve Çalışmalar Vakfı Başkanı Cemal Şeluf, AFRICOM'un Nazuri ve Haddad'ı davet etme isteğinin, ‘Washington'un doğudaki ve batıdaki tüm Libyalı taraflara açık ve özellikle uluslararası çevrelerde Libya sahasının Rusların tekelinde olduğuna dair tekrarlananların doğru olmadığını kanıtlayan bir mesaj’ olduğuna inanıyor.

Şeluf, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, toplantının askeri kurumların birleştirilmesi sürecini yeniden canlandırması ihtimalini dışlayarak, “Libya ordusu, özellikle de 5+5 Komitesi üyeleri arasında herhangi bir anlaşmazlık yok” dedi. Şeluf, Kahire, Cenevre ve Sirte'deki önceki toplantılara ve Nazuri'nin daha önce Trablus'u ziyaret etmesine işaret etti.

Şeluf, “Herhangi bir anlaşmanın sonuçları, Libya'nın batısını temsil eden ve oradaki Genelkurmay Başkanı’na bağlı askeri personelin, oluşumların etkisi ve silahlarının gücü nedeniyle bunları uygulayamaması nedeniyle her zaman engellenmiştir” dedi.

Libyalı siyasi analist Muhammed Mahfuz ise önceki görüşlere katılmayarak, AFRICOM'un Nazuri ve Haddad'ı askeri konferansa katılmaya davet etmesinin ardında siyasi ya da askeri amaçlar olduğunu düşünüyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan Mahfuz, davetin, askeri kurumun bölünmüşlüğü nedeniyle yapıldığını, Washington'un, askeri kurumları birleştirme ya da ortak bir askeri güç oluşturma konusunu yeniden canlandırma arzusunu destekleyecek herhangi bir belirti olmadığını söyledi.

Mahfuz, “Ordunun birleşeceğini varsayarsak, sadakatini borçlu olacağı ve emirlerine itaat edeceği siyasi otorite nerede?” diye sordu.

Batı bölgesindeki silahlı oluşumları 5+5 Ortak Askeri Komitesi’nin planlarını engellemekle suçlamayı reddeden Mahfuz, ‘ana nedenin krizin tarafları arasındaki siyasi irade eksikliği ile sınırlı olduğuna’ inanıyor.

‘Seçimler yapılmadan ve güçlü bir birleşik hükümet kurulmadan Libya'nın, askeri ve güvenlik kurumlarının gerçek anlamda birleşmesine tanık olamayacağını’ belirten Mahfuz, ‘Gazze Şeridi'ndeki durum gibi bölgedeki diğer yakıcı meselelere kıyasla Libya dosyası uluslararası gündemde gerilediği için seçim hakkının halen çok uzakta olduğuna’ inanıyor.