Uluslararası Koalisyon güçleri, Suriye'nin doğusunda Fırat Nehri boyunca gözetleme kuleleri kurdu

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, DEAŞ'ın operasyonlarını artırdığı uyarısında bulundu

Uluslararası Koalisyon güçlerinin Fırat Nehri üzerinde inşa ettiği gözetleme kulelerinden biri (ALKHABOUR)
Uluslararası Koalisyon güçlerinin Fırat Nehri üzerinde inşa ettiği gözetleme kulelerinden biri (ALKHABOUR)
TT

Uluslararası Koalisyon güçleri, Suriye'nin doğusunda Fırat Nehri boyunca gözetleme kuleleri kurdu

Uluslararası Koalisyon güçlerinin Fırat Nehri üzerinde inşa ettiği gözetleme kulelerinden biri (ALKHABOUR)
Uluslararası Koalisyon güçlerinin Fırat Nehri üzerinde inşa ettiği gözetleme kulelerinden biri (ALKHABOUR)

Uluslararası Koalisyon güçlerinin Suriye'nin doğusunda Fırat Nehri boyunca, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) kontrolündeki bölgelerde, Deyrizor'un doğu kırsalındaki bazı köylerde gözetleme kuleleri inşa etmeye başladı. Yerel kaynaklar, kulelerin Deyrizor'un doğu kırsalındaki Cedid Akidat, Cedid Bakara, es-Sabha, Ebrihe, el-Basira, es-Zer ve eş-Şuheyl köylerinde inşa edildiğini ve Suriye-Irak sınırındaki Baghuz'a kadar uzatılacağını bildirdi.

Yerleri Uluslararası Koalisyon güçlerinin askeri komitesi tarafından belirlenecek olan kulelerin sayısının 142'ye ulaşması beklenirken, kaynaklar bu kulelerin inşa edilme amacının İran'a bağlı milislerin, silahlı grupların ve DEAŞ'ın hareketlerini izlemek olduğunu öne sürdü.

Söz konusu haber, Şam destekli aşiret güçlerinin SDG mevzilerine yönelik saldırılarının arttığı bir dönemde geldi. Şarku’l Avsat’ın ulaştığı kaynaklara göre aşiret güçleri perşembe günü, Deyrizor'un batı kırsalındaki el-Hermuşiye beldesinde SDG'ye ait bir gözlem kulesine saldırarak tamamen imha etti, üç SDG militanını öldürürken bir diğerini de yaraladı.

Bu arada yerel medya kaynakları Suriye hükümet güçleri ve destekçi milislerin, Deyrizor'un doğu kırsalında geniş çaplı bir tarama operasyonu başlattığını bildirdi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise İran ve milislerine bağlı yerel silahlı kişilerin, Deyrizor'un batı kırsalındaki el-Hermuşiye beldesinde SDG’ye ait bir askeri noktaya makineli tüfeklerle saldırdığını açıkladı. SOHR’a göre SDG'nin saldırganlara karşılık vermesi üzerine iki taraf arasında silahlı çatışma çıktı, ancak can kaybı yaşanmadı.

Şam destekli Arap aşiret güçleri zaman zaman SDG mevzilerine sürpriz saldırılar düzenliyor. Birkaç gün önce SDG, Deyrizor'un doğusundaki Ebrihe kasabasında, el-Ömer petrol sahasından gelen bir tankeri hedef aldı.

Konuyla ilgili olarak Kurd Street News'in kaynaklara dayandırdığı haberine göre, hükümet güçleri ve İran'a bağlı milisler, Rusya'nın hava desteği ile Deyrizor kırsalının doğusundaki Mueyzile çölünde geniş çaplı bir tarama operasyonu başlattı.

Bu harekât, Humus'un doğusundaki es-Suhne ve Tedmir çöllerini, Rakka'nın güneyindeki er-Rasafe’yi ve Deyrizor'un batı bölgelerini güvence altına alarak, bu bölgelerdeki uluslararası yolları korumayı amaçlayan ve son altı yılın en büyük harekâtı olarak kabul edilen benzer bir harekâttan sonra düzenlenen ikinci harekâttır. Nisan ve mayıs aylarında DEAŞ'ın düzenlediği ve Suriye hükümet güçleri ile destekçi milislerden 45'ten fazla savaşçının öldürüldüğü büyük saldırıların ardından geçtiğimiz haziran ayında başlatılan harekât, Humus'un doğu kırsalından Deyrizor kırsalında Suriye-Irak sınırında koalisyon güçlerinin konuşlandığı et-Tanf bölgesine kadar olan alanı taramayı amaçlıyor. Şam, ABD güçlerini DEAŞ savaşçılarının kendi kontrolü altındaki bölgelerden geçişini kolaylaştırmakla suçluyor.

Bir önceki harekâtta 25’inci Tümen, 4’üncü Tümen ve Cumhuriyet muhafızlarından askeri birlikler yer almış ve Rakka vilayetindeki er-Rasafe, Hama kırsalındaki Esriya ve Halep kırsalındaki Şeyh Hilal'den sekiz ana eksende başlatılmıştı.

Suriye hükümet yetkilileri harekât sırasında çok sayıda DEAŞ unsurunu öldürdüklerini ve örgüte ait mevziler ile silah depolarını imha ettiklerini açıklamalarına rağmen, örgütün saldırıları durmadı.

SOHR dün yaptığı açıklamada, DEAŞ'ın SDG kontrolündeki bölgelerde, özellikle de Fırat'ın doğusunda, ‘sivillere, askeri personele ve Özerk Yönetim ile çalışanlara karşı hedefler, bombalamalar ve operasyonlar planlamak ve gerçekleştirmek için gizlice çalışan hücreleri aracılığıyla operasyonlarını arttırdığını doğruladı. SOHR, Uluslararası Koalisyon tarafından desteklenen SDG'ye bağlı özel birliklerin son dönemde güvenlik operasyonlarını yoğunlaştırdığını bildirdi. SOHR’a göre DEAŞ'ın faaliyetlerini engellemek amacıyla Temmuz başından beri Suriye'nin kuzeydoğusundaki DEAŞ hücrelerine yönelik 6 operasyon gerçekleştirildi.

Daha önce ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), DEAŞ'ın yeniden yapılanarak Irak ve Suriye'de saldırılar düzenleyebileceği uyarısında bulunmuştu.

CENTCOM çarşamba günü yaptığı açıklamada, DEAŞ'ın yılbaşından bu yana Irak ve Suriye'deki saldırılarını iki katına çıkardığını ve Irak ve Suriye'de 153 saldırı gerçekleştirdiğini belirtti.

CENTCOM, DEAŞ'ın geçen yıl üstlendiği toplam saldırı sayısını iki katına çıkarma yolunda ilerlediğini vurguladı.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.