Araplardan Hamas'a kenara çekilme çağrısı... Gazze krizine çözüm olabilir mi?

Mısır daha önce ‘Gazze Şeridi'ni yönetecek bağımsız bir komite’ kurulmasını önermişti

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yıkılmış binaların enkazı yanında at arabasıyla ilerleyen Filistinliler (AFP)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yıkılmış binaların enkazı yanında at arabasıyla ilerleyen Filistinliler (AFP)
TT

Araplardan Hamas'a kenara çekilme çağrısı... Gazze krizine çözüm olabilir mi?

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yıkılmış binaların enkazı yanında at arabasıyla ilerleyen Filistinliler (AFP)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yıkılmış binaların enkazı yanında at arabasıyla ilerleyen Filistinliler (AFP)

İsrail'in hükümetteki varlığını reddetmesi ve ABD'nin ‘yerinden etme’ planından kaçınmak için Hamas'ın Filistin sahnesinden çekilmesi yönündeki çağrılar, hareketin birkaç gün önce ‘savaşın bittiği günün ertesinde var olacağını’ ima etmesi nedeniyle, bunun Gazze krizinin çözümünün bir parçası olabileceği ve ne ölçüde başarılabileceği konusunda soru işaretleri yaratıyor.

Birkaç gün önce Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt tarafından ortaya atılan ve dün Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı'nın Diplomasi Danışmanı Enver Gargaş tarafından desteklenen bu çağrılar, Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanları Gazze Şeridi'ndeki krizi çözmeye en yakın seçenek olarak görenler ve bunu dışlayanlar arasında ikiye böldü. Söz konusu çağrıyı dışlayanlar, geçtiğimiz ocak ayından bu yana yer değiştirme planına bağlı kalan ABD Başkanı Donald Trump’ın ve bir yıldan uzun süredir devam eden savaştan bu yana Hamas'ın iktidarda kalmasına razı olmayan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun bu fırsatı kaçırdığını düşünüyor.

Gargaş dün X platformunda yaptığı paylaşımda, “Arap Birliği Genel Sekreteri'nin Hamas'ın Gazze yönetiminden çekilmesi yönündeki mantıklı çağrısı doğrudur. Zira Filistin halkının çıkarları, özellikle de Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden sürülmesine yönelik çağrılar ışığında, Hamas’ın çıkarlarından daha öncelikli olmalıdır” dedi.

Birkaç gün önce televizyonda yayınlanan röportajında Ebu Gayt, “Eğer uluslararası vizyon ve Filistin'in çıkarları Hamas'ın bu kadar net bir şekilde sahneden çekilmesini gerektiriyorsa, Hamas, Filistin Yönetimi ile uzlaşmalı ve kendini devre dışı bırakmalıdır. Bu süreç, Arap iradesi ve Filistinlilerin uzlaşı ve mutabakatıyla olsun. Filistin Yönetimi, Mısır'dan ya da Arap zirvesinden (ay sonunda yapılacak olağanüstü zirve) gelecek herhangi bir öneri doğrultusunda kendi sorumluluğunu üstlensin ve bölgeyi yönetsin” ifadelerini kullandı.

Filistinli siyasi analist Dr. Abdulmehdi Mutava'ya göre ‘Gazze krizinin çözümünün önemli bir parçası savaşın ertesi günü Hamas'ın olmaması ya da en azından hükümet sahnesinden çekilmesidir. Çünkü İsrail ve ABD için Hamas'ın var olmaması gerekir.’ Mutava, ‘Hareketin varlığını sürdürmesinin İsrail'in yeniden inşayı sekteye uğratması ve gönüllü göçü zorlaması için yeterli bir bahane olacağı’ uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun'da ağır hasar görmüş bir okulun önünden geçen genç bir adam (AFP)Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun'da ağır hasar görmüş bir okulun önünden geçen genç bir adam (AFP)

İsrail konusunda uzman bir akademisyen olan Dr. Ahmed Fuad Enver, ‘Hamas'ın kenara çekilmesinin’ bir çözüm olabileceğine, ancak bunun ayrıntılarının tartışılması gerektiğine inanıyor. Enver, Hamas'ın Gazze Şeridi'nin yönetimini yürütmeme fikrine açık olduğunu, ancak üstesinden gelinmesi zor bir figür olmak istediğini ve Mısır tarafından desteklenen ‘teknokratik komitenin’ geçtiğimiz aylarda çözmeye çalıştığı ikilemin de bu olduğunu belirtti.

Öte yandan Hamas konusunda uzman bir Filistinli analist olan İbrahim el-Medhun, ‘bu çağrıların bir bütün olarak Arap tutumunu yansıtmadığı, istikrara hizmet etmediği ve Gazze krizine gerçek çözümler bulunmasına katkıda bulunmadığı’ görüşünde. El-Medhun, ‘bu tür çağrıların gözden geçirilmesi ve Filistin halkının kararlılığını destekleyen bir ruhla sahnenin gereklilikleriyle etkileşime girilmesi’ çağrısında bulundu.

Söz konusu çağrılar, Hamas'ın birkaç gün önce Deyr el-Balah'ta esir takası anlaşmasının beşinci turu için kurulan platforma Arapça, İbranice ve İngilizce olarak ‘Biz tufanız... Biz ertesi günüz’ yazılı büyük bir pankart asmasının ardından ‘ertesi gün’ Gazze Şeridi'nde kalma fikrini desteklediği sırada geldi. Hamas tarafından yapılan açıklamada, “Filistin halkı, direniş etrafında toplanarak ve işgale meydan okuyarak, Trump'ın tüm yerinden etme ve işgal projelerini reddettiğini ve bunları engelleme konusundaki kesin kararlılığını teyit ediyor ve ertesi günün mükemmel bir Filistin günü olduğunu ilan ediyor” denildi.

Mısır daha önce Hamas ve El Fetih arasındaki görüşmeleri desteklemiş ve bu görüşmeler ekim, kasım ve aralık aylarında yapılan üç turun ardından Gazze Şeridi'ni ‘Toplum Destek Komitesi’ adı altında yönetecek bağımsız bir komite üzerinde ön anlaşmaya varılmasıyla sonuçlanmış, ancak Filistin Yönetimi bu anlaşmayı onaylamayarak başka bir komite ilan etmişti.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati birkaç gün önce yaptığı açıklamada, ‘Gazze'de gelecek günlere ilişkin her türlü senaryonun Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nin birliği çerçevesinde olması ve Filistin Yönetimi'nin Gazze Şeridi'ne geri dönmesini içermesi gerektiğini’ söyledi.

Mutava, “Hamas'ın ister bağımsız bir komite ister başka bir şey aracılığıyla olsun Gazze Şeridi'nin yönetiminde kalmaya devam etmek için hiçbir seçeneği ya da yeteneği yok. Önemli olan Hamas’ın uzakta olması; aksi takdirde İsrail, Gazze Şeridi'ni Batı Şeria'dan ayırma hedeflerine ulaşacak” dedi.

El-Medhun, “İşgalin sözde ertesi gün vizyonuyla uyumlu her öneri, Filistinlileri zorla yerinden etme ve Filistin ulusal iradesini zayıflatma planlarını güçlendirir. Bu kesinlikle kabul edilemez ve uygulamaya geçmeyecektir. Hamas, Arap pozisyonunun birliğini güçlendiren bir istikrar faktörü olmaya heveslidir, ancak Filistin halkının haklarını savunma ve işgale tüm meşru yollarla karşı koyma rolünden geri adım atmayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Dr. Ahmed Fuad Enver, potansiyel çatışmayı çözmek için Mısır'ın bu ikileme çözüm bulmadaki rolünün önemini vurguladı. Enver, “Netanyahu, özellikle Hamas'ı yenemediği ya da silahsızlandıramadığı için Filistin Yönetimi'nin geri dönüşünü bir uzlaşma olarak kabul etmek zorunda kalabilir. Bu da hareketi Hizbullah silahlarıyla kalırken bir cumhurbaşkanı ve başbakanı olan Lübnan modeline benzer hale getirir” şeklinde konuştu.



İsrail medyası: Netanyahu Gazze Şeridi'nin tamamını işgal etmek istiyor

TT

İsrail medyası: Netanyahu Gazze Şeridi'nin tamamını işgal etmek istiyor

İsrail medyası: Netanyahu Gazze Şeridi'nin tamamını işgal etmek istiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Pazartesi günü yaptığı açıklamada, orduyu Gazze'deki savaş hedeflerine ulaşmak için nasıl yönlendireceğini görüşmek üzere bu hafta güvenlik kabinesiyle bir araya geleceğini söyledi. Netanyahu rutin kabine toplantısının başlangıcında şunları söyledi: “Birlikte durmaya devam etmeli ve düşmanı yenmek, rehineleri serbest bırakmak ve Gazze'nin artık İsrail için herhangi bir tehdit oluşturmamasını sağlamak gibi savaşın tüm hedeflerine ulaşmak için birlikte mücadele etmeliyiz.”

İsrail Başbakanlık Ofisi'nden bir yetkilinin verdiği bilgiye göre Netanyahu Gazze'ye yönelik saldırıyı genişletme ve tüm Şeridi kontrol altına alma eğiliminde.

İsrail basınında yer alan haberlere göre kabine, Hamas ile dolaylı ateşkes görüşmelerinin çökmesinin ardından İsrail'in Gazze'de atacağı bir sonraki adıma karar vermek üzere Salı günü toplanacak. Netanyahu'nun ofisi henüz konuyla ilgili yorum talebine yanıt vermedi.

İsrail haber sitesi Ynet, Netanyahu'nun yakın çevresinden üst düzey yetkililere dayandırdığı haberinde İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etmek üzere harekete geçtiğini duyurdu. Haberde şu bilgilere yer verildi: "Konu karara bağlandı, Gazze Şeridi'nin tamamen işgaline doğru ilerliyoruz... Rehinelerin tutulduğu bölgelere de operasyonlar düzenlenecek. Eğer İsrail Genelkurmay Başkanı bunu kabul etmezse istifa edebilir" dedi.

yu
Filistinliler Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yardım taşıyan bir kamyona tırmanırken, 4 Ağustos 2025 (Reuters)

ABD'nin Ortadoğu temsilcisi Steve Witkoff Cumartesi günü İsrail'e yaptığı bir ziyaret sırasında İsrail hükümetiyle Gazze'deki savaşı etkili bir şekilde sona erdirecek bir plan üzerinde çalıştığını söylerken, İsrailli yetkililer de Gazze'deki askeri saldırıyı genişletmek ve harap olmuş bölgenin bazı kısımlarını ilhak etmek gibi fikirler ortaya attı.

thyjuıo
ABD elçisi Steve Witkoff Hamas tarafından alıkonulan İsraillilerin aileleriyle görüşmek üzere Tel Aviv'de (AP)

Doha'da başarısızlıkla sonuçlanan ateşkes görüşmeleri, Gazze'ye yardımların ulaştırılacağı ve İsrail'de tutuklu bulunan Filistinli mahkûmların serbest bırakılması karşılığında Hamas'ın elindeki rehinelerin yarısının serbest bırakılacağı 60 günlük bir ateşkes için ABD destekli bir öneri üzerinde anlaşmaya varmayı amaçlıyordu. Netanyahu'nun Perşembe günü Witkoff ile bir araya gelmesinin ardından üst düzey bir İsrailli yetkili, İsrail'in savaşı sona erdirmek için öne sürdüğü başlıca koşullar olan tüm rehinelerin serbest bırakılması, Hamas'ın silahsızlandırılması ve Gazze Şeridi'nin askerden arındırılması için ateşkesten kapsamlı bir anlaşmaya geçilmesi gerektiği konusunda Washington ve İsrail arasında bir anlayış oluşmaya başladığını söyledi.

thyuı
Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde Hamas'ın El Kassam Tugayları üyeleri, Şubat 2025 (Reuters)

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak Pazar günü Reuters'a yaptığı açıklamada elçinin ziyaretine İsrail'de çok önem addedildiğini söyledi. Ancak Pazar gününün ilerleyen saatlerinde İsrailli yetkili bir anlaşma arayışının nafile olacağının sinyalini verdi ve daha fazla güç kullanma tehdidinde bulundu. Yetkili, “Hamas'ın bir anlaşmaya varmakla ilgilenmediğine dair bir anlayış var, bu nedenle Başbakan rehinelerin serbest bırakılması için bastırırken Hamas'ın askeri olarak yenilgiye uğratılması için de bastırıyor” dedi.

Gazze'deki savaş Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyine bir saldırı başlatması ve İsrail verilerine göre 1.200 kişiyi öldürüp 251 kişiyi rehin almasıyla başladı. Gazze'deki sağlık yetkililerine göre o tarihten bu yana İsrail saldırılarında 60 binden fazla Filistinlinin ölümüne neden oldu. İsrailli yetkililer Gazze'de hala 50 rehine olduğunu ve bunlardan 20'sinin hayatta olduğuna inanıldığını söylüyor.