UNIFIL, Lübnan ve İsrail'e yeni izleme teknikleri konusunda anlaşmaya varma çağrısında bulundu

1559, 1701 ve 1680 sayılı kararların uygulanması ve Hizbullah'ın silahsızlandırılması talep edildi

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) askerleri, Lübnan'ın güneyindeki Kafr Kila köyünde devriye gezerken (AFP)
Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) askerleri, Lübnan'ın güneyindeki Kafr Kila köyünde devriye gezerken (AFP)
TT

UNIFIL, Lübnan ve İsrail'e yeni izleme teknikleri konusunda anlaşmaya varma çağrısında bulundu

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) askerleri, Lübnan'ın güneyindeki Kafr Kila köyünde devriye gezerken (AFP)
Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) askerleri, Lübnan'ın güneyindeki Kafr Kila köyünde devriye gezerken (AFP)

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeleri dün 1701 sayılı kararın uygulanması konusundaki kapalı oturumda, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü'nün (UNIFIL) ‘serbestçe hareket edebilmesi’ ve ‘Mavi Hat’tın tüm bölümlerine’ erişebilmesi için talep ettiği ‘düzenlemelere’ ilişkin önerilerinin ayrıntılarını istedi. Bunlar arasında kararın uygulanması için ‘izleme ve doğrulamayı iyileştirmek amacıyla yeni teknolojilerin tanıtılması ve taktiksel müdahalenin geliştirilmesi’ de yer alıyor.

Kapalı oturum sırasında BM Güvenlik Konseyi üyeleri iki brifing dinledi. İlk olarak BM Lübnan Özel Koordinatörü Jeanine Hennis-Plasschaert ve BM Barış Gücü Operasyonlarından Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Jean-Pierre Lacroix, UNIFIL'in Litani Nehri'nin güneyinden İsrail ile Mavi Hat'a kadar olan operasyon alanındaki gelişmeler hakkında bilgi verdi. İkinci olarak ise Guterres, ‘Taif Anlaşması ve 1559, 1701 ve 1680 sayılı kararların, Hizbullah da dâhil olmak üzere Lübnan'daki tüm silahlı grupların silahsızlandırılmasını gerektiren ilgili hükümlerinin tam olarak uygulanmasının kolaylaştırılması’ ve ‘Lübnan hükümetinin kontrolünün tüm Lübnan toprakları üzerinde genişletilmesi’ gerektiğini belirtti.

UNIFIL'in hareket özgürlüğü, silah ambargosunun uygulanması ve Lübnan ordusu için uluslararası desteğin harekete geçirilmesi konularında üç önemli ek içeren 35 sayfalık raporunun özetinde Guterres, ‘zorluklara rağmen’ çatışmaların durdurulmasının devam etmesini memnuniyetle karşıladı. “Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nin Litani Nehri'nin güneyinde daha fazla konuşlandırılmasıyla birlikte İsrail ordusunun Lübnan topraklarından çekilmesi yönünde ilerleme kaydedildi. Lübnan ve İsrail halklarının hak ettiği kalıcı güvenlik ve istikrarı sağlamak için uzun zamandır beklenen bir fırsat var” diyen Guterres, İsrail ordusunun Lübnan topraklarından henüz tam olarak çekilmemesi, ‘beş mevzide kalması ve Mavi Hat boyunca iki tampon bölge tanımlaması’ nedeniyle durumun ‘kırılganlığını koruduğunu’ kaydetti. Lübnan ordusunun ‘Hizbullah'a ait olduğuna inanılan büyük miktarlarda terk edilmiş silahı imha etmeye devam ettiğini’ söyleyen Guterres, ‘Hizbullah altyapısının ortaya çıkarıldığını’ kaydetti.

İsrail'in geri çekilmesi

Guterres tarafları ‘Mavi Hat'a saygı da dâhil olmak üzere taahhütlerine tam olarak riayet etmeye ve bunları süratle uygulamaya ve 1701 sayılı kararın tam olarak uygulanması ve nihai hedefi olan Lübnan ile İsrail arasında kalıcı bir ateşkes sağlanması yönünde bu siyasi ivmeyi geliştirmeye’ çağırdı. “Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nin Litani Nehri ile Mavi Hat arasındaki bölgenin devlet otoritesi dışındaki tüm silahlı personel, varlık ve silahlardan arındırılmasını sağlamak da dâhil olmak üzere, kendi otoritesini ve Lübnan devletinin otoritesini tüm topraklarında yeniden tesis edebilmesi ve güçlendirebilmesi her iki tarafın da çıkarınadır” diyen Guterres, Lübnan Silahlı Kuvvetleri’nin ‘çatışmalardan kaçınmasına rağmen kayıplar vermesinden’ üzüntü duyduğunu ifade etti. Guterres, “Mavi Hat’tın kuzeyindeki varlıkları, Lübnan'ın egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve 1701 sayılı kararı ihlal ettiği ve Lübnan makamlarının devlet otoritesini tüm topraklarına yayma çabalarını baltaladığı için İsrail güçleri Lübnan topraklarından çekilmeyi tamamlamalıdır” dedi. ‘İsrail'in Lübnan egemenliğine yönelik tüm ihlallerini’ kınayan Guterres, “İsrail'in kuzey Gajar'ı ve Mavi Hat’tın kuzeyindeki komşu bölgeyi işgal etmeye devam etmesi de 1701 sayılı kararın ihlalidir ve sona ermelidir” dedi. Guterres ayrıca, Lübnan hükümetinin UNIFIL'in 2011'de İsrail güçlerinin işgal altındaki bölgeden çekilmesini kolaylaştırmak için yaptığı öneriyi memnuniyetle karşıladığını, İsrail hükümetinin ise henüz bir yanıt vermediğini hatırlattı.

Avn ve Selam'ın çabaları

Guterres, Genelkurmay Başkanı Joseph Avn'ın Lübnan Cumhurbaşkanı seçilmesini, Nevvaf Selam'ın Başbakan olarak atanmasını ve ardından yeni bir hükümetin hızla kurulmasını memnuniyetle karşıladı. “Çatışmaların yol açtığı büyük yıkım, kapsamlı ve kapsayıcı bir iyileşme ve yeniden inşa süreci gerektirecektir” diyen Guterres, devam eden insani ihtiyaçların karşılanması ve Lübnan'ın toparlanması, yeniden inşası ve istikrarının desteklenmesi için bağışçıları 2025 Lübnan Müdahale Planı ve Acil Yardım Çağrısı'nı tam olarak finanse etmeye çağırdı. Bu aynı zamanda Lübnan devletinin otoritesinin tüm topraklarına yayılması için de kritik önem taşıyor. “Uluslararası güveni yeniden tesis etmek ve bağışçı finansmanının kilidini açmak için uzun süredir gecikmiş reformları uygulayabilen güçlendirilmiş bir hükümet kritik öneme sahip olacaktır” diyen Guterres, Cumhurbaşkanı Avn ve Başbakan Selam'ın ‘yargının bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü de dâhil olmak üzere kapsamlı ekonomik ve hükümet reformlarını ilerletme’ yönündeki taahhütlerini övdü.

Guterres özellikle Cumhurbaşkanı Avn'ın Lübnan devletinin toprakları üzerindeki tüm silahlar üzerinde tekel sahibi olmasını sağlama ve ulusal güvenlik stratejisi geliştirmek üzere bir diyalog toplantısı düzenleme taahhüdü konusunda iyimser olduğunu ifade etti. Lübnan hükümetine ‘Taif Anlaşması ile 1559, 1701 ve 1680 sayılı kararların, Lübnan'daki tüm silahlı grupların silahsızlandırılmasını ve Lübnan hükümetinin tüm Lübnan toprakları üzerindeki kontrolünün genişletilmesini gerektiren ilgili hükümlerinin tam olarak uygulanmasını kolaylaştırması çağrısında bulundu. Lübnanlı yetkililerin Filistin Halk Kurtuluş Cephesi-Genel Komutanlığı (PFLP-GC) ve Fethu’l İntifada'nın üslerini ‘dağıtmak’ için attıkları ‘proaktif adımları’ takdir etti.

Teknikler ve değişiklikler

lman Brandenburg firkateyni, Baden-Württemberg firkateyninin yerine Lübnan açıklarındaki UNIFIL görevine katılmak üzere yola çıktı. (DPA)Alman Brandenburg firkateyni, Baden-Württemberg firkateyninin yerine Lübnan açıklarındaki UNIFIL görevine katılmak üzere yola çıktı. (DPA)

Guterres, “UNIFIL'in yetkilendirilmiş faaliyetlerinin tam olarak yeniden başlaması, misyonun hareket özgürlüğü ve 1701 sayılı kararın gerektirdiği şekilde tüm ilgi alanlarına ve Mavi Hat’tın tüm bölümlerine erişimi de dâhil olmak üzere, taraflardan hiçbirinin kısıtlama getirmemesini gerektirmektedir. UNIFIL, izleme ve doğrulamayı iyileştirmek, taktiksel müdahaleyi geliştirmek ve Lübnan ordusu ve İsrail güçleriyle operasyonel çerçeveleri yeniden değerlendirmek için yeni teknolojiler sunmayı planlıyor. Bu düzenlemelerin taraflarca kabul edilmesi, karar kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirme kararlılıklarının bir kanıtı olacaktır” ifadelerini kullandı.

İsrail ve Suriye'ye ‘Şebaa Çiftlikleri bölgesinin geçici tanımına yanıtlarını sunmaları’ çağrısını yineleyen Guterres, “Suriye'deki gelişmeler, Suriyeli mültecilerin güvenli, gönüllü ve onurlu bir şekilde nihai dönüşleri için iyiye işarettir ve bu da Lübnan'ın uzun süredir devam eden yükünü hafifletecektir” dedi.

Ayrıca 4 Ağustos 2020'de Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlamayla ilgili adli soruşturmanın yeniden başlatılmasını ve Başbakan Selam'ın patlamanın kurbanları ve aileleri için adaleti sağlama taahhüdünü memnuniyetle karşıladığını ifade etti.

Ürkütücü zorluklar

Oturum sırasında Hennis-Plasschaert, Lübnan'daki yeni hükümet için ‘ürkütücü zorluklar’ olarak tanımladığı durumlardan bahsetti. İsrail ordusunun Lübnan topraklarındaki varlığını sürdürürken bombardımanlarını da sürdürmesinin Mavi Hat’tın Lübnan tarafında ‘ciddi yansımalara yol açabileceğini’ belirtti. ‘Kısmen Kasım Mutabakatı ve 1701 sayılı kararın çelişkili yorumlarından ya da hükümlerinin seçici bir şekilde uygulanmasından kaynaklanan mevcut durum sadece yeni bir tırmanmaya yol açabilir’ uyarısında bulundu.

Lübnan'a yönelik uluslararası fonlardaki büyük boşluklara atıfta bulunan Hennis-Plasschaert sözlerini şöyle noktaladı: “İyileşme ve yeniden yapılanma sürecinin başlatılamaması pahalıya mal olacaktır. Zira insanların istikrara gerçekten inanabilmeleri için önce istikrarın meyvelerini hissetmeleri ve görmeleri gerekir.”



İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını yeniden başlattı... 400'den fazla Filistinli hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırının ardından yakınlarının cenazelerinin etrafında duran Filistinliler, 18 Mart 2025. (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırının ardından yakınlarının cenazelerinin etrafında duran Filistinliler, 18 Mart 2025. (AFP)
TT

İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını yeniden başlattı... 400'den fazla Filistinli hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırının ardından yakınlarının cenazelerinin etrafında duran Filistinliler, 18 Mart 2025. (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırının ardından yakınlarının cenazelerinin etrafında duran Filistinliler, 18 Mart 2025. (AFP)

Günün gelişmeleri…

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in şafak vakti Gazze Şeridi'nde düzenlediği bir dizi şiddetli hava saldırısında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının ‘çoğu çocuk ve kadın olmak üzere’ 330'a yükseldiğini duyurdu.

Gazze Hastaneler Genel Müdürü Muhammed Zakut AFP'ye yaptığı açıklamada, “Sağlık Bakanlığı bu sabah çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 412'den fazla şehit bildirdi” dedi. Zakut ayrıca, ‘yıkılan evlerin enkazı altında onlarca kayıp insan’ olduğunu da ifade etti.

Sağlık Bakanlığı, Gazze Şeridi'ne yönelik bir dizi şiddetli ve kanlı hava saldırısı sonucunda onlarcası ağır ve kritik durumda olmak üzere 440'tan fazla yaralı olduğunu açıkladı.

Diğer yandan İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ndeki Hamas hedeflerine yoğun saldırılar düzenlediğini duyurdu.

İsrail ordusu bugün, Gazze Şeridi boyunca bir hava saldırısı dalgası başlatmasının ardından bölge sakinlerine Gazze'nin doğusunu tahliye etmelerini ve Gazze Şeridi’nin orta kesimine doğru yönelmelerini emretti.

Bugün yayınlanan emirler, İsrail'in yeniden kara harekâtı başlatabileceğine işaret ediyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, Gazze Şeridi'ndeki Beyt Hanun, Hirbet Huzaa, Abasan el-Kebira ve Abasan el-Cedide mahallelerinin sakinlerine bulundukları yerleri derhal boşaltmaları ve Gazze Şehri'nin batısı ile Han Yunus şehrine gitmeleri çağrısında bulundu.

Reuters'a konuşan üst düzey bir Hamas lideri, İsrail'in ateşkes anlaşmasını tek taraflı olarak sona erdirdiğini söyledi. Hamas tarafından yapılan açıklamada, “Netanyahu ve aşırılık yanlısı hükümeti, ateşkes anlaşmasını bozma kararı aldı ve Gazze Şeridi'ndeki esirleri bilinmeyen bir kaderle karşı karşıya bıraktı” denildi.

Yerinden edilen Filistinliler için kampa dönüştürülen bir okulun yıkılmış bölümünün kalıntılarına bakan bir adam, 18 Mart 2025. (AFP)Yerinden edilen Filistinliler için kampa dönüştürülen bir okulun yıkılmış bölümünün kalıntılarına bakan bir adam, 18 Mart 2025. (AFP)

Ordu saldırılarla ilgili daha fazla ayrıntı vermedi, ancak Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada, orduya ‘Hamas terör örgütüne karşı kararlı bir şekilde harekete geçme’ talimatı verildiği belirtildi.

Açıklamada, “Hamas'ın esirlerimizi serbest bırakmayı tekrar tekrar reddetmesi ve ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve arabuluculardan gelen tüm önerileri reddetmesinin ardından bu adım atıldı. Şu andan itibaren İsrail, Hamas'a karşı askeri gücünü arttırarak hareket edecek” ifadeleri yer aldı.

İsrail Washington'la istişarede bulundu

Öte yandan Beyaz Saray sözcülerinden biri Fox News'e yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarla ilgili olarak ABD Başkanı Donald Trump yönetimiyle istişarede bulunduğunu söyledi.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee X platformunda yaptığı paylaşımda, ‘Başbakan ve hükümetin direktifleri doğrultusunda İsrail ordusu ve iç istihbarat servisi Şin-Bet'in Gazze Şeridi'ndeki Hamas terör örgütüne ait hedeflere geniş çaplı bir saldırı başlattığını’ ifade etti.

 Filistinliler bugün Han Yunus'ta bir eve düzenlenen İsrail hava saldırısının gerçekleştiği yeri incelerken, bir çocuk yıkılan evin enkazı üzerinde oturuyor. (Reuters)Filistinliler bugün Han Yunus'ta bir eve düzenlenen İsrail hava saldırısının gerçekleştiği yeri incelerken, bir çocuk yıkılan evin enkazı üzerinde oturuyor. (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı sağlık görevlileri ve görgü tanıkları, İsrail saldırılarının Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta üç evi, Gazze şehrinde bir binayı ve Han Yunus ile Refah'taki çeşitli hedefleri vurduğunu bildirdi. Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, İsrail'in Gazze'ye en az 35 hava saldırısı düzenlediğini açıkladı. Filistin televizyon kanalı El-Aksa TV, İsrail bombardımanının Gazze Şeridi'nde onlarca ev, cami, okul ve çadırı hedef aldığını bildirdi.

 İsrail'in bugün Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden bir çocuğun cenazesini taşıyan bir adam (AFP)İsrail'in bugün Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden bir çocuğun cenazesini taşıyan bir adam (AFP)

Biri İçişleri Bakanlığı'ndan olmak üzere iki Hamas kaynağı bugün AFP'ye yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki Hamas hükümetinin polis ve güvenlik hizmetlerinden sorumlu İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Mahmud Ebu Vatfe’nin dün gece İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarında öldürüldüğünü söyledi.

Beş saat içinde yüzlerce ölü

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, yaralı sayısının 440'ın üzerine çıktığını bildirdi.

Daha önce Gazze Şeridi'ndeki hükümet medya ofisinden yapılan açıklamada, İsrail saldırıları sonucunda Gazze Şeridi'nde beş saat içinde 322 kişinin öldüğü ve onlarca kişinin yaralandığı belirtilmişti. Açıklamada, son beş saat içinde İsrail saldırıları sonucunda bazı ailelerin tüm bireylerinin öldürüldüğü de belirtildi.

Sahadaki zor insani durum ve Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerindeki yakıt eksikliği nedeniyle ulaşım sektörünün felç olmasından ötürü ölülerin büyük bir kısmının şu ana kadar hastanelere ulaşamadığına dikkat çekilen açıklamada, ‘soykırım suçlarında’ ölenlerin çoğunun kadın, çocuk ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'nde İsrail saldırısında yaralanan akrabasının yanında ağlayan bir kadın, 18 Mart 2025. (AFP)Gazze Şeridi'ndeki el-Ehli Baptist Hastanesi'nde İsrail saldırısında yaralanan akrabasının yanında ağlayan bir kadın, 18 Mart 2025. (AFP)

Gazze Şeridi'ndeki hükümet medya ofisi, tıbbi malzeme ve insani yardım girişinin engellenmeye devam edilmesi sonucunda Gazze Şeridi'ndeki sağlık sisteminin çöktüğünü, bunun da hastanelerin çalışmasını durdurma ve yaralılara ve hastalara sağlık hizmeti verememe tehdidi yarattığını, ayrıca Gazze Şeridi'nin hayati sektörlerine yakıt girişinin engellenmesinin Gazze Şeridi'ni bir felaket bölgesi haline getireceğini açıkladı.

Medya ofisi, İsrail ordusunun bu acımasız ve iğrenç suçları işlemeye devam etmesini en güçlü ifadelerle kınadı. Ofis tarafından yapılan açıklamada, “İşgali, saldırıların tehlikeli yansımalarından tamamen sorumlu tutuyoruz. Büyük Filistin halkının bu suçlardan yılmayacağını ve İsrail işgali sona erene kadar kararlılığını ve meşru mücadelesini sürdüreceğini yineliyoruz” denildi.

 İsrail'in hava saldırıları sonucunda Han Yunus'un el-Mevasi bölgesinde yerlerinden edilen insanların kaldığı bir kampta çıkan yangın sonrası (Reuters)İsrail'in hava saldırıları sonucunda Han Yunus'un el-Mevasi bölgesinde yerlerinden edilen insanların kaldığı bir kampta çıkan yangın sonrası (Reuters)

Ofis, uluslararası toplumu, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ni, insan hakları ve insani yardım örgütlerini ‘bu vahşi katliamları durdurmak, çocuklara, kadınlara ve genel olarak sivillere yönelik saldırganlığa son vermek ve İsrail işgalinin liderlerini sorumlu tutmak için’ derhal harekete geçmeye çağırdı.

İsrail’in hava saldırılarından kısa bir süre önce İsrail müzakere heyetinin, Mısır’ın başkenti Kahire'den Hamas'la ateşkes anlaşmasının sonraki aşamaları ve esirlerin serbest bırakılması konusunda herhangi bir ilerleme kaydedemeden döndüğü haberleri basında yer almıştı. Hamas, ateşkesin yürürlüğe girdiği ocak ayından bu yana İsrail'in 150'den fazla Filistinliyi öldürdüğünü açıkladı.