ABD Başkanı Donald Trump'ın, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde ‘şiddet yanlısı çetelerin peşinde olduğunu’ söylemesi üzerine, ABD'nin Hamas'a yönelik tutumu daha belirsiz hale geldi. Gözlemciler bu açıklamayı, Beyaz Saray'ın Hamas'a yönelik söylemini yumuşatma isteğinin bir göstergesi olarak değerlendirdi. Ancak birkaç saat önce, ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) bir açıklama yayınlayarak, harekete ‘şiddeti derhal durdurması’ ve silahlarını teslim etmeyi taahhüt etmesi çağrısında bulundu ve Kahire'nin arabuluculuğunda sağlanan ateşkes anlaşmasına desteğini yineledi.
Analistlere göre, siyasi ve askeri kurumlar arasındaki bu belirgin farklılık, son savaşın ardından ABD'nin Gazze Şeridi'ndeki rolünün niteliği ve gelecekteki güvenlik veya siyasi düzenlemelerde Hamas'a karşı sergilenecek açıklığın sınırları konusunda daha derin bir anlaşmazlığı yansıtıyor.
İç baskı
Bu gelişme, ABD yönetiminin kırılgan ateşkes anlaşmasını istikrara kavuşturmaya çalıştığı bir dönemde, Beyaz Saray'ın hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratlar tarafından Gazze'ye, özellikle de Hamas'a yönelik politikasının niteliğini netleştirmesi yönünde iç baskı altında olduğu bir zamanda meydana geldi.
Washington Post, ABD Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkilinin, CENTCOM’un açıklamasının ‘ABD'nin resmi askeri çizgisini’ yansıttığını söylediğini aktardı. Yetkili, ordunun ‘siyasi açıklamalara dayanarak silahlı grupların tanımını değiştirmediğini’ ifade etti.
Ancak Beyaz Saray'a yakın kaynaklar, Trump'ın açıklamalarının ‘yanlış yorumlandığını’ ve onun ‘İsrail güçlerinin kısmi çekilmesinden sonra yerel grupların düzeni sağlamaya çalıştığı Gazze Şeridi'ndeki durum değişimini’ kastettiğini açıkladı. Fox News, bir ulusal güvenlik danışmanının, ‘Trump’ın şiddeti reddeden bazı grupları gelecekteki yerel güvenlik düzenlemelerine dahil etme fikrine açık olduğunu’ söylediğini aktardı.
Bölgesel taraflar için etkileri
Gözlemciler, siyasi ve askeri kurumlar arasındaki bu görüş ayrılığının yeni bir şey olmadığını düşünüyor. Beyaz Saray, son savaşın ardından Gazze Şeridi'nde yeniden denge sağlanmasına imkân verebilecek esnek bir siyasi yaklaşımı tercih ederken, Pentagon, Hamas'ın şiddeti durdurma ve silahlarını teslim etme konusundaki tam taahhüdünü doğrulamadan önce herhangi bir ‘rehabilitasyona’ karşı uyarıda bulunmakta ısrarcı.
Georgetown Üniversitesi'nde ulusal güvenlik üzerine çalışan Prof. Dr. Jonathan Stein, “ABD ordusu uzun vadeli istikrarı göz önünde bulundurarak hareket ederken, Başkan Trump diplomatik ivme kaybolmadan somut sonuçlar elde etmeyi amaçlayan hızlı siyasi mantıkla hareket ediyor. Bu çelişki, müttefikleri, özellikle de Washington'dan daha net bir tavır bekleyen İsrail'i karıştırıyor” ifadelerini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan herhangi bir açıklama yapılmazken, Beyaz Saray ve Pentagon arasında ateşkesin istikrarını sağlamak ve Gazze Şeridi'ndeki güvenlik sorumluluklarını dağıtmak için mekanizmalar konusunda istişareler devam ediyor. Gözlemciler, ABD'nin ikili söyleminin anlaşmanın hükümlerinin sahada uygulanmasını geciktirebileceğini ve bölgesel taraflar arasında şüphe uyandırabileceğini düşünüyor.
Bu durum, Trump'ın görevdeki ilk yıllarında Suriye, İran ve Afganistan konusunda yaptığı açıklamalar ile Pentagon'un resmi tutumu arasında tekrar tekrar ortaya çıkan çelişkilerle dolu tartışmaları akla getiriyor.
Gazze'ye temkinli bir dönüş ve ateşkesin geleceği hakkında artan sorularla, ABD Başkanı bir kez daha zor bir sınavla karşı karşıya: Ortadoğu'nun güvenliğini etkileyen hassas konularda risk almayı reddeden askeri kurumla, iç desteği kazanmaya yönelik siyasi retoriği nasıl dengeleyecek?