İsrailli aşırı sağcı Bakan Ben-Gvir, Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi

Filistinlilere yönelik ırkçı ve şiddet yanlısı söylemleriyle tanınan Ben-Gvir, göreve gelişinden bu yana ikinci kez Aksa'ya baskın gerçekleştirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrailli aşırı sağcı Bakan Ben-Gvir, Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.

Ben-Gvir, sabahın erken saatlerinde, özel korumaları ve İsrail güçlerinin yoğun koruması altında Harem-i Şerif'e girdi.

Ben-Gvir, Mescid-i Aksa’nın avlusundan yayınladığı görüntülü mesajında, “Burada ev sahibi biziz. Hamas'ın tehditlerinin hiçbir faydası olmayacak. Kudüs'ün ve tüm İsrail toprağının sahibi biziz.” ifadelerini kullandı.

Filistinlilere yönelik ırkçı ve şiddet yanlısı söylemleri ve provokatif eylemleriyle tanınan aşırı sağcı Bakan, göreve gelişinden bu yana ikinci kez aynı provokasyona imza attı.

Ben-Gvir daha önce, göreve gelişinden günler sonra, 3 Ocak’ta Mescid-i Aksa’ya girmiş ve bu eylemi ile 5 yıl sonra Mescid-i Aksa'ya giren görevdeki ilk İsrailli Bakan olmuştu.

Ben-Gvir'in bu baskını, işgal altındaki Filistin topraklarında tepkiyle karşılanmış ve gerilimi tırmandırmıştı.

Filistin yönetimi ve Müslüman ülkelerin yanı sıra, ABD’nin de dahil olduğu Batı ülkelerinden Ben-Gvir’in provokatif eylemine karşı tepkiler gelmişti.

Ben-Gvir, Başbakan Binyamin Netanyahu öncülüğünde bu yılın başında kurulan aşırı sağcı hükümette bakan olmadan önce, milletvekilliği döneminde de Mescid-i Aksa baskınları, Filistinlilere yönelik şiddet eylemlerini teşvik etmesi ve ırkçı söylemleri nedeniyle sıkça adından söz ettiriyordu.

Mescid-i Aksa baskınları, Filistinlilere karşı silah çekmek gibi provokatif eylemleri ve fanatik Yahudi yerleşimcilerin şiddet eylemlerini teşvik etmesiyle bilinen Ben-Gvir, fanatik Yahudilerin terör saldırılarına ilişkin davalarda avukatlık yaptığı için Filistinliler tarafından "katillerin avukatı", "şeytanın avukatı" ve "sabıkalı" şeklinde anılıyor.

Ben-Gvir, ayrıca, 1994 yılında işgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde İbrahim Camisi'nde ibadet eden Müslümanlara ateş açarak toplu katliam yapan fanatik Yahudi terörist Baruch Goldstein'a hayranlığını da gizlemiyor.

- Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor

İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Ancak Yahudiler, İsrail'in tek taraflı kararı ve bazı Siyonist örgütlerin girişimleriyle, 2003'ten bu yana İslami Vakıflar İdaresinin izni olmadan polis eşliğinde kutsal mabede girerken, bu baskınlar özellikle 2022 yılında giderek artan bir hal aldı.

Geçen yılın Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlaller açısından en belirgin sene olduğunu duyuran İslami Vakıflar İdaresinin verilerine göre, 2022 yılı boyunca 48 binden fazla Yahudi yerleşimci Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.



Hamas, İsrail'le iş birliği yapmaktan hüküm giyen 7 Filistinliyi idam edecek

Gazze'deki Askeri Yargı Konseyi’ne bağlı askeri mahkeme, İsrail ile iş birliği yapan 7 kişi hakkında idam, 7 kişi için de müebbet hapis cezasına hükmetti. (AFP)
Gazze'deki Askeri Yargı Konseyi’ne bağlı askeri mahkeme, İsrail ile iş birliği yapan 7 kişi hakkında idam, 7 kişi için de müebbet hapis cezasına hükmetti. (AFP)
TT

Hamas, İsrail'le iş birliği yapmaktan hüküm giyen 7 Filistinliyi idam edecek

Gazze'deki Askeri Yargı Konseyi’ne bağlı askeri mahkeme, İsrail ile iş birliği yapan 7 kişi hakkında idam, 7 kişi için de müebbet hapis cezasına hükmetti. (AFP)
Gazze'deki Askeri Yargı Konseyi’ne bağlı askeri mahkeme, İsrail ile iş birliği yapan 7 kişi hakkında idam, 7 kişi için de müebbet hapis cezasına hükmetti. (AFP)

AFP

Gazze Şeridi'ni kontrol eden Hamas'ın askeri mahkemesi, pazar günü ‘İsrail'le iş birliği yapmaktan suçlu bulunan’ 7 kişi için idam, diğer 7 kişi için de müebbet hapis cezası verdi.

Gazze Şeridi İçişleri Bakanlığı’nın basına yaptığı açıklamada, “Gazze'deki Askeri Yargı Otoritesi’ne bağlı Askeri İstinaf Mahkemesi, İsrail ile iş birliği yapan 7 kişi hakkında idam, diğer 7 kişi hakkında da müebbet hapis cezası verdi” denildi.

Açıklamada, İsrail'le iş birliği yapmaktan hüküm giyen 7 kişinin idamının asılarak gerçekleştirileceği belirtilirken, net bir tarih belirtilmedi.

Açıklamada, sanıkların 2017-2019 yılları arasında tutuklandıkları ve her birine yöneltilen suçlamaların ayrıntıları yer aldı. Açıklama metninde şu ifadeler yer aldı: “Anılan idam cezaları, 2001 tarihli 3 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 415’inci maddesi metnine dayanmaktadır. Bütün kararlar sanıklar huzurunda oybirliğiyle verilmiştir.”

Filistin yasalarına göre, idam cezası uygulanmadan önce Filistin Devlet Başkanı'nın onayı gerekiyor. Ancak Hamas bunu geçmişte birkaç kez görmezden geldi.

Hamas 2007 yılında Gazze Şeridi'ni ele geçirmesinden beri Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın onayı olmadan birçok idam cezası uyguladı.

Geçtiğimiz Nisan ayında, harekete bağlı bir askeri mahkeme iki kişiyi ölüm cezasına, diğer dört kişiyi de ‘İsrail ile iş birliği’ suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırdı.

Geçen Eylül ayında Hamas, ‘ikisi işgalcilerle iletişim kurmaktan ve üçü cinayet işlemekten’ suçlu bulunan beş Filistinlinin infaz edildiğini duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabida’dan aktardığı habere göre geçen yıl Gazze Şeridi'nde verilen idam cezalarının sayısı 17'yi aştı. Filistin insan hakları merkezlerine göre bu, Filistin Yönetimi’nin kuruluşundan beri verilen idam kararların sayısını en az 270'e çıkarıyor ve bunların 240'ı Gazze Şeridi'nde verildi.

Filistin hukuku, İsrail ile iş birliği, cinayet ve uyuşturucu kaçakçılığı suçlarının faillerini, Filistin Devlet Başkanı'nın bu hükümleri onaylaması şartıyla idamla cezalandırıyor.

Hareketin yoksullaşan bölgede hükümetin kontrolünü ele geçirmesinden sonra 2007 yılından bu yana iki ana Filistinli grup olan El-Fetih ve Hamas arasındaki bölünme sürüyor. İsrail, yaklaşık 2,3 milyon nüfusa sahip ve işsizlik oranının yüzde 50'yi aştığı Gazze Şeridi’ni sıkı bir şekilde kuşatıyor.