Mısır ve Umman’dan ilişkileri güçlendirme mesajı

Tarık’ın Kahire ziyaretinin sonunda, Mısır ve Umman’dan çeşitli alanlarda ilişkileri güçlendirme vurgusu

Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Mısır ziyareti sona erdi. Kendisini Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi uğurladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Mısır ziyareti sona erdi. Kendisini Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi uğurladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır ve Umman’dan ilişkileri güçlendirme mesajı

Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Mısır ziyareti sona erdi. Kendisini Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi uğurladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Mısır ziyareti sona erdi. Kendisini Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi uğurladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık, iki ülke arasındaki ilişkileri ve çeşitli alanlarda iş birliğini güçlendirme yönündeki ortak isteğini vurguladı.

Sisi, iki günlük Kahire ziyaretinin sonunda Umman Sultanı ile bir araya geldi. Sisi, Mısır’ın kardeş Umman Sultanlığı’ndan gurur duyduğunu ve Tarık’ın Mısır’a ilk resmi ziyaretini doğruladı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre iki lider, Mısır ile Umman arasındaki tarihi kardeşlik ilişkilerini çeşitli alanlarda güçlendirmeye devam etme konusundaki karşılıklı isteklerini vurguladı.

frth

Mısır Cumhurbaşkanlığı’nda yapılan görüşmelerin ardından Tarık, Mısır’ın yeni idari başkentine giderek burada 107 bin kişilik kapasiteye sahip dünyanın en büyük camilerinden biri olan Mısır camini inceldi. Yeni idari başkenti inceleyen Tarık, buradaki 2 bin 200 kişilik seyirci kapasitesine sahip olan opera binasında da incelemelerde bulundu.

Mısır Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada yeni idari başkentin, başkent müzesi ve sanat müzesi gibi entegre bir dizi tiyatro, çeşitli sergi salonları, müzik orkestraları, kütüphaneler ve müzeler içerdiği belirtildi.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ı Kahire Havalimanı’ndan uğurladı.

Ziyaretin oturum aralarında dün (Pazartesi), Mısır-Umman İş Forumu düzenlendi. Planlama Bakanı Dr. Hala es-Said, forumdan hem Mısır’ın hem de Umman Sultanlığı’nın ekonomik düzeyde önemli rekabet avantajlarından yararlandığını söyledi. Said, Mısır’ın kalkınmaya ulaşmak için sürekli çaba sarf ettiğini ve daha fazla yerli yabancı yatırım çekmeye istekli olduğunu belirtti. Said, dünyanın tanık olduğu siyasi ve ekonomik kargaşalardan kurtulmak için ekonomik entegrasyon üzerinde çalışılması gerektiğini vurguladı.

Said, “Mısır, 1 milyar 300 milyon insanın bulunduğu Afrika kıtasının pazarlarına erişme yeteneğine ek olarak, gençlerin yaklaşık yüzde 60’ını oluşturduğu 104 milyon vatandaştan oluşan büyük ve umut verici bir pazar” dedi.

Said, Mısır’ın ihracat hacminin geçen yıl başta tarımsal ihracat olmak üzere yüzde 34 arttığını, Süveyş Kanalı’ndan elde edilen gelirlerin ise aynı dönemde yüzde 22 arttığını söyledi.

 

Buna karşılık Umman Sultanlığı’nda Ticaret, Sanayi, Yatırımın Teşviki ve Geliştirilmesi Bakanı Kays bin Muhammed el-Yusuf, Umman Sultanlığı ile Mısır arasındaki ticaret borsası hacminin 2022’de 1.023 milyar ABD Doları seviyesine ulaştığını doğruladı.

Yusuf, “Umman 2040 Vizyonu doğrultusunda yatırımcılara, ticari kayıt ücretlerinin ve karların yüzde 100 oranında düşürülmesi, 50 yıla kadar intifa sözleşmesi, projenin türüne göre yıllık yüzde 30’a kadar vergi muafiyeti gibi teşvikler sunuyor” dedi.

Yusuf, Umman’ın Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) pazarlarındaki 59 milyon tüketiciye yakınlığı, doğu ile batı arasındaki hayati ticaret yollarıyla bağlantısı ve Asya ile Afrika’daki gelişmekte olan pazarlara yakınlığı gibi stratejik konumu ile ayırt edildiğine dikkati çekti.



Ankara’nın sınır dışı edilmeyeceklerine dair verdiği güvenceye rağmen Mısır İhvanı’nın korkuları sürüyor

Mısır ve Türkiye cumhurbaşkanları, Dünya Kupası’nın açılışı sırasında Katar Emiri’nin yanında el sıkışırken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır ve Türkiye cumhurbaşkanları, Dünya Kupası’nın açılışı sırasında Katar Emiri’nin yanında el sıkışırken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Ankara’nın sınır dışı edilmeyeceklerine dair verdiği güvenceye rağmen Mısır İhvanı’nın korkuları sürüyor

Mısır ve Türkiye cumhurbaşkanları, Dünya Kupası’nın açılışı sırasında Katar Emiri’nin yanında el sıkışırken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır ve Türkiye cumhurbaşkanları, Dünya Kupası’nın açılışı sırasında Katar Emiri’nin yanında el sıkışırken (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Türkiye’de ikamet eden İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) Örgütü’nden bazı unsurların “Türk vatandaşlığı ve ikamet izni alamama ve üzerlerindeki güvenlik baskılarının artmasına ilişkin krizin devam ettiğini” söylemeleri, ‘Ankara’nın sınır dışı edilmeyeceklerine dair verdiği son güvencelere rağmen İhvan unsurlarının mevcut endişeleri’ hakkında soruları gündeme getirdi.

dwfwe
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Uluslararası Müslüman Alimler Birliği’nden bir heyet ile

bu ayın başlarında görüşmesinin ardından İhvan mensupları derin bir nefes aldıklarını ifade etmişlerdi. Nitekim bu görüşme, İhvan mensuplarına, son zamanlarda özellikle İstanbul’daki güvenlik kampanyaları ve ‘sınır dışı etme faaliyetleri’ konusunda net bir güvence mesajı verilmesine tanık olmuştu. Erdoğan “İkamet koşullarını ihlal edenler ve yasa dışı göçmenler dışında kimseye dokunulmayacağını” vurgulamıştı.

‘Mısır’daki şiddet olaylarında hüküm giyen’ İhvan’a bağlı Mısırlı Vaiz Vecdi Ganim, saatler önce iletişim sitelerinde yayınlanan bir videoda, Erdoğan ile yaptıkları görüşme dolayısıyla İhvan ve Müslüman Alimler Birliği’ni hedef alarak “toplantıya katılma yönünde kendisini davet etmemeleri ve 2014’ten beri ülkede bulunmasına rağmen Türk makamlarının kendisine ikamet veya vatandaşlık vermeyi reddetmesi sorununu bugüne kadar gündeme getirmemelerini” eleştirdi.

Ganim’in videosu ile eş zamanlı olarak, bir kısmı İhvan’a bağlı olan ve Türkiye’de ikamet eden Mısırlıların sosyal paylaşım sitelerindeki sayfaları, “Erdoğan’ın güvencelerine rağmen durumlarının kesinleşmediğine ilişkin” şikayetlerle doldu. Abdullah eş-Şerif “Türkiye’nin İhvan’a karşı son zamanlardaki uygulamalarını” eleştirirken, Amr Abdulhadi “Türkiye’deki bazı İhvan” unsurlarını eleştirerek, “onları, bazılarının Türk vatandaşlığı alamaması ile ilgili krizin sebebi olmakla” itham etti. Muhammed Muntasır “Türkiye’nin İhvan unsurları, özellikle de gençlerinin aleyhindeki uygulamalarının sonlandırılması” çağrısında bulundu. Hüseyin Rıza ise Türkiye’de ikamet sıkıntısı yaşayanlara “İstanbul’u bırakıp geçici süreliğine civar illere gitmelerini” tavsiye etti.

Geçen mayıs ayında Türkiye’de yapılan milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sona ermesinin ardından başta çoğu İhvan mensubunun yaşadığı İstanbul olmak üzere çeşitli illerde başlatılan ‘güvenlik kontrolü’ kampanyaları nedeniyle İhvan unsurları son dönemde büyük tedirginlik yaşadılar. Gerek ikameti bitip yenilemeyerek gerekse geçici vize ile giriş yapıp ikamet başvurusunda bulunmayarak ikamet şartlarını ihlal eden çok sayıda kişi gözaltına alındı.

İstanbul’da ikamet eden Mısırlı yazar ve romancı Ali es-Savi, “Türkiye’de durumlarının yasallaşmasının göz ardı edilmesinden muzdarip birçok kişi var ve bunlar örgütle bağlantılı” dedi. Savi, “Türkiye hala örgüte siyasi baskı aracı olarak yaklaşıyor, daha fazlası değil” ifadelerini kullandı. Ayrıca “Türkiye’nin siyasi her sahneden uzaklaşmış bir örgütü tercih etmek için Mısır ile ilişkileri yeniden tesis etme yönünde attığı ileriye dönük adımları feda etmeyeceğini düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Savi Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda sözlerini şöyle sürdürdü:

“İhvan örgütünün, Türkiye’deki mevcut durumunu iyileştiren bir pazarlık konusu olmasını sağlayacak artık herhangi bir siyasi avantajı yok. Şu anda alternatif bir dayanak ve varoluşsal bir gerekçe olarak, Türkiye’de kendisine mümkün olduğunca uzun bir süre istikrar garanti edecek olan yatırım kartına güveniyor. Bu, her şeyin dizginlerini elinde tutan İhvan liderlerine bağlı, örgütün en geniş kesimini temsil eden gençlere ve örgütün yöntemini reddeden bazı kişilere değil. Bu insanların çoğu sınır dışı edilme korkusuyla oldukça kötü koşullarda yaşıyor.”

Mısır-Türkiye yakınlaşması, Türkiye’deki İhvan üyeleri arasında, Türk yetkililerin kendilerini Mısır’a sınır dışı edeceğine ilişkin derin endişelere yol açmıştı. Zira birçoğu Mısır’da cezai hükümlerle karşı karşıya ya da Mısır yargısı tarafından aranıyor.

Fotoğraf altı: Erdoğan ve Müslüman Alimler Birliği’nin heyeti arasında geçen görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Radikal hareketler ve uluslararası terörizm konusunda uzman Mısırlı araştırmacı Munir Edib’e göre “İhvan’a sadık unsurlar var ve Türkiye onlara ikamet veya vatandaşlık vermeyi reddediyor. Çünkü bunların bir kısmı, Erdoğan’ın İhvan’a verdiği son güvencelerden sonra bile Türk hükümetine rahatsızlık verebilir.”

Edib Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “Türkiye, Mısır’da terör listesinde yer alan Yahya Musa ve Alaa es-Semahi’ye ikamet ve vatandaşlık vermeyecek. Aynı şey radikal fikirleri ve Mısır’da hakkındaki mahkeme kararı nedeniyle Vecdi Ganim için de geçerli” ifadelerini kullandı. Edib, bunun delili olarak “özellikle bu kişilerin aleyhinde Mısır’da şiddetle bağlantılı hükümler olduğu göz önüne alınırsa, Türkiye’nin bu kişilere vatandaşlık vermesinin Ankara’yı dışarıda ve ABD karşısında zor bir duruma sokacağını” söyledi.

2017’de bir Mısır mahkemesi, Vecdi Ganim ve İhvan’ın bazı üyelerini “Mısır’da terör eylemleri gerçekleştirmek için Vecdi Ganim Hücresi adlı bir oluşum kurmaktan” suçlu bularak ölüm cezasına çarptırmıştı. Mısır Savcılığı, Ganim ve diğerlerini “2013 ile Ekim 2015 arasında illegal bir grup kurmakla” suçlamış, bu grubun “amacının, anayasa ve kanun hükümlerinin çiğnenmesi, devlet kurumlarının ve kamu kurumlarının görevlerini yapmasına engel olunması, vatandaşların kişisel hürriyetlerine saldırılması ve millî birlik ve toplumsal barışın zedelenmesi yönünde çağrı yapmak” olduğunu belirtmişti. Ganim, geçtiğimiz haziran ayında bir videoda “Türk makamlarının dokuz yıldır yaptığı vatandaşlık talebini reddetmesine üzüldüğünü” söylemişti.

Öte yandan Savi “Vecdi Ganim’in (saatler önce yeni bir videoda) sınır dışı edilme korkusuyla vaziyetini yasallaştırma konusunda kendisine yardım eli uzatmaması sebebiyle örgüte sitem etmesi, Türkiye’nin Mısır ile başlattığı siyasi yola bağlılığının ve cezai olarak aranan bazı kişiler üzerindeki baskıları artırmasının yanı sıra, İhvan’ın mevcut güçsüzlüğünün, Türk karar mercilerinin üzerindeki zayıf etkisinin ve önceden sahip olduğu imtiyazların sona erdiğinin bir göstergesidir. Şu anda Türkiye’deki bazı İhvan mensupları arasında ciddi bir endişe var. Türkiye’de bulunan İhvan mensubu bazı gençler, örgütün liderlerine öfkeli. Çünkü vatandaşlık adaylarının isim listesini Türk makamlarına sunan örgüt ve baş kaldıran -veya örgütün kararlarını reddeden ya da Türkiye’deki örgüt liderlerine biat etmeyen- herhangi bir ismin reddedilmesi Türkiye’deki bazı İhvan liderlerinin elinde” ifadelerini kullandı.