Mısır Dışişleri Bakanı Şukrî Hakan Fidan’ı tebrik etti

Mısır Dışişleri Bakanı, Türk mevkidaşını göreve başlaması dolayısıyla kutladı

Erdoğan ve Sisi “2022 Katar Dünya Kupası” açılışında Katar Emiri'nin huzurunda el sıkıştı (Reuters)
Erdoğan ve Sisi “2022 Katar Dünya Kupası” açılışında Katar Emiri'nin huzurunda el sıkıştı (Reuters)
TT

Mısır Dışişleri Bakanı Şukrî Hakan Fidan’ı tebrik etti

Erdoğan ve Sisi “2022 Katar Dünya Kupası” açılışında Katar Emiri'nin huzurunda el sıkıştı (Reuters)
Erdoğan ve Sisi “2022 Katar Dünya Kupası” açılışında Katar Emiri'nin huzurunda el sıkıştı (Reuters)

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukrî, yeni Türk mevkidaşı Hakan Fidan ile bir telefon görüşmesi yaparak “ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve normale dönmesi yolunda ortak hareket etme arzusunu” dile getirdi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ahmed Ebu Zeyd ise yaptığı açıklamada, “Bakan Şukrî, Türk Dışişleri Bakanı'nı görevine başlaması dolayısıyla kutladı ve görevinde başarılar diledi” dedi.

“Temaslarda ikili iş birliği ve çeşitli düzeylerde karşılıklı ziyaretlerin yanı sıra ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konu ele alındı” diyen Zeyd, “Türkiye Dışişleri Bakanı, Bakan Samih Şükrî’ye kendisiyle temas kurma girişiminden dolayı teşekkür etti, bu girişimin ilerletilmesinin önemini vurguladı” dedi. İki ülke arasındaki tüm ilişkilerin yeniden tesis edilmesi sürecinde Bakan Şükrî ile Mısır ve Türk halklarının anlayışını ve ortak çıkarlarını geliştirmek için çalışmak üzere kurulan iletişimi memnuniyetle karşıladı.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi Mayıs ayı sonunda Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiş ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki zaferi ve yeni bir dönem için yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi dolayısıyla tebrik etmişti.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi o sırada yaptığı açıklamada “İki cumhurbaşkanı Mısır ve Türk halklarını birbirine bağlayan tarihi bağların derinliğini vurguladılar” dedi. Fehmi, “Sisi ve Erdoğan’ın iki taraf arasındaki ilişki ve iş birliği bağlarını güçlendirmeye karar verdiklerini ve bu çerçevede iki cumhurbaşkanının aralarındaki diplomatik ilişkileri ve büyükelçi değişimini derhal başlatmaya karar verdiklerini” söyledi.



İsrail’in Mısır ve Suriye tarafından esir alınan Ekim Savaşı tutsakları stratejisi

Ekim 1973’te patlak veren savaşın ardından İsrail'e iade edilen, ‘Mısır yapımı Kastor pijama giymiş’ İsrailli mahkumlar. (Ehli Mısır Facebook Sayfası)
Ekim 1973’te patlak veren savaşın ardından İsrail'e iade edilen, ‘Mısır yapımı Kastor pijama giymiş’ İsrailli mahkumlar. (Ehli Mısır Facebook Sayfası)
TT

İsrail’in Mısır ve Suriye tarafından esir alınan Ekim Savaşı tutsakları stratejisi

Ekim 1973’te patlak veren savaşın ardından İsrail'e iade edilen, ‘Mısır yapımı Kastor pijama giymiş’ İsrailli mahkumlar. (Ehli Mısır Facebook Sayfası)
Ekim 1973’te patlak veren savaşın ardından İsrail'e iade edilen, ‘Mısır yapımı Kastor pijama giymiş’ İsrailli mahkumlar. (Ehli Mısır Facebook Sayfası)

Mısırlılar, İsrailli mahkumların 6 Ekim 1973 sonrasında İsrail'e giderken merhum Cumhurbaşkanı Enver Sedat'ın üzerlerine giydirdiği ‘kastor pijama’ (yumuşak Mısır pamuğundan yapılmış kumaş) içindeki sahnelerini halen hafızasında koruyor. İsrail, 1973 savaşının 50’nci yıl dönümünün gelmesiyle birlikte o dönem esir alınan onlarca vatandaşını önümüzdeki ekim ayının sekizi ile onu arasında Mısır ve Suriye'yi kapsayan bir tura çıkarmayı planlıyor.

İsrail savunma dergisi Israel Defence tarafından çarşamba günü ortaya çıkarılan tur ile sayıları 150'den fazla olan, söz konusu dönemki esirlerin eşleriyle birlikte Süveyş Kanalı üzerinden bir İtalyan yolcu gemisiyle Mısır'a geçmesi planlanıyor. Daha sonra yolcular, uzmanların ‘kışkırtıcı ve ters tepkilere yol açıcı’ olarak gördüğü bir adımla İsrail askeri uçaklarıyla Suriye sınırı üzerinden uçacaklar.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre savaşın bütün acı anılarına rağmen Mısırlılar, 1960’lı ve 1970’li yıllarda ‘küçük çocukların sünnet oluşu’ ile ilişkisi nedeniyle Sedat'ın esirlere Kastor kumaşlı pijama giydirmesi hakkında espriler yapıyorlar. Ebeveynler, o zamanlar el-Mahalle el-Kübra bölgesindeki tekstil fabrikalarının üretiminde öne çıktığı bu pijamaları, yumuşak ve narin kumaşı nedeniyle çocuklarına alıyordu.

Ekim Savaşı'ndaki Mısırlı savaşçılardan Tuğgeneral Yusri Amara, İsrail'in tutsaklarını Mısır ve Suriye arasında gezdirme kararına ilişkin “Hayal kırıklığına uğradıkları yerleri görecekler” yorumunda bulundu. İsrail 190. Zırhlı Tugayı Komutanı Albay Assaf Yaguri'yi 8 Ekim 1973'te yakalayan Amara, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Bu esirlerin Süveyş Kanalı'nı geçtiklerinde neler hissedeceklerini tahmin edebiliyorum. Kalpleri kırılacak. Bu kışkırtıcı gezi elbette ters tepkiler doğuracaktır.”

Bu benzeri görülmemiş uygulamanın ardında, İsrailli Erez Derneği ile iş birliği içindeki Arim Belilah derneği yer alıyor. Gezi ile İsrail ordusuna ait bir donanma gemisi eşliğindeki İtalyan yolcu gemisi, Süveyş Kanalı'na doğru yola çıkacak. Böylece gemi, Sina Yarımadası'nın etrafında dönmeden önce yolcular, savaş sırasında İsrail ordusunun mevzilerinin düştüğü yerlere bakabilecek ve ardından Eylat yönüne devam edecekler. İsrail askeri liderlerinin katılımıyla İsrail Tel Nof Hava Kuvvetleri Üssü’nde savaş anılarının canlandırılmasıyla gezi sonlanmadan önce, bir İsrail askeri uçağının, esirleri, aralarından bazılarının esir alındığı yer olan Suriye sınırının üzerinden kuzeye uçurması planlanıyor.

Bu bağlamda, İsrail meseleleri uzmanı ve İskenderiye Üniversitesi'nde İbranice çalışmaları profesörü olan Dr. Ahmed Fuad Enver, İsrail'in bu geziyi planlamasının ‘kışkırtıcı bir adım’ olduğuna vurguladı. Mısırlı akademisyen, geziyi düzenleyenin, işgal ordusundaki esirlerin psikolojik bakımıyla ilgilenen ve yaklaşık 300 üyesi bulunan Arim Belilah Derneği olduğunu belirtti. Enver açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

Bu dernek, mahkumların kabuslarının halen devam ettiğini kabul ediyor ve İsrail tarafını onlarla ilgilenmeye, şu ana kadar devam eden sorunlarının farkına varmaya çağırıyor.

Enver, bu tasarrufla ilgili değerlendirmesinde Şarku'l Avsat'a şunları söyledi:

Bu uygulama, Ekim Savaşı'nın 50’inci yıl dönümü ile Mısır ordusunun zaferinin imajını zedeleme girişimi olarak karşımıza çıkıyor. Bu gezi ters tepecektir. Çünkü Süveyş Kanalı içinde denetim yapan ister Süveyş Kanalı otoritesine mensup görevliler olsun, ister Mısırlı irtibat görevlileri veya güvenlik görevlileri olsun, bunlar esirler için daha fazla kabusa neden olacak.

Planlanan gezi rotasının ‘sorgulanabilir ve kışkırtıcı’ olduğuna inandığını belirten Enver, “Süveyş Kanalı'nda bir gemi yolculuğundan ve ardından İtalyan yolcu gemisi aracılığıyla Eylat’a gitmekten söz etmek tamamen reklam amaçlıdır. Arkasında farklı gerekçeler var” dedi.