ABD Başkanı Donald Trump'ın dün Oval Ofis'te düzenlediği basın toplantısında, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde tuttuğu rehinelerden 20'den azının hayatta olduğunu söylediği açıklamaları İsrail'de tartışmalara yol açtı.
Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre bu açıklamalar, rehinelerin aileleri arasında umutsuzluğa neden olurken, İsrailli bir yetkili Trump'ın sözlerini yalanladı. Yetkili, hayatta olan rehinelerin sayısında herhangi bir değişiklik olmadığını ifade etti.
“Hayatta olan rehinelerin sayısı 20'den az”
Beyaz Saray'da basın mensuplarına konuşan Trump, ocak ve mart ayları arasında yapılan son ateşkes anlaşması sırasında rehinelerin serbest bırakılmasından övgüyle bahsetti ve son grup rehinelerin evlerine dönmesi için sarfedilen çabaları anlattı.
Trump, “Şu anda 20 rehine var. Ancak ikisi artık hayatta olmadığı için bu sayı 20’den az olabilir” ifadelerini kullandı.
Trump, açıklamasında 20'den az rehinenin hayatta olduğu iddiasını ayrıntılı olarak açıklamadı ve “Rehineleri serbest bırakmak için elimizden geleni yapıyoruz, bu kolay değil” dedi.
Hamas'ın rehineleri alıkoyması ve müzakerelere atıfta bulunan Trump, “Bu durum sona ermeli... Bu şantajdır ve sona ermelidir” şeklinde konuştu.
Rehinelerin Hamas ile bir anlaşma yoluyla değil, askeri güç kullanılarak serbest bırakılması gerektiğine inandığını belirten Trump, bunun ‘birçok açıdan daha güvenli’ olacağını ifade etti.
Trump'a, rehinelerin aileleri buna karşı çıkmasına ve çocuklarının ölüm cezasına çarptırılmasından korkmasına rağmen, ABD'nin İsrail'in Gazze şehrini ele geçirme kararını neden desteklediği sorulduğunda, “Hepsi değil” diye cevap verdi ve rehinelerin akrabalarının bir kısmının genişletilmiş Gazze operasyonunu desteklediğini ima etti.
Rehine aileleri tepki gösterdi
Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu, Trump'ın açıklamalarına ilişkin bir bildiri yayınladı. Bildiride, “Sayın Başkan, 50 rehine var. Bizim için her biri kendi başına bir dünya” ifadeleri yer aldı.
Bildiride, “Sadece Amerikalılarla konuşan ve rehinelerin aileleriyle konuşmaya veya görüşmeye zahmet etmeyen Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer farklı bir şey biliyorsa, önce ailelere bilgi vermesi gerekirdi” denildi.
Hamas tarafından rehin alınan kişilerin yakınları ve destekçileri, onların derhal serbest bırakılmasını ve Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona ermesini talep eden bir protesto eylemine katıldı. (AFP)
İsrail'den resmi yalanlama
Ailelerin açıklamasının ardından, rehinelerden sorumlu hükümet yetkilisi Gal Hirsch, “Elimizdeki bilgilere göre, hayatta olan rehinelerin sayısında herhangi bir değişiklik yok. Rehinelerin 20'si hayatta, 2'si ciddi tehlike altında ve 28'i öldü” şeklinde bir açıklama yaptı.
İsrail, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te kaçırdığı 251 rehineden 49'u da dahil olmak üzere 50 rehineyi elinde tuttuğunu iddia ediyor.
Bu sayı, İsrail ordusunun öldürüldüğünü doğruladığı en az 28 cesedi de içeriyor. İsrailli yetkililere göre, rehinelerden 20'sinin hayatta olduğu düşünülüyor ve diğer ikisinin güvenliği konusunda ciddi endişeler var. Hamas ayrıca, 2014 yılında Gazze'de öldürülen bir İsrail askerinin cesedini de elinde tutuyor.
İsrail, Gazze şehrini işgal etmeye hazırlanıyor
Trump'ın açıklamaları, iki tarafı müzakere masasına geri döndürmek için yoğun uluslararası çabalar sürerken, İsrail'in Gazze şehrini kontrol altına almak için büyük çaplı bir operasyon başlatmaya hazırlandığı sırada geldi.
İsrail Kanal 12 televizyonun dünkü haberine göre, İsrail'in Gazze şehrine yeni saldırısını 2 Eylül'de yeni çağrılan yedek askerlerin göreve dönmesinden yaklaşık iki hafta sonra, eylül ayı ortasında başlatması bekleniyor.
Kanal, Gazze şehrinde bulunan yaklaşık bir milyon Filistinlinin pazar gününe kadar evlerini tahliye etmelerinin isteneceğini bildirdi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve siyasi liderler operasyonun başlatılmasını hızlandırmak için baskı yaparken, ordu ise önce rehineleri ve askerleri korumak, Gazze şehrindeki Filistinlileri tahliye etmek ve operasyonun uluslararası meşruiyetini sağlamak için adımlar atmak istiyor.
Kanal, İsrailli yetkililerin, rehinelerin durumunun vahim olması nedeniyle onları bir an önce kurtarmanın acil olduğunu söylediklerini aktardı. Kanalın ulaştığı kaynaklar, İsrail ile Hamas arasında ateşkes anlaşması ve rehinelerin serbest bırakılması konusunda şu anda temel bir fark olmadığını, ancak ‘her şeyin Netanyahu'ya bağlı olduğunu’ bildirdi.
Hamas, İsrail'in daha önce kabul ettiği aşamalı ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması anlaşmasını kabul ettiğini duyururken, Netanyahu ise Gazze şehrinde ilerleme kaydetmeyi ve sadece tüm rehinelerin serbest bırakılmasını öngören bir anlaşma müzakere etmeyi taahhüt etti.
Kanal 12'ye konuşan bir kaynak, kısmi bir anlaşmanın masada olmadığını ve İsrail'in sadece kapsamlı bir iki aşamalı anlaşma aradığını söyledi.
Kanal 12'ye göre, ateşkes görüşmelerinde görünen çıkmaza rağmen, İsrail'in önümüzdeki günlerde görüşmeleri yeniden başlatmak için müzakereciler göndermesi bekleniyor. Kanal, İsrail ve ABD'nin geçen ay Doha'daki müzakerecilerini geri çağırmasından bu yana askıya alınan müzakerelerin zamanı ve yeri konusunda görüşmelerin yeniden başladığını bildirdi. Kanal, yeniden başlatılacak görüşmelerin nerede yapılacağının belirsiz olduğunu ve şimdiye kadar Doha veya Kahire'de yapılan görüşmelerin aksine başka bir yerde başlayacağını kaydetti.
Raporlara göre İsrail, Gazze şehrinde yapılacak olan operasyonun Hamas üzerinde önemli bir baskı oluşturacağını ve bunun da müzakerelerde daha fazla esneklik sağlayabileceğini düşünüyor.
İsrail Kanal 12 televizyonuna göre Netanyahu, mayıs ayında başlatılan Gideon'un Savaş Arabaları operasyonunun ardından, şimdiki operasyona Gideon'un Savaş Arabaları - 2 yerine ‘Demir Yumruk’ adını vererek bu noktayı vurgulamaya çalışıyor.
On binlerce yedek askeri seferber eden İsrail, daha fazla Filistinliyi yerinden edecek bir operasyon olduğu yönündeki uluslararası eleştirilere ve üst düzey güvenlik yetkililerinin rehinelerin hayatını tehlikeye atabileceği yönündeki endişelerine rağmen, Gazze Şeridi'nin en büyük kentsel merkezini kontrol altına alma planını sürdürüyor.